kadinin biri pahali halilar satan bi dükkana girer..
ve ilk bakista çok begendigi bir iran halisina dogru yönelir.
haliya daha yakindan bakmak üzere yere dogru egildiginde istemeyek
sesli bir sekilde gaz kaçirinca çok utanir ve hemen kimse duydumu
diye etrafina bakinir..
ve arkasinda duran saticiyi görünce konuyu unutturmak için
aceleyle adama
-bu iran halisi kaç para ? diye sorar satici gayet piskin
söyle söyler..
- valla abla, haliya sadece bakmakla osurduguna göre, fiyatini
duysan siçarsin.....
______________________________________________________________
olay izmirde bir belediye otobusunde gelisiyor...
yasli bir amca elinde bastonuyla kalabalik bir otobuse biniyor, oturacak yer yok..bastonunu yere vura vura orta siralara dogru ilerliyor, taa arkaya kadar
gidiyor ama kimsede tin yok..baston tiklamasndan
rahatsiz olan gencin biri yksek sesle bagiriyor amcaya "dede,su bastonunun altina keske lastik
takaydin bu kadar ses cikarmaz, biz de rahat ederdik"...butun gozler gence dikilirken yasli adam
istifini bozmadan otobus kahkahaya bogacak bomba cumleyi patlatiyor:
"17-18 sene evvel de senin baban o
> > > lastigi taksaydi simdi biz rahat ederdik!"
_________________________________________________________________
Bir Kırşehirli, kahveci arkadaşının dükkanının önünden geçreken her sabah "Soğuk çay var mı" diye sorar. Arkadaşı da "Yok" der.
Bu soru ve cevap hergün devam edince kahveci birgün sabah çayı soğutur ve arkadaşını bekler.
Her zamanki gibi Kırşehirli gelip "Soğuk çay var mı" diye sorar. Arkadaşı "var" der.
Kırşehirli gayet sakin "Isıt da içelim ozaman" der.
_________________________________________________________________
Bir gün yolda elma ile elma şekeri karşılaşmışlar.Birbirlerine hal hatır sorduktan sonra;Elma, elma şekerine Elbisen ne kadar güzelmiş şekerim.Kıpkırmızı,pırıl pırıl.Nerden aldın demiş.
Elma şekeri:Vakkodan hayatım diye cevaplamış.
Elma:hıh demiş.zaten vakkodan giyindiğini kıçındaki kazıktan anlamam gerekirdi demiş.
________________________________________________________________
doğulu vatandaş trende yolculuk yapıyormuş.kompartmana da istanbullu beyefendi kıyafetli biri girmiş oturmuş.yolculuk esnasında doğulu adam çıkarmış heybesinden acılı lahmacunu yemeğe başlamış.bu arada beyefendinin baktığını görünce canı çekmiştir diye teklif etmiş...
----buyur ağam sen de ye demiş. adam da
----sağol demiş benim hemoroidim var demiş.
doğulu vatandaş :
--- tamam demiş olsun daha sonra da senin hemoroidini yeriz
________________________________________________________________
diyarbakırli birisi kamyonuyla adanada gidiyormuş.radyodan bir anons duyulmuş;adanada seyreden yolcularımız,şehrimizi kısa bacaklı,uzun kollu,kırmizi suratlıve cüce olan uzaylılar basmıştır ama onlardan korkmayınız ve dost olmaya çalışınız.adam yoluna devam etmiş ve bir iki saat sonra tuvaleti gelmiş.bir çalı kenarına inmiş.tam işini yapacakken çalı sallanmış.bizim şöför önce ürkmüş ama radyo anonsunu hatırlamış vee:diyarbakırliyem,kamyon şoförüyem,sizinle tanışmak istiyem.ses gelmemiş.adam tekrar diyarbakırlıyem,kamyon şoföriyem,sizinle tanışmak istiyem.yine ses gelmeyince adam bağırarak ;diyarbakırliyem,kamyon şoförüyem,sizinle tanışmak istiyem.çalının arkasından ürkek bir ses;urfaliyem,tır şoföriyem,sıçiyem.
_________________________________________________________________
Adamın biri, bir akşam patronuyla yemeğe çıkacakmış. Adam patronuna mahçup olmamak ve yemekte takabilmek için, takım elbisesine çok güzel ve görkemli bir kravat almak istiyormuş. Bir mağazaya gitmiş.Yanına tezgahtar olduğu giyiminden ve konuşmasından belli bir kadın yaklaşmış ve sormuş:
-Ne arzu etmiştiniz efendim?
-Bir kravat alacaktım.
Kadın: -Bizde müşteri memnuniyeti esastır kravatlarimiz 2. kattadır.
Adam 2. kata çıkmış ve 2. kattaki kadına bir kravat istiyorum demiş ve kadın sormus:
-Kravatınız renkli mi olsun yoksa siyah beyaz mı?
Adam: -Renkli olsun, demiş.
kadın: -Bizde müşteri memnuniyeti esastır, lütfen bir kat yukarı çıkın, demiş.
Adam çıkmış. 3. kattaki kadına ben renkli bir kravat istiyorum demiş.
Kadın: -Kravatınız renkli ve renk üstünde çizgiler mi olsun yoksa renkli ve renk üstünde çiçekler mi demiş?
Adam : -Çiçekler olsun,demiş.
Kadın: -Bizde müşteri memnuniyeti esastır, lütfen bir kat yukarı çıkın,demiş.
Adam bi kat daha yukarı çıkmış.
Kadına: -Renkli ve desenleri çiçekli olan bir kravat istiyorum,demiş.
Kadın: -Kravatınızdaki çiçeklerin fonu koyu renk mi? yoksa açık mı olsun ,demiş.
Adam: -Açık renk olsun,demiş.
Kadın: -Bizde müşteri memnuniyeti esastır, lütfen bi kat yukarı çıkın,demiş.
Adam renkliydi, açıkdı,koyuydu, çizgiliydi, fonu açıktı, maviydi, sarıydı derken 36. kata ulaşmış ve sinirli bir halde istediği kravatın özelliklerini nefes almadan saymış.
Kadın: (Gayet sakin bir şekişlde)-Alacağınız kravatı bu giysinizin üstünde mi kullanacaksınız yoksa başka bir giysinizin üstünde mi, diye sormuş.
Adam: -Evdeki bir takımım var onun üzerinde kullanacaktım demiş.
Kadın: -Bizde müşteri memnuniyeti esastır,eğer vereceğimiz kravat takımınızın üstüne uymazsa bu bizim Firma anlayışımıza ve disiplin kurallarımıza uymaz lütfen evdeki giysilerinizi getirin, demiş.
Adam sinirli bir halde asansöre doğru yürümüş ve hızla katta bekleyen asansörün kapısını açmış bir de ne görsün, o anda asansörün içinden yarı çıplak bir adam hızla çıkmakta, bir yandan da bağırmakta:
-Bu popom, işte buda bu da klozet kapağım, yalvarıyorum lütfen verin artık şu tuvalet kağıdını!
_________________________________________________________________
Bir imam, bir haham ve bir papaz ormanda geliyorlarmis. Bir golun kenarina gelmisler. Hava sicak mi sicak. Bakmislar cevrede de kimse yok, ******p gole girmisler. Ciktiklarinda bir bakmislar ki kiyafetleri ortada yok. Aramislar taramislar ama bir turlu bulamamislar. Sonunda haham "Benim evim ormanin icinde, biraz ileride. Benim eve gidelim, ben size giyecek bir seyler veririm" deyince beraber ormanin icinde anadan uryan hahamin evine yurumeye baslamislar. Tam eve yaklastiklari sirada bir grup kadin belirmis. Kacacak biryerde yok. Papaz hemen seyini kapatmis. Haham da hemen seyini kapatmis iki eli ile. Imam ise yuzunu kapatmis. Kadinlar gectikten sonra hahamla papaz imama neden seyini kapamadigini sormuslar. Imam "Sizi bilmem ama benim cemaatte beni yuzumden tanirlar, demis."
________________________________________________________________
Dört arkadas barda muhabbete dalmistir. Içlerinden biri tuvalete gider. Üç arkadas sohbetlerine devam ederler.
Birinci adam oglundan söz eder, "Benim oglan araba yikamakla ise basladi. Bir baltaya sap olamayacagindan korkuyordum ama bir gün arabasini yikadigi adamlardan biri ona is teklif etmis. Sonra iyi bir araba saticisi oldu. Hatta o kadar iyi para kazandi ki geçenlerde bir arkadasinin dogum gününde ona Mercedes aldi !"
Ikinci adam da mevzuya girer, "Benim oglum da biraz problemliydi. Büyük bir emlak sirketinde çalisirken inanilmaz bir is kapti ve ondan sonra ilerledi acayip zengin oldu. Çalistigi sirketi de satin aldi. Bir arkadasinin dogum gününde ona bir ev bile hediye etti."
Digerlerini dinleyen üçüncü adam da heyecanla söz alir, "Aynen benimki de öyle. İse bir borsa sirketinde temizlik elemani olarak basladi. Bir gün kendi kendine hesaplar yaparken patron tarafindan fark edilince broker oldu ve büyük basarilarla inanilmaz bir servete sahip oldu. Üstelik de en iyi arkadasina bir milyon dolarlik hisse senedi armagan etti !"
Bu sirada dördüncü adam tuvaletten çikmis ve sohbete katilmistir.
Digerleri ona çocuklarindan bahsettiklerini söyleyince adam içini çekerek konusmaya baslar, "Ehh...benim oglumun bir hayal kirikligi oldugunu itiraf etmeliyim. Dogru düzgün bir iste dikis tutturamadi, berber çirakligi falan yapti, eroine bulasti. Derken onun yoldan çikmis oldugunu fark ettim, maalesef homoseksüelmis ! Çok çok üzüldüm. Bir sürü erkekle birlikte oldugunu duydum."
Adam, gülümsemeye çalisarak konusmasina devam eder, "Ama ise iyi tarafindan bakmaya çalisiyorum. Geçen dogum gününde bu homoseksüel arkadaslari ona bir Mercedes, bir ev ve bir milyon dolarlik hisse senedi hediye etmisler !"