YARIŞ a.
1. Hız yarışması: Benimle yarışa var mısın? Direğe ilk elini değen kazanır.
2. Hıza dayalı spor karşılaşması: Otomobil yarışına katılmak Yarıştan çekilmek
3. Bir amaca ulaşmak için diğer yarışmacıları ya da rakipleri geçmeye ça-
lışma işi: Silahsızlanma yarışı. Seçim yarışından çekilen bir politikacı.
4. Yarış etmek, yarışmak, birbirini geçmeye çalışmak. || Ya nş atı, en iyi olmaya zorlanan kimse
—Bine. Yarış kamçısı, ucuna üçgen deri parçası dikilmiş ve at yarışında kullanılan kamçı; sapı fiberglastır ve uzunluğu 85 cm olarak saptanmıştır. || Yarış makinesi, at yarışlarında starta gelen atlann bölüm bölüm içine girdikleri makine İçeri giriş kurallara uygun bir biçimde yapıldıktan sonra hakem tarafından otomatik olarak açılan makineden yarış atları fırlayarak koşuya başlarlar.
—Denize. Yelken yarışı, şamandıralarla ya da markalarla sınırlanmış bir parkurda yapılan yelken yarışır (Teknelerin belirli bir yönde bu şamandıra ya da markalara değmeden çevresini dolaşması gerekir ) [Bk ansikl böl ]
—Nalbantl. Yarış nalı, hafif ve dayanıklı olması, yeri iyi kavraması için öne çakılan ların tırnak yüzüne ters ayar açılmış, arkaya çakılanların memesine yaprak çıkarılmış nal.
—Spor. Yapılan sporun kurallarınca belirlenen hız yarışması. || Atlantik yarışı, Avrupa limanlarını Kuzey Amerika (ya da Antil) limanlanna bağlayan yelkenli yarışı; en ünlüsü 1960'tan beri her 4 yılda bir Plymouth ile Nevvport arasında yapılan tek başına at- lantik yarışı'dır (Ayrıca hem gidiş, hem dönüş olmak üzere iki yönlü Atlantik yarışları da vardır) || Tazı yarışı, köpeklerin yapay bir tavşanı izledikleri yarış. || Tırmanma yarışı, kapalı yolda yapılan ve yarışçıların, bir tırmanmada ya da iki tırmanmanın toplamında gerçekleştirdikleri en iyi zaman süresine göre derecelendirildiği yarış. (Bisikletle yapılan tırmanma yarışları da vardır.)
♦ yarışlar çoğl. a. Atların yarıştığı ve genellikle üzerine bahis oynanabilen yarışlar: Yarışlara gitmek. Yarış alanı.
—ANSİKL. Denize. Nehirde, gölde ya da denizde yapılabilen yelken yarışı, yat spo runun gelişmeye başladığı yıllarda, XIX yy.’ın ikinci yarısında ortaya çıktı. Bu yarışta yelkenliler çeşitli sınıflara ayrılır ve her sınıfa ayrı bir çıkış (start) verilir; küçük sınıfları katetmesi gereken parkur büyük sınıflara oranla daha uzundur (10-20 mil düzeyinde). Tekneler ait oldukları sınıfta bir birleriyle mücadele ederler, ama çeşitli sınıflarda yer alan teknelere karşı da yarış kurallarına uyrhak zorundadırlar Bu kurallar, teknelerin yarışmak zorunda olduğu koşulları ayrıntılı bir biçimde belirlemek için ulusal ya da uluslararası otoriteleroe hazırlanmıştır. Yelken yarışları genellikle International Yacht Racing Union'ın kurallarına, açık deniz yat* yarışları Royal Ocean Racing Club'ın kurallarına ve motorlu tekne yarışları da Uluslararası motorlu tekneler birliği'nin kurallarına göre yapılır.
Yarışın temel kuralları şunlardır:
1. rüzgârı sancak bordasından alan teknenin, rüzgârı iskele bordasından alan teknelere geçiş üstünlüğü vardır;
2. öndeki tekneyi yakalayan tekne, yakalanan tekneye geçiş üstünlüğü kazanır;
3. rüzgâraltında seyreden tekne geçiş hakkı elde eder;
4. şamandıraların yakınındaki tarafsız bir alan içinde geçiş yapılmaz.
Üç şamandırayla sınırlanmış ve "olimpik üçgen” denilen parkur, günümüzde en çok kullanılan parkurdur; çünkü yarışçılara değişik rüzgâr esintilerine seyretme olanağı verir. Çıkış daima rüzgâra karşı (orsa çıkış) gerçekleştirilir.
—ikonogr. Yarış sahneleri Antikçağ’dan bu yana betimlenmiştir: roma mozaikleri ve al- çakkabartmalarında araba yarışları (Lyon, Kuzey Afrika mozaikleri, Aries'daki alçak- kabartma vb); koşular (Ferrara'daki Schi- fanoia sarayında G. Del Cossa'nın freski, 1496); özellikle de at yarışları. At yarışlarını betimteyen ilk ressamlar arasında yer alan Carle Vernet'den sonra, Alfred Dedreux, Debucourt, Guys, Toulouse-Lautrec de bu konuyu ele aldılar. Göricault, Roma'da başıboş bırakılmış yarış atlan (1817, Louvre)
ve Epsom derbysi (1821, ay. y); Degas, Depardan önce (1862, Louvre), Tribünlerin önünde yarış atlan (1879'a doğr., ay. y.) ve Bir arabanın yanında amatör jokeyler (1880' e doğr., ay. y.) adlı yapıtları gerçekleştirdi. Dufy Paddock’u resimledi (1930 ve 1940). Aynı sanatçı tekne yarışlarıyla da ilgilendi: Ccmesde kayık yanşlan (1930), Henleyde kayık yanşları, Deauvillede kayık yanşlan... Boğa yarışları ise Goya’ya Boğa güreşi (ofortlar, 1816) ve Bordeaux boğalan (taş- baskılar, 1824-1928) gibi yapıtlar esinledi. Bu tema Picasso tarafından da sık sık işlendi.
Kaynak: Büyük Larousse