Mahmut Cûda Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi & MsXLabs Mahmut Cüda (1904 Fethiye-1987 İstanbul), ressam. İstanