KABARTI a. Kabarmış yer; kabarcık şeklindeki çıkıntı, tümsek.
—Bot. Bazı organların yüzeyinde çıkıntı halinde bulunan az yaygın ve pütürlü kalınlaşma. || Devindirici kabartı, gündüz ya da gece hareketleri ya da küstümotunda olduğu gibi irkilme hareketleri yapan yaprakların sapının dibinde bulunan şişkin kısım. (Devindirici kabartı, geceleyin suyla şişer; gündüzleriyse, tersine, gevşek ve yumuşaktır.)
—Inş. Bir duvarı kaplayan sıvada ortaya çıkan kambur
—Jeomorfol. Kenar kabartı, cambriaöncesi sert bir tabana bağlı bir kalkanın yükselen kenarı. (Kenar kabartılar, hidrografi bakışımsızlıklarıyla çakıştıklarında bükülme ve kırık sistemleriyle bağlantılı olarak düşünülebilir.) || Lakolit kabartısı, bir lakolitin yerleşmesi sonucu yüzeysel katmanların yükselmesiyle oluşan kubbe biçiminde kabartı. || Toprak akması kabartısı, bir yamaç üzerinde toprak akmasının etkisiyle beliren, genellikle hilal biçimindeki kabartı.
—Metalürj. Haddelenmiş ya da dövülmüş bir parça yüzeyinde genellikle oksitlenmiş kabuk. (Ürünün, biçim değiştirmeden önce taşıdığı yüzey özüründen kaynaklanır)
—Yerbil. Paleocoğrafyada, küçülmüş ve yoğuşmuş çökel dizileri birikimiyle (örn. Briançon kabartısı) ya da platform türü kalın dizilerle (örn. Gavrovo kabartısı) ayırt edilen yüksek ve dar kuşak. (Denizbilim, bu çökelim türlerinin dengeli kenarlar düzeyindeki çökelime denk düştüğünü göstermiştir.)
—Zootekn. Konik kabartı, sığırlarda kesici dişlerin üst yüzeyinde yer alan küçük çıkıntı. (Konik kabartının yıpranma durumuna göre hayvanların yaşı belirlenir; bu çıkıntı silindiğinde dişin üstü düzleşir.)
Kaynak: Büyük Larousse