Arama

Güneş ve ayın yararları nelerdir?

Güncelleme: 17 Mart 2012 Gösterim: 4.198 Cevap: 2
OnlinePowerTime - avatarı
OnlinePowerTime
Ziyaretçi
8 Mart 2012       Mesaj #1
OnlinePowerTime - avatarı
Ziyaretçi
Güneş ve Ayın Yararları nelerdir?
_kelebek_ - avatarı
_kelebek_
Ziyaretçi
8 Mart 2012       Mesaj #2
_kelebek_ - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
OnlinePowerTime adlı kullanıcıdan alıntı

Güneş ve Ayın Yararları nelerdir?

Dünyadaki tüm varlıklar için güneş bir hayat kaynağı. Yani olmazsa olmazlardan bir tanesi. Güneşin insanlar üzerinde yarattığı en temel faydalar arasında, birçok hastalığın tedavisinde kullanılan antibakteriyel etkisi yer alıyor. Ayrıca güneşin leke alıcı özelliğinide bilmeyen hanımlar yoktur. Güneşte kurutulan giysilerde kalan gölgelirin vs kaybolduğunu herkes bilir. Aynı zamanda vücudun D vitamini sentezlemesini gerçekleştirdiği için özellikle çocukların kemik gelişiminde temel bir rol üstleniyor. Sağladığı bronzluk etkisi ile estetik bir öneme sahip olan güneş, akne ve sivilce tedavisinde de çok işe yarayabiliyor. Ancak, tüm bu faydaları içeren temel hayat kaynağımız güneş, ozon tabakasının incelmesiyle birlikte artık insanlar için bir tehlike unsuru haline gelmeye başladı. Ozon tabakasının incelmesiyle birlikte, yer yüzüne ulaşan ultraviyole radyasyonu miktarında büyük bir artış oldu. Eskiden, yeryüzüne sadece A ve B ultraviyole radyasyonu ulaşırken artık C ultraviyole radyasyonu da ulaşmaya başladı. A ultraviyole radyasyonu cildin erken yaşlanması ve kırışmasına neden olurken, B ve C ultraviyole radyasyonları ise deri kanserleri riskini artırıyor. Bu yüzden de sadece deniz ya da havuz kenarında güneşlenirken değil, günün her saatinde güneşten korunmamız büyük bir önem taşıyor.
Birde denizin sonundan batarken ki görüntüsü güzeldir arkadaşlarım tamam belki yararı yoktur ama görsellik adına çok şeyler katar insana Msn Happy
Kaynak: www.meleklermekani.com
Güneş sistemimiz oluşurken koşullar çok az farklı olsaydı, bizler için her şey değişik olabilirdi. Dünyanın madde dağılımı, büyüklüğü, enerjisi, dönme ekseni açısı, atmosfer ve mevsimler çok farklı olabilirdi. Dünyamızda hayat belki yine gerçekleşebilirdi ama farklı şekilde. Bu hali ile sanki her şey, en ince detayına kadar insan için özel olarak hazırlanmış gibidir.


Peki bu oluşum içinde ayın görevi nedir? Nasıl oluştuğu ve dünyanın yörüngesine nasıl girdiği hala büyük bir sır olan Ay'ın bu mükemmel düzen içindeki yeri nedir? Yaşamın oluşmasına ne katkısı vardır? Ay olmasaydı ne olurdu?


Dünyadaki yaşam koşulları bakımından Ay'dan kaynaklanan hiçbir olumsuz etken yoktur. Yani Ay'ın varlığının hiç bir zararı yoktur. Ya yararı?


Ay'ın dünya üzerindeki en büyük etkisi, çekim gücü nedeniyle onun kendi etrafındaki dönüş hızını yavaşlatıp, bildiğimiz günlük periyoduna getirmesidir. Ay'ın olmaması dünyanın dönüş hızının artmasına, yaklaşık 15 saatlik bir gün süresinin oluşmasına sebep olacak, günler kısalacak, canlılardaki biyolojik saat alt üst olacak, yaşam biçimleri ve yapılan farklılaşabilecek buna ayak uyduramayanlar yok olacak, fırtına, kasırga gibi atmosferik olaylar çok şiddetlenecekti.


Neyi değiştireceği bilinmez ama Ay'ın yokluğunda artık Ay ve Güneş tutulmaları da olmazdı. Dünya üzerindeki gel-git olaylarının yüzde 70'i Ay'dan, diğer yüzde 30'u ise Güneş ve gezegenlerden kaynaklandığı için Ay olmayınca, gel-git olayları da yüzde 70 azalırdı.


Denizlerdeki gel-git olayı en çok Kanada'da Fundy körfezinde meydana gelir. Bu sırada deniz 15,4 metre yükselir. Bu olay Manş sahillerinde 11,5 metre, Çanakkale Boğazı'nda 5-6 santimetre olup İstanbul Boğazı'nda pek hissedilmez. Ay'ın etkisiyle yalnız denizler değil karalar da hareketlenir. Kara parçalarında saptanan en büyük yükselme ise 50 santimetredir.


Astronomik gözlemlerde nasıl atmosferimiz iyi görüş almamıza mani teşkil ediyorsa Ay'ın ışığı da öyledir. Öyleyse Ay'ın olmaması bu konuda faydalı olacaktı. Dünya'nın yörünge hareketindeki Ay'dan kaynaklanan küçük salınım hareketleri yavaş yavaş ortadan kalkacak ama dünyanın dönme ekseni bundan pek etkilenmeyecekti.


Ay uzay boşluğunda başıboş gezen göktaşlarına karşı bir kalkan görevi yaptığından, yokluğunda dünya yüzeyine daha fazla göktaşı düşebilecekti.
Ay olmayınca etkinliklerini geceleri Ay ışığında sürdürebilen bir çok canlı türü de bunu yapamayacaklardı. Ay olmasaydı insanların dolunaydan etkilenmesi ve kurt adam hikayeleri de ortadan kalkacak ama en önemlisi romantik çiftlerin el ele tutuşup seyrettikleri, gökyüzündeki o muhteşem manzara olmayacaktı.

Kaynak: www.goktepeliler.com
sisi - avatarı
sisi
Ziyaretçi
17 Mart 2012       Mesaj #3
sisi - avatarı
Ziyaretçi
Bilindiği gibi kış geceleri uzun, gündüzleri ise kısadır. Bu sebeple gün ışığı ile karşı karşıya kalma şansı azalmıştır. O yüzden kemikler için elzem olan güneş ışınlarının cildimizde meydana getirdiği reaksiyon sonrası oluşan D vitamininden mahrum kalınır. Bundan dolayı kış aylarında ek D vitamini alınması gerekir. Bazı kış günlerinde dışarıda hava soğuk bile olsa güneş vardır ve yararlıdır. Fakat camın arkasından vuran güneş ile bu gereksinim karşılanamaz.
Güneşin camdan geçen ışığı ancak aydınlatıcı görünen ışıktır. Kemiklerimiz için gerekli olan ultraviyole ışınları bırakın camı ondan ince bir kumaştan bile geçemezler. Bu güneş bizi ısıtsa bile kemiklere yararlı olan D vitamini sentezi yaptıran özelliği yoktur.

Güneşin bulutların arasından çıkıp yüzünü gösterdiği her mevsim bize faydalı olabilir. Normalden fazla güneşle temas etmenin bırakın fazladan yararını zararı olacağı hatırdan çıkmamalıdır.
Fazla güneş ışığıyla temas etmek ,vücut için gerekli olan D vitamininin vücuda fazla girmesini sağlamaz. Güneşle karşılaşan cilt dokusu yaklaşık 20 dakika içerisinde kendisi için gerekli olan sentezi yapar. Yarım saati aşan güneş , deride bu reaksiyonu yapacak tabakayı o anda kullandığı için o gün içinde en az 6 saat süreyle işlem durur. O halde günde en fazla 2 defa ve güneşin eğik olduğu saatlerde en fazla yarım saat olmak üzere günde 1 saat güneşlenme tavsiye edilir. Aksi halde güneşin deride meydana getireceği tahribat giderek fazlalaşır. Özellikle yaşlı kişilerin cilt tabakalarında meydana gelen yıpranma reaksiyonları aşırı güneşle beraber kansere dönüşüm yapma şansı vardır.

Eski atasözü olan “Güneş giren eve doktor girmezmiş “ sözünün papucu halen dama atılmıyor. Fakat tamamen güneşli bir yaşam önerilmiyor. Zira bu atasözünün söylendiği 70-80 yıl öncesinin güneşi ve çevre koşulları ile günümüzün güneşi aynı değil elbette. [[/B]ALIN BAKALIM GÜNEŞİN YARARLARI Msn Happy Msn Tongue

Benzer Konular

12 Mart 2015 / görkem anayol Soru-Cevap
30 Mart 2016 / togimax94 Cevaplanmış
29 Mart 2016 / Misafir Cevaplanmış
11 Ekim 2014 / Misafir Soru-Cevap