Ünlü Düşmesi Ünlü Düşmesiİkinci hecesinde dar ünlü bulunan iki heceli kelimeler ünlüyle başlayan bir ek aldıklarında ikinci hecelerindeki dar ünlüler genellikle düşer:
|
Ünlü Düşmesi İkinci hecesinde dar ünlü bulunan iki heceli kelimeler ünlüyle başlayan bir ek aldıklarında ikinci hecelerindeki dar ünlüler genellikle düşer: ağız / ağzı, alın / alnı, bağır / bağra, bağrım, beniz / benzi, beyin / beynimiz, boyun / boynu, böğür / böğrüm, burun / burnu, geniz / genzi, göğüs / göğsün, gönül / gönlünüz, karın / karnı, oğul / oğlu; çevir- / çevril-, devir- / devril-. Ünsüzlerin Nitelikleri Ses yolunda bir engele çarparak çıkan seslere ünsüz denir. Dilimizde yirmi bir ünsüz vardır. Bunlar: b, c, ç, d, f, g, ğ, h, j, k, l, m, n, p, r, s, ş, t, v, y, z. Ünsüzler ses tellerinin titreşime uğrayıp uğramamasına göre iki gruba ayrılır: 1. Ses tellerinin titreşmesiyle oluşan ünsüzlere tonlu (yumuşak) ünsüzler adı verilir: b, c, d, g, ğ, j, l, m, n, r, v, y, z. 2. Ses telleri titreşmeden oluşan ünsüzlere tonsuz (sert) ünsüzler denir: ç, f, h, k, p, s, ş, t. Kökeni Türkçe olan kelimelerin sonunda b, c, d, g ünsüzleri bulunmaz. Ancak, anlam farkını belirtmek üzere ad, od, sac gibi birkaç kelimenin yazılışında buna uyulmaz: ad (isim), at (binek hayvanı); od (ateş), ot (bitki); sac (yassı demir), saç (kıl). Dilimizdeki hac, şad, yâd gibi birkaç örnek dışında, alıntı kelimelerde tonsuzlaşma kuralına uyulmuştur: sebep (< sebeb), kitap (< kitab), bent (< bend), cilt (< cild), bant (< band), etüt (< etüd), metot (< metod), standart (< standard), ahenk (< aheng), hevenk (< aveng), renk (< reng). Bu gibi alıntılar ünlü ile başlayan bir ek aldıklarında kelime sonundaki tonsuz ünsüzler tonlulaşır: sebep / sebebi, kitap / kitabı, bent / bendi, cilt / cildi, etüt / etüdü, metot / metodu, ahenk / ahengi, hevenk / hevengi, renk / rengi. UYARI : Bazı alıntı kelimelerde tonlulaşma (yumuşama) olmaz: ahlak / ahlakın, cumhuriyet / cumhuriyete, evrak / evrakı, hukuk / hukuku, ittifak / ittifaka, sepet / sepeti, tank / tankı, bank / bankı. Birden fazla heceli kelimelerin sonunda bulunan p, ç, t, k ünsüzleri ünlüyle başlayan bir ek aldığında tonlulaşarak b, c, d, ğ'ye dönüşür: kelep / kelebi; ağaç / ağacı, kazanç / kazancı; geçit / geçidi, kanat / kanadı; başak / başağı, bıçak / bıçağı, çocuk / çocuğu, dudak / dudağı, durak / durağı, uzak / uzağı. Tek heceli kelimelerin sonunda bulunan p, ç, t, k ünsüzleri ise iki ünlü arasında çoğunlukla korunur: ak / akı; at / atı; ek / eki; et / eti; göç / göçü; ip / ipi; kaç / kaçıncı; kök / kökü; ok / oku; ot / otu; saç / saçı; sap / sapı; suç / suçu; süt / sütü; üç / üçü. Ancak, tek heceli olduğu hâlde sonundaki ünsüzü tonlulaşan kelimeler de vardır: but / budu, dip / dibi, gök / göğü, kap / kabı, kurt / kurdu, uç / ucu, yurt / yurdu. |
İki heceli olup birinci hecesinde geniş (a, e, o, ö), ikinci hecesinde dar ünlü (ı, i, u, ü) bulunduran bazı Türkçe ve yabancı kelimelere ünlü ile başlayan veya tek ünlüden oluşan bir ek getirildiğinde kelimenin vurgusuz hâle gelen ikinci hecesindeki dar ünlünün düşmesine hece düşmesi denir. Buna orta hece düşmesi de denir: Örnekler: ağız→ağzı, burun→burnu, koyun(bağır, döş)→koynuna, alın→alnı, oğul→oğlu, gönül→gönlüm, beniz,→benzi, ömür→ömrüm, cürüm→cürmü, hüküm→hükmü, fikir→fikri... ileri-le-mek→ilerlemek, koku-la-mak→koklamak, kavuş-ak→kavşak, uyu→uyku, devir-→devril-... Bazı durumlarda geniş ünlüler de düşebilir: nerede→nerde, burada→burda, şurada→şurda... Bazı Arapça kelimelere (isim) yardımcı fiil getirildiğinde de hece düşmesi görülür: kayıp→kaybolmak, emir→emretmek, keşif→keşfetmek, sabır→sabretmek... Gönülden gönüle, ağıza, buruna, babadan oğula örneklerindeki gibi ekte geniş ünlü varsa hece düşmesi olmayabilir. Oyunu, koyunu vb. hece düşmesi olmayan kelimelerdir. Özel isimlerde hâliyle hece düşmesi olmaz: Gönül’e, Ömür’ü... Kurallar ve Örnekler →İkinci hecesinde dar ünlü ( ı,i,u,ü ) buluna kelimeler ünlüyle başlayan bir ek aldıkları zaman ( vurgusu düşen orta hece ) ünlüsü düşer: Örnekler: Alın-ı→alnı, karın-ı→karnı, oğul-u →oğlu, boyun-u→boynu, akıl-ı→aklı, fikir-i→cisim-i→ cismi, gönül-ü→ gönlü, zülüf-ün→ zülfün ; ayır-ıl→ ayrıl-, çevir-e→ çevre, devir-il-→ devril-, sıyır-ıl-→sıyrıl-, kıvır-ım→ kıvrım, ayır- ıntı→ayrıntı, devir-e→ devre, yalın-ız→yalnız, yanıl-ış→ yanlış… →Et-,ol- yardımcı fiilleriyle birleşen birleşik kelimelerde de ünlü düşmesi olabilir: Örnekler: Sabır-et→sabret, şükür-et→şükret, kayıp-ol→kaybol, emir-et→emret, kahır-ol→kahrol-, hapis-et→hapset-.. → -la / le ,-ar /-er…gibi bazı ekleri alan kimi kelimelerde de ünlü düşmesi olabilir: Örnekler: Yumurta-la→yumurtla-, sızı-la→sızla-, ileri-le→ilerle-, sızı-la→sızla-, koku-la →kokla-, uyku-la→uyukla-; oyun-a→ oyna; uyu-ku→uyku; sarı-ar-→sarar-… →Bazı birleşik kelimelerde yan yana gelen iki ünlüden biri düşer: Örnekler: Cuma-ertesi→cumartesi, Pazar-ertesi → pazartesi, sütlü-aş→sütlaç, güllü-aş → güllaç, kahve-altı→kahvaltı, ne-için → niçin, ne-asıl→nasıl, kayın-ana → kaynana… →Kimi şiirlerdeyse ölçüye uydurmak için bazı sesler düşürülür ve yerine ’ işareti konur: Örnekler: Karac’oğlan, n’eylersin… →Bazı durumlardaysa iki ünlü yan yana gelmediği halde ünlünün düştüğü görülür.Buna “ünlü aşınması” denir: Örnekler: Nere-de→nerde, ora-dan→ ordan, bura-da→burda, içeri-de→içerde… Ek Fiil Düşmesi ve İle’nin Ekleşmesi İsimlere gelerek onların yüklem olmasını sağlayan, basit zamanlı fiilleri ise birleşik zamanlı yapan i- fiili genellikle düşer: Örnekler: Gelmiş - i - di → gelmişti, sevimli – idi → sevimliydi(i/y) →Bağlaç olan ile ise ünsüzle biten kelimelere başındaki i’yi düşürerek; ünlüyle bitenlereyse i’sini y’ye dönüştürerek birleşir ve ek haline gelir. (ÖSS sorusu!) |
ünlü düşmesi Türkçede her hecede bir ünlü bulunur. Bu nedenle ünlü düşmesinin olduğu yerde aynı zamanda hece sayısı da düşer. * İkinci hecesinde dar ünlü bulunan kimi sözcükler ünlüyle başlayan ek aldığında ünlü düşmesi (hece düşmesi) görülür. NOT: Ünlü düşmesini yazıda göstermemek bir yazım yanlışıdır. sabır – ım → sabrım (doğru) sabırım (yanlış) ünlü düşmesi burun – u → burnu (doğru) burunum (yanlış) ünlü düşmesi nesil – i → nesli (doğru) nesili (yanlış) ünlü düşmesi gönül – üm → gönlüm (doğru) gönülüm (yanlış) ünlü düşmesi * Ad ile yardımcı fiilden oluşan bazı birleşik fiillerde “ünlü düşmesi” görülür. Bu tip birleşik fiillerde ünlü düşmesini yazıda göstermemek ve ad ile yardımcı fiili ayrı yazmak bir yazım yanlışıdır. Ad Yard. Fiil şükür et– → şükret– (doğru) şükür et– (yanlış) ünlü düşmesi kayıp ol– → kaybol– (doğru) kayıp ol– (yanlış) ünlü düşmesi (* ünsüz yumuşaması: p › b) * Yapım ekleriyle sözcük türetilirken bazen “ünlü düşmesi” görülür. sıyır- – ık → sıyrık (doğru) sıyırık (yanlış) ünlü düşmesi ayır- – ım → ayrım (doğru) ayırım (yanlış) ünlü düşmesi sarı – ar– → sarar– (doğru) sarıar– (yanlış) ünlü düşmesi kavur- – ul– muş → kavrulmuş (doğru) kavurulmuş (yanlış) ünlü düşmesi savur- – ul– an → savrulan (doğru) savurulan (yanlış) ünlü düşmesi * Bazı birleşik sözcüklerin oluşumu sırasında “ünlü düşmesi” görülür. pazar ertesi → pazartesi kayın ana → kaynana ne için → niçin ne asıl → nasıl ünlü düşmesi * Yer-yön anlamı taşıyan bazı sözcüklerde “ünlü düşmesi” görülür. Bu tip sözcüklerde, daha çok söyleyişte görülen “ünlü düşmesi”ni yazıda göstermek bir yazım yanlışı değildir. Her iki biçim de yazım kurallarına uygundur. bura – da → burda (doğru) burada (doğru) şura – da → şurda (doğru) şurada (doğru) ora – da → orda (doğru) orada (doğru) içeri – de → içerde (doğru) içeride (doğru) dışarı – da → dışarıda (doğru) dışarıda (doğru) ileri – de → ilerde (doğru) ileride (doğru) nere – de → nerden (doğru) nereden (doğru) ünlü düşmesi * Hece ölçüsüyle söylenen, yazılan şiirlerde kalıba uydurmak amacıyla ünlü düşürebilir. Güzelliğin on par’etmez (para etmez) ünlü düşmesi Bu bendeki aşk olmasa Âşık Veysel Yukarıdaki şiir hece ölçüsünün 8’li kalıbıyla söylenmiştir. Şair birinci mısrayı “Güzelliğin on para etmez” biçiminde söylese, 9 hece olduğu için şiirin ölçüsü bozulacak. Ölçüye uydurmak için bir ünlüyü düşürüyor, hece sayısı 8 oluyor. |
ÜNLÜ DÜŞMESİ omuz-u > omzu sabır - ı > sabrı akıl - ı > aklı burun - u > burnu gönül - üm > gönlüm ağız - ı > ağzı fikir - i > fikri zihin - i > zihne alın - ı > alnı sıyır-ık > sıyrık Koku-lamak....koklamak Kızıl-armak....kızarmak. Ayır-ım...ayrım. Çevir-il...çevrilmek. Kayıp-olmak...kaybolmak. Hapis-olmak...hapsolmak. şükür-etmek...şükretmek. yumurta-la-mak...yumurtlamak. kok-u-la-mak...koklamak. sız-ı-la-mak...sızlamak. kavur-ul-mak...kavrulmak savur-ul-mak...savrulmak ÜNSÜZ DÜŞMESİ küçük - cük > küçücük büyük - cek > büyücek Minik-cik...minicik. Ufak-l...ufalmak. küçük-mse...küçümsemek. ufak-cık...ufacık. çabuk-cak...çabucak. yüksek-l...yükselmek. sıcak-cık...sıcacık. ufak-l...ufalmak. Rast gelmek...rasgelmek |
Ünlü düşmesine örnekler verir misiniz? ÜNLÜ DÜŞMESİ 1- İki heceli ve ikinci hecesinde “ı, i, u, ü” dar ünlüleri bulunan bazı sözcükler ünlü harfle başlayan bir ek aldıklarında sözcüğün ikinci hecesindeki “ı, i, u, ü” dar ünlü harf düşer. Bu duruma ünlü düşmesi adı verilir. Örnekler: Ağız – ım > Ağzım (Ünlü düşmesi) Alın – ın – a > Alnına (Ünlü düşmesi) Burun – u > Burnu (Ünlü düşmesi) Bağır – ım > Bağrım (Ünlü düşmesi) Beyin – i > Beyni Beniz – im > Benzim Boyun – un > Boynun Göğüs – ü > Göğsü Karın – ın – a > Karnına Omuz – um > Omzum Oğul – um > Oğlum Gönül – ünüz > Gönlünüz Akıl – ınız > Aklınız Fikir – iniz > Fikriniz Cisim – i > Cismi Ayır – ıl > Ayrıl Devir – il – di > Devrildi Çevir – il – en > Çevrilen Sıyır – ıl – acak > Sıyrılacak Kıvır – ım – lı > Kıvrımlı Devir – e > Devre Kayıp – ımız > Kaybımız Yalın – ız > Yalnız Yanıl – ış > Yanlış Zülüf – ün > Zülfün Hapis- i > Hapsi Sabır – ın > Sabrın Ufuk – a > Ufka Kavur – uk > Kavruk Kıvır – ım > Kıvrım Çevir – e > Çevre Savur – uk > Savruk NOT: İkilemelerde ve özel adlarda ünlü düşmesi olmaz. Omuz omuza mücadele ettiler. (Doğru) Omuz omza mücadele ettiler. (Yanlış) |
Saat: 05:04 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık