|
hmm :D peki narkoz nee ? :S |
meliyat yapmak için duyu, hareket ve bilincin damar yolu veya solunum yolu ile narkotik madde verilerek uyuşturulmasıdır. Cerrahî ameliyatların ağrısız ve rahatça yapılabilmesi için, çeşitli ilâçlarla gerçekleştirilen sun’î uyku hâli. Buna genel anestezi ismi de verilmektedir. Bu işi yapan kişiye, narkozitör veya anezteziyolog denmektedir. Narkozun çeşitli devreleri vardır: 1. devre: İlk basamağında hâfıza ve hissiyet normaldir. İkinci basamağında hâfıza kaybı ve kısmî ağrıya karşı duyarsızlık meydana gelir. Üçüncü basamağında ise hâfıza kaybı ve tam olarak ağrıya karşı duyarsızlık görülür. 2. devre: Şuur kaybı ile başlar ve gözkapağı refleksinin kaybı ile sona erer; maksatsız hareketler olabilir ve uyarılara karşı aşırı tepki mevcuttur; gözbebekleri ileri derecede genişlemiştir ve bulantı-kusma olabilir. 3. devre: İlk basamağı: Gözkapağı refleksinin kaybı ile başlar ve gözlerin, öne doğru bakar şekilde istirahat durumuna geçmesiyle sona erer. Hasta hareketsizdir ve sâkin olarak uyur. İkinci basamağı: Gözlerin istirahat durumuna geçmesiyle başlar ve alt kaburgaların, kasların felç olmasıyla biter, gözbebekleri genişler, iskelet kasları biraz gevşer. Üçüncü basamağı: Alt kaburgalar arası kasların felci ile başlar ve bütün bu kaburgalar arası kasların felç olması ile biter; iskelet kasları bâriz olarak gevşer; diyafgramda felç başlar. Dördüncü basamak: Kaburgalar arası kas felcinin tam hâle gelmesiyle başlar ve diyafgrama felcinin tam hâle gelmesiyle biter. 4. devre: Solunum felcinin tam hâle gelmesi ve tam dolaşım yetmezliği ile başlar, ölümle bitebilir. Cerrâhî müdâhale için ideal olan devre 3. devre olup, hastayı bu devrede tutmak narkozitörün vazifesidir. En uygun aneztezit maddeler solunum yolu ile verilen maddelerdir. Meselâ, en çok kullanılanı halotan isimli maddedir. Damar içi verilmek sûretiyle de narkoz sağlanabilmektedir. Meselâ pentothal bu amaçla kullanılmaktadır. Her vücut, narkozu kaldırmayabilir. Meselâ, kalp yetmezliği, tâze kalp krizi geçirmiş olanlar, karaciğer ve böbrek yetmezliği olan şahısların genel anestezi olması, oldukça tehlike arz eder. Ayrıca narkozun kendisine âit birtakım istenmeyen yan etkileri olabilir. Hastayı tâkip eden hekimin ve narkozitörün, gelen aneztezi olacak hastaları iyice kontrol edip, doğru karar vermeleri gerekmektedir. kaynak |
narkoz Fr. narcose is. tıp İlaçla yapay olarak sağlanan ve vücutta bir veya birkaç görevin azalmasına yol açan uyku durumu. Güncel Türkçe Sözlük narkoz İng. narcosis Ameliyat yapmak için duyu, hareket ve bilincin ekseriya solunum yoluyla anestezik madde verilerek uyuşturulması. BSTS / Cerrahi Terimleri Sözlüğü narkoz Fr. narcose (kimya) BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu 1963 narkoz İng. narcosis Alm. Narkose Fr. narcose narke: uyuşukluk İlâçla meydana getirilen şuursuzluk hâli. BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü 1998 narkoz Lat.narcosis Uyuşturma. BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü narkoz Fr.narcose 1. Azot protoksit adındaki medikal ga, narkoz gazı. 2. İlaçla yapay olarak sağlanan ve vücutta bir veya birkaç görevin azalmasına yol açan uyku durumu: § 'Bir insan narkoz almadan, kesilip biçilecek yerini uyuşturmadan kendini kendi eliyle ameliyat eder'' -Adalet Ağaoğlu, Bir Düğün Gecesi, 92. kaynak |
[QUOTE]narkozun yan etkileri[/QUOT 5 defa narkoz alan birinde zaman içinde unutkanlık olur mu |
çok güzel bir soru arıyorum bende bunun cevabını.. çok unutkanım küçükken geçirdiğim birkaç ameliyatta çok fazla bilinçsizce narkoz verilmiş... sebebi bumudur diye merak ediyorum?? |
bagırsak ıflası kayınpederım byypass ve aynı zamanda kalp kapagının degısmesı amelıyatı oldu yogun bakımdan cıktıktan sonra 3gun sonra karnı sısmeye basladı ve sabahına vefat ettı bagırsaklarının narkozu atamadıgından dolayı ıflas ettıgını soyledıler?tam olarak bu nedemek |
Alıntı:
Narkoz, kimyasal maddelerle sağlanan, kontrollü yapay uykudur. Narkozun çeşitli devreleri vardır: 1. devre: İlk basamağında hâfıza ve hissiyet normaldir. İkinci basamağında hâfıza kaybı ve kısmî ağrıya karşı duyarsızlık meydana gelir. Üçüncü basamağında ise hâfıza kaybı ve tam olarak ağrıya karşı duyarsızlık görülür. 2. devre: Şuur kaybı ile başlar ve gözkapağı refleksinin kaybı ile sona erer; maksatsız hareketler olabilir ve uyarılara karşı aşırı tepki mevcuttur; gözbebekleri ileri derecede genişlemiştir ve bulantı-kusma olabilir. 3. devre: İlk basamağı: Gözkapağı refleksinin kaybı ile başlar ve gözlerin, öne doğru bakar şekilde istirahat durumuna geçmesiyle sona erer. Hasta hareketsizdir ve sâkin olarak uyur. İkinci basamağı: Gözlerin istirahat durumuna geçmesiyle başlar ve alt kaburgaların, kasların felç olmasıyla biter, gözbebekleri genişler, iskelet kasları biraz gevşer. Üçüncü basamağı: Alt kaburgalar arası kasların felci ile başlar ve bütün bu kaburgalar arası kasların felç olması ile biter; iskelet kasları bâriz olarak gevşer; diyafgramda felç başlar. Dördüncü basamak: Kaburgalar arası kas felcinin tam hâle gelmesiyle başlar ve diyafgrama felcinin tam hâle gelmesiyle biter. 4. devre: Solunum felcinin tam hâle gelmesi ve tam dolaşım yetmezliği ile başlar, ölümle bitebilir. Cerrâhî müdâhale için ideal olan devre 3. devre olup, hastayı bu devrede tutmak narkozitörün vazifesidir. En uygun aneztezit maddeler solunum yolu ile verilen maddelerdir. Meselâ, en çok kullanılanı halotan isimli maddedir. Damar içi verilmek sûretiyle de narkoz sağlanabilmektedir. Meselâ pentothal bu amaçla kullanılmaktadır. Her vücut, narkozu kaldırmayabilir. Meselâ, kalp yetmezliği, tâze kalp krizi geçirmiş olanlar, karaciğer ve böbrek yetmezliği olan şahısların genel anestezi olması, oldukça tehlike arz eder. Ayrıca narkozun kendisine âit birtakım istenmeyen yan etkileri olabilir. Hastayı tâkip eden hekimin ve narkozitörün, gelen aneztezi olacak hastaları iyice kontrol edip, doğru karar vermeleri gerekmektedir. kaynak |
pentothal ne için kullanılır ? |
NARKOZ MsXLabs.org & Vikipedi, özgür ansiklopedi Narkoz (Eski Yunanca νάρκωσις, nárkōsis - günümüzde νάρκωση, nárkosi), kimyasal maddelerle sağlanan, kontrollü yapay uyku. İlk uygulamasına dair bilgiler M.Ö. 1200 yıllarında Antik Yunanistan'a kadar uzanmasına karşın bilimsel anlamda kullanımı 19'ncı yüzyılın ikinci yarısından itibaren olmuştur. Horace Wells, William Thomas Green Morton, John Snow ve James Young Simpson isimli araştırmacılar narkozun gelişimine önemli katkıda bulunmuşlardır. |
| Saat: 02:51 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık