Arama

Karasinek (Musca domestica)

Güncelleme: 1 Mayıs 2009 Gösterim: 3.751 Cevap: 1
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
16 Haziran 2008       Mesaj #1
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Sinek Böceklerin Diptera familyasına ait, çift zar kanatlı, genellikle sıcak iklimlerde görülen uçabilen bir böcek türü.

Sponsorlu Bağlantılar
Genel bilgiler ve uçuş
Önce, yön tayini ve kontrolünde belirleyici rol oynayan organlarını büyük bir titizlikle son bir defa gözden geçirir. Sonra sanki uçuş takımlarının son kontrolünü yaparak uçuşa geçecek pilot gibi, ön tarafındaki denge organlarını ayarlar ve uçuş pozisyonunu alır. Son olarak, antenlerinin ucundaki alıcılar (reseptör) vasıtasıyla, rüzgârın şiddetine ve yönüne göre kalkış açı ve hızını ayarlar ve nihayet havalanır. Bu hazırlıklar çok çok kısa bir zamanda cereyan eder. Uçuşa geçer geçmez kısa sürede hızlanabilir ve giderek yaklaşık saatte 10 km gibi bir hıza erişir. Bir uçaktan milyarlarca defa daha küçük İlâhî bir sanat harikası: Karasinek veya Musca domestica... Diptera (çiftkanatlılar) takımının Muscidae familyasından yaygın bir sinek türü olan ve ev sineği olarak da adlandırılan karasinek, yerleşim bölgelerindeki bütün sineklerin % 90’ını meydana getirir. Kutuplar’dan Ekvator’a doğudan batıya yayılmış durumdadır. Karasinek insanların yaşadığı en soğuk iklimden en sıcak iklime kadar bütün meskûn yerlerde bulunabilir. Çünkü bunlar, yaşayabilmek için gerekli şartları ancak insanların ve in- sanlarla birarada bulunan hayvanların yaşadıkları yerlerde bulur. Özellikle yaz aylarının o sıcak günlerinde bunlarla sürekli savaş halindeyizdir. Ve elimizde, dürülmüş bir gazeteyle zaman zaman yenik düştüğümüz de tabii bir vakıadır. Çünkü karasinek, bütün uçucu böcekler içinde, en üstün uçma kabiliyetine sahip usta bir “hava akrobatı”dır. Havada harika bir şekilde zikzaklar çizerek uçabilir; beklenmedik, ani ve sert kavisler ve dönüşler yapabilir; ne kadar elverişsiz ve kaygan olursa olsun, her türlü zemine, yüzeye rahatlıkla konabilir. Dikkat çeken en önemli hususiyetlerinden birisi, bulunduğu noktadan dikey olarak havalanabilmesi ve pencereye, duvara, tavana aynı anda konabilmesidir. Peki, nasıl oluyor da bu küçük canlı, yerçekimi kanununa karşı koyabiliyor? Bu işin sırrı, bacaklarının son kısmının çengel şeklinde yaratılması ve çengellerinin uç bölümünün çok küçük vantuzlarla donatılmasıdır. Bir deri tabakasıyla kaplı olan vantuzlar, herhangi bir yüzeyle temasa geçerse, salgılanan yapışkan bir sıvı ile sinek tavana asılı kalır. Tavana doğru yaklaştığında, bacaklarını öne doğru uzatır ve tavana dokunur dokunmaz, geldiği yönün tam aksine takla atarak, karın üstü bir vaziyette tavan yüzeyine tutunur. Kısa antenli, iri gözlü, 6- 8 mm kadar boya sahip olan karasineğin ağzı küt uçlu hortuma benzer. Hortumun ucu süngerimsi bir yastık şeklinde olup, üzerinde ince kanalcıklar halinde birçok delik bulunur. Göğüs kısmının iki yanında yer alan ve bir bölümü vücudun içine gömülü olan bu kanatlar, sinirlerle bölünmüş, çok ince bir zardan meydana gelir. Bunlar birbirinden bağımsız da hareket edebilir. Ancak uçuş esnası hariç. Uçuş esnasında, tek kanatlı uçaklarda görüldüğü gibi, tek bir eksen üzerinde gidip gelirler. Bu kanatların hareketini sağlayan kaslar, sinek uçmaya başlar başlamaz kasılır, inişe geçtiğinde de gevşer. Uçuşa geçerken, sinirlerin denetimindeki bu kas ve kanat hareketleri, bir zaman sonra otomatik hale gelir. Karasinek kanatlarını son derece hızlı çırpar. Bu çırpış ona, uçuşta kararlılık sağlar.

Görme

Karasineğin duyu organlarının en hayret verici ve göz kamaştırıcı olanı, karmaşık bir yapıya sahip olan gözlendir. Karasineğin başındaki iki göz, ortalama 400 bin ommatidden (gözcük) meydana gelen mükemmel bir görme sistemidir. Her bir gözcük ayrı bir noktayı gördüğünden, görüntü beyinde biraraya getirildikten sonra bir mânâ çıkartılır. Yani her gözcük bir gözün bütün özelliklerine sahiptir. Hatta bu özelliği sayesinde arkasını da görebilir. Küçük olduklarından ve 2 mm yakınındaki bir cismi net olarak görebildiğinden, ayrı bir merceğe ihtiyaç yoktur. Bu gözlerin bir üstünlüğü de görme hızından gelir. İnsan gözü saniyede 20 ilâ 50 açık- koyu renk değişimini farkedebilirken, karasinekte bu, saniyede yaklaşık 200 defaya çıkar.

Dış iskelet faktörü
Bütün böceklerde olduğu gibi, bir iç iskelet sistemine sahip olmayan karasineğe bunun yerine muazzam mekanik avantajlar sağlayan kitinden yapılmış bir dış iskelet bahşedilmiştir. Bu sert kabuk, sineğin, kanatları saniyede 200 defa çırpmasını sağlar. Kanatların yüzeyinde ve başının arka kısmında bulunan hassas duyu organları (anten), uçuşla ilgili mesajları anında beyne nakleder. Mesela, sinek, uçuş esnasında yeni, farklı bir hava akımına maruz kalırsa, bu duyu organları hemen beyne gerekli sinyalleri iletirler. Kaslar da beyinden gelen bu sinyallere göre kanatlan, yeni duruma uygun harekete geçirir. Bu sistem, günümüzün modern uçaklarına ilham kaynağı olmakta Şimşek gibi hızlı manevralarla, kendisini yakalamak isteyenleri çileden çıkaran sineği vurmak için kullandığımız sineklik ile çok defa ıskalamamızın sebebi, bu harikulade duyu organlarıdır. Sinek bunlarla, sinekliğin havada meydana getirdiği yeni hava akımını hemen algılar ve bu durumun bir tehlike oluşturduğunu anlayarak, ani bir hareketle uçup, kurtulur. Reflekslerinin, yani ani hareket kabiliyetinin, insandan 10 kat fazla olduğu kabul edilir.

Üreme
Karasinek, kısa ama yoğun ve bereketli bir hayat sürer. Eğer yumurtaları 25 derece sıcaklıktaki nemli bir yere bırakılırsa yumurtalar, 10 saat gibi kısa bir zaman zarfında açılırlar. Kurtçuklar ancak sıvı maddelerle beslenirler. Bunlar katı yiyecekleri sıvı hale dönüştürebilmek için kendileriyle ortak yaşayan bakterilere muhtaçtır. Bunlarla beraber nemf (larva) haline girmek üzere olan kurtçuk, orta bağırsağın son kısmından, sindirim borusu boyunca yol alan bakterilerin çoğunu yok edebilecek bir asit salgılar. Kalan bakterileri de tam nemf kundağından çıkarken orada bırakır ve sinek böylece tam asepsili (mikroptan arınmış)olarak dünyaya gelir. Metamorfoz (başkalaşım) geçirip, erişkin sinek haline gelebilmeleri için ise lüzumlu olan 40°C sıcaklıktaki mekânlara yönlendirilirler. Bu ortamda 6 gün içinde iki metamorfoz geçirip, erişkin sinek olurlar. Bir defada yaklaşık olarak 100’ün üstünde, hayatı boyunca da 600-1000 yumurta bırakabilen dişi karasinek, larva döneminden sonraki üç gün içerisinde, çok rahatlıkla yeniden yumurta bırakabilir. Karasinekler bu ritimleriyle çok hızlı ürerler. Belki sağlık ve temizlik memuru olduklarından, bu ehemmiyetli vazifelerinden ötürü çoğalmaları gerekir denilebilir. Çünkü bir kitap bile kıymeti nispetinde nüshaları çoğaltılır ve baskısı arttırılır. Nisan ayı ortalarında yumurtasını bırakan bir karasinekten gelen neslin, aynı yılın Eylül ayı ortalarında bıraktığı yumurta sayısı 5 trilyonu geçer. Başka bir ifadeyle, bir gramın % 1’i ağırlığındaki (yaklaşık olarak 70 sinek 1 gr ağırlığındadır) bir sineğin devamı olan nesillerden 80 bin ton ağırlığında bir sinek ordusu meydana gelir.

Solunum
Karasinek, kanatlarını saniyede 200 defa çırparken, dinlenme esnasında harcadığı enerjinin yaklaşık 100 katı bir enerji harcar. Aktif uçuş, çok enerji gerektiren bir fiil ve ancak düzenli oksijen temini ile mümkün olabilir. Kendisine daha yaratılıştan bu özellik bahşedilmiş olan sinek, karın bölgesine dizilen düzinelerce açıklıktan rahatlıkla nefes alıp verebilir. Bu gözeneklerden giren hava, daha küçük kanalcıklara ayrılan borularla hücrelere muntazaman iletilir. Sinek, bir yere konduğu zaman, karın kaslarını kasarak, içeriye hava pompalar. Uçma esnasında buna lüzum duymaz. Çünkü, saniyede 200 defa çırpılan kanatlar, zaten kâfi miktarda hava girmesini sağlarlar. Böylece sinek, nefes alıp vermek için ayrı bir enerji sarf etmez.

Beslenme
Karasineğin beslenmesi ile ilgili birçok kitap yazılmıştır. Karasinek uçuş esnasında epey enerji sarfettiğinden, vücut sıvısının şeker oranında büyük miktarda düşüş meydana gelir. Uyarıcı sistemler bu hayati öneme haiz durumu beyne iletirler. Havada tur atarken, koku alıcılarıyla besinlerin yerini tayin etmeye çalışır. Besin kokusu arttığında da “iniş programını” harekete geçirir. İndiği yerde, ayaklarındaki tat alma organı besinin tatlı, tuzlu veya ekşi olup olmadığını algılar ve beyne iletir. Bunlar karasineğin tercih ettiği besin cetveline uygun tatta ise, beyinden, hortumun çıkması ve emilme işleminin yapılması emri gelir. Çevresi kalın duvarlarla çevrili olan hortumla, sıvı besinler emilmeye başlanır. Besin ne kadar şekerli ise o kadar çok emilir. “Yiyecek maddelerine dadanan inatçı sinek” ününe sahip karasineğin ağzının içinde iki tüpçük bulunur. Bu tüpçüklerden biriyle sıvı yiyecekleri emer, diğeriyle de içinde enzimler bulunan tükürük salgılar. Yağları, karbonhidratları ve proteinleri kolaylıkla hazmeden karasinek, çok sevdiği sert yiyecekleri sıvı hale dönüştürmede bol miktarda tükürük salgılamak durumundadır. İşte bu sebeple de yiyeceklerin üzerine dışkısıyla beraber bol miktarda tükürük bırakır. Daha sonra bir başka karasinek, aynı dışkının üstüne konduğunda, önceki karasineğin tükürüğünü de emer ve böylece bakteriler ikinci karasineğe de bulaşır. Bunun aracılığıyla da daha geniş alanlara yayılır. Ağzının çevresinde ve ayaklarında 20 milyonu aşkın bakteri taşıyabilen karasinek, sadece bir günde 25-50 defa dışkı bırakır. Bundan dolayı salgın hastalıkların bulaşmasında rol oynadığı kanaati hasıl oluşmuşsa da, son çalışmalar, sineğin aynı zamanda bakterileri parçalayıcı enzimler taşıdığı ve dolayısıyla çevreyi mikroplardan temizlediği görüşü gittikçe kuvvet kazanmaktadır. Eğer böyle olmasa idi dünyanın her yeri hastalıktan geçilemezdi. Bir başka görüşe göre de karasinekler, çevredeki artıkları tüketerek, bakterilerin gelişip, yayılmasını önlerler. Bu şekilde çevre temizliğinde büyük rol oynarlar.

hareketlisinekdv3

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
HipHopRocK - avatarı
HipHopRocK
Ziyaretçi
1 Mayıs 2009       Mesaj #2
HipHopRocK - avatarı
Ziyaretçi
Karasinek (Musca domestica), uzunluğu 5-8 mm arasında değişen, rengi genel olarak koyu gri ve siyah olan ve uçabilen bir böcek türüdür. Pis yer, temiz yer, açık alan, kapalı alan arasında ayrım gözetmeden hemen hemen her yerde yaşayabilir.
Karasinekler yumurtalarını dışkılara, çöplüklere, özellikle sıcak ve nemli yerlere bırakırlar. Yumurtalar bir günden kısa bir sürede çatlar ve larvalar çıkar. Larvalar bir iki hafta içinde pupa evresine girerler. Pupa evresinde başkalaşmaya uğrayarak birkaç günde kanatlı erişkin biçimlerini alırlar.
Sponsorlu Bağlantılar

200px Fliegenlarve

Karasinek larvası

0.5-1 cm boylarındadır. Çöp ve gübre gibi nemli organik madde bulunan yerlere 100-150 tanesi yığın halinde yumurtalarını bırakır. Çıkan larvalar organik maddelerle beslenir ve sıcak havada ortalama 7-8 günde sinek olarak uçar. Çok çabuk ürerler. Her türlü gıda ve çöp artıklarıyla beslenirler ve ortalama 3 km uçarak çevrede insanların yaşadığı her yeri istila ederler ve vucutlarında çok çeşitli hastalık mikropları taşıdığı için her dolaştığı şeye mikrobu bulaştırırlar. Zira her 5 dakikada bir gezdiği yerlere dışkı bırakırlar. Kolera, Diare, Dizanteri, Hepatit, Çocuk Felci, Gıda zehirlenmeleri, Selmonellosis, Verem gibi hastalıkları bulaştırır.(1)

Biyolojik Yapısı

Karasineğin gözü 4.000 küçük ve basit gözden (ommatid) oluşur. Karasinek bu gözleri oynatma yeteneğine de sahiptir. Her ommatidin yüzü farklı bir yöne dönük olduğu için, önünü, arkasını, sağını, solunu, üstünü ve altını görebilir. Yani 360 derecelik bir açıyla çevresini algılayabilir.

Her ommatid kendi yönüne gelen ışığı kapar ve ışığı kendi mercekleri ve hücrelerine işler. Bu gözlerin her birinin 8 duyu hücresi vardır. Karasineğin iki gözündeki toplam duyu hücresi sayısı ise yaklaşık 48.000 kadardır. Bu sayede sineğin gözü saniyede 100 görüntü algılayabilir ve bu açıdan insandan 10 kat daha üstündür. Sineğin beynine saniyenin onda biri gibi bir süre içinde 48.000 bilgi ulaşır. Bu bilgi beynin üçte ikisini oluşturan optik sinir merkezinde değerlendirilir.

Günlük hayatta her an insanın karşısına çıkabilen ve insanlar tarafından son derece basit yapılı zannedilen sinekler işte böyle kompleks bir sistem sayesinde görürler. Küçücük bir sineğin 4.000 gözünün bulunması elbette tesadüflerle veya mutasyonlarla açıklanamaz. Ortada çok özel bir yaratılış olduğu bellidir. Kaldı ki sineğin vücudunda yalnızca tek bir sistem bulunmaz.

Sineğin dolaşım, boşaltım, sindirim ve solunum gibi sistemleri ve uçabilmek için çok özel kanatları vardır. Ancak bunların tümünün birden var olması sonucunda sinek yaşayabilir. Örneğin sindirim veya solunum sistemi olmayan bir sinek olamaz. Uçabilen ama kör bir sinek de yoktur. Sinek şu andaki haliyle Allah tarafından yaratılmış bir canlıdır. Bir Kuran ayetinde sineğin yaratılışına şöyle dikkat çekilmiştir: Ey insanlar size bir örnek verildi, şimdi onu dinleyin. Sizin Allah'ın dışında tapmakta olduklarınız hepsi bunun için biraraya gelseler dahi gerçekten bir sinek dahi yaratamazlar. Eğer sinek onlardan bir şey kapacak olursa bunu da ondan geri alamazlar isteyende güçsüz istenen de. (Hac Suresi,73)


Kontrol Önlemleri

  • Çöp ve gübreleri muntazam kaldırmak ve bunların üzerine üremeyi önlemek için larvasit atmak.
  • Uçan haşerelerin eve girmesini önleyici pasif tedbirler almak (tel sineklik, cızz türü sinek yakalayan cihaz,yapışkan bantlar,feromen salgılayan ilaçlar ve yapışkan levhalar vs. gibi)
  • Genelde Kent Belediye hizmetleri vasıtasıyla sürekli mücadele yapılmalıdır,Ferdi olarak sadece yaşadığınız bölgede geçici çözümler yapılabilir.Profesyonel sevise başvurup üreme yerleri ve uçkun mücadelesi için yardım almak gerekir. Ayrıca sineğin çok girdiği kapalı alana kalıcı etkili uygulama yapılarak 25-30 gün süreyle gelen sineklerin devamlı ölerek yoğunluğunu çok düşürmek de mümkündür. Detaylı bilgiler Kentsel haşere mücadelesi sayfalarımızda anlatılmıştır.


Benzer Konular

26 Ağustos 2011 / Pasakli_Prenses Botanik