Arama

Köle Nedir?

Güncelleme: 17 Aralık 2016 Gösterim: 10.847 Cevap: 6
nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
26 Kasım 2007       Mesaj #1
nünü - avatarı
Ziyaretçi

KÖLE

Ad:  köle.JPG
Gösterim: 394
Boyut:  16.7 KB

1. Kökeni itibariyle, özgür olmayan bir toplum sınıfından gelen, satılıp alınabilen, iktisadi bir araç olarak görülen ve bir efendiye bağımlı olan kişi. (Bk. ansikl. böl. Ikonogr.)
Sponsorlu Bağlantılar
2. Keyfi, totaliter, müstebit bir güce boyun eğen kişi: Siyasal rakiplerine köle muamelesi yapmak.
3. Birinin keyfi isteklerine gözü kapalı boyun eğen kişi; kul: Birinin kölesi ya da kulu olmayı reddetmek.
4. Duyduğu aşk yüzünden, kendini bütünüyle sevdiği kişinin iradesine bırakan; oyuncak: Bir kadının kölesi olmak.
5. Aşırı önem verdiği bir şeyin peşini bırakamayan, o şey söz konusu olduğunda özgürce davranamayan, kendini tutamayan kişi; esir: Paraya, uyuşturucuya köle olanlar.

—isi. huk. Özgürlüğünü yitirmiş, alım satıma ve mirasa konu olabilecek bir mal durumuna gelmiş kişi.

♦ sıf.
1. Köleliği kabul etmiş bir topluluğa denir: Köle bir halk.
2. Bütünüyle bir şeyin egemenliği altında olan kişiye denir: önyargılarının kölesi olmak. Ev işlerinin kölesi olmak.

—ANSİKL. ikonogr. Antik heykel sanatında, köle durumuna düşen akıncı kavim görüntüleri oldukça çoktur: Chalonsur -Saöne’da etyopyalı köle (Bibliothöque nationale Paris), akıncı tutsaklar (Louvre), Traianus’un yaptırdığı yapılardan Vatikan'a getirilen köle başları ya da büstleri.

Julius ll’nin mezannı süsleyen ünlü mermer Köleler" yapıtının heykelcisi olan Michelangelo'dan sonra gelen modern sanatçılar anmaya yönelik büyük heykel gruplarında sık sık kölelere de yer verdiler. Ortak konuları silah trophaeumları ve savaşları gösteren alçakkabartmalardı; dört köleligı Tıplar şu anıtları süslüyordu ya da bazıları bugün de süslemektedir: Pont-Neuf'te, Francheville’in yaptığı Henri IV anıtı (bugün Louvre’da), Victoires alanında, Desjardins'in yaptığı Louis XIV anıtı (bugün invalides'de), Palermo’da Philippe V anıtı. Versailles'ın Savaş salonu'nda ve korudaki heykeller arasında Coyzevox'un köleleri konu alan yapıtları vardır. XVI. ve XVII. yy.'larda süsleme resminde resimli madalyonları kornişlerden ayıran ignudi'de kölelere sıkça rastlanır (Sistina, Farnese galerisi).

—isi. Cahiliye" devrinde, Batı Arabistan'da kölelerin çoğu, kara derili Habeşler'di. Beyaz köleler ise, arap ticaret kervanları tarafından sağlanıyordu. Arap olmayan bu kölelerin yanı sıra arap kabilelerinden alınmış köleler de vardı. Kölelerin bir ev eşyası gibi alınıp satılmaları, türlü hakaret ve işkencelere uğramaları uzun yıllar sürdü. Tek tanrılı dinlerin doğuşuyla kölelerin sayısı önemli ölçüde azaldıysa da kölelik büsbütün ortadan kalkmadı. Yahudilik ve hıristiyanlıkta olduğu gibi müslümanlıkta da kölelik kurumu korunmakla birlikte kölelere birtakım haklar tanındı; bunların tam özgür olmalarını sağlayacak yollar bulundu. Müslümanlıkta köleye özgürlüğünü kazandırmanın, ona iyi davranmanın sevap olduğu gerek Kuran’da (II, 177) gerekse hadislerde belirtilir.

Kaynak: Büyük Larousse


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 17 Aralık 2016 23:50
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Gabriella - avatarı
Gabriella
Ziyaretçi
21 Mart 2008       Mesaj #2
Gabriella - avatarı
Ziyaretçi
Köle: Özgürlüğü kısıtlanmış, bir kişinin buyruğu altında çalışan şahıs,kul.
Sponsorlu Bağlantılar
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
17 Aralık 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
köle
isim, tarih
  1. Savaşta tutsak alınan, yabancı ülkelerden zorla kaçırılıp özgürlükten mahrum bırakılan veya başkasından satın alınan erkek, kul, esir.
  2. Birinin emri altında bulunan, özgür olmayan kimse.
  3. mecaz Herhangi bir şeye aşırı derecede bağlı olan kimse. "İçkinin kölesi. Paranın kölesi."
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
  • köleniz (veya köleleri)
  • kölen olayım!
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
17 Aralık 2016       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Köle
  • Bütün tarihî devirlerde başka milletlerden, yabancılardan zorla kaçırılıp hürriyetten mahrum hale getirilerek hizmette kullanılan erkek. (İslâmiyet köleliği en âdil usullerle kaldırmağa çalışmış ve Resul-i Ekrem (A.S.M.), insanları kölelikten kurtarmayı ibadet olarak ilân etmiştir.)
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
17 Aralık 2016       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM
köle
  • esir, alınıp satılan insan.
Kölelik
  • Bir insanı tutsak etmiş veya satın almış bir efendinin müstebit otoritesine, o insanın boyun eğme durumu.
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
17 Aralık 2016       Mesaj #6
Safi - avatarı
SMD MiSiM

KÖLELEŞMEK


gçz. f. Köle durumuna gelmek: Köleleşmiş bir toplum.

♦ köleleştirmek
1. Bir halkı bir topluluğu köleleştirmek, onları köle durumuna getirmek ya da kesin bir bağımlılık altına almak, boyun eğdirmek: ifenilmiş ulustan köleleştirmek. 2. Bir kimseyi, bir şeyi köleleştirmek, egemenliği altına almak, kendi çıkarlarına sıkıca bağımlı hale getirmek: Sansür basını adeta köleleştiriyor.

Kaynak: Büyük Larousse
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
17 Aralık 2016       Mesaj #7
Safi - avatarı
SMD MiSiM

KÖLELEŞTİRME


1. Köleleştirmek eylemi.
2. Bir etninin, bir halkın, bir ulusun, bir devletin, yabancı bir toplumsal grubun tümüne ya da bir bölümüne, belli bir ekonomik ve siyasal rejimi zorla kabul ettirerek bu toplumsal grup üyelerinden çoğunun özgürlüğünü elinden alması, bunları topluca sürgüne yollaması ve çoğu kez yalnızca barınak ve yiyecek vererek karşılığında bazı ekonomik işlevleri yerine getirmekle yükümlü kılması.

—ANSİKL. Fels. Köleleştirme hakkı sorunu, XVIII. yy.'a kadar siyasal felsefede ön planda bir rol oynadı. Aristoteles’in, Poli- f/ka'sında, kölelerin doğal olarak mı, yoksa anlaşma yoluyla mı köle oldukları konusunda ortaya attığı soruya, doğal hukuk kuramcıları, “anlaşma yoluyla" diye cevap verdiler. Efendiyle köle arasındaki ilişkinin meşruluğu, kölenin örtük ya da zorla alınmış rızasına dayanır. Bu “baş eğme antlaşması"nın tam anlamıyla incelenmesine verilen önem, bir kölenin kendisine bir efendi seçmesinin, aslında, bir halkın hükümdar seçmesinden pek farklı olmadığı konusunda daha sonra yaygınlaşan görüşten kaynaklanır: "Herkes birey olarak dilediği bir kimsenin kölesi olmakta serbesttir [...]; öyleyse, ne diye özgür bir halk, kendini yönetme hakkını tümüyle, kendine hiçbir şey bırakmayacak biçimde bir ya da birden fazla kişiye devrederek onlara baş eğmesin?" (Grotius, De jure belli ac pacis [Savaş ve barış hukuku], 1, 3, 8).

Başta Rousseau olmak üzere demokrat düşünürler, bu görüşün üzerinde önemle durarak onun iki açıdan yanlış olduğunu kanıtlamaya çalıştılar. Onlara göre, böyle bir antlaşma, önce aslan payına dayanan bir anlaşmadır ve böyle olduğu için de geçersizdir. Sonra da, bir insan topluluğunun halk haline gelmesini sağlayan gerçek toplum sözleşmesiyle, bir halkın bir hükümdarı başına getirmesi eylemini birbirine karıştırmamak gerekir: "Bir insanın kendini karşılıksız olarak teslim ettiğini söylemek, saçma ve akla sığmaz bir şeydir. Böyle bir davranış meşru olamayacağı gibi geçersizdir de. Çünkü bunu yapan kimsenin sağduyusu yok demektir. Aynı şeyi bütün bir halk için söylemekse, delilerden oluşan bir halk düşünmek demektir; delilikse, hiçbir hak kazandırmaz” (Toplum sözleşmesi [Contrat social], 1, 4).

Kaynak: Büyük Larousse
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM