Arama

Apandis nedir, apandisin vücudumuzdaki görevleri nelerdir?

Güncelleme: 27 Ekim 2016 Gösterim: 23.978 Cevap: 4
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Mayıs 2014       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Apandis nedir, apandisin vücudumuzdaki görevleri nelerdir?
Son düzenleyen Safi; 27 Ekim 2016 23:53
_EKSELANS_ - avatarı
_EKSELANS_
Kayıtlı Üye
16 Mayıs 2014       Mesaj #2
_EKSELANS_ - avatarı
Kayıtlı Üye
Apandisit
MsXLabs.org & Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar

30px Esculaap4svg Bu maddede yazılanlar yalnızca bilgi verme amaçlıdır.

Apandisit, körbağırsak üzerinde apandisin iltihaplanmasıdır. İltihaplı apandisin kesilip çıkarılmasıyla tedavi edilir. Apandisitin belirtileri, karın ağrısı -kasıklarda ve bacağın vücutla birleştiği noktalarda- ve mide bulantısıdır.
Karnın sağ alt bölümünde apandis (apendiks) denen kalın bağırsağın uzantısı bulunur. Solucan şeklinde ve hareket kabiliyeti olan apandisin içinden herhangi bir besin geçmez. Uzunluğu çocuklarda biraz daha fazladır. Yaklaşık 9–10 cm uzunluğundadır fakat bundan daha az ya da daha fazla olabilir. Yerleştiği yer bazı kişilerde farklılık gösterebilir. Bu durum apandis rahatsızlığı olanlarda tanı koymayı zorlaştırır.
Apendiksin (apandisin) çoğunlukla dışkı veya daha az bir ihtimalle safra taşı, tümör ya da bağırsak kurduyla tıkanması sonucu iltihaplanmasına apandisit denir. Apandisin vücuttaki fonksiyonu henüz bilinmemektedir. Sadece lenf dokusu bakımdan zengin bir yapıdır. Yine de apandisin iltihaplanması sonucu yırtılıp karın bölgesinde yayılmasıyla, ciddi problemler ortaya çıkar. Tedavi edilmediğinde tehlikeli bir hastalık olan apandisit, karın zarının iltihaplanmasına yol açabilir.

Kimlerde görülür? Görülme sıklığı ne kadardır?
Yapılan araştırmalara göre A.B.D'de ve diğer batı ülkelerindeki insanların yaklaşık %10'unun hayatının bir döneminde apandisite yakalandığını göstermiştir. Bu hastalığın ortaya çıkmadığı yaş yoktur. 2 yaşından küçük çocuklarda görülme ihtimali nadirdir. Bu yaştan sonra görülme sıklığı artar ve en çok genç yetişkinlerde, 20 yaşından sonra görülmeye başlar. Bu dönemden sonra en sık yaşlılık döneminde ortaya çıkar.
Erkekler, apandisite, kadınlara oranla daha fazla yakalanır. Bu oran 1.5/1' dir. Fakat çocukluk döneminde, hem kızlarda hem de erkeklerde görülme ihtimali eşittir.

Nedenleri ve ortaya çıkışı

Apandis; içi boş, kanal şeklinde dar bir yapıdır. Burada birçok mikroorganizma yaşar. Bu mikroorganizmalar, bağırsakta da yaşayan mikroplardır. Apandisin içi, dışkı ya da safra taşı gibi nedenlerle tıkandığında, kalın bağırsakla bağlantısı zayıflar. Böylece mikroplar hastalık yapıcı özellik kazanırlar. Böylece burada iltihap oluşmaya başlar. Hem mikropların birikmesi, hem de iltihap oluşması apandiste basıncın artmasına yol açar ve çürüme başlar. En sonunda apandis patlar.
Apandisin tıkanmasının nedenlerinden biride, aynı bademcikte olduğu gibi lenf dokularının şişmesidir. Fakat iltihaplı apandislerin çok az bir kısmında apandis kanalının tıkanmasının nedeni açıklanamamaktadır.

Belirtileri ve tipleri

İki tip apandisit vardır. Bunlardan birincisi akut apandisittir. Belirtileri şiddetli seyreder ve ameliyat olmayı gerektirir. Mukuslu, irinli ve kangrenli olmak üzere üç tipi vardır. Mukuslu apandisitte iltihap artmıştır ve apandis büyümüştür. En çok karşılaşılan tiptir. Tedavi edilmezse irinli apandisit oluşur. İrinli apandisit, apseye neden olur ve bağırsağın diğer bölümlerine yayılabilir. Ülserleşmesi sonucunda karın zarı iltihabı meydana gelir. Kangrenli akut apandisitte, kanın pıhtılaşması sonucu, apandise gelen kan miktarında azalma vardır. Sonuçta doku ölümü gerçekleşir ve apandis kopar. Yayılması sonucu daha ağır bir karın zarı iltihabı gerçekleşir.
Akut apandisitin en önemli belirtisi, karın ağrısıdır. Bu ağrı göbek çevresinde, yavaş yavaş artan bir şiddette karnın sağ alt tarafına yayılan künt tarzda bir ağrıdır. Yaklaşık 4-5 saat sürer ve bu süre içinde şiddeti azalır ya da artar. Bu ağrı, kasık bölgesinde, sırtta ya da genital bölgede hissedilebilir.
Ayrıca birçok olguda iştahsızlık, bulantı, kusma meydana gelebilir. Ateş hafif yükselmiştir. İshal ya da kabızlık bazı çocuklarda görülebilir. Hastanın rengi solmuştur ve nabız yükselmiştir.
Kronik apandisit, akut apandisite göre daha hafif seyreder. En çok görülen belirtisi sık sık fakat daha hafif şiddette karın ağrısıdır. Hemen ameliyat edilmesi gerekmez. Bulantı ve kusma yoktur. Kronik apandisitte ateş yüksekliği saptanmamıştır.

Seyri

Hastalığın tedavi edilmediği durumlarda, belirtiler genelde şiddetlenmekle beraber az bir hastada ise şikayetler azalır. Şiddetlendiği durumlarda, karnın sağ alt bölümünde dokunulduğunda hissedilebilen bir şişlik, kütle vardır. Dinlenmeyle ve ilaç tedavisiyle bu şişlik azalabilir. Ayrıca apandisitin şiddetlendiği durumda ortaya çıkabilecek bir diğer tehlike karın zarının iltihaplanmasıdır. (Peritonit) Acil tedavi edilmesi gereken bir durumdur. Ateş çok yükselmiştir ve karın ağrısı çok şiddetlidir. Hastanın rengi sararmıştır ve kusma görülür. Ölüme yol açar.

Tanısı

Apandisitin tanısını koymak zor olabilir. Çünkü hastalığın belirtileri birçok hastalıkta da vardır. Özellikle apandisitin yerinin değişken olması tanıyı iyice güçleştirir. Doktor muayenesinde hastanın hareket etmekten çekinmesi, hareket sırasında ağrının artması apandisit şüphesini arttırır. Yapılan ultrasonografi ve bilgisayarlı tomografi ile apandisin yapısı hakkında bilgi elde edilir. Ayırıcı tanı için, diğer çevre organların da incelenmesi gereklidir. Ayrıca karnın sağ alt tarafına bastırılınca ağrının artması önemli bir bulgudur.

Tedavisi

Apandisit, tedavisi kolay bir hastalıktır. İlaçla yapılan tedavi, antibiyotiklerin kullanılması, hastalığın iyileşmesini sağlamaz. Apandis, antibiyotiğin zor ulaşabileceği bir yerdedir. Kesin tedavi için ameliyat şarttır. Kolay bir ameliyattır. Bu ameliyat sırasında apandisit alınır. Yaklaşık 30-40 dakika sürer ve 1 gün hastanede yatma süresi vardır.
Apandisit, tehlikeli bir hastalık olduğundan ve ölüme yol açtığından, hasta hemen ameliyat edilmelidir. Hastalığın belirtilerinin ağırlaşmasını beklemeden yapılan bu uygulama, tanının yanlış konmasına neden olabilir. Ameliyat sırasında apandis sağlam dahi olsa, çıkarılmasında fayda vardır.
Hastalığın şiddetlendiği ve karın zarı iltihabına neden olduğu durumlarda ise öncelikle hastanın genel sağlık durumu kontrol altına alınmalıdır. Fakat çocuklarda böyle bir durum söz konusu ise ameliyat edilmesi gerekir.
Bazen apandis bir zarla çevrilir ve iltihap karın içine yayılmaz. Bu durumda hemen ameliyat yapılmaz. Hastanede gözetim altında tutulan hastaya antibiyotik tedavisi uygulanır. Durum düzeltilemezse hasta, ameliyata alınır. Apandisiti olan kişilerin kendi başlarına ağrı kesici kullanmamaları gerekir. Tedavi sonucunda ağrıları geçmeyen kişilerin doktora tekrar başvurmaları gerekir. Çünkü başka hastalıklar da varolabilir.
_EKSELANS_ - avatarı
_EKSELANS_
Kayıtlı Üye
16 Mayıs 2014       Mesaj #3
_EKSELANS_ - avatarı
Kayıtlı Üye
Apandisit Organının Vücuttaki Görevi Nedir?
MsXLabs.org

“Fonksiyonsuz” denen organlar, aslında “fonksiyonu henüz tespit edilememiş” organlardır… Fonksiyonları tespit edildikçe, aslında her bir organın kendine özel önemli görevleri olduğu görülmüş ve sözde “işlevi olmayan organ” görüşünün bilimle ne kadar çeliştiği bir kez daha anlaşılmıştır Bu konuda, en iyi örneklerden birisi de ortada hiçbir bilimsel sonuç yokken, yıllarca işlevsiz olduğu düşünülen apandisin, aslında önemli işlevleri olduğunu ortaya koyan bilimsel sonuçlardır.

Apandisit savunma sistemine destek olur!
Apandis, vücuda giren mikroplara karşı mücadele eden lenf sisteminin bir parçasıdır. Bu gerçek, 1997 tarihli bir tıp kaynağında şöyle belirtilir:
“Vücuttaki timus, karaciğer, dalak, apandis, kemik iliği gibi başka organlar lenfotik sistemin parçalarıdır. Bunlar da vücudun enfeksiyonla mücadelesine yardım ederler.” (The Merck Manual of Medical Information, Home edition, The Merck Publishing Group, New Jersey, Rahway, 1997)
Bu gerçeğin açıklandığı başka bir makalede de apandisin mikroskobik düzeyde incelenmesi sonucunda önemli oranda lenf dokusu içerdiği belirtilmiştir.
Bunlar, vücuda yemek yoluyla giren yabancı maddeleri yani antijenleri tanıma yeteneğine sahiptirler. Benzer lenf dokusu birikimlerine -ki bunlara GALT, yani sindirim sistemiyle ilişkili lenf dokuları denir- bağırsak sisteminin diğer alanlarında da rastlanması, apandisin bir zamanlar iddia edildiği gibi zamanla küçülmüş ve faydasını kaybetmiş bir organ olmadığını göstermektedir.

Apandisit: “İyi Bakterilerin Depolandığı Güvenli Bir Yuva”
Yapılan birçok deney ve araştırma apandisin yeni bir özelliğini daha ortaya çıkarmıştır. Bu özellik, sindirime yardımcı olan apandisin iyi bakterilerin güvenle barındığı ve kendilerine ihtiyaç duyulmadıkça oradan çıkmadıkları bir yer olmasıdır.
Bağırsaklar yediğimiz besinlerin sindirimine yardımcı olan birçok bakteri ile doludur. Buna karşılık bağırsak da bu bakterilere karşı beslenme ve güvenlik sağlar. Herhangi bir hastalık nedeniyle bağırsaktaki yararlı bakterilerin vücuttan atılmaları durumunda apandiste yerleşik olan iyi bakteriler buradan çıkıp, zararlı bakterilerin çoğalmasını engellemek için hemen bağırsağa yerleşirler. Vücudun savunması açısından son derece önemli olan bu sistemin olmaması durumunda insanların ölümle sonuçlanacak tehlikelere çok açık hale geleceği bir gerçektir.

Bilim Ezberi Bozdu! “Sanılanın Aksine Onun Özel Görevleri Var”
Modern bilimin apandis hakkında,bu zamana kadar ortaya koyduğu bilimsel sonuçları göz ardı edip,apandisin sahip olduğu bu önemli görevlere rağmen onun işlevsiz bir organ olduğunu iddia etmek kuşkusuz ki, çok büyük bir hata olacaktır…Yazımızda incelediğimiz bu bilimsel bilgiler bizlere,apandisin sanılanın aksine modern biyolojik çalışmalar sonucunda henüz birçok işlevini yeni yeni anlamaya başladığımız harika işlevsel bir organ olduğunu göstermektedir.

Biyoloji Dünyası
Son düzenleyen Safi; 27 Ekim 2016 23:54
Baturalp - avatarı
Baturalp
Ziyaretçi
28 Ocak 2016       Mesaj #4
Baturalp - avatarı
Ziyaretçi
İnsan anatomisinde apandis (vermiform appendix), çekuma bağlı, ucu kapalı tüp. Embriyolojik olarak çekümden gelişir. Latince "vermiform" kelimesi "solucanımsı görünen" anlamına gelir. Çeküm karın boşluğundaki ilk kese türü yapıdır.

Apandis, kalın bağırsak ve ince bağırsağın karşılaştığı noktanın hemen yanında kese şeklinde bir yapıdır. Apandis, insan türünde sindirim organı olarak bir işlev görmemektedir ve evrimsel süreçte yavaş yavaş yokolduğu düşünülmektedir. Bununla birlikte apandisin bağırsaktaki bakteri popülasyonu düzenlediğine dair çalışmalar yapılmıştır , zengin kan damarları ve özel histolojik yapısından dolayı körelmiş bir organ olarak kabul edilemeyeceği de iddia edilir.

Boyutu :
Apandis ortalama 100mm boyundadır, ancak 20 ila 200 mm arasında değişkenlik gösterebilir. Apandisin çapı genellikle 7 ila 9mm'den küçüktür.
Cerrahi müdahale ile çıkartılmış en uzun apandis, 11 Haziran 2003 tarihinde, Pakistan İslamabad'ta ki Pakistan Tıp Bilimleri Enstitüsü'nde Pakistanlı bir adama aittir ve 235 mm uzunluğundadır.
Son düzenleyen Safi; 27 Ekim 2016 23:55
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
18 Şubat 2016       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Ad:  apandisit.jpg
Gösterim: 8853
Boyut:  12.7 KB
Apandisit bildiğiniz üzere çok fazla sancılı olan ve bir insanın korkulu rüyası olan hastalık türüdür. Apandisitin insanlar üzerinde ilk belirtileri; ”Göbek deliğinde başlar.” Göbek deliğinde başlayan bu ağrı karnın sağ alt tarafına doğru yayılır ve daha fazla şiddetli olarak ağrı vücut üzerinde sürekli gezer. Bir zamandan sonra sizi fazlasıyla rahatsız eder ve hatta patlama noktasına gelip yerinizde duramaz şekilde sancılanırsınız. Karın içerisinde uyuşmuş bir halde ağrı oluyorken karnın sağ tarafında ağrı daha şiddetli ve güçlü bir halde olur. Genel anlamda insanlarda apandisit ağrısıyla beraber; ”Mide bulantısı, baş ağrısı ve kusma” gibi şeylerde görülüyor. Apandisit ağrılarını mutlaka önemsemelisiniz yani bu ağrılar sizin hayatınızı derinden etkileyebilecek hatta hayatınızı bitirebilecek şekilde şiddetli bir şekilde gelir ve sizi zor duruma sokar. Eğer karnın genelinde sürekli olarak devam eden bir ağrı ve karnın sağ tarafında şiddetli olarak sürekli devam eden bir ağrı varsa mutlaka uzman bir doktora başvurmalısınız.
Apandisit tam olarak; ”Apandisitin birden iltihaplanmaya başlamasıdır.” Kalın bağırsağa birleşik şekilde hareket eden bu doku eğer iltihaplanmaya başlarsa kalın bağırsağınızı tıkayabilir. İltihaplanan bu doku zaman içerisinde karın boşluğuna sızar ve müdahelesi yapılmazsa hiç istemediğiniz sağlık sorunlarıyla baş başa kalabilirsiniz. Karın zarının iltihaplanması ölüme kadar sonuçlanabilir, bunun için mutlaka dikkat etmeniz gerekiyor.

Son düzenleyen Safi; 30 Nisan 2016 00:30
SİLENTİUM EST AURUM

Benzer Konular

13 Ağustos 2009 / ThinkerBeLL Taslak Konular
7 Ocak 2011 / kalo_mira Soru-Cevap
13 Ocak 2011 / Ziyaretçi Soru-Cevap
6 Şubat 2016 / dzy Cevaplanmış