Arama

Şah Nedir?

Güncelleme: 5 Eylül 2015 Gösterim: 10.008 Cevap: 3
nünü - avatarı
nünü
Ziyaretçi
4 Aralık 2007       Mesaj #1
nünü - avatarı
Ziyaretçi
şah 1
isim, tarih (şa:hı) Farsça ş¥h
1 . İran veya Afgan hükümdarı.
Sponsorlu Bağlantılar
2 . Satranç oyununda her yönde tek hane gidebilen en önemli taş:
"Sonra şahını bir hane geri aldı."- S. F. Abasıyanık.
3 . Alevilik, Bektaşilikte pir.
4 . sıfat Benzerlerine oranla en üstün, en güzel, en iyi.

şah 2
isim (şa:hı) Farsça ş¥¬
Atın, ön ayaklarını yerden keserek arka ayakları üstünde ayakta durması.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Mira - avatarı
Mira
VIP VIP Üye
12 Eylül 2012       Mesaj #2
Mira - avatarı
VIP VIP Üye
Şah
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Sponsorlu Bağlantılar

Padişah, hükümdar, özellikle de Afgan ve İran hükümdarlarına verilen ad. Bu unvan tarihte ilk kez İran'da Akamanış adlı hükümdar ailesi tarafından kullanılmıştır. Hükmetmek anlamına gelen "hşay" ya da "hşayasiya" kökünden türeyen bu unvan aynı zamanda Tanrısal bazı güçleri de elinde bulunduran ve özellikle de İran şahlarında, Şiî mezhebinin lideri olmaları nedeniyle dinî yetkilere de sahip olan bir hükümdarı niteler. Bugünkü biçimi ve anlamıyla ilk kez İranlı şair Firdevsi tarafından kullanılan ve "Şehnamesi"yle yayılan terim, sonradan hep böyle kullanılmaya devam etmiştir. Diğer yandan dinî bir anlam taşıyan bu terim Tanrı, sevgili, halk gibi anlamlara da bürünmüş, Şiî ve Alevî edebî yapıtlarında böyle çeşitli anlamlarda kullanılmıştır.

theMira
JaMaiKa - avatarı
JaMaiKa
Ziyaretçi
17 Şubat 2014       Mesaj #3
JaMaiKa - avatarı
Ziyaretçi
Şah
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Başlığın diğer anlamları için Şah (satranç) sayfasına bakınız.
Şah (Eski Farsça: Khşayath) ya da Şahenşah, Fars ve Afgan hükümdarlarının unvanı. Kral anlamına gelmektedir. Zamanla İslam aleminde hükümdar anlamında yaygın olarak kullanılagelmiştir.
Hükümdarlar hükümdarı anlamına gelen şehinşah unvanı, Perslerin krallar kralı saydığı II. Kyros'un (Büyük) anısına 20. yüzyılda Pehlevi hanedanı tarafından kullanılmıştır. Gene Şahtan türetilen Farsça padişah unvanı da koruyucu, ulu hükümdar anlamını taşır. Şah unvanı, 1973'te monarşinin yıkılmasına değin Afganistan'da, ayrıca Orta ve Güney Asya'daki başka ülkelerde birçok hükümdar ya da prens tarafından kullanılmıştır. Soyla gelen valiler de bazen kendi adlarına şah sıfatını eklemişlerdir.
Konu başlıkları [göster]
İslam'da şah kavramı[değiştir | kaynağı değiştir]

Öte yandan bazı İslam tarikatları Ali'yi şah sanıyla anarlar. Ali'nin mezarı Necef'te olduğu için Necef sultanı anlamında Şah-ı Necef, yiğitler sultanı anlamında Şah-ı Merdan ve daha yaygın olarak da velilik sultanı anlamında Şah-ı Velayet sanları kullanılır.
Alevilik ve Bektaşilikte Ali, Muhammed ile birlikte Allah nurunun tecellisi sayıldığı için, çoğu Alevi-Bektaşi gülbanki Bismillah yerine, Ali'nin adıyla anlamında Bismişah ile başlar.[kaynak belirtilmeli]
Şah kelimesi Yunus Emre'nin demelerinde de vardır. iran şahıyla bağdaştırmak yanlış bir düşüncedir. Şah kelimesi yaradan manasında kullanılmaktadır. Gerçek anlamı budur. Sünni İslam düşüncesinde İran'la bağdaştırmak için kullanılmıştır.
Alevi-Bektaşi edebiyatında şah sözcüğü zaman zaman hem Ali'yi, hem de İran şahını çağrıştıracak biçimde kullanılmıştır.
Hindularda Şah[değiştir | kaynağı değiştir]

Raj, Raja gibi bilinen Hint hükümdarlarından sonra belirli bazı yöneticilerde ismen hoş ve komşu ülkelerinin sıklıkla kullanması sebebiyle; "şah" unvanınıda benimsemiştir.
Örneğin; Shah Devdan
Satrançta şah[değiştir | kaynağı değiştir]

Ana madde: Şah (satranç)
Satrançtaki en önemli taş şah olarak anılır. Batılı dillerde bunun yerine kral kullanılır. Satranç oyunu Hindistan'da ortaya çıkmış olmasına rağmen satranca dair bilinen en eski belgeler 5. yy. Pers belgeleridir.
Ayrıca Oğuz Türklerinde de satrancı atası olduğu iddia edilen bir oyun oynandığı bilinmektedir. Oyun günümüzde [Anadolu] da da oynanmaktadır.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
5 Eylül 2015       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
ŞAH a. (fars. şSh ya da şeh).
1. Eskiden İran ya da Afgan hükümdarına verilen ad. (Bk. ansikl. böl.)
2. Bir şeyin şahı, en iyisi, en büyüğü vb.: Sen yalancıların şahısın.
3. Şah iken şahbaz olmak, bir kimsenin kimi nedenler yüzünden çirkinliğinin artması ya da içinde bulunduğu kötü koşulların daha da kötüleşmesi durumunda alay yollu söylenir. || (Ben) şahımı bu kadar severim, “bir kimse ya da bir şey için daha fazla özveride bulunamam" anlamında söylenir.

—Esk. Şah-ı encüm, yıldızların padişahı; Güneş. || Şah-ı geda-nihad, kibirli olmayan hükümdar. || Şah-ı Kerbela, Kerbela şahı; Hz. Hüseyin. || Şah-ı kevneyn, iki dünyanın şahı; Hz. Muhammet. || Şah-ı Merdan, Şah-ı velayet, Şah-ı zülfikâr, Hz. Ali. || Şah-ı Risalet, Hz. Muhammet. || Şah-ı şir-çeng, aslan pençeli padişah. || Şah-banu ya da şeh-banu, kraliçelerin kraliçesi.

—Ed. Divan şiirinde güzellik ülkesinin hükümdarı sayıldığı, âşığın gönlüne hükmettiği için sevgiliye verilen ad; "Ben gedâ sen şaha yâr olmak yok amma neyleyim / Arzu sergeştei fikr-i muhal eyler beni" (Benim gibi bir dilencinin senin gibi bir sultana yâr olması düşünülemez ama arzumun çokluğu böyle olmayacak düşüncelerle başımı döndürüyor) [Fuzuli], (Karşt. GEDA.)

—Oy. Satrançta, ele geçirilmesi oyunun galibini belirleyen temel taş. || Şah çekmek. taşını, rakibin şahını alacak konuma getirmek.

—Tasav. Şiiliğe bağlı, halife Ali ve on iki imama saygı duyan tarikatlarda Ali ve bütün tarikat ulularına verilen unvan. (Şiiler, halife Ali’den sonra en büyük şah olarak İsmail Safevi'yi [öl. 1524] tanırlar ye bu nedenle kendisini genellikle Şah İsmail diye anarlar. Bazı tarikatlarda Tanrı'ya da "şah" denildiği olur. Bir anlayışa göre, Tanrı bütün evrenin eşsiz ve ortaksız yöneticisi olduğu için O, Şahı mutlak'hr.)

ünl. Taşlardan birinin, rakibin şahını alacak konuma getirilmesi durumunda söylenmesi gereken uyarı sözü,

sıf. Ed. Şah beyit, gazel ve kasidede en güzel beyte verilen ad

—ANSİKL. Şah, farsça hükümdar, padişah, bazen damat; geniş cadde (şahrah), eski farsça höşay (hüküm sürmek) mastarından türetilmiş hşayasiya (hükümdar) sözcüğünden gelir. Ahemeni hükümdarları (İ.O. 558 - İ.O. 323) kendilerine hşayasiya unvanını verirler, ayrıca hşayasiya vezrka (büyük kral) ve hşayasiya hşayasiyanâm (krallar kralı) unvanlarını da kullanırlardı. Orta farsçada hşayasiya şah biçimine, hşayasiya hşayasiyanâm da şaban şah biçimine dönüştü. Şahan şah, sasani hükümdarlarının (224-654) unvanlarında sık sık geçer. Sasani veliahtlarına da babalarının sağlığında herhangi bir eyaletin şahı olarak bu unvan verilirdi. Nitekim, daha hükümdar olmadan önce Beh- ram III ve Behram IV Saganşah ve Kirmanşah unvanlarını taşıdılar. Farsçanın etkisi altında kalan ülkelerde de şah, her zaman hükümdar anlamında kullanıldığı gibi, sözcüğün hükümdar adlarıyla birlikte söylendiği de görüldü (Mısır Eyyubileri’nde Turan Şah, Moğollar'daki Arap Şah gibi).

ŞAH
a
1. Atın ön ayaklarını yerden keserek arka ayakları üzerinde durması.
2. Şaha kalkmak, sözkonusu bir atsa, azgınlaşıp arka ayakları üstüne kalkmak; bir kimse ya da bir topluluksa, bir haksızlık karşısında ya da özgürlük uğruna baş kaldırmak, coşmak, kükremek.

ŞAH
a. (fars. şSh). Esk.
1. Dal, filiz.
2. Geyik vb. hayvanların boynuzu: Şah-ı ahu, (ceylan boynuzu).
3. Şah-ı gül, gül dalı; gül fidanı: "Rakib ile salınırsın ben ah ettikçe / Çü şah-ı gül ki yel estikçe salınır bile hâr" (Nasfi, XVI. yy.).

ŞAH
a. Müz.
1. Türk müziğinde bir bileşik makam. (Günümüze örneği ulaşmamıştır.)
2. Şah akordu, diyapazonun verdiği (la) sesinin (sid) olarak kabul edildiği ahenk.

Kaynak: Büyük Larousse

Benzer Konular

19 Eylül 2016 / Kral_Aslan Siyaset tr
25 Eylül 2007 / KisukE UraharA Siyaset tr
12 Eylül 2012 / ThinkerBeLL Siyaset tr
17 Haziran 2016 / Jumong Siyaset tr
6 Haziran 2015 / Safi Siyaset ww