Arama

Memeliler (Mammalia)

Güncelleme: 3 Şubat 2016 Gösterim: 16.718 Cevap: 5
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
27 Nisan 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Memeliler (Mammalia)
MsXLabs.org & Temel Britannica
Sponsorlu Bağlantılar

İnsanlar gibi, insanların besle­dikleri birçok ev hayvanı ve evcil hayvan da memeliler arasında yer alır. Memeliler sıcak­kanlı ve omurgalı canlılardır. Dişileri yeni doğan yavrularını meme bezlerinin salgıladığı sütle besler. Memelilerin derisi kıllıdır. Ama kılların sıklığı ve kapladığı yüzey büyük bir çeşitlilik gösterir. Bazıları tümüyle kıllarla kaplı, bazıları ise hemen hemen kılsızdır.
Memeliler üç ana gruba ayrılır. Bunların arasında tekdelikliler ya da yumurtlayan me­meliler olarak tanınan grup ornitorenk ve ekidnelerden oluşur. Bu ilginç hayvanların yavruları, kuşlar gibi yumurtadan çıkar, ama sonra anne sütüyle beslenir.
İkinci grupta keseliler yer alır. Keselilerin yavruları çok az gelişmiş olarak doğar. Yeni doğanların uzunluğu genellikle 6 santimetreyi aşmaz. Başlıca keseliler arasında opossum, tasmanyaşeytanı, bandikut, kuskus ve kangu­ru sayılabilir.
Eteneli memeliler en geniş memeliler gru­bunu oluşturur. Plasenta adıyla da tanınan etene, annenin içinde gelişen ve yavru ile anne arasında köprü kurarak doğana kadar yavruyu besleyen bir organdır. Eteneli meme­liler başlıca 10 grup altında toplanabilir.
Böcekçiller (Insectívora) en çok Eskidün-ya'da bulunmakla birlikte bir ölçüde Kuzey Amerika'ya da yayılmıştır. Köstebekler, kir­piler ve sivrifareler en bilinen üyeleridir.
Yarasalar (Chiroptera), uçan memelileri kapsar. Hemen hemen bütün iri yarasalar meyveyle beslenirken, küçüklerinin çoğu bö­cekleri avlar.
Primatlar (Primates) maymunlar ve insan­lardan oluşur. Gelişmiş beyinleri ve el beceri­leriyle dikkat çekerler.
Dişsizler (Edentata) ya dişten tümüyle yok­sundur ya da ağızlarında basit yapılı birkaç diş taşırlar. Armadillo, karıncayiyen ve tembel-hayvan bu grubun üyeleridir.
Kemiriciler (Rodentia) tür ve birey sayısı en çok olan memelilerdir. Tür sayısı 4.000'i aşan memelilerin yarısından çoğunu kemiriciler oluşturur. Kobay, fare ve sıçanın yanı sıra oklukirpi, kunduz ve sincap da kemiriciler arasında yer alır.
Etçiller (Carnivora) aslan, kaplan, pars, sırtlan, sansar, ayı, kedi ve köpeği de içeren yırtıcı hayvanlardır. Denizde yaşamaya büyük bir uyum gösteren foklar ve morslar ise genellikle yüzgeçayaklılar (Pinnipedia) adıyla ayrı bir grupta toplanır.
Balinalar (Cetácea) hemen hemen tümüyle kılsız, balık biçimindeki memelilerdir. Suyun dışında yaşayamazlar. Gerçek balinaların ya­nı sıra yunuslar ve musurlar da bu grupta yer alır. Mavi balina yaşayan en iri hayvandır.
Filler (Proboscidea) günümüze yalnız iki türüyle ulaşabilmiş dev kara hayvanlarıdır.
Tektoynaklılar (Perissodactyla) at, eşek, zebra, tapir ve gergedandan oluşur. Toynak­lar, bu ve sonraki grubun ayak parmaklarını çevreleyen, kalınlaşarak başkalaşıma uğramış tırnaklardır.
Çifttoynaklılar (Artiodactyla) deve, geyik, zürafa, sığır, antilop, keçi ve koyun gibi gevişgetirenlerin yanı sıra domuz, pekari ve suaygırı gibi gevişgetirme özelliği bulunma­yan hayvanları da kapsar.

Memelilerin Dağılımı
Memelilerin ataları hem görünüşleri, hem de alışkanlıkları bakımından birbirlerine çok benzeyen küçük canlılardı. Tür sayıları çok az olan ve fareyi andıran bu canlılardan türeyen­ler yeryüzünün çeşitli yerlerindeki yaşamaya uygun ortamlara uyum sağladılar. Balinaların yanı sıra yalnız bitkiyle beslenen denizineklerinin ataları da yaşamın başladığı sulara geri döndü. Mors ve fok gibileri ise yaşamlarını karada olduğu kadar suda da sürdürmeye başladı. Sincaplar ve maymunlar ağaçlarda, köstebekler ve avurdukeseliler toprağın altın­da yaşamayı seçen memeliler arasında yerini aldı. Yarasalar gelişen kanatlan sayesinde uçmaya başladı. Böylece memeliler yaşamaya uygun ortamlara başarıyla yayıldılar (bak. Evrim).
Memeliler de öbür canlılar gibi bulundukla­rı çevrenin barındırabileceğinden daha çok ürerler. Bu fazlalığın bir bölümü ölümle dengelenir. Öbür bölümü ise başka bölgelere gitmek zorunda kalır. Bu yayılma doğal bir engelle karşılaşıncaya kadar sürebilir. Yayıl­mayı sınırlayan etkenler bir dağ ya da büyük bir su kütlesi gibi fiziksel engellerin yanı sıra, otlayan hayvanlar için çayırların bitmesi gibi yaşama ortamıyla ilgili olabilir.
Dünya'nın yüzey yapısının değişmesi nede­niyle, bu engeller de zaman zaman değişir. Örneğin günümüzde Alaska ile Sibirya'yı ayıran Bering Boğazı, Kuzey Amerika ve Avrasya arasında memelilerin geçişini engel­lemektedir. Ama eskiden boğaz yerine bu iki kıtayı birbirine bağlayan bir kara köprüsü Kuzey Amerika kökenli atların ve develerin Asya'ya geçebilmesini sağladı. Kurtlar, kutup tilkisi, kunduzlar ve sığın da artık birçok hayvan gibi Amerika ile Avrasya'nın kuzey kesimlerinde bulunmaktadır.
Coğrafi bağlantıları ve engelleri inceleyen bilim adamları memeli gruplarının günümüz­deki dağılıma nasıl ulaştıklarını çok daha iyi anlamışlardır. Örneğin keseliler Avustralya' da şaşırtıcı bir çeşitlilik kazanmıştır. Bu hayvanların yeryüzünün birçok yerinde yaşadıkları, ama eteneli memelilerin rekabeti karşısında yenik düşüp yok oldukları sanıl­maktadır. Eteneli memeliler çoğalıp çeşitle­nerek Avustralya'ya yönelmeden önce bu kıtayı Avrasya'ya bağlayan kara köprüsü de­nize gömülmüştür. Böylece eteneli memeliler insanlar tarafından götürülünceye kadar Avustralya'ya ulaşamamışlardır. Örneğin din-gonun bu kıtaya, Asya'dan göç eden ilk Avustralya Yerlileri'nin yanında geldiği sanıl­maktadır.
Memelilerin dağılımı sürekli olarak değişir. Örneğin Kuzey Amerika'da yaşayan opossum çok soğuk olmayan kışlarda kuzeye doğru yayılırken, sert kışlarda yaşama bölgesinin güneyine sıkışır.
İnsanların etkisiyle de memelilerin dağılımı değişmektedir. Amacı ne olursa olsun sürüp giden avlar, yok edilen ormanlar, kirletilen çevre, tarıma açılan alanlar, kurutulan batak­lıklar, yetiştirilen evcil hayvanların rekabeti birçok memeli soyunun tükenmesine yol aç­mıştır. Birçoğunun da soyu tükenmek üze­redir.

Zoocoğrafya
Hayvanların dağılımını inceleyen zoocoğraf-yacılar yeryüzünü altı büyük bölgeye ayırır­lar. Bu bölgeler genellikle hayvanların kitle­sel olarak yayılmasını sınırlayan fiziksel en­gellere göre belirlenmiştir. Bundan ötürü her bölgenin az ya da çok kendine özgü tipik memelileri vardır.
Palearktik bölge, Avrasya'nın Himalaya Dağları'nın kuzeyinde ve batısında kalan bö­lümü ile Afrika'da Sahra Çölü'nün kuzeyinde kalan kesimi kapsar. Kirpiler ve yaban domu­zu bu bölgede görülen tipik hayvanlardır.
Afrika'da Sahra Çölü'nün güneyindeki böl­geler Etiyopyen bölge içinde kalır. Bazı uz­manlar Arabistan Yarımadası'mn güneyini de bu bölgeye katar. Etiyopyen bölge şempanze ve gorillerin yanı sıra aslanların, zebraların ve zürafaların da doğal yaşama ortamıdır.
Oryantal bölge, Asya'da Hindistan Yarımadası'nı, Çin'in güneyini, Güneydoğu Asya' yı ve Doğu Hint Adaları'nın batı bölümünü kapsar. Bu yöreler iri kaplanların ve Asya gergedanlarının anayurdudur. Asya fili ve gi-bonlar ormanlarda, orangutan ise, bu böl­genin iki büyük adası olan Sumatra ve Borneo'da yaşar.
Avustralyen bölge, Avustralya kıtasının yanı sıra Tasmanya, Yeni Gine ve Doğu Hint Adaları'nın doğu bölümünü kapsar. Kanguru ve koala gibi keselilerin büyük bölümü bura­larda yaşar. Yumurtlayan memeliler ise yalnız bu yörelerde görülür.
Nearktik bölge, Kuzey Amerika'nın Orta Amerika dışında kalan bölümü ile Grönland Adası'ndan oluşur. Misk sıçanları, rakunlar, iki yabanıl koyun türü ve Amerika antilopları bu bölgenin tipik memelileridir. Neotropikal bölge Orta ve Güney Amerika'yı kapsar. Dişsizler, lamalar ve vampir yarasalar bu bölgeye özgü memelilerdir.
Zoocoğrafya bölgelerinin kesin sınırlan yoktur. Puma ve pars gibi birçok hayvan birkaç bölgede bulunabilir. Ama zoocoğrafyacılar yeryüzünü bu biçimde bölgelere ayıra­rak, birçok hayvan grubunun dağılımını belir­leyebilmektedirler.
Memelilerin dağılımı yaşadıkları ortama göre de gruplanabilir. Tundra ve buzların bulunduğu Kuzey Kutup Bölgesi'nde kutup ayıları, kutup tilkileri, lemmingler, misk öküzleri ve rengeyikleri yaşar. Bu hayvanlar soğuk havaya ve mevsimlere göre besinlerin kıtlaşmasına değişik biçimlerde uyarlanmıştır. Yeryüzünün kuzeyini çevreleyen karışık iğneyapraklı ağaçlardan oluşan orman kuşağı ise sansar, volverin ve sığın gibi memelileri barındırır.



BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 3 Şubat 2016 20:48
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
29 Mayıs 2009       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Memeliler (Mammalia)
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Sponsorlu Bağlantılar

Memeliler ya da Mammalia, hayvanlar aleminin insanların da dahil olduğu, omurgalıların en evrimleşmiş grubudur.

Bilimsel Sınıflandırma
  • Alem: Animalia (Hayvanlar)
    • Şube: Chordata (Kordalılar)
      • Alt şube: Vertebrata (Omurgalılar)
        • İnfa şube: Gnathostomata (Gerçekçeneliler)
          • Üst sınıf: Tetrapoda
            • Sınıf: Mammalia (Memeliler) Linnaeus, 1758
Dünya üzerinde yaklaşık 4500 memeli türü bulunur. Bunların 200 kadarı Avrupa’da görülebilir, Türkiye ise tek başına yaklaşık 170 memeli türü barındırmaktadır. Çift ve karmaşık dolaşım sistemine sahip, sabit vücut sıcaklıklı hayvanlardır. Vücutları genellikle kıllarla örtülüdür. Genç bireyler anne sütü ile beslenirler. Genellikle bacak şeklinde oluşmuş dört üyeleri vardır. Solunumda diyafram kullanırlar. Alt çeneleri bir çift kemikten oluşmuştur; orta kulaktaki kemikler üç parçalı olup kulak zarı ve iç kulakla bağıntılıdır. Hemen hepsinde yedi boyun omuru vardır.
Memeliler, sıcak kanlı yaratıklardır. Yani vücut sıcaklıkları genel olarak çevre koşullarından bağımsızdır. Vücutları tüylerle kaplıdır ki, bu doku bazı türlerde dikenli bir hal alabilir (örneğin kirpi) ya da azalıp neredeyse pürüzsüz hale gelebilir; insan, yunus ve balinalarda olduğu gibi. Doğurarak çoğalırlar.
Yavru memeliler, genel olarak belirli bir gelişim evresini tamamlayıncaya kadar annelerinin karnında taşınır. Doğum sırasında yavrunun gelişmişliği memeli türüne göre değişkenlik gösterir. Kör (ve genelde çıplak) doğan ve bazen yıllarca annesi tarafından yetiştirilen memeli türleri olduğu gibi, doğumun ardından kısa süre içinde koşmaya ya da yüzmeye başlayan memeli türleri de vardır. Ancak genel olarak memelilerde, yavruların belirli bir süre anne tarafından bakımı zorunludur. Dişi memeli, yavrusunu bebeğin gelişimi için gerekli bileşenleri içeren zengin içerikli sütü ile besler.

Memelilerin vücut büyüklükleri değişkendir. En küçük memeli, bir böcekçil olan Cüce fare (Suncus etruscus - ortalama 6 cm, 2 gr); en büyük memeli ise Mavi balina'dır (Balaenoptera musculus - ortalama 35 m, 120 ton). Memeli vücudu, sıcak veya soğuk iklim koşulları ile mücadele için de farklı özelliklere sahiptir. Karasal memeliler için kalın bir kış kürkü, deniz memelileri için deri altında kalın bir yağ tabakası veya yağlanmış bir kürk bu mücadelenin silahlarıdır. Bazı memeliler de kış uykusuna yatarak, bu dönemi enerjiden tasarruf ederek geçirir. Yiyeceğin bol olduğu dönemde vücudunda depoladığı fazladan kalorileri, yiyeceğin kıt olduğu bu dönemde ‘uyku’ durumunda iken yakar. (Sincaplar, ayılar ve porsuklarda olduğu gibi.) Bu durum gerçek bir kış uykusu halini de alabilir (yediuyurlar ya da yarasalarda olduğu gibi) yani bu süre içinde canlılar, yaşamsal faaliyetlerini ve vücut sıcaklıklarını minimuma indirirler.

Bazı memeli türleri insanlar tarafından evcilleştirilmiştir ve yabani türleri ortadan kalkmış ya da çok az kalmıştır (İnek, at, koyun gibi).

Takımlar
  • Alt sınıf: Multituberculata
    • Plagiaulacida
    • Cimolodonta
  • Alt sınıf: Palaeoryctoides
  • Alt sınıf: Triconodonta
  • Alt sınıf: Eutheria
    • Afrosoricida
    • Artiodactyla
    • Carnivora
    • Cetacea
    • Chiroptera
    • Cimolesta
    • Creodonta
    • Condylarthra
    • Dermoptera
    • Desmostylia
    • Embrithopoda
    • Hyracoidea
    • Insectivora
    • Lagomorpha
    • Litopterna
    • Macroscelidea
    • Mesonychia
    • Notoungulata
    • Perissodactyla
    • Pholidota
    • Plesiadapiformes
    • Primates
    • Proboscidea
    • Rodentia
    • Scandentia
    • Sirenia
    • Taeniodonta
    • Tillodontia
    • Tubulidentata
    • Xenarthra
  • Alt sınıf: Marsupialia
    • Dasyuromorphia
    • Didelphimorphia
    • Diprotodontia
    • Microbiotheria
    • Notoryctemorphia
    • Paucituberculata
    • Peramelemorphia
  • Alt sınıf: Monotremata
    • Monotremata

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 3 Şubat 2016 20:49
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
JéLLyBoN - avatarı
JéLLyBoN
Ziyaretçi
27 Aralık 2011       Mesaj #3
JéLLyBoN - avatarı
Ziyaretçi
BUGÜN DÜNYA yüzünde yaşayan memeli hayvanların arasındaki farklar pek çok ve o nispette de ilgi çekicidir. Bir kere vücut yapıları değişiktir. Önce beş, on gramı geçmeyen fındık faresini, arkadan da yüz tonluk balinayı gözünüzün önüne getirin. Sonra bu hayvanların huyları da başka başkadır.
Meşe palamuduyla karnını doyuran ürkek küçük sincap, denizlerin derinliklerinde balık avlıyan sevimli yunus ve bazan insanlara bile pusu kuran yırtıcı büyük yaban kedileri, huyları ve alışkanlıkları itibariyle birbirlerinden ne kadar farklıdırlar.
En büyüklerinden en küçüklerine kadar hayvanların hemen bütün türlerinde, kendilerine has bir şekil ve hareket güzelliği vardır. Her hayvan kendi çapında bir mükemmellik örneğidir. Her ne kadar hiç biri insanoğulları gibi düşünmeyi ve konuşmayı öğrenememişse de, her birinin zihin yapılan, alışkanlıkları kendi ihtiyaçlarına bol bol yeter. Bazı hayvanlar sevgi, arkadaşlık, korku, nefret ve öfke duygularım seslendirebildikten başka, birbirleriyle haberleşmek maksadıyla şifreli bir sinyal sistemi bile geliştirmişlerdir.
Memeli hayvanlar akla gelebilecek her yerde barınabilmişlerdir. Bazı türleri öyle çetin şartlara ihtiyaç gösteren yerlere yerleşmişlerdir ki, insan onların oralarda hayatta kalabilmelerine şaşmaktan kendini alamaz. Isısı kutup soğuğu ile tropikal bölgeler sıcağı arasında değişen her yerde, karlı tepelerden tutun da, okyanusların derinliklerine varıncaya kadar dünyanın her köşesinde memeli hayvan vardır. Yüzen buzların üzerinde, veya güneşin altında cayır cayır yanan kurak çöllerde yuvalarını kurmuşlardır.
Yarasa gibi bazı memeleliler havalara yükselmişlerdir. Sincap ve maymun gibi bazıları ise ormanlara girerek ağaçlara tırmanmışlardır. Balinalarla fokgiller karaları bırakarak denizlere yerleşmişlerdir. Hayvanlar dünya yüzünü kaplarken, köstebek gibi bazı türler yeraltına girmişlerdir. Memeli hayvanlar, kendileri için yaşamaya elverişli neresini bulmuşlarsa oraya yerleşmişlerdir.
Bu birbirinden çok farklı yerlerde, memelileri tabiat kuvvetlerine karşı silâhlanmış olarak görüyoruz. Bazıları, soğuk iklimlere karşı koymak için, kalın ve yünümsü kürklere bürünmüşlerdir. Vakitlerinin en büyük kısmını nehirlerde ve göllerde yüzmekle geçirenlerin su geçirmeyen yağlı kılları vardır. Memeli hayvanların dış örtüsü, şinşilla'nın yumuşak kürkü, oklu kirpinin dikenleri, armadillo (tatu) nun boynuzumsu kabuğu gibi çok farklı şekiller gösterir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
_EKSELANS_ - avatarı
_EKSELANS_
Kayıtlı Üye
16 Mayıs 2013       Mesaj #4
_EKSELANS_ - avatarı
Kayıtlı Üye
MEMELİLER (MAMMALİA)
MsXLabs.org

n42t8

Memeliler ikincilağızlı hayvanlardan kordalılar altfilumunun omurgalılar dalına giren bir sınıfıdır.Diğer omurgalı sınıflarından farkı, dişide bulunan ve yavruya süt vermeye yarayan meme bezleridir.Yaşayan 4.000 kadar memeli türünün 2/3'ünü kemiriciler oluşturmaktadır.Öbür omurgalıların tür sayısı daha fazladır, gerçekten de sürüngenlerin 6.000, kuşların 10.000, kemikli balıkların 20.000 türü bilinmektedir.Böcekler ise en az 750.000 türü kapsarlar.Eklem bacaklılar ve omurgasızlar filumları da memelilerden 5-10 kat kalabalık türleri kapsarlar.Memeliler aynı çevrede yaşamakta olan başka hayvanlardan sayıca çok daha az oldukları halde, gövdelerinin biçimi ve iriliğiyle hepsinden daha çok göze çarparlar.Bu nedenle de, yaşadıkları bölgelerin en iyi bilinen, üzerlerinde en çok inceleme yapılan hayvanlarıdırlar.Memeliler sınıfının en son evrim geçirmiş türlerinden biri olan insan, çevresel koşulları kendi yaşamına daha elverişli duruma getirmiştir.Memeliler, gerek tür, gerekse birey sayısı bakımından diğer sınıflardan çok az oldukları halde, günümüzde, geçmiş devirlere göre çok daha büyük bir kesinlikle doğaya egemen durumdadırlar.



Günümüzde yaşayan memeliler, tek delikliler (Yumurtlayıcı memeliler) , keseliler ve eteneliler (Embriyonlarını gerçek bir eten aracılığıyle besleyenler) olmak üzere üç altsınıfına ayrılırlar.Memelileri öbür sınıflardaki hayvanlardan ayıran birtakım özellikler vardır.Bunlardan biri meme bezleridir.Meme bezleri dişinin göğsünde, karnında ya da kasık bölgesinde ve yüzeyde bulunur ve yavruların doğumdan sonraki yaşantılarının ilk devresinde beslenecekleri sütü salgılarlar.Ter bezlerine benzeyen meme bezleri, belki de bunların değişimi sonucu ortaya çıkmıştır.Keseliler ile etenelilerdeki meme bezleri, meme ya da meme başı adı verilen oluşumlarda toplanmışlardır ve yavru bu bezlerde oluşan sütü emerek beslenirler.Tek deliklilerde meme yoktur, yavruların beslenmesini isteyen ana sırt üstü döner, yavru annesinin karın kesiminde bulunan özel bir çukura baskı yapınca, bu çukur süt dolar.Süt oluşumunu gebelik sırasında salgılanan hormonlar denetler.Erkeğin memeleri gelişmemiş durumdadır.



Memelilerin özelliklerinden biri de kıllarıdır.Hiç değilse yaşam çemberinin bir bölümünde kıl bulunur.Örneğin, yeni doğan balina yavrularının boğaz kısımlarında birkaç kıl bulunur.Bu kıllar, yavru büyüyüp erginleşince kaybolurlar.Her kıl uzamış gözesel bir ipliktir, bir deri torbacığı'ndan (Folikül) büyüme sonucu gelişmiş olan bu oluşumun ortasındaki gözeler hava doludur.Kıl folikülleri vücut yüzeyine tam dik bir durumda değil, belli bir açı yapacak biçimde gelişmişlerdir.Foliküller besleyen, yağlı salgısıyla kılları da parlatan yağ bezleridir.Genellikle, aynı hayvanda birden fazla kıl tipi bulunur.Bu değişik kıl tipleri gövdenin aynı yerinde bir arada bulunabildikleri gibi, değişik kısımlarda birbirinden ayrı olarak da bulunurlar.Örneğin postun yüzeyindeki kıllar kalın ve sık, bunların üzerinde bir kat oluşturanlar ise seyrek, kaba ya da dikensi dokudadırlar.Gövdenin aşağı kısımlarında bulunan kıllar yumuşak, renk maddesiz ve aşağıya doğru yöneliktir.Derideki kasların kasılması, kılları dikleştirebilir.Bazı kıllar sert ve bükülmez yapılıdırlar, sinir bakımından zengindirler.Bu tür kıllar, özellikle yüzde yer aldıklarında, dokunma organı görevi yaparlar.Kedinin bıyık kılları bu durumun iyi bilinen bir örneğidir.Memelilerde pula çok az rastlanır, kuştüyü ise hiç bulunmaz.

n42y6

Sıcakkanlılık da memelilerin özelliklerinden biridir.Sürüngenlerle ilkel omurgalılarda gövde sıcaklığı, çevre sıcaklığına bağlı olarak değiştiği halde, memelilerde, çevre sıcaklığından etkilenmeden, 36 derece civarında durur.Böylelikle memelilerin çoğu, kurumsal olarak ,çevre sıcaklığı düşükken bile normal etkinliklerini sürdürmeye yeteneklidirler.Ancak birçok küçük yapılı memeli, gövdelerinin yüzeysel alanı ile hacmi arasındaki oran yüksek olduğu için, çevre sıcaklığından etkilenirler.Çevre sıcaklığının değişmesinin olumsuz etkilerinden korunmak için, ılıman kuşakların kimi memelileri kış uykusuna yatarlar.Sıcakkanlılık, memelilerin özelleşmesiyle ilgili temel bir mekanizmadır ve ancak metabolizmanın sürekli olarak aynı düzeyde kalmasıyla gerçekleşebilir.Vücut sıcaklığının korunabilmesi için, deri ile çevre sıcaklığı arasında bir ayrım elemanının bulunması gerekir.Bu eleman deri ile atmosfer arasında ısı iletmeyen bir tabakayı oluşturan kıldır.Kıl soğuk havada dikilerek, bu tabakanın kalınlaşmasını sağlar.Sıcak havada ise gövdenin fazla ısısı, ter bezleri aracılığıyle su kaybı ve buharlaşma sonucu atılır.Memelilerin bir başka özelliğini oluşturan ter bezleri, kıl folikülleriyle bağıntılı olmayan deri oluşumlarıdır.Gövde sıcaklığını sürekli olarak yüksek düzeyde tutabilen canlılar bu özellikleri nedeniyle ılıman, hatta çok soğuk bölgelerde dolaşabilir ve dış ortam sıcaklığı ne olursa olsun, vücut sıcaklıklarını kaybetmezler.Kimi memelilerde, özellikle tekdeliklilerde, sıcakkanlılık iyi gelişmemiştir.

n42yr

Dişlerin çeşitliliği (Heterodont) memelilerin bir başka özelliğidir.Memelilerin dişleri çeşitli olup, birbirlerinden farklı görevler yüklenmişlerdir.Kesicidişler keski biçiminde olup ısırmaya, uzun ve sivri köpekdişleri delmeye, üzerlerinde sivri uçlar bulunan yassı yanakdişleri (Art ve ön azıdişleri) ise çiğnemeye yararlar.Kesicidişler çene kemiğinin ön kısmında, köpekdişleri köşelerde, yanakdişleri ise yan kısımlar boyunca yer almışlardır.Memelilerin bazılarında dişler sonradan düşebilir.Bazılarının ise bütün dişleri birbirine benzer biçimdedir.

ALT TÜRLER

• Yumurtlayan Memeliler (Prototheria)

• Ekidne (Tachyglossidae)

• Ornitorenk (Ornithorhynchus Anatinus)

• Doğuran Memeliler (Theria)

• Keseliler (Marsupialia)

• Eteneliler (Eutheria)

• Balinalar (Cetacea)

• Böcekçiller (İnsectivora)

• Çift Parmaklılar (Artiodactyla)

• Deniz İnekleri (Sirenia)

• Dişsiz Memeliler (Pilosa)

• Etçiller (Carnivora)

• Filler (Proboscidea)

• Kemiriciler (Rodentia)

• Kırsıçanımsılar (Hyracoidea)

• Maymunlar (Primates)

• Pangolin (Manis)

• Tek Toynaklılar (Perissodactyla)

• Tavşanımsılar (Lagomorpha)

• Uçar Makiler (Cynocephalidae)

• Yarasalar (Chiroptera)

• Yer Domuzu (Orycteropus Afer)


Son düzenleyen Safi; 3 Şubat 2016 20:50
_AERYU_ - avatarı
_AERYU_
Ziyaretçi
23 Ağustos 2014       Mesaj #5
_AERYU_ - avatarı
Ziyaretçi
Memeliler (Mammalia)
MsXLabs.org

Memeliler, mammalia sınıfını oluşturan İnsanların da dahil olduğu, omurgalılar grubudur. Çift ve karmaşık dolaşım sistemine sahip sabit sıcaklıklı hayvanlardır. Vücutları genellikle kıllarla örtülüdür. Genç bireyler anne sütü ile beslenirler. Genellikle bacak şeklinde oluşmuş dört üyeleri vardır. Solunumda diyafram kullanırlar; alt çeneleri bir çift kemikten oluşmuştur; orta kulaktaki kemikler üç parçalı olup kulak zarı ve iç kulakla bağıntılıdır. Hemen hepsinde yedi boyun omuru vardır. Çift ve karmaşık dolaşım sistemine sahip sabit sıcaklıklı hayvanlardır. Vücutları genellikle kıllarla örtülüdür. Genç bireyler anne sütü ile beslenirler. Genellikle bacak şeklinde oluşmuş dört üyeleri vardır. Solunumda diyafram kullanırlar; alt çeneleri bir çift kemikten oluşmuştur.; orta kulaktaki kemikler üç parçalı olup kulak zarı ve iç kulakla bağıntılıdır. Hemen hepsinde yedi boyun omuru vardır.
Son düzenleyen nötrino; 23 Ağustos 2014 12:52 Sebep: Mesaj düzeni!
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
3 Şubat 2016       Mesaj #6
Safi - avatarı
SMD MiSiM
MEMELİLER

Yavrularini süt salgilayan gögüs bezleriyle beslediklerinden bu hayvanlara Mammalia adi verilmistir. Bu hayvanlar Jura'da memeli benzeri sürüngenlerden (Synapsida alt sinifinin Therapsida takimindan) ayri bir dal seklinde meydana gelmislerdir. Bu gruptaki hayvanlarin temel özelliklerinden birisi de tümünün vücudunda az yada çok sayida kilin bulunmasidir. Bir çogu gece faaliyet gösterdiginden (nokturnal) bunlari görmek ve saptamak hemen hemen olanaksizdir.

Yavrularını süt salgılayan göğüs bezleriyle beslediklerinden bu hayvanlara Mammalia adı verilmiştir. Bu hayvanlar Jura'da memeli benzeri sürüngenlerden (Synapsida alt sınıfının Therapsida takımından) ayrı bir dal şeklinde meydana gelmişlerdir. Bu gruptaki hayvanların temel özelliklerinden birisi de tümünün vücudunda az yada çok sayıda kılın bulunmasıdır.
Memeliler üç ana gruba ayrılır. Bunların arasında tekdelikliler yada yumurtlayan memeliler olarak tanınan grup ornitorenk ve ekidnelerden oluşur. Bu ilginç hayvanların yavruları, kışlar gibi yumurtadan çıkar, ama sonra anne sütüyle beslenir.
İkinci grupta keseliler yer alır. Keselilerin yavruları çok az gelişmiş olarak doğar. Yeni doğanların uzunluğu genellikle 6 santimetreyi aşmaz. Başlıca keseliler arasında opossum, tasmanyaşeytanı, bandikut, kuskus ve kangru sayılabilir.
Eteneli memeliler en geniş memeliler grubunu oluşturur. Plasenta adıyla da tanınan etene, annenin içinde gelişen ve yavru ile anne arasında köprü kurarak doğana kadar yavruyu besleyen bir organdır

Memelilerin Tek delikliler (bkz.) ve Keseliler (bkz.) olarak sınıflandırılanlarm dışında kalan tüm tür­lerini içeren ve dölütleri ana rahminde iken Plansenta (bkz.) atlr- verilen bir organ ara­cılığıyla beslenen bir alt-smıfı. Şu takımla­ra ayrılmışlardır: Balinagüler (bkz.); Bö-cekçiller (bkz.); Çiftparmaklılar (bkz.); De-niz-inekleri (bkz.); Dişsizler (bkz.); Etobur­lar (bkz.); Hirakoidler (bkz.); Hortumlular (bkz.); Kemiricüer (bkz.);a Primatlar (bkz.); Tavşanımsılar (bkz).; Tekparmaklılar (bkz.); Uçan Memeliler (bkz.).

UÇAN MEMELİLER, aralarında yarasalar da bulunan bir memeli takımı. Öteki me­melilerin tersine bunlar uçabilir; ön üye­ler (bacaklar) zanmsı bir Kanada destek sağlayacak biçimde gelişmiştir. Yarasaların tümü de gece kuşlarıdır ve çoğu tropik bölgelerde bulunurlar. Günümüzde yakla­şık 800 kadar yarasa türü bulunmaktadır.

ÖRNEK TÜRLER:

Dasyurus maculatus (Keseli sansar), Macropus rufus (Kirmizi kanguru), Erinaceus europaeus (Kirpi), Sorex minutus (Cüce fare), Vampyrum spectrum (Yalanci vampir), Desmodus rotundus (Vampir yarasa), Priodontes giganteus (Dev armadillo), Oryctolagus cuniculus (Ada tavsani), Sciurus vulgaris (Kirmizi sincap), Rattus rattus (Ev siçani), Balaenoptera musculus (Mavi balina), Delphinapterus leucas (Beyaz balina), Delphinus delphis (Yunus), Meles meles (Porsuk), Mephitis mephitis (Kokarca), Ursus arctos (Boz ayi), Canis lupus (Kurt), Canis familiaris (Köpek), Canis vulpes (Kizil tilki), Felis silvestris (Yabani kedi), Felis leo (Aslan), Elephas maximus (Asya fili), Equus hemionus (Asya yaban esegi), Pongo pygmaeus (Orangutan), Gorilla gorilla (Goril), Pan paniscus (Cüce sempanze)

Memeliler sürüngenlerden meydana gelmiş olmalarına karşın onlardan bir çok yapısal farklılıklar gösterirler. Bu farklılıkların en önemlileri şunlardır:
1. Memelilerde vücut örtüsü olarak pullar yerine kıllar bulunur. Yalnız bazı memelilerin vücutlarında ve kuyruk bölgelerinde sürüngenlerden kalma bir özellik olarak hala pullar mevcuttur.
2. Memelilerin kafatasında iki oksipital kondil bulunur (sürüngenlerde bir tane) ve beyin kutusu daha büyüktür.
3. Memelilerde göğüs boşluğu ile karın boşluğunu birbirinden ayıran kaslı bir diyafram vardır
4. Memelilerde alt çene kemiği bir parça halindedir (sürüngenlerde çok sayıda).




Benzer Konular

17 Mart 2009 / Keten Prenses Zooloji
12 Eylül 2011 / ThinkerBeLL Zooloji
17 Ekim 2012 / Misafir Cevaplanmış
21 Haziran 2011 / Daisy-BT Zooloji