Arama

Lal Nedir?

Güncelleme: 2 Şubat 2016 Gösterim: 3.438 Cevap: 2
_KleopatrA_ - avatarı
_KleopatrA_
Ziyaretçi
18 Kasım 2009       Mesaj #1
_KleopatrA_ - avatarı
Ziyaretçi
lal ( I )

Sponsorlu Bağlantılar
sıfat (l'ler ince okunur) Farsça l¥l

Dili tutulmuş, konuşamaz duruma gelmiş, dilsiz.

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
lal etmek

Birleşik Sözler
lalüebkem


lal (II) -li

isim, eskimiş (la:l, l ince okunur) Arapça la¤l

1 .
Parlak kırmızı renkte, billurlaşmış, saydam bir alüminyum oksidi olan değerli bir taş.
2 .
sıfat Bu taşın renginde olan.
3 .
Kırmızı renkli bir çeşit mürekkep.

X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Rower - avatarı
Rower
VIP MazessezaM
7 Temmuz 2012       Mesaj #2
Rower - avatarı
VIP MazessezaM
LaL
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Sponsorlu Bağlantılar

Değerli bir taş. Yakut değerinde olduğu kabul edilir. Parlak, koyu kırmızı renkte, billurlaşmış ve saydam bir alüminyum oksididir. Bedehşan'da çıktığı için "lali bedehşani" diye Osmanlı edebiyatına da girmiştir. Benzetme yoluyla bu sözcük, kırmızı mürekkep ve sevgilinin kırmızı dudağı için de kullanılmıştır.

Gölgen misali yanındayım!Msn Thunder
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
2 Şubat 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
LAL, ,-li a. (ar. Iarl). Esk.
1. Parlak, saydam kırmızı renkte billurlaşmış alüminyum oksidi olan değerli taş. (Bedahşanda çıkarılana lal-i Bedahşani denmiştir.)
2. Kırmızı renk. (Bk. ansikl. böl. Fiz.)
3. Kırmızı renkli mürekkep.
4. Sevgilinin dudağı.
5. Şarap.
6. Lal-pare, yakut parçası. || Lal-fam, lal-gûn, lal-reng, kırmızı renkli. || Lal-i âbdâr, lal-i hoşâb, parlak kırmızı renk; sevgilinin dudağı. || Lal-i Bedah- şan, bedahşan yakutu. || Lal-i dürr-efşan, inci saçan lal; arasından inci gibi dişler görünen sevgilinin dudağı. || Lal-i kehrü- ba, sevgilinin dudağı. || Lal-i mey-gûn, kırmızı renkli dudak. || Lal-i müzab, yakut eriyiği; şarap, kan. || Lal-i nâb, parlak ve kırmızı lal; saf, katıksız, kırmızı şarap. || Lal-i nasuhte, işlenmemiş, olgunlaşmamış lal; bir konuda söylenmiş, yeni söz. || Lal-i revan, akan yakut; şarap. || Lal-i saki, sakinin dudağı. || Lal-i şeker-bar, şeker döken, şeker saçan dudak; sevgilinin dudağı. || Lal-i yakut, kıymetli bir taş; grena, seylan taşı.

—Esk. bot. Zarkanatlılardan küçük böcek, kırmızböceği.

—Foto, ve Opt. Magentanın diğer adı.

—ANSİKL. Ed. Divan şiirinde sevgilinin kırmızı dudaklarını, şarabı, acı çekip kan yutan âşığı, onun kanlı gözyaşını tanımlamak için sözü edilir: "Açılma câmı badei gûlgûna gonca vâr / Naziklik ile lal-i lebinden haber çeker" (Gonca gibi gül renkli şarap kadehine sırrını açma, çünkü lale benzeyen dudağından zarif biçimde söz alır) [Baki], En değerli türü Bedah- şan’dan getirilenidir: "Ger kara taşı kızıl kan ile rengin etsen / Rengi tağyir bulur lal-i bedahşan olmaz" (Kara taşı kızıl kanla renklendirsen rengi değişir, ama gerçek bedahşan lali olmaz) [Fuzuli],

—Fiz. "Saf" ya da “doymuş" denen lal, baskın dalga boyu olmayan, yalnızca uç kırmızı tayfla uç mor tayfın karışımından kaynaklanan bir renktir. "Karmaşık" ya da "doymamış" denen laller bir beyazla bir arı lalin karışımından oluşur.

Kaynak: Büyük Larousse

Benzer Konular

2 Şubat 2016 / Misafir Cevaplanmış
 Hi-LaL
8 Şubat 2012 / B.L.A.C.K Üyeler Hakkında
9 Temmuz 2009 / BrookLyn Rüya Tabirleri