MsXLabs

MsXLabs (https://www.msxlabs.org/forum/)
-   Cevaplanmış (https://www.msxlabs.org/forum/cevaplanmis/)
-   -   Alkol ve sigaranın insan hayatı ve aile düzeni üzerinde etkisi nedir? (https://www.msxlabs.org/forum/cevaplanmis/216179-alkol-ve-sigaranin-insan-hayati-ve-aile-duzeni-uzerinde-etkisi-nedir.html)

Ziyaretçi 11 Aralık 2008 23:47

Alkol ve sigaranın insan hayatı ve aile düzeni üzerinde etkisi nedir?
 
Alkol ve siğaranın aile hayatına olumsuz etkileri


Keten Prenses 12 Aralık 2008 00:04

1. Aile üyelerinden birinin/bazılarının düzenli olarak aşırı miktarda alkol alması, bu sebeple işte veya okulda üzerinde düşen görevleri yerine getirememesi, sağlığının tehdit altına girmesi, sosyal ya da yasal problemlerle karşılaşması, ailede ve evlilik kurumunda çatışmalar yaşaması sözkonusudur.
2. Kişinin alkol bağımlılığına bağlı olarak sözlü ya da fiziksel şiddete başvurması, aile içinde çok ciddi çatışmalara sebep olur.
3. Alkol bağımlısı olan kişi, sürekli olarak alkolü bırakacağına dair -asla tutamadığı- sözler verir, bu durum da diğer aile üyelerinde hayalkırıklığı yaratır.
4. Alkol bağımlısı kişi, ayıkken de sarhoşken de diğer aile üyelerine karşı şiddet kullanabilir ya da onları şiddet kullanacağına dair tehdit edebilir. Bu durum aile üyelerini risk altına sokar.
5. Aile üyeleri arasında iletişim kopukluğu yaşanır, aile içi etkileşim çok düşük düzeydedir, üyeler arasındaki bağlar çok zayıftır.
6. Aile üyeleri, alkol bağımlısı olan kişinin bu alışkanlığı için çeşitli mazeretler üretirler, bu da kişinin bağımlılığına çanak tutar.
7. Tüm üyeler, kişinin alkol bağımlılığının ne denli ciddi boyutta olduğunu ve bu durumun aile üzerindeki etkilerini görmezden gelme eğilimi gösterirler.
8. Kişinin pervasızca para harcaması, işe sık sık gitmemesi veya işini kaybetmesi sonucu, aile çok ciddi maddi sorunlarla karşılaşır.
9. Kişinin kendisi gibi alkol bağımlısı kişilerle yakınlaşması, ailesinden uzaklaşmasına sebep olur. Bu durum da aile üyelerinin birbirlerine yabancılaşmasına sebep olur.
10. Çocuklar, ailedeki kopukluktan ve belirsizliklerden kaynaklanan sorunlardan dolayı, dışa vurumcu bir tutum sergilerler.
11. Alkol bağımlısı ebeveynler, çocuklarının da alkol kullanıyor olmasına aldırış etmezler. Bu tutum ilerde çocukların da birer bağımlı haline gelmesine zemin hazırlar.
12. Alkol bağımlısı kişi, arkadaşları veya geniş aile üyeleri tarafından hoş karşılanmamaya başlar, dışlanır.
13. Kişi günlük sorumluluklarını yerine getirememeye başlar. (örn. faturaların ödenmesi,vs.)
14. Aile üyeleri, kişinin alkol bağımlılığından dolayı utanç duyarlar, itibarlarını kurtarmak için kişinin bu tutumunu mazur gösterecek bahaneler uydururlar.


Keten Prenses 12 Aralık 2008 00:06

Ailenizdeki alkol bağımlısına nasıl yardımcı olabilirsiniz?



Bazı sosyal hastalıklarımız ailelerimizi etkilemeye devam ediyor. Alkol bağımlılığı da bunlardan biri. Halbuki gerek alkol bağımlısı kişi gerekse ailesi doğru davranış konusunda bilgilendirilmiş olsalar bağımlının tedavi olmaya karar vermesine kadar geçen zor yıllar hiç yaşanmayabilir. Genellikle başlangıç safhasında tedaviye başlanılması önemlidir. Yapılan psikolojik araştırmalarda alkolizmde yakınlarının kolayca fark edebileceği dört belirgin evre tespit edilmiştir. 1. Evre: Bu evrede rahatlamak için içer ve gerekçe olarak kendini sinirlendiren olayları gösterir. 2. Evre: Bu evrede kişi yalnız ya da gizli içmeye de başlar. Düşünceleri sık sık alkol içmeye kayar. İlk hafıza kayıpları ortaya çıkar. 3. Evre: İçilen miktar konusundaki kontrol kaybedilir. Alkolik olağan dışı içme isteği konusunda endişelenerek bazen kendi isteğiyle alkolden uzun süre uzak dursa da gittikçe sıklaşan geri dönüşler yaşar. 4. İçme nedeni konusundaki kontrolü kaybeder. Ayık zamanlarda tipik yoksunluk belirtileri ortaya çıkar ve bu nedenle daha sabahtan içmeye başlar. Alkolizmin bir üst aşaması kronik alkolizmdir. Kronik alkolizm hastaları alkol yüzünden ağır ruhsal, bedensel ve sosyal zararlara uğrarlar. Çoğunlukla insanlar arası ilişkiler de bundan zarar görür ve olumsuz mali ve mesleki sonuçlar ortaya çıkar, ilerledikçe uzun süreli sarhoşluk, ahlak çöküntüsü, düşünce yapısının değişmesi, kişilik değişimi alkol temelli psikozlar, tarifsiz korkular ve titremeler, olmayan sesler duyma, görüntüler görme ciddi sağlık sorunları gibi daha ileri belirtiler görülür ki mutlaka hastane tedavisi gerekir. Kişinin alkol bağımlılığından tam olarak kurtulması ancak tedaviyi istemesiyle mümkündür. Bu sebeple bu kötü alışkanlığı bırakmaya kişi kendi iradesiyle karar vermedikçe bütün tedaviler boşa çıkabiliyor. Zira çevresinin ısrarı ile hastanede kalıp tedavi olup düzelen kişiler bile daha sonra yeniden alkole başlayabiliyorlar. Bununla beraber kişi tedavi olmayı isterse alkolizmin evrelerine göre ayakta veya hastanede tedavi edilerek alkolizmden tamamen kurtulabiliyor. Alkol bağımlısı kişiye ancak onu alkol almaya iten sebeplere yönelik çözümler üreterek yardımcı olunabilir. Önce özelliklerini, yaşam tarzını ve felsefesini bilmek gerekir. Kişiyi alkol kullanmaya iten sebepler arasında ekonomik sıkıntılar, kötü arkadaş, ailede bilhassa çocukluk yıllarından gelen ilgi ve sevgi eksikliği, hayatta bir amacının olmayışı, kendine güven eksikliği ve kendi içindeki psikolojik çatışmayı bastırma arzusu önemli bir yer tutar. Bu sebeplerin tespiti ve çözüm yolları için alkolizmin ilk evresinde bir psikoterapistten yardım alınabilir. Bağımlı bir yakınınıza yardımcı olmak istiyorsanız önce alkol bağımlılığı konusunda bilgi toplayınız. Alkolizm konusunda internetten, kütüphanelerden pek çok kaynaktan bilgi toplanılabilir. Ayrıca bu konularda çalışan bir uzmandan ya da başarıya ulaşmış eski bir bağımlıdan bilgi alınabilir. Ayıplayıcı ve alaycı olmayın Genellikle böyle bir iletişimde olumsuz yorumlarla iletişim kesilir. Bunu önlemek için alaycı, ayıplayıcı, damgalayıcı, iğneleyici, itham edici, küçümseyici ve suçlayıcı ifadelerden kaçınılmalıdır. Yardımcı olacak kişi kendi kendine özeleştiri yapsa da kendini acındırıcı ve kınayıcı ifadelerden de kaçınmalıdır. Alkol bağımlısı kişiye yardımcı olmak oldukça zor ve incitici olabilir. Bu konuda başka kişilerden de destek alarak duygusal yoğunluktan kurtulmalıdır. İnanç kuvveti alkol kullanımını büyük ölçüde önler. Bununla beraber inançlı olup da çeşitli sebeplere bilhassa çevre ve arkadaş etkisine bağlı olarak alkol kullanmaya başlamış olan ve bu sebeplerin ortadan kalkmaması sebebiyle alkol kullanmaya devam edip gittikçe bağımlı hale gelen kişiler çoktur. İnancın alkolü engelleyebilmesi için kişinin manevi yönü kuvvetli, kınamayan, destek olan güzel ahlak sahibi kişilerle birlikte zaman geçirmesi, sohbetlere katılması, kitap okuması ve bir yaşama gayesinin de olması gerekmektedir. Bunun için bir sivil toplum kuruluşuna (vakıf, dernek gibi bir yardım kuruluşuna) üye olabilir, toplantılara katılabilir, böylece hem bir yaşama gayesi olur hem de arkadaş çevresi genişleyip yalnızlık duygusundan kurtulabilir. Alkol bağımlısıyla konuşurken şu hususlara dikkat: Alkollü olmadığı bir zamanı seçin. Sakin, akılcı ve dürüst bir şekilde hastanın davranışı, sonuçları ve sağlığı konusunda konuşun. Anlayışlı olun. Onun alkol alma nedenlerini yorumsuz dinleyin. Bağımlıya kişisel ilgi gösterin ve sadece onun alkol problemlerini görmeyin. –Kişisel sırlarını saklayın. Güçlü olun. Ona alkol kullanımının zararlı olduğunu ve problemler yarattığını; ancak gerekli önlemler alındığı takdirde bundan kurtulabileceğini söyleyin. Destekçi olun. Ona önündeki zorlu zamanları atlatabilmesi için gerekli yardımı bulması ve moral kazanması için destek verin. Somut bir şekilde neden endişe ettiğinizi ve davranışlarını nasıl değiştirdiğini anlatın. Bağımlının olayları çarpıtan açıklamalarına kendince mantıklı yorumlamalarına karşı hazırlıklı olun. Acele sonuç beklemeyin. İlk görüşme genellikle başarılı olmaz. Kararlı olun ve başka görüşme fırsatları sağlayın. Farika Teymur Artır/ Psikolog 27.07.2002


fadedliver 19 Mayıs 2010 20:47

Alkolizm, Alkoll içkilere kişinin fiziki ve psikolojiksağlığına zarar verecek şekilde olan tutkunluk. Alkolizm sorunu olan kişiye alkolik denir. Alkolik, alkolün kendisine zararlı olduğunu bildiği halde içmekten, kendini alamayan kişidir. Alkolizm alkol alımının bağımlılığa dönüştüğü hastalıktır, normal içki alımı alkolizm değildir.
Genellikle alkole karşı düşkünlüğün başlaması, sinir gerginliğini yok etmek için içme ihtiyacının duyulmasıyla olur. Bunun arkasından yalnız olunduğu zaman alkole meyil ve uzun sarhoşluk devreleri gelir. Normal alkol alımının üzerinde, uzun süre boyunca yüksek oranlarda alkol alımı gerçekleşir.
Alkole alışkanlık kazanmış kişinin kontrolü kaybetmesi ve davranışlarını özürlerle kapatmak istemesi kritik devrede olduğunun işaretleridir. Saldırgan olur, içki depolar ve sabahları alkol alma alışkanlığını kazanır. Bu noktadan sonra işini de ihmal etmeye başlar ve kendisinde titremeler, düşünme yetersizliği baş gösterir. Alkol alışkanlığının soya çekime bağlı olduğu söylenmişse de bugün bütün dikkatler olayın psikolojik ve sosyal (toplumsal) sebeplerine çevrilmiştir.

Alkolizm ve aile hayatı
Çoğu uzmana göre alkolizmin kökeni, annenin çocuğu fazla koruyucu ve zevke düşkün olduğu bozuk aile düzeninde yatmaktadır. Bozuk aile düzeninden toplum içine çıkan genç, hayal kırıklığına uğramakta ve insanlara kızıp küsmekte ve hatta depresyona itilmektedir. Bütün bunlarda son çare alkolde aranmaktadır. Hayal kırıklıklarının ve sinir gerginliklerinin ortadan kaldırılması için alkolün seçilmesinde, babanın da alkol sorunu olan biri olmasının büyük etkisi vardır.

Kişilik ve alkolizm
Öteden beri tartışılan bir konu alkoliklerin ortak özelliklerinin bulunup bulunmadığıdır. Çok değişiklik göstermekle birlikte ekseri alkoliklerde genellikle şu özellikler bulunur:
Gözle görünür bir samimiyet ve kaynaşmanın altında derin bir güvensizlik ve insanlardan uzak durma.
Can sıkkınlığı ve yalnızlık hissi olarak ortaya çıkan depresyon hali. Bu sırada intihar sık sık akla gelen bir fikirdir.
Alkolik devamlı isteklerde bulunur. Başkalarının onun ihtiyaçlarını ve isteklerini karşılamasını çok tabii bulur.
Alkolik, ailesine ve arzularını yerine getirmeyenlere karşı merhametsiz ve çoğunlukla saldırgandır.

Alkolün etki ve zararları

Alkollü içkiler tesirlerini ihtiva ettikleri etil alkol ile sağlarlar. Bu maddenin az miktarı (kan seviyesi 100-200 mg/cc iken) zahiri olarak (görünüşte) canlılık sağlar zannedilirse de daha çok alınır ve 200-300 mg/cc kan seviyesine ulaşırsa depresyon ve fiziki güçlerin yönlendirilmesinde güçlükler ve azalmalar olur. Kişiye ve bünyeye göre değişmekle beraber miktarın daha da arttırılması ve 500 mg/cc’yi bulmasıyla nefes alma güçleşebilir ve hatta ölüme sebebiyet verebilir. Bunlar alkolün birden alınmasında ortaya çıkan belirtilerdir. Devamlı alanlarda ise vücut işleyişinde kalıcı bozukluklar olur.
Alkoliklerin en az 1/4’i karaciğer yetersizliği, beslenme yetersizliği ve mide rahatsızlıklarıyla karşı karşıyadır. Psikolojik durum bozuklukları ise bunlarda çok daha yaygındır.
Alkolizmin erken devresinde hastalar ekseri normal ağırlıktadır veya kilo fazlalığı vardır. İleri devrelerinde gözle farkedilen bir zayıflama görülür. Hastalar iyice zayıfladıklarından sık sık enfeksiyon hastalıklarına yakalanırlar. İştahları yoktur ve iştahlarının olmayışının sebebi; hem alkolün merkezi sinir sistemine hem de bağırsak kanalına yaptıkları zararlı tesirlerdendir. Vitamin B12 ve folik asit eksikliği sebebiyle alkoliklerde kansızlık başgösterir. En hafif vakalarda bile karaciğerde toksik (zehirli) yağ birikimi olur. Bazı hastalarda alkolik hepatit (karaciğer iltihabı) ortaya çıkabilir. Müzminleşmiş alkol alımı, karaciğer sirozuna sebebiyet vermektedir. Bilhassa günde 80 gram alkol alanlar (ve daha fazlasını alanlar) bu tehlikeye maruzdurlar. Günde 160 gr alanlarda ise tehlike son derece fazladır. Östrojen denilen ve kadınlarda erkeklerden daha yüksek yoğunlukta bulunan bir hormonun yıkımı karaciğerde olur. Alkoliklerde karaciğer harabiyeti sebebiyle bu hormonun yıkımı azaldığından kandaki konsantrasyonu yükselir ve erkek alkoliklerde erkeklik hislerinin azalmasına sebebiyet verir.
Midede asit salgılanmasını arttırarak mide ve onikiparmak barsağı ülserlerinin gelişmesine yol açabilir. Akut gastritlere (had mide rahatsızlıklarına) alkol alanlarda sık sık rastlanmaktadır.
Uzun seneler devamlı alkol alanlarda müzmin pankreas iltihapları ortaya çıkar ve sık sık bu hastalığın tekrarlaması sonucu tam bir pankreas yetmezliği gelişir. Tam pankreas yetmezliği ise alınan gıdaların sindirimini ve bağırsaklardan emilimini bozar. Vücutta vitamin yetersizlikleri başgösterir. Şeker hastalığının ortaya çıkışını kolaylaştırır. Ayrıca böbreklerde de toksik etki yapıp nefrite yol açabilmektedir. Çok mühim bir tesiri de çevre sinirlerine olan toksik tesiri ve bunun sonucu polinevrit denilen sinir iltihaplarına sebeb olmasıdır.
Alkol, kalp hastalarına da negatif (olumsuz) etki eder, kalp kasları önce hacim genişlemesine uğrar ve sonra kalp yetmezliği meydana gelir. Koronerler (kalbi besleyen damarlar) de spazma ve göğüs ağrılarına sebeb olur. Alkol genel olarak damar sertliğini hızlandıran faktörlerdendir. Alkoliklerde ruhi bozukluklara da rastlanır. Kronik alkolizmde zeka geriler. Öğrenme kapasitesi zayıflar ve hafıza kusurları ortaya çıkar.

Tedavisi
Ani alkol hastalığı, yani aşırı sarhoşluk halinde şok durumu ortaya çıkmazsa bir tedavi gerekmez. Şok ortaya çıkarsa hemen hastane bakımı gerekir. Müzmin alkol hastalığında ise tehlike çok ciddidir ve çeşitli usüllerle tedaviye çalışılır:
Antabuse adlı ilaç, alkollü içkiyi kullanma halinde son derece tesirli etkiler meydana getirir. Bu şekilde alkolün kendisine yaramadığına inanan kişi alkolden soğur. İlacın tesirli olması için düzenli olarak her gün alınması gereklidir. Antabuse tedavisinin mutlaka uygun bir klinikte ve yetkili doktor kontrolünde yapılması (en azından başlatılması) hayati ehemmiyeti haiz bir husus olduğu unutulmamalıdır.
Alkolün pençesinden kurtulanların pek çok ülkede kurduğu alkoliklere yardım “Anonim Alkolikler” (Alcoholics Anonymous) teşkilatı hem alkolden kurtulmada hem de alkole dönmeme savaşında kişilere yardım etmektedir.
Psikoterapi (ruhsal tedavi)nin de tedavi edici nitelikte olduğu son zamanlarda kanıtlanmıştır.

Alkol testi

Alkol aldığından şüphelenilen kişinin kanındaki alkol miktarını tespit etmek maksadıyla polisler tarafından tatbik edilen bir testtir. Teste tabi tutulan kişinin üfleyerek verdiği nefes, test cihazının içindeki potasyum bikromat ve sülfürik asit çözeltisinden geçirilir. Nefesteki alkol miktarıyla orantılı olarak çözeltinin görünüşünde değişiklik meydana gelir. Kandaki alkol oranı 100 mililitrede 80 miligramın üstüne çıktığı zaman trafiğe çıkmak tehlikeli olur.

Dünya Sağlık Teşkilatı kaynaklarından alınan bilgilere göre tütün ve sağlık konusunda bilinmesi gereken gerçekler şöyle sıralanıyor:
1.Tütünde sağlığa zararlı hangi maddeler bulunuyor?
En iyi bilinen ve en tehlikelileri karbon monoksit, nikotin ve katrandır.

2.Bu maddeler nasıl öldürücü etki yapar?

Karbon monoksit: Arabaların egzoz gazının aynısıdır. Kanın oksijen taşıma yeteneğini azaltır.
Nikotin:Kokain ve Morfin kadar bağımlılık yapar. Kan basıncını (tansiyon) ve kalp hızını arttırır. Karbon monoksit ile birlikte koroner arter hastalığı ve beyin damar hastalığına yol açar.
Katran: Kanserojen (kanser yapıcı) olup akciğer kanseri, amfizem ve kronik bronşit yapar.

3. Düşük katran ve nikotin içeren sigaralar az mı zararlıdır?

Hayır. Kanda azalan miktarları telafi etmek için alışkanlığı olanlar daha fazla içer ve daha çok içine çeker.

4. Filtreli sigaralar zararsız mıdır?

Hayır. Filtre karbon monoksit ve diğer zehirli gazları temizlemez. Filtreli sigara içicisi yine de kalp hastalıkları ve inmeye (felç) yakalanabilir.

5.Sigara neden kadınlara daha zararlıdır?

Menopoz 5-10 yıl daha erken olur. Doğum kontrol hapı kullanan kadınlar arasında sigara içenlerin, içmeyenlere göre kalp krizi geçirme şansı 10 kat fazladır.

6. Dünyada sigara tüketimi ne kadardır?

Gelişmiş ülkelerde 15 yaşın üzerinde sigara içenlerin günde ortalama 7-10 sigara içtiği saptanmıştır.Keşke vücudumuzun içini gösteren özel aynalar olsaydı da insanlar her içtiği sigaradan sonra vücudunda ne gibi hasarlar meydana geldiğini görebilseydi. Aşağıdaki soldan ilk resim sağlıklı bir akciğerin diğerleri ise kanser sonucu ölmüş olan akciğerlerin resimlerini göstermektedir.


ThinkerBeLL 26 Ekim 2010 22:15

Sigara ve Alkolün Zararlarını Anlatan Resimler
MsXLabs.org

Sigaranın Zararları
  • Ağız kokusu yapar, diş ve diş eti hastalıklarına yol açar.
  • Dudak, yanak ve gırtlak kanserine neden olur. Hatta sigarayı yakmadan dudağında taşıyan yada tütün çiğneyenlerde de ağız için kanserleri görülür.
  • Dilde, tat alma duyusunda bozulmalar olur.
  • Beyin hücrelerinin ölümüne yol açar. Öğrenme bozuklukları, hafıza zayıflığı ve erken bunama görülür.
  • Göz merceğinin saydamlığının azalmasına yani katarakta sebep olur.
  • Cildin yapısının bozulmasına neden olur. Leke ve kırışıklık oluşur. Selülitlere sebep olur.


Misafir 18 Ekim 2011 13:01

1. Aile üyelerinden birinin/bazılarının düzenli olarak aşırı miktarda alkol alması, bu sebeple işte veya okulda üzerinde düşen görevleri yerine getirememesi, sağlığının tehdit altına girmesi, sosyal ya da yasal problemlerle karşılaşması, ailede ve evlilik kurumunda çatışmalar yaşaması sözkonusudur.
2. Kişinin alkol bağımlılığına bağlı olarak sözlü ya da fiziksel şiddete başvurması, aile içinde çok ciddi çatışmalara sebep olur.

3. Alkol bağımlısı olan kişi, sürekli olarak alkolü bırakacağına dair -asla tutamadığı- sözler verir, bu durum da diğer aile üyelerinde hayalkırıklığı yaratır.
4. Alkol bağımlısı kişi, ayıkken de sarhoşken de diğer aile üyelerine karşı şiddet kullanabilir ya da onları şiddet kullanacağına dair tehdit edebilir. Bu durum aile üyelerini risk altına sokar.
5. Aile üyeleri arasında iletişim kopukluğu yaşanır, aile içi etkileşim çok düşük düzeydedir, üyeler arasındaki bağlar çok zayıftır.
6. Aile üyeleri, alkol bağımlısı olan kişinin bu alışkanlığı için çeşitli mazeretler üretirler, bu da kişinin bağımlılığına çanak tutar.
7. Tüm üyeler, kişinin alkol bağımlılığının ne denli ciddi boyutta olduğunu ve bu durumun aile üzerindeki etkilerini görmezden gelme eğilimi gösterirler.
8. Kişinin pervasızca para harcaması, işe sık sık gitmemesi veya işini kaybetmesi sonucu, aile çok ciddi maddi sorunlarla karşılaşır.
9. Kişinin kendisi gibi alkol bağımlısı kişilerle yakınlaşması, ailesinden uzaklaşmasına sebep olur. Bu durum da aile üyelerinin birbirlerine yabancılaşmasına sebep olur.
10. Çocuklar, ailedeki kopukluktan ve belirsizliklerden kaynaklanan sorunlardan dolayı, dışa vurumcu bir tutum sergilerler.


Safi 9 Mart 2016 08:57

Alkolizm (Alkol Bağımlılığı). Alkolün zararları.
Alkolizm (Alkol Bağımlılığı). Alkolün zararları.

Sigara, Sigaranın Zararları
Sigara, Sigaranın Zararları ve Sigarayı Bırakma Yolları



Saat: 11:58

©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık