Darbe Nedir? 1 ek DARBEa. (ar. darbe). 1. Bir cismin gidip başka bir cisme çarpmasından meydana gelen ani ve sert vuruş, özellikle de, vücudun bir parçası ya da bir araçla yapılan vuruş: Yumruk, bıçak, sopa darbeleri yemek. Yanındakini bir dirsek darbesiyle uyarmak. Bir darbeyi savuşturmak. Kalbinin üzerine öldürücü bir darbe indirmek. Bıçak darbeleri altında can vermek 2. Vuruşun, çarpmanın sonucu: Kalasını kapıya çarptı, darbenin etkisiyle yıkıldı 3. Bir vuruşla sonuçlansın ya da sonuçlanmasın, bir cismin ya da vücudun bir parçasının hızla harekete geçmesi: Çıldırmış gibi ayaklarıyla, kollarıyla darbeler savuruyordu. 4. Bir kimseyi manen, psikolojik olarak yıkan eylem, olay, haber, vb.; psikolojik, manevi şok: işine son verildiğini bildiren mektup onun için korkunç bir darbe oldu. 5. Bir nesnenin ya da bir aygıtın hızlı ve kısa hareketi: Birkaç fırça darbesiyle portreyi tamamlayıverdi. Birkaç makas darbesiyle kumaşı biçti 6. Bir grup yönetici tarafından yürütülen, yönetimi devirmeye yönelik eylem. Hükümet darbesi. 7. Darbe vurmak, darbe indirmek, bir şeyin iyi yönde gelişimini engellemek; durumunu kötüleştirmek. ll Darbe yemek, gücünü sarsıp tüketen bir olay ya da durumla karşılaşmak. —Akustik Bir fiziksel büyüklüğün ani ve kısa süreli değişimi ve hızla ilk değerine dönüşü biçiminde ortaya çıkan olay.
Kaynak: Büyük Larousse |
DARBE —Asker
— Açılma darbesi, paraşütün açılmasından kaynaklanan ani yavaşlama. (Yavaşlama, insanın serbest düşme hızından [50 ile 60 m/sn] paraşütle düşme hızına [6 ile 7 m/sn] geçişidir.) —Isıl darbe, çok kısa sürede çok büyük ısıl enerjiyle karşılaşmış malzemelerde görülen olay. (Bu darbeler sıcak akışkanlara dokunan kimi parçalarda [ateşe dayanıklı alaşımlar ya da tuğlalar], metalleri sıcakta işleme sırasında [dövme kalıpları, hadde silindirleri] ya da atmosfere giren uzay araçlarının yüzeyinde oluşur. Darbeler malzemede çatlaklara ya da pullanmalara yol açar; dolayısıyla bu tür etkilerle karşılaşan parçaları özel bir incelemeden geçirmek gerekir.) [Eşanl. TERMİK ŞOK]
—Yatay eşzamanlama darbesi, satır ya da örü eşzamanlama darbesi. —Her darbe en büyük değeri ya da genliği, süresi ve yükseliş zamanı ile tanımlanır. Dönemsel bir darbe dizisinin tanımına ise ayrıca yinelenme frekansı ya da saniyedeki darbe sayısı eklenir. Böyle bir diziyle darbelerin genliği, bunların zaman içindeki konumları ve süreleri, kipleme yoluyla değiştirilerek bilgi iletilebilir. Kaynak: Büyük Larousse |
darbe isim Arapça 1 . Vuruş, çarpış: "Başına şiddetli bir darbe indirerek hayvanı sersemletti."- O. C. Kaygılı. 2 . Bir ülkede baskı kurarak, zor kullanarak veya demokratik yollardan yararlanarak hükûmeti istifa ettirme veya rejimi değiştirecek biçimde yönetimi devirme işi: "Partisinin hükûmet darbesi yapacağına dair haber aldığını söylediğini, açık açık belirtmişti."- Ç. Altan. 3 . mecaz Birini kötü duruma düşüren, sarsan olay: "Bu, nereden ve kimden geldiği belli olmayan darbe son kalkınma ümitlerini de silip süpürmüştü."- E. E. Talu. Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
|
Darbe (C.: Darabât)
|
DARBECİsıf. ve a. Yönetimi devirmeye yönelik bir eylem düzenleyen kimse ya da grup için kullanılır. DARBECİLİKa. İktidarı askeri bir darbeyle ele geçirme yöntemi. DARBELEMEK1. Vurmak, çarpmak. 2. Bir şeyi, bir girişimi darbelemek, onu engellemek; başarısızlığa uğratmak. DARBETMEKg. f. (ar. darb'dan) Esk 1. Para vb. basmak. 2. Bir sayıyı diğeriyle çarpmak, çarpma işlemi yapmak. ♦ gçz f. Atmak, çarpmak; vurmak Kaynak: Büyük Larousse |
darbe ingilizcesi 1. blow, stroke. 2. coup d´état. – vurmak/ indirmek /a/ to deal a blow to. – yemek to receive a blow |
Saat: 08:37 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık