MsXLabs

MsXLabs (https://www.msxlabs.org/forum/)
-   Tıp Bilimleri (https://www.msxlabs.org/forum/tip-bilimleri/)
-   -   Ozonla Tedavi (https://www.msxlabs.org/forum/tip-bilimleri/23359-ozonla-tedavi.html)

vain 22 Mart 2007 16:43

OZON NEDİR?
http://www.ozon.com.tr/images/upload/content/107348263485827700.gif
Ozon üç oksijen atomundan oluşan bir kimyasal bileşiktir (O3). İki atomlu normal atmosferik oksijenin (O2) çok yüksek enerji taşıyan bir şeklidir. Böylece bu iki çeşit molekülün yapıları birbirinden aşağıdaki gibi farklıdır:

O3 oda sıcaklığında renksiz, karakteristik kokusu olan bir gazdır. (fırtınalı havalardan sonra, yüksek yerlerde veya deniz kıyısında hissedilir). İsmi Yunanca "koklamak" manasına gelen ozein’den gelir. Alman kimyacı Christian Friedrich Schönbein (1799-1868) tarafından 1840 yılında keşfedildi. Zemin seviyelerine yakın yerlerde 10 milyon hava partikülü başına bir partikül O3 (= 0.1 ppm = 200 µg/m³) konsantrasyonlarında duman şeklinde bulunur. 2000 metre yükseklikte, çok daha azalarak 0.03 - 0.04 ppm seviyelerine düşer.

Çok güçlü okside etme ve çok etkili dezenfekte etme özelliği sayesinde , Dünya çapında içme suyu sağlayan arıtma tesislerinde mikrop öldürücü olarak kullanılır.

. OZON TERAPİ NEDİR?
http://www.ozon.com.tr/images/upload/content/107607998771629500.gif
Tedavi amaçlı Ozon
Medikal ozon daima saf ozon ve saf oksijenin karışımı şeklinde kullanılır. Uygulamaya bağlı olarak ozon konsantrasyonu 1 ve 100 µg/ml (0.05 – 5 %O3) arasında değişir. Ozon terapist, ozon terapi konusunda eğitimli bir doktor, hastanın durumu ve tıbbi endikasyona göre hastanın alacağı komple dozu belirler.

Özellikleri ve etkisi
Medikal ozonun iyi bilinen bactericidal (bakteri öldürücü), fungicidal (mantar öldürücü) and virostatic (virüs çoğalmasını önleyici) özelliği sebebiyle, enfekte olmuş yaraların dezenfeksiyonunda ve ayrıca bakteri ve virüslerin sebep olduğu hastalıkların tedavisinde kullanılır.

Kan dolaşımını arttırma yeteneği, dolaşımla ilgili bozuklukların tedavisinde kullanılır, ve organik fonksiyonların yeniden canlandırılmasında ozonu çok değerli kılar.

Düşük dozlarda kullanıldığında, vücudun direncini arttırır diğer bir deyişle ozon bağışıklık sistemini aktive eder.

Ozon sayesinde oluşan bu aktivasyona cevap olarak , vücudun bağışıklık hücreleri cytokin (interferones yada interleukins gibi önemli aracıları içeren) adı verilen özel habercileri (mesaj taşıyıcıları) üretir. Bunlar hastalıklara direnmek için uyarılan bütün bağışıklık sistemi boyunca zincirleme bir şekilde pozitif değişiklikler yaratarak diğer bağışıklık hücrelerini haberdar ederler. Bu da medikal ozonun, özellikle bağışıklık sisteminin zayıf olduğu veya bozuk olduğu hastalara uygulanmasında özellikle çok başarılı sonuçların alınmasına yol açar.

Majör Otohemoterapi adıyla bilinen küçük miktarlarda uygulanan ozon sonuç olarak vücudun kendi antioksidanlarını ve serbest radikalleri yok eden enzimleri aktive ederler. Kronik enflamatuar hastalıklarda ozonun neden kullanıldığı böylece anlaşılmaktadır.

Endikasyonlar
Seçici özellikleri sayesinde medikal ozon 4 temel alanda kullanılmaktadır :
1. Dolaşım bozukluklarının tedavisi ve geriatride
2. Virüslerin sebep olduğu hastalıkların tedavisinde örneğin karaciğer hastalıklarından hepatitler, uçuklar (herpes).
3. Zor iyileşen enfekte yaralarda ve enflamatuar hastalıklarda örneğin
Bacaklardaki açık yaralar (ulcus cruris)
Enflamatuar barsak hastalıkları (kolit, Proktit)
Yanıklar, haşlanma ve enfekte yaralar, mantar enfeksiyonları
4. Kanser tedavisinde ilave ya da tamamlayıcı olarak ozon bağışıklık sistemini güçlendirici olarak düşük dozlarda "majör otohemoterapi" formunda veya "minör otohemoterapi" olarak kullanılır.

Uygulama yöntemleri
UYARI: Ozon gazının solunması akciğerlerde tahrişe sebep olduğundan sakıncalıdır.
Senelerin deneyimi sonucunda ve son yapılan klinik çalışmalar ışığında beş uygulama şeklinin geçerliliği kabul edilmiştir:
1.Majör otohemoterapi (Hastadan kan alınarak tedavinin yapılması) geriatride (yaşa bağlı hastalıklar), dolaşım bozukluklarında yeniden canlanmayı sağlamak için, viral kökenli hastalıklarda ve genel bağışıklık sistemi aktivasyonu için kullanılır.
Bu metodla, 50 ila 100 ml hastanın kanı alınır, tam olarak tesbit edilmiş ozonla karıştırıldıktan sonra hastaya geri verilir. (steril ozona dayanıklı sarf malzemesi ve vakumlu şişe kullanılır!). Ozon kırmızı ve beyaz kan hücrelerini oluşturan spesifik maddelerle tamamen reaksiyona girer ve böylece vital aktivitelerini = metabolizmayı arttırır. İşte bu aktive edilmiş kan (ozon ya da oksijen değil!) hastaya hemen normal bir damlalık kullanarak tekrar geri verilir.
2.Aynı prensibi kullanarak, minör otohemoterapi diye adlandırılan yöntemde ise ozonlanmış 3-5 ml kan intramusküler yolla hastaya geri verilir. Bu yöntemle spesifik olmayan bağışıklık sistem aktivasyonu yapılır: alerjik hastalıklarda ve genel olarak bağışıklık sistemini güçlendirmekte kullanılır.

3.Eksternal tedavi ozon gazını kapalı bir sistemde özel bir plastik bot (ayaklar ve bacaklar için ) içinde dolaştırarak ya da vücudun farklı bölgelerine uygun torbalar, folyolar ile gerçekleştirilir. Bu sarf malzemeleri ozona dayanıklı materyalden yapılır. Vücudun tedavi edilecek kısmı önceden su ile nemlendirilir, çünkü ozon kuru bölgelere etki etmez. Bu metod ülserleri, yaraları, açık yaraları, ameliyat sonrası oluşan lezyonları, shingles (herpes) ve enfekte olmuş alanları tedavi etmekte çok etkilidir. Diğer yöntemler ozonlu saf su ( dental tedavilerde) ve ozonlu saf medikal zeytin yağı (cilt eruptionları örneğin egzema, mantar, liken gibi).

4.O3 gasının rektal yolla uygulanması kulağa hoş gelmese de o kadar rahatsızlık verici değildir (tıbbi olarak rektal insuflasyon denir). Aslında hasta kesinlıkle hiçbir rahatsızlık hissetmez, çünkü O3 gazı direkt olarak hassas barsak cidarı (membranı) tarafından emilir; buna ek olarak tüp ve torbalar tek kullanımlık olduğundan tamamen hijyeniktir ve hasta kendi kendine uygulayabilir. Bu metod genelde barsakların enflamatuar hastalıklarında endikedir ancak son zamanlarda daha az invaziv olmasından dolayı genel sağlık ve yeniden canlanma için kullanılmaktadır.

5.Ozonun eklem içi enjeksiyonu;(intra artikuler yolla ozon verilmesi); adından da anlaşılacağı gibi ozon gazı (eğitimli kişilerce), yavaşca eklem içine enjekte edilir.Bu metod ağrılı enflamatuar hastalığı olan ekleme uygulanır (artrit,rekurren artroz, genel patolojik sertliklerde uygulanabilir) ).

3. GENEL OLARAK HANGİ HASTALIKLARDA OZON TEDAVİSİ YAPILABİLİR

http://www.ozon.com.tr/images/upload/content/107607895218464500.jpg

Ozon tedavisi ile birçok patolojik durum daha iyi hale gelir veya tamamen düzelir. Bu durum bir seri tıbbi araştırma ve tıbbi yayın ile kanıtlanmıştır. Kural olarak hastalıkların tedavisinde ozon diğer tedavilere ek olarak uygulanır, tamamlayıcı tedavi grubuna girer.

Tüm hastalar için , ozon tedavi ile ilgili en son yeniliklerin hızla öğrenilebilmesi için Avrupada pek çok terapist bir araya gelip ”Medical Society for Ozone Application in Prevention and Therapy”, birliğini oluşturmuşlar , bu grubun amacı doktorlar ve hastaların bu konu hakkındaki bilgilerini geliştirmek ve ilerletmektir.Bilgi alış verişi seneler içinde dahada hızlanmış ve gelişmiştir.

Medikal ozon kurallara uygun olarak uygulandığı taktirde tamamen güvenli ,pratik, etkili ve ucuzdur.

Doğal olarak,diğer tıbbi tedavi yöntemlerinde de olduğu gibi % 100 garanti hiçbir zaman vaad edilemez , tedavi başarısı uygulanan duruma , hastalığın ve hastanın genel sağlık durumuna bağlıdır ancak ozon tedavi ile hastanın genel durumunda iyileşme ve ağrılarında azalma mutlaka olmaktadır. Başarı hastanın ve hastalığın durumuna bağlı olduğu gibi uygulanan yönteme, konsantrasyona ve sıklığına bağlıdır.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Dolaşım bozuklukları
Arteriel dolaşım bozukluklarında diğer semptomların yanı sıra bacaklarda hissedilen soğukluk , kısa yürüyüşler sonrasında ayaklarda hissedilen ağrı alarm veren semptomlardır , bu durum ozon tedavi için 40 yıldır çok önemli endikasyon oluşturur . Ozon tedavinin dolaşım bozukluklarındaki başarısı yapılmış bir çok sayıda tıbbi çalışma ile kanıtlanmıştır.Ozon klasik tedaviye ek olarak veya tamamlayıcı olarak kombine kullanılabilmektedir

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Anti-aging ( geriye yaşlanma ) ve yeniden canlanma
İş hayatındaki stres, yoğun çalışma temposu ,zihinsel ve bedensel yorgunluk ozon (O3) tedavisine çok iyi yanıt verir.Ozonun kırmızı ve beyaz kan hücrelerinin metabolizma akivasyonu ile genel iyilik hali ile kişiler kendilerini yenilenmiş hissetmektedirler. Profesyonel sporcular ve kadınlar bu tedaviden oldukça faydalanmaktadırlar. Ozon fiziksel dayanıklılığı arttırmaktadır.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Yaşlı kişilerde önlem ve tedavi
Yaşlı kişiler ozon tedavisine oldukça iyi yanıt verirler.Bütün klinik avantajlarının yanı sıra oksijenin dokular tarafından daha iyi kullanımını sağlar, bağışıklık sistemini harekete geçirir,ve vücudun kendi antioksidanlarını ve serbest radikallere karşı savaşan hücreleri harekete geçirir. Bunun ötesinde beyindeki dolaşım bozukluklarında olumlu etkileri mevcuttur (bu durumlarda fiziksel performansda azalma yürüme güçlüğü ve baş dönmesi hissedilir. Bunlara ek olarak tamamlayıcı tedavinin yanısıra ozon tedavi yaşam kalitesini arttırmak için kullanılmaktadır.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Göz hastalıklarında ozon tedavi
Yaşa bağlı dolaşım bozuklukları atrofik ve dejeneratif değişikliklerle gözü de etkilemektedir.Örneğin senil makuler dejenerasyonretina merkezinde meydana gelmektedir- vizüel fokusun en keskin oluğu noktadır.Bundan dolayı oluşan sekeler optik sinir atrofisine kadar giden çeşitli derecelerde etkili olmaktadır. Yapılan klinik çalışmalarda (Siena Üniversitesinde )ozon otohemotransfüzyon sonrası 6-8 ay içerisinde vizyonda iyileşmeler kaydedilmiştir.Tedavinin devam ettirilmesi halinde vizüel performansta artış gözlenmiş veya daha kötüye gidiş durdurulmakta olduğu saptanmış.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Kanser
Kanser hastalarında ozon tedavisi tamamlayıcı tedavi olarak oldukça başarılıdır. Burada ozonu immun sistem (bağışıklık sistemi) aktivasyonunda kullanmaktayız -düşük dozlarla. İmmun hücreler – örneğin lenfositler, yardımcı ve baskılayıcı hücreler, lenfositler ve natural killer hücreler (katil hücreler) - cytokin denilen interferonu da içeren haberci proteinleri üretmek için ozonun başlattığı biyolojik reaksiyonlar yoluyla aktif hale getirilir. Aslında, ozon vücudun kendi interferon ve interlökinlerini artan miktarlarda üretmesini sağlar. Ozonlanmış kanın hastaya verilmesiyle, pozitif olarak artan bir immün reaksiyonu başlatılır, bu aynı zamanda vücudun genel direncinin ve zindeliğinin artmasına katkıda bulunur.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Cilt mantarları ve enfekte cilt lezyonları
Ozonun mantar ve bakterileri yok edici özelliği, 100 yıl boyunca içme suyunun arıtılmasında başarılı bir şekilde kullanıldı. Bu özellikleri, inatçı deri humusları ve mantarlarla savaşmakta tıbbi ozonu çok etkili bir tedavi ajanı yapar, özellikle bakteriyel enfeksiyonlu ayaklar, gövdedeki mantar enfeksiyonları, mukozaların fungal / mycotic enfeksiyonları.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Enfekte yaralar
Enfeksiyonlu yaraların lokal tedavisi, mesela açık yatak yaraları (decubitus ülserler), alt bacağın ülserleri (Ulcus cruris), şeker hastalarının iyileşmeyen yaraları ve kangren, tıbbi ozonun klasik uygulama alanlarına ait olan proseslerdir. Burada biz öncelikle, mikropsuz ve temiz yaralar elde etmek için ozonun dezenfektan özelliğinden, diğer deyişle bakterisid ve fungisid etkisinden yararlanırız. Yaranın temizlenmesinden itibaren, düşük dozda ozon uygulayarak iyileşme süreci hızlandırılır.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Bağırsak Hastalıkları: proktitis ve kolit
Enflamasyonlu bağırsak hastalıklarında özellikle erken dönemde rektal Ozon gazı üflenmesi şeklinde yapılan lokal uygulamanın çok yararlı olduğu kanıtlanmıştır. Birçok durumda arka arkaya 10 seans ozon uygulanması yeterli olur. 248 hasta üzerinde yapılan proktitis klinik çalışmasında sadece hastaların %10’unda birkaç 10 seanslık uygulama gerekmiştir.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Virüslerden kaynaklanan hastalıklar
Herpes simplex (facial herpes), herpes zoster (shingles)

Uçuğun her iki tipi, virüsler tarafından oluşur. dudakların uçuğu (Herpes Labialis), sık sık tekrar eden ve nahoş bir hastalıktır, çok başarılı bir şekilde diğer tıbbi metotlarla ozonun kombinasyonu şeklinde tedavi edilir.

Herpes zoster veya padavralara, ozonla tamamlayıcı uygulama faydalıdır, ozonlu su kompresleri ve ozonlu kan transfüzyonu şeklinde iki farklı yoldan tedavi edilebilir.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Karaciğer enflamasyonu (Hepatit A, B, C)
Karaciğerin enflamasyonu, tıbbi ozon için klasik tedaviler arasında sayılır. Hepatit A (HVA = hepatitis virus A) diğerlerine göre problemsiz ve tamamen iyileşebilirken, virüsün diğer şekli, hepatit B (HVB = hepatitis virus B), sıklıkla kronik bir şekilde seyreder. Burada klasik tıbbi tedavi metodlarına ilave olarak, ozonlu kan transfüzyonu ya da rektal yolla ozon/oksijen gazının kontrollü bir şekilde verilmesi ile başarılı sonuçlar alınmıştır. Aynı yöntemler ayrıca kuluçka süresi yıllar süren ve kronikleşene kadar bir karaciğer hastalığı olarak teşhis edilemeyen hepatit C hastalığına da uygulanır.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Enflamasyonlu ve dejeneratif eklem hastalıkları
Enflamasyonlu eklem hastalıklarını üç evreye ayırdığımızda, özellikle evre 1 ve 2, bir başka deyişle ağır kemik deformasyonlarının olmadığı durumlar, medikal ozon uygulamalarına cevap verir. Gonartroz (diz eklemi enflamasyonu) ya da diz ve omuz eklemlerindeki aktif arthritic form tedaviye cevap veren sınıfa dahildir. Standart tıbbi metodlara- spesifik egsersiz terapileri - ilave olarak bu gibi durumlarda intraartiküler ozon enjeksiyonu başarıyla uygulanır. Bağışıklık sistemini güçlendirme ve kıkırdak metabolizmasını aktive etme özelliklerine ek olarak burada ozonun tamamıyla antienflamatuar özelliğinden faydalanıyoruz.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Artritik/Romatizmal Durumlar - Kronik poliartritler
Artritik/romatizmal durumlar iskelet veya kas sistemiyle ilgili pek çok ağrılı, fonksiyon kısıtlılığı da yapabilen hastalığı kapsamaktadır. Genel olarak medikal ozon uygulaması fizik tedavi ile beraber kombine olarak tamamlayıcı amaçla kullanılmaktadır. Romatoid artrit ( kronik poli artrit ) de yapılan çalışmalarda akut olmayan durumlarda ozon majör otohemoterapi tamamlayıcı olarak başarılıdır. Burada kullandığımız etkisi anti enflamatuar etkidir .

Artritik/romatizmal durumlar iskelet veya kas sistemiyle ilgili pek çok ağrılı, fonksiyon kısıtlılığı da yapabilen hastalığı kapsamaktadır. Genel olarak medikal ozon uygulaması fizik tedavi ile beraber kombine olarak tamamlayıcı amaçla kullanılmaktadır. Romatoid artrit ( kronik poli artrit ) de yapılan çalışmalarda akut olmayan durumlarda ozon majör otohemoterapi tamamlayıcı olarak başarılıdır. Burada kullandığımız etkisi anti enflamatuar etkidir.

4. HASTA OLARAK BİLMEM GEREKENLER NELER?

http://www.ozon.com.tr/images/upload/content/107608698615091200.jpg
Ozon tedavisinin herhangi bir şekli uygulanmadan önce ozon terapi uygulayacak doktora kullanılan ilaçlardan ve uygulanan özel diyetlerden yakın zamanda bitmişse bile bahsetmeyi unutmayınız. Eğer sadece doktor tavsiye ederse bunları bırakmalısınız. Doktorunuz ayrıca kalıtımsal hastalıklardan, alerjilerden ve diğer şikayetlerden ve geçmişte nasıl tedavi edildiğinden veya edilmekte olduğundan haberdar edilmelidir.

Birçok ülkede ozon terapisi, özellikle Avrupa'nın dışında, her zaman, sağlık sigorta poliçeleri veya işyerlerinin tıbbi destek programları ile karşılanmaz. Ülkenizde ozon terapi yapan merkezlerin nerelerde bulunduğunu, uygulayanların uzmanlığını ve tedavi ücretlerini de araştırmalısınız. Birçok ozon uygulaması, 10 seans kadar uygulanır. Ama bazı durumlarda ikinci veya hatta üçüncü bir 10 seanslık terapi zorunlu olabilir. Buna rağmen, şu anda alınacak küçük bir önlemin ilerde çok daha fazla pahalı tam ölçekli bir tedavi masrafından kurtarabildiğini hatırlamalısınız.

Ozon terapi düşük riskli ve genellikle standart medikal tedavilerin eşliğinde tamamlayıcı, destekleyici ve yeniden yapılandırıcı bir metoddur.

5. DOĞADAKİ OZON

http://www.ozon.com.tr/images/upload/content/107608691137831500.jpg
Ozon, bizim gezegenimizi kuşatan stratosfer tabakasındaki en önemli gazlardan birisidir(10-50 km yükseklikte). 20 - 30 kilometre yukarda, maksimum konsantrasyonu 100,000 hava partikülü içinde 1 partikül O3 (10 ppm) düzeyine ulaşır ve zemin seviyesinden çok daha yüksektir (0.03 - 0.04 ppm).

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Ozonosfer
Ozondan oluşan bu koruyucu tabaka, güneşten gelen ve dünyamız ve cildimiz için tehlikeli ve yıkıcı etkileri olan morötesi (UV) ışınların enerjisini emerek yeryüzüne ulaşmasını engeleyen bir filtredir, böylece bizim gezegenimizde biyolojik dengeyi sürdürmeye yardımcı olur.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Ozone deliği
endüstriyel gazların (FCKW ve diğer halojenleri içeren) sebep olduğu karışık bir süreç yüzünden, koruyucu ozonosferimizdeki ozon(O3), parçalanır. Bu tabakadaki O3 moleküllerinin azalması, filtreleme yapacak yeterli ozon kalmadığından UV ışınlarının (deri kanserine sebep olabilen ve genetik süreçleri etkileyebilen), engellenmeden geçtiği gittikçe büyüyen bir aralığın (deliğin) oluşmasına sebep olur.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Duman alarmı
Yine de, yere çok yakın seviyelerde, büyük şehirlerde olduğu gibi, ozon, otomobiller ve fabrikalardan çıkan egzoz gazları veya atıklar yoluyla ve nitrojen oksit ve kükürt oksitlerinin etkileşimiyle ve morötesi radyasyonun oksijenle etkileşimi sonucu üretilebilir. Ozonun kendisi kirliliğe sebep olmamakla beraber çok hassas bir şekilde havadaki ozon miktarını ölçebildiğimiz için hava kirliliğinin göstergesi olarak kullanılır.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif İşyerinde ozon konsantrasyonu
İşyerinde müsaade edilen maksimum ozon konsantrasyonu 200 µg/m³ ya da 0.1 ppm’dir. Solunum yollarına ve mukozaya zarar verebildiği için günlük 8 saat, haftalık 40 saat boyunca bu seviyeyi aşmamalıdır. Bu değerler bir ülkeden diğerine değişebilir ve çoğu zaman uyma zorunluluğu yoktur.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Endüstriyel ozon
endüstriyel ozon atmosferdeki haanın içinde bulunan oksijen (O2) gazından elde edilen ozon (O3) gazı ile havanın karışımı ile oluşur ve dünyanın her tarafında başlıca kullanım alanı şehir su şebekesinin sterilizasyonu ve kimyasal beyazlatma işlemleridir.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Medikal ozon
Endüstriyel ozonun aksine medikal ozon saf medikal oksijenden elektrik deşarjı ile ozon/oksijen karışımını tam istenen konsantrasyon ve dozda karıştırarak elde edilir. Konsantrasyonu 1 ile 100 mikrogram/mililitre (µg/ml) arasında %0,05 O3 / %99,95 O2 ile %5 O3 / % 95 arasında değişen ozon/oksijen konsantrasyonlarına karşılık gelir. Ozon molekülü stabil olmadığından medikal formu her zaman klinikte özel bir jeneratör tarafından taze olarak hazırlanır ve hastaya hemen uygulanır. Çünkü üretildikten 1 saat sonra orijinal ozon moleküllerinin yarısı oksijen moleküllerine dönüşür ve geriye orijinal karışımın sadece yarısı kalır.


Alıntıdır-


HayLaZ61 23 Mart 2007 04:46

YENİ ASIR : DÜNYADA İLGİ GÖREN YÖNTEM İZMİR'DE 11 ARALIK 2004 CUMARTESİ
Ozon terapi ile bağışıklık güç kazanıyor

Özel Kocaman Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Çiloğlu, "Yöntemi uyguladığımız 40 kişide başarılı sonuçlar aldık. Hasta sayımız sürekli artıyor" dedi


Özel Kocaman Hastanesi Başhekimi ve Genel Cerrahi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Asım Çiloğlu, bağışıklık sistemini güçlendiren ve hastalıklara karşı direnç veren "Ozon terapi" yönteminin İzmir'deki ilk uygulayıcısı olduklarını söyledi.

Tıpta başdöndürücü hızla gelişen teknoloji, yeni tedavi yöntemlerinin uygulama başarısını yükseltiyor.
Dünyada yaklaşık elli yıldır kullanılan ozon terapi, Türkiye'de de hızla yaygınlaşıyor.
Özel Kocaman Hastanesi, insan sağlığını koruma ve hastalıklarla mücadelede doğal tedavi yöntemlerinden biri olan ozon terapiyi İzmir'e getirdi.

40 hastaya ulaştık
Bağışıklık sistemini güçlendiren ve hastalıklara karşı direnç veren yöntemin İzmir'deki ilk uygulayıcısı Özel Kocaman Hastanesi'nin Başhekimi ve Genel Cerrahi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Asım Çiloğlu, "Ülkemizde ilk kez 1999 yılında uygulanmaya başlanan ozon terapi, alınan başarılı sonuçlar üzerine tüm yurda hızla yayıldı. İzmir ve çevresinde yaklaşık 40 hastaya ulaştık. Olumlu sonuçların görülmesiyle hasta sayımız da arttı" diye konuştu.
Ozon gazının normal oda ortamında 30 dakikada parçalanırken; vücutta kanla karıştığı zaman 2-3 saniye içinde, iki atomlu ve tek atomlu oksijen olarak bölündüğüne dikkat çeken Çiloğlu şu bilgileri verdi:

Gençleştiriyor
"İki atomlu oksijeni alyuvarlar hemen emiyor. Madeni para gibi birbirine yapışık hareket eden alyuvarlar, ozon gazıyla yüklenince hemen ayırılıyor ve şekil değiştiriyor. Dolayısıyla yüzey genişlediğinden yüksek derecede oksijen alan alyuvarlar, vücudun ihtiyacı olan bölgeye hızla gidiyor. Örneğin karaciğerde iltihap varsa, ozon gazıyla oksijen oranı artan alyuvarlar, hastalıklı dokuya ulaşıp tedaviyi hızlandırıyor."
Ozon terapi yönteminin sağlıklı insanların performanslarını artırma ve vücudu gençleştirmede de etkin rol oynadığını sözlerine ekleyen Op. Dr. Çiloğlu, "Ozon terapiyi, her hekim kendi branşında kolaylıkla uygulayabiliyor" dedi.

Şifa sağladığı hastalıklar
Sağlıklı ve uzun bir yaşam için önerilen ozon terapi yöntemi Avrupa başta olmak üzere toplam 8 bin merkezde uygulanıyor. Yöntem şu hastalıklarda olumlu sonuç veriyor:
Dolaşım bozuklukları,
Alerji ve romatizmal hastalıklar,
Kanser,
Kronik yorgunluk,
Karaciğer ve cilt hastalıkları,
Kozmetik nedeniyle yaşlanma ve yaşa bağlı görme bozuklukları...

Kanserli hücreler yöntemle azalıyor
Hastadan alınan kanın, ozon generatörüyle elde edilen ozon gazıyla karıştırılıp, vücuda geri verildiğini anlatan Özel Kocaman Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Asım Çiloğlu, "Yaklaşık 12 seans süren tedavinin hiçbir yan etkisi yok. Kanser hastalarında tedavi süresi 18-20 seansa kadar yükselebiliyor. Çünkü kanser vakalarında, kanser hücreleri oksijenli ortamda bulunamadıklarından, parçalanamayıp, oksijen içinde boğuluyor. Bu uygulamayla bağışıklı sistemi güçlendiğinden kanser hücrelerinde azalma sağlanıyor..

OZON'LU TEDAVİ GENÇLEŞTİRİYOR
Bağışıklık sistemini güçlendiren ve hastalıklara karşı direnç veren “ozon terapi” yöntemi, hücrelerde oksijeni artırarak “yaşlanmayı geciktiriyor” ve kronik yorgunluk sendromuna iyi geliyor.

İzmir
AA

8 Ocak 2005 — “Ozon terapi” yöntemi ile hasta bölgeye oksijen vererek dolaşımın düzelmesi sağlanıyor. Yöntem, dolaşım bozuklukları, alerji ve romatizmal hastalıklar, kanser, kronik yorgunluk sendromu, karaciğer ve cilt hastalıkları, kozmetik nedeniyle yaşlanma ve yaşa bağlı görme bozuklukları, şekere bağlı ülserler, yanıklar ve cinsel fonksiyon bozuklarında kullanılıyor. Yan etkisi olmayan ozon tedavisi herkese uygulanabiliyor. Genel Cerrahi Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Asım Çiloğlu, bağışıklık sistemini güçlendiren ve hastalıklara karşı direnç veren “ozon terapi” yönteminin, bakteri öldürücü ve virüs çoğalmasını önleyici özelliği olduğunu belirtti.
Dünyanın çeşitli ülkelerinde 50-60 yıldır “ozon terapi” yönteminin başarıyla uygulandığını, bu tedavinin hem organ, hem de hayat kurtarıcı etkisi olduğunu savunan Dr. Çiloğlu, bu yöntemle tedavi süresinin kişiye göre değiştiğini söyledi.
Hasta bölgeye oksijen vererek dolaşımın düzelmesini sağladıklarını anlatan Dr. Çiloğlu, şunları söyledi: “Ozon tedavisi herkese uygulanabiliyor. Yan etkisi yok. İnsan sağlığını koruma ve hastalıklarla mücadelede doğal tedavi yöntemlerinden olan ozon terapiyi hastanemizde uyguluyoruz. Geçen yıl başladığımız ozon terapi yöntemini, şu ana kadar 75 hastamıza uyguladık.”
Ozon gazının normal oda ortamında 30 dakikada parçalanırken, vücutta kanla karıştığı zaman 2-3 saniyede, iki atomlu ve tek atomlu oksijen olarak bölündüğüne dikkat çeken Çiloğlu, şu bilgileri verdi: “İki atomlu oksijeni alyuvarlar hemen emiyor. Madeni para gibi birbirine yapışık hareket eden alyuvarlar, ozon gazıyla yüklenince hemen ayrılıyor ve şekil değiştiriyor. Dolayısıyla yüzey genişlediğinden yüksek derecede oksijen alan alyuvarlar, vücudun ihtiyacı olan bölgeye hızla gidiyor. Örneğin karaciğerde iltihap varsa, ozon gazıyla oksijen oranı artan alyuvarlar, hastalıklı dokuya ulaşıp tedaviyi hızlandırıyor. Sağlıklı insanların performanslarını artırma ve vücudu gençleştirmede de etkin rol üstleniyor.”
Dr. Asım Çiloğlu, ozon terapi yönteminin, dolaşım bozuklukları, alerji ve romatizmal hastalıklar, kanser, kronik yorgunluk sendromu, karaciğer ve cilt hastalıkları, kozmetik nedeniyle yaşlanma ve yaşa bağlı görme bozuklukları, şekere bağlı ülserler, yanıklar ve cinsel fonksiyon bozuklarında kullanıldığını dile getirdi.
Ozon terapi yönteminin 12 seans olduğunu, her yıl tekrarlanması gerektiğini kaydeden Dr. Çiloğlu, kanser hastalıklarında tedavi süresinin 18-20 seansa kadar yükseldiğini ifade etti.

http://www.ozon.com.tr/images/blank.gif SABAH GAZETESİ : MUCİZE YARATAN OZON TEDAVİSİ 14/08/2004
Mucize yaratan ozon terapisi
Son günlerde üst üste gelen yoğun iş programınız nedeniyle kendinizi yorgun ve güçsüz mü hissediyorsunuz? Yoksa önünüzde sizin için hayati önem taşıyan, mutlaka kazanmanız gereken bir sınav mı var? Çok önemli bir spor müsabakasına mı katılacaksınız? Yaşlandığınız için her gün yeni bir ağrıyla mı tanışıyorsunuz? Vücut direncinizi arttırmak için avuç avuç vitamin ve enerji hapları almaya gerek yok. Bir kaç "ozon terapisi" seansına girerek kendinizi son derece dinç ve dinamik hissedebilirsiniz. Günümüzde kanserden hepatite, kolitten zonaya kadar pek çok hastalığın tedavisinde yardımcı yöntem olarak kullanılan ozon terapisi, aynı zamanda sağlıklı insanların performanslarını artırmaya ve vücudu gençleştirmeye de yarıyor. Dünyada yaklaşık 50 yıldır uygulanan bu terapi Türkiye'de ise çok yeni. İlk olarak 1999 yılında Kızılay Altıntepe Tıp Merkezi'nde uygulamaya başlayan Op. Dr. Muammer Velidedeoğlu, ozon terapisini şöyle açıklıyor: "Dolaşım bozukluklarında, kronik hastalıklarda, kolitlerde kullanıyoruz bu tedaviyi. Ayrıca vücudun yaşlanmasını önleyici etkisi de var. Ancak bu yöntem vücudu gençleştirmez, sadece vücudun fonksiyonlarını düzene sokar. Vücutta 70-100 milyar hücre bulunur. Aşağı yukarı günlük veya haftalık 10 milyar hücre tahrip olur. Vücut bunun yerine yenisini koyar. Ozon bunu takviye ediyor. Bağışıklık sistemindeki hücreleri aktive ederek hücrelerin 21 gün değil de 12 günde bir değişmesini sağlıyor. O yüzden bir gençlik ortaya çıkıyor. Aslında buna gençlik değil de dinçlik, dinamizm demek daha doğru."

Bu dinamizm öyle bir şey ki, Op. Dr. Velidedeoğlu ozon terapisine girenlerin büyük bir çoğunluğunun, "Yeniden doğmuş gibiyim. Ağacı kökünden sökebilirim" ifadesini kullandığını söylüyor: "İlk uyguladığımız dönemlerde bir üst düzey yönetici gelmişti ve manager hastalığı denilen bir hastalığı vardı. Yüksek pozisyondakilerin günlük stresleri neticesi oluşan bir sürmenaj durumu bu. Bu hastaya 8 kez uyguladık çok memnun kaldı. Sonra yavaş yavaş yayıldı. Sonra biri telefon etti, 'Sporcularda doping olarak yapılır mı?' diye. Almanya'da Bayern Münih takımı futbolcularına büyük maçlardan önce 2 veya 3 uygulama yapar. Ama bu doping değildir. Vücudun oksijen ihtiyacını karşılayıp performansını yükseltir. Aynı şekilde büyük bir sınava gireceksiniz, seyahate çıkacaksınız veya çok yoğun bir programınız vardır iki üç tedaviden sonra kendinizi çok dinç hissedersiniz. Ben 30 yıldır kendime uyguluyorum. İşadamları, bankacılar, doktorlar var bize gelen. Futbolcuları almadık buraya. Çünkü onlar için ayrı bir birim oluşturmak lazım. Ama onlara uygulayan arkadaşlar var sanıyorum."

KIRIŞIKLIĞA KULLANILMAZ
Avrupa'dan sonra Türkiye'de de ozon terapisinin rant amaçlı kullanılmaya başladığı ve bu nedenle anti- aging'in ön planda geldiğini söyleyen Op. Dr. Velidedeoğlu, özellikle son zamanlarda botoks yerine kullanılmasının çok yanlış olduğu görüşünde: "Bir insanın ozon tedavisiyle 10 yaş 20 yaş gençleşmesi mümkün değil. Kırışıklıklara verilen ozon gazı orada bir şişme meydana getiriyor. Dolayısıyla oraya aşırı derecede doku yüklemesi oluyor ve deri geriliyor. Ama 5-10 gün sonra tekrar eski haline dönüyor. Güzellik merkezleri yapıyor. Hekimlerin dışında uygulanması doğru değil. Biz daha ziyade tıbbi alanda uyguluyoruz. Mesela eklem kireçlenmelerinde ozon gazı veriyoruz eklemin içine. Ve yürüyemeyen hastalar iki üç hafta sonra bastonları bırakıp yürümeye başlıyorlar." Ozon terapisinin bir diğer kullanım alanı ise kanser hastalarının tedavisine destek olmak. Dr. Velidedeoğlu, 100'e yakın hastada uyguladıklarını ve olumlu sonuçları gördüklerini anlatıyor: "Mesela meme kanserlerinde kemoterapi yapılırken saç dökülmesi olur. Ozon uygulandığında saç dökülmesi yüzde 60- 70 azalıyor. Saçları dökülen sağlıklı insanlarda da uyguluyoruz ozonu ve faydasını görüyoruz."

Ozon gazının vücuda nasıl etki ettiği konusunda şöyle bilgi veriyor Dr. Velidedeoğlu: "Ozon, normal oda ortamında 30 dakikada parçalanır. Vücutta kanla karıştığı zaman 2-3 saniye içinde parçalanıyor ve ikiye ayrılıyor. İki atomlu ve tek atomlu oksijen. İki atomlu oksijeni alyuvarlar hemen emiyor. Normalde alyuvarlar kanda madeni paralar gibi birbirine yapışık hareket ederler. Ama ozon gazıyla karıştığı zaman hemen ayrılıyorlar ve formlarını değiştiriyorlar. Dolayısıyla satıh genişlediğinden yüksek derecede oksijeni emerek vücudun ihtiyacı olan bölgeye gidiyor. Mesela karaciğerinizde iltihap varsa bütün ozonla yükselmiş alyuvarlar oraya yöneliyor. Böylece parçalanma sonucunda emilen oksijen dokuya gidiyor."

Ozonun vücuda uygulanışını ise Dr. Muammer Velidedeoğlu şöyle anlatıyor: "Ozon'un vakum şişeleri vardır. Önce vücuttan 50 ya da 75 ml. kan alınır. Ozon gazı ozon generatörüyle elde edilir. Kan alındıktan sonra ozonla karıştırılır, sonra tekrar vücuda verilir. Bu uygulamanın tekrarı hastanın şikayetine göre 6 ila 12 defa arasında değişir. Kanserlerde 18- defaya kadar haftada iki defa yapılır. Kanser hastalarında çok yüksek doz uygulanır. Sebebi kanser hücreleri oksijenli ortamda bulunamazlar, parçalanamazlar ve oksijen içinde boğulurlar. Aynı zamanda vücudun bağışıklık sisteminin arttığı derecede kanser hücresinde azalma olur." Hiçbir yan etkisi olmadığı söylenen ozon terapisinin bir seansı için Kızılay'da 100 milyon lira ödemek gerekiyor. Ayrıca Türkiye'de bir de ozon cemiyeti kuruldu. Burada ozon eğitimi alan hekimler, bu uygulamayı yapabiliyor ancak cemiyet tarafında sürekli denetimden geçiriliyorlar.

http://www.ozon.com.tr/images/blank.gif MİLLİYET: OZON OKSİJEN TEDAVİSİ
Oksijen yaşamımızı sürdürmemiz için gerekli olan en önemli ögelerden birisi. Vücudumuzun her bir hücresi oksijene ihtiyaç duyuyor. Ancak hepimizin yaşamında zamanla oksijen alımında bir düşüş ve beynimizde kullandığımız oksijen miktarında azalma oluyor. Böylece yaşamımız olumsuz etkilenerek bedenimiz canlılığını yitirir. Kan dolaşımı bozukluklarında, metabolizma düzensizliklerinde, akciğer ve karaciğer hastalıklarında, kolesterol problemi olanlar, mantar, bağırsak hastalıkları olanlarda saf oksijenden elde edilen ozon oldukça faydalı oluyor.

(Milliyet Gazetesi)

http://www.ozon.com.tr/images/blank.gif Hürriyet Gazetesi - Tatil Pazar Eki : GENÇLİK AŞILAYAN GAZ: OZON
http://www.ozon.com.tr/images/upload/content/107408875116451200.jpg

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifAmeliyat sonrası halsizlik durumlarında, kireçlenmelerde, eklem ağrılarında, sporcularda performans artırmada başvurulan ozon tedavisinden çok iyi sonuçlar elde ediliyor. Amica Dergisi, gençlik ve sağlık aşılayan
sihirli gaz ozonla yapılan tedaviye yer verdi.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifGenç kalmayı, kırışıklıkların oluşumunu bir nebze de olsa engellemeyi ve hep zinde olmayı kim istemez? Ozon tabakasının incelmesi yüzünden dünyamızın ne kadar olumsuz etkilendiğini bilmeyen yok. İşte bu gazın
aynı zamanda olumlu etkileri de olduğu ve gençlik aşıladığı söyleniyor.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif Ozon, bağışıklık sisteminin zayıfladığı bütün hastalıklarda etkili. Ozon gazı, ciltten emilim yoluyla alındığı zaman hücrenin oksijenlenmesini artırarak yaşlanmaya neden olan serbest radikalleri engelliyor. Ameliyat sonrası halsizlik durumlarında, kireçlenmelerde, eklem ağrılarında, sporcularda performans artırmada ozan tedavisinden çok iyi sonuçlar elde ediliyor. Bunun dışında şeker hastalarında meydana gelen açık yaraların kapatılmasında kullanılan ozon, açık yarası olmayanlar hastalarda doku tahribatını engellemek için uygulanabiliyor. Astımlı hastaların
da ozon tedavisinden sonra rahat nefes alıp aktif yaşamlarına kısa zamanda geri dönmeleri mümkün.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifGrip aşısı yerine kış aylarında herkese ozon öneriliyor. Ozon tedavisi erkeklerde sıkça görülen cinsel fonksiyon bozukluklarında dolaşımı düzenlediği için tercih edilebilir.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifOzon tedavisinde uygulanan torbalama yöntemi şöyle işliyor: Kişinin şikayetine göre vücudun bazı bölgeleri özel bir solüsyonla nemlendirilerek torbalanıyor. Küçük torbalar sadece el bölgesine ve ayaklara, büyük
torbalar ise ayaklardan bele kadar olan bölgeye kaplanıyor. Daha sonra içeri aktif oksijen (ozon) veriliyor ve özel bir solüsyon yardımıyla ozunun cilt tarafından amilmesi sağlanıyor. Haftada iki veya üç seans uygulanan bu tedavinin süresi yaklaşık 30 dakika sürüyor.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifOzon tedavisi her yaşta uygulabilen bir yöntem. Ozonun en çok 35-70 yaş arasındaki kadınlarda, yaşlanmanın etkilerini en aza indirmek için kullanılıyor, ikinci sırada ise astım şikayeti olanlar geliyor. (Hürriyet Gazetesi - Tatil Pazar Eki)
http://www.ozon.com.tr/images/blank.gif Star Gazetesi : STRESE KARŞI OKSİJEN
http://www.ozon.com.tr/images/upload/content/107451659078363300.jpg
Klinikte gençlik aşısının yanı sıra oksijen yüklemesi ve kan temizlemesi de yapılıyor. Bu yöntemlerle sağlığını kalıcı kılan starlar, ünlü Kleopatra Banyosu'yla gençliklerine gençlik katıyor...

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif OKSİJEN TEDAVİSİ: Klinikte uygulanan
önemli bir tedavi yöntemi de 'Oksijen Tedavisi'. Sağlıklı yaşamak, genç kalmak ve uzun ömürlü olmak isteyenlerin, Hücre Terapisi ya da Chelat Terapisi'ne paralel olarak yaptırdığı Oksijen Tedavisi, insanın en doğal ve temel 3 ihtiyacından birini karşılıyor: Ekmek, su, oksijen.
Bilindiği gibi gıda yoluyla alınan enerji dışında insanın yaşaması için gerekli olan en önemli madde oksijen.

Oksijensiz yaşam düşünülemez. Bilimsel araştırmalara göre bir insan yemek yemeden 6 aya kadar yaşayabilir. Su içmeden 5-7 gün hayatta kalabilir. Ancak oksijen olmadan sadece birkaç dakika içinde ölüm gelir. Nefes aldığımız havadaki oksijen oranı ise yüzde 21 civarında.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifSTRES FAKTÖRLERİ: Günlük yaşam mücadelesi, iş yoğunluğu, mesleki ve ailevi sıkıntılar, endüstriyel olarak hazırlanan
gıda ürünleri, çevre kirliliği, nikotin, alkol, kahve, kötü alışkanlıklar, yanlış yaşam biçimi ve hatalı beslenme, hareketsizlik, hastalık ve enfeksiyonların her biri başlı başına ayrı bir stres faktörü. Normal yaşlanma süreci de eklenince insan vücudunun oksijen ihtiyacı fazlalaşıyor. Nefes alıp vermenin dışında, enerjinin vücuttaki dağılımı, insanı zehirleyen atıkların arındırılması yine oksijenle gerçekleşiyor. Oksijen yetersiz olduğunda organ ve hücrelerin çalışması aksıyor. Oksijen yetersizliğini gösteren semptomların başında, baş ağrısı, bitkinlik, yorgunluk, çalışma gücünün zayıflaması, yaşam sevincinin azalması, erken yaşlanma, hayati önem taşıyan organların yıpranması geliyor. Oksijen yetersizliğinde damarlar, beyin, kalp, eklemler, omurilik ve akciğerlerde kireçlenmelerle fonksiyon bozuklukları meydana geliyor. Ve hastalıklar ortaya çıkıyor.

