Arama

Gülten Dayıoğlu'nun "Parbat Dağı'nın Esrarı" adlı eserinin özetini bulabilir misiniz?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 27 Mart 2018 Gösterim: 7.688 Cevap: 1
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
29 Ekim 2012       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Gülten Dayıoğlu'nun "Parbat Dağı'nın Esrarı" adlı eserinin özetini bulabilir misiniz?
EN İYİ CEVABI _AERYU_ verdi

1. Roman Özeti


Küçük bir çocuk, daha 6 yaşındayken bitkiler dünyasına ilgi duymaya başlar. Ailesinin de desteğiyle, önce kendi evinin bahçesinde bitkiler yetiştirmeye başlar. Komşusu bitki sever hanımın da desteği ile yaşadıkları kasabanın park ve bahçelerini bin bir renkli çiçeklerle donatır. Bu çocuk daha sonra bitki bilgini olur. Bir gün ülkenin başkanı kaybolur.
Sponsorlu Bağlantılar

Genç bilgin bitkilerin de yardımı ile başkanı bularak herkesin dikkatini çeker. Başkanın da desteğini alarak bitkilerle ilgili çalışmalarını geliştirir ve ünü dünyaya yayılır.

Dünya yaklaşmakta olan bir gök cismi ile korkuya kapılır ve bütün dünya bilginleri birlikte çalışmaya başlarlar. Dünya üzerin bir nokta, yani Nanga Parbat Dağı belirlenerek araştırmalar başlatılır. Bu dağa geldiklerinde ilginç olaylara gebe olurlar. Bu dağda genç bilgin kaybolur ve araştırmalar sonucunda bulunamaz. Bu arada gök cismi de tam dünyaya çarpacakken esrarengiz bir şekilde yok olur. Dünya büyük bir sevinç yaşamaktadır. Araştırmalar sırasında Nanga Parbat Dağında garip gölgeler görmüşlerdir. Ancak bunların ne olduğunu bulamamışlardır, çünkü dağa çıkmak veya gözlemek mümkün olmamaktadır.

Genç bilgin garip yaratıklar tarafından dağın içine çekilmiştir. Burada onlarla tanışır ve onlarında insan olduklarını öğrenir. Bunlar asırlar önce büyük tufanda sürüklenerek bu dağda toplanmış ve burada yaşayan insanlardır. Ancak bunlar bitki konusunda müthiş ilerlemeler kaydetmişlerdir. Ve şekilleri biraz değişmiş, yarı insan yarı bitkidirler. Kendilerine (bilgi yelpazesi. net) Kalanlar demektedirler. Onlarda dünyada kendilerinden başka insan olmadığını düşünmektedirler. Hep dağın içinde yaşamaktadırlar. Dünyayı tehdit eden gök cismini de onlar etkisiz hale getirmişlerdi.

Bu arada dünyanın iki güçlü ülke başkanı birbirlerine savaş açmaya hazırlanmaktadırlar. Bu işe kızan bitkiler ve Kalanlar bu savaşı engellemişlerdir ve bitkiler insanlara küsmüşlerdir. Yeryüzündeki bütün bitkiler kararmıştır. Tabi insanlar her şeyden habersizdir.

Kalanlar, genç bilgini, insanlara elçi olarak gönderirler ve bitkilere iyi davranmaları gerektiğini anlatmasını isterler. Bu konuda hatalarını anlayan insanlar bitkilere iyi davranmaya başlar ve bitkiler eskisi gibi rengarenk olmuşlardır. Bitkiler ve insanlar artık barışmışlardır. İnsanlar artık bitkilere iyi davranırlar ve onları bir canlı olduklarını kabul ederek severler.

Genç bitki bilgini ise Nanga Parbat Dağına dönerek Kalan dostları ile yaşamaya devam eder. Artık dünya üzerinde bütün insanlar barış ve dostluk içerisinde yaşar.

2. Romanın Konusu


Bu incelenen romanda genel olarak iyi insan olma ve bitki sevgisi anlatılmaktadır. Roman bu iki unsur özellikle bitki sevgisi üzerine oluşturulmuştur. Olağan üstü olaylarla süslenen roman bitkilerin de canlı varlıklar olduğunu, onları sevmemiz gerektiğini, bitkilerin insanlara yardımını vurgulamaktadır.

Ayrıca insanların birbirleriyle iyi ilişkiler kurarak, birbirlerini sevmeleri gerektiği de vurgulanmaya çalışılmıştır. Yani romanın genel konusu insanların, bitkilere iyi davranmadığı, onları pek fazla önemsemedikleri, ancak bitkileri çok sevmemiz, onlara zarar vermememiz gerektiği, onların da birer canlı oldukları anlatılmaktadır.

3. Romanın Ana Fikri


Romanın Ana fikri, bitki sevgisi, bitkilerin insanlara yardımı ve insanların sevgiyle, barış içinde yaşaması gerektiği üzerine oluşturulmuştur. Ayrıca bitkilerin de canlı olduğu, onlara sevgiyle yaklaşmamız gerektiği vurgulanmaktadır.

BAKINIZ Gülten Dayıoğlu
Son düzenleyen Safi; 27 Mart 2018 20:56
_AERYU_ - avatarı
_AERYU_
Ziyaretçi
29 Ekim 2012       Mesaj #2
_AERYU_ - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.

1. Roman Özeti


Küçük bir çocuk, daha 6 yaşındayken bitkiler dünyasına ilgi duymaya başlar. Ailesinin de desteğiyle, önce kendi evinin bahçesinde bitkiler yetiştirmeye başlar. Komşusu bitki sever hanımın da desteği ile yaşadıkları kasabanın park ve bahçelerini bin bir renkli çiçeklerle donatır. Bu çocuk daha sonra bitki bilgini olur. Bir gün ülkenin başkanı kaybolur.
Sponsorlu Bağlantılar

Genç bilgin bitkilerin de yardımı ile başkanı bularak herkesin dikkatini çeker. Başkanın da desteğini alarak bitkilerle ilgili çalışmalarını geliştirir ve ünü dünyaya yayılır.

Dünya yaklaşmakta olan bir gök cismi ile korkuya kapılır ve bütün dünya bilginleri birlikte çalışmaya başlarlar. Dünya üzerin bir nokta, yani Nanga Parbat Dağı belirlenerek araştırmalar başlatılır. Bu dağa geldiklerinde ilginç olaylara gebe olurlar. Bu dağda genç bilgin kaybolur ve araştırmalar sonucunda bulunamaz. Bu arada gök cismi de tam dünyaya çarpacakken esrarengiz bir şekilde yok olur. Dünya büyük bir sevinç yaşamaktadır. Araştırmalar sırasında Nanga Parbat Dağında garip gölgeler görmüşlerdir. Ancak bunların ne olduğunu bulamamışlardır, çünkü dağa çıkmak veya gözlemek mümkün olmamaktadır.

Genç bilgin garip yaratıklar tarafından dağın içine çekilmiştir. Burada onlarla tanışır ve onlarında insan olduklarını öğrenir. Bunlar asırlar önce büyük tufanda sürüklenerek bu dağda toplanmış ve burada yaşayan insanlardır. Ancak bunlar bitki konusunda müthiş ilerlemeler kaydetmişlerdir. Ve şekilleri biraz değişmiş, yarı insan yarı bitkidirler. Kendilerine (bilgi yelpazesi. net) Kalanlar demektedirler. Onlarda dünyada kendilerinden başka insan olmadığını düşünmektedirler. Hep dağın içinde yaşamaktadırlar. Dünyayı tehdit eden gök cismini de onlar etkisiz hale getirmişlerdi.

Bu arada dünyanın iki güçlü ülke başkanı birbirlerine savaş açmaya hazırlanmaktadırlar. Bu işe kızan bitkiler ve Kalanlar bu savaşı engellemişlerdir ve bitkiler insanlara küsmüşlerdir. Yeryüzündeki bütün bitkiler kararmıştır. Tabi insanlar her şeyden habersizdir.

Kalanlar, genç bilgini, insanlara elçi olarak gönderirler ve bitkilere iyi davranmaları gerektiğini anlatmasını isterler. Bu konuda hatalarını anlayan insanlar bitkilere iyi davranmaya başlar ve bitkiler eskisi gibi rengarenk olmuşlardır. Bitkiler ve insanlar artık barışmışlardır. İnsanlar artık bitkilere iyi davranırlar ve onları bir canlı olduklarını kabul ederek severler.

Genç bitki bilgini ise Nanga Parbat Dağına dönerek Kalan dostları ile yaşamaya devam eder. Artık dünya üzerinde bütün insanlar barış ve dostluk içerisinde yaşar.

2. Romanın Konusu


Bu incelenen romanda genel olarak iyi insan olma ve bitki sevgisi anlatılmaktadır. Roman bu iki unsur özellikle bitki sevgisi üzerine oluşturulmuştur. Olağan üstü olaylarla süslenen roman bitkilerin de canlı varlıklar olduğunu, onları sevmemiz gerektiğini, bitkilerin insanlara yardımını vurgulamaktadır.

Ayrıca insanların birbirleriyle iyi ilişkiler kurarak, birbirlerini sevmeleri gerektiği de vurgulanmaya çalışılmıştır. Yani romanın genel konusu insanların, bitkilere iyi davranmadığı, onları pek fazla önemsemedikleri, ancak bitkileri çok sevmemiz, onlara zarar vermememiz gerektiği, onların da birer canlı oldukları anlatılmaktadır.

3. Romanın Ana Fikri


Romanın Ana fikri, bitki sevgisi, bitkilerin insanlara yardımı ve insanların sevgiyle, barış içinde yaşaması gerektiği üzerine oluşturulmuştur. Ayrıca bitkilerin de canlı olduğu, onlara sevgiyle yaklaşmamız gerektiği vurgulanmaktadır.

BAKINIZ Gülten Dayıoğlu
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 22 Nisan 2018 21:03

Benzer Konular

9 Nisan 2012 / babu123 Cevaplanmış
18 Kasım 2010 / abidins Cevaplanmış
23 Ekim 2014 / Misafir Soru-Cevap
28 Nisan 2009 / selda akçay Cevaplanmış
16 Ekim 2012 / yasin Cevaplanmış