http://www.ozon.com.tr/images/stargazetesi2.jpg

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifTEDAVİ YÖNTEMİ: Klinikte çeşitli oksijen tedavileri uygulanıyor. Hastaya bir maske ile talebi ve sağlık durumuna göre oksijen veriliyor. Vücudun daha fazla miktarda oksijen almasını
sağlamak için bisiklet çevirtiliyor. Bu süre içinde kişinin vitamin ve mineral almasına özen gösteriliyor. Sürekli ölçülen tansiyon ve nabızla, vücuttaki gelişmeler izleniyor. Oksijen ve vitamin takviyesiyle vücutta düzenli bir dinçleşme kaydediliyor. Kür süresince doktor ve hastanın belirlediği sayıda oksijen tedavisi uygulanıyor.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifOZON TERAPİSİ: Klinikte yine oksijen tedavisi kapsamında gerçekleştirilen 'Kan yıkama' uygulaması anında gözle görülür bir değişiklik sağlıyor. Bu tedavide hastadan her seansta 50 mililitre kan alınıyor. Şırınga ile alınan kan, özel bir sistemde, sadece bir kez kullanılan şişeler içine yavaş yavaş enjekte ediliyor. Serum şişesine benzeyen şişeye kan enjekte edilirken bol miktarda oksijen de veriliyor. Oksijen ve kan, aynı zamanda şişe içine yansıyan, ozonlaşmaya neden olan özel bir ışıkla kaynaştırılarak kanın daha fazla oksijen alması sağlanıyor. Özel şişede işlemi tamamlanan, oksijenle yıkanan kan, serum gibi damla damla hastaya geri veriliyor.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif OZON TEDAVİSİ ÜCRETİ: Klinikte oksijen ve ozon tedavisi ücreti, sayı ve uygulama şekline göre değişiyor. 12 seanslık oksijen tedavisi, tüm check-up ve doktor ücretleri dahil olmak üzere 980 Euro. Oksijen Süper Regenerasyon adı verilen yine 12 seanslık oksijen ve 4 seanslık ozon tedavisinden oluşan uygulama ücreti 1380 Euro. Bu ücretlere, klinikte konaklama fiyatı dahil değil. 2 saat süren tek seanslık oksijen tedavisi 50, tek seferlik ozon terapisi ise 100 Euro.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifKISRAK SÜTLÜ BANYO: Alp Dağları'ndan
gelen şifalı suyun kullanıldığı muhteşem havuz, yine şifalı sulardan oluşan ayak banyoları, dinlendiren saman banyosu, Türk hamam ve Fin saunasından oluşan muhteşem banyo ve ter atma odaları gençlik aşılayıp, dinlendiriyor. Klinik hamamında göbek taşı yerine her kişi için ayrı, ancak aynı etkiyi gösteren mozaiklerden hazırlanmış ısınma, terleme ve yumuşamaya yarıyan taştan yapılma şezlonglar bulunuyor. Klinikte rağbet gören 'Kleopatra Banyosu'nda yıkanmak ise ayrı bir zevk. Çok görkemli, tek kişilik bir odada bulunan Kleopatra Banyosu'nda özel bal ve 'Kısrak sütü' ile banyo yapılıyor. Ballı kısrak sütü tüm bedeni dinlendiriyor, gözeneklerin temizlenmesini, cildin beslenip gerilmesini sağlıyor. Bir kerelik Kleopatra Banyosu, havuz kullanma, ayak banyosu, çiçek yapraklı yüz buhar banyosu ile birlikte toplam 4 saatlik kürün fiyatı 26 Euro.

http://www.ozon.com.tr/images/osmanmuftuoglu_1k.jpg
http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifEN İYİSİ ROMA KÜRÜ: Alman Eczacılar Birliği kaynaklarına göre, ülkede bilinen 497 ayrı çeşit zayıflama ilacı ve zayıflama kürlerinin yapamadığını, Dr. Martin'in 'Cura Romana' (Roma Kürü) adlı rejim programı başarıyor. Protein ağırlıklı beslenme, vücudun kendi yağ eritme mekanızmasını harekete geçirme ve Dr. Martin'in özel olarak uyguladığı 'HCG' adlı aşı, en problemli bölgelerdeki yağları mum gibi eritiyor. Bu rejimde verilen kilolar bir daha alınmıyor, dolayısıyla 'Jojo Etkisi' görülmüyor.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifBİYOLOJİK ZAYIFLAMA: Dr. Martin, günümüzün en büyük hastalıklarından biri olan şişmanlıktan kurtulmanın aslında ciddi bir sorun olmadığını söylüyor. Roma Kürü, tamamen biyolojik yöntemle zayıflatıyor. Roma'da yaşayan ünlü İngiliz doktor A. T. W. Siemons'un başlattığı ancak Dr. Claus Martin tarafından geliştirilip günümüz şartlarına uyarlanan kür, kişinin sağlığına zarar vermeden, organlarında hiç bir yıpranmaya yol açmadan, sağlık ve bağışıklık sistemini güçlendirerek kalıcı zayıflamayı öngörüyor.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifAÇLIK ÇÖZÜM DEĞİL: Kilolu insanların
çoğunun birkaç hafta ya da birkaç ay dayanıklık gösterip, perhiz yaparak kilo kaybetmeyi hedeflediklerini belirten Dr. Martin, 'Bu rejimlerin büyük çoğunluğu insanın kendi kendine eziyet etmesinden, damak zevki ve keyfinden yoksun kalmasından başka bir işe yaramaz. Kısa süreli zayıflama yöntemleriyle özellikle yüz ve göğüslerde zayıflama meydana gelir, Sarkmalar başlar. Asıl yağların bulunduğu kalça, bacak, bel ve göbeklerde, yani problemli bölgelerde yağların erimediğinin görülmesi üzerine rejime küsülür. Eskisinden daha fazla yenilmeye başlanır. Atılan birkaç kilo, daha fazlası ile alınır. Az yemek, sadece sınırlı bir dönem içinde rejim yapmak soruna çözüm değildir. Disiplinli, bilinçli ve bilimsel uygulamalar dahilinde yapılacak rejimler ancak kalıcı olur. Doğrusu budur' diyor.

http://www.ozon.com.tr/images/osmanmuftuoglu_2k.jpg
http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gifSAĞLIK İKSİRİ GİBİ: Klinikte uygulanan kür yöntemi insanı zayıflatırken, sağlığına katkıda bulunup gençleştiriyor. Kalp ve tansiyon hastalıkları, karaciğer, safra kesesi, mide ve bağırsak fonksiyonları düzelerek, beslenmeden kaynaklanan bir gençleşme süreci harekete geçiyor. Zayıflama kürü, cilt ve romatizma hastalıklarına iyi geliyor. Kliniğin sahip olduğu spor imkanları ya da ek 'Welness' programları ile birlikte beslenme ve hareketlerle arzu edilen kiloya ulaşılıp, beslenme ve günlük yaşam alışkanlığı değişiyor.

http://www.ozon.com.tr/images/bullet.gif ACIKMADAN ZAYIFLA: Roma Kürü'nde, her zayıflama yönteminde bilinen bitkinlik, yorgunluk ve halsizlik gibi unsurlar ortaya çıkmıyor. Vücudun protein yapısı zedelenmediği için, vücut kür süresince mum gibi eriyip bilinçli zayıflarken, dinç, zinde ve sağlıklı kalıyor. Kür sırasında dinamizm kaybolmuyor. Açlık hissedilmiyor. Diğer kürlerin yüzde 90'ında atılan tüm kilolar, en geç 1 yıl içinde fazlasıyla geri alınırken, Roma Kürü yapanların yüzde 80'i, 1 yıl sonra da kilosunu koruyor. Dr. Martin, 'Yaptığımız araştırmalara göre, uyguladığımız kür, bilinen tüm rejimler arasında en etkin, en sağlıklı ve kişi için en tehlikesiz olan diyet programını oluşturuyor' diyor. (Star Gazetesi)



Saat: 15:00

©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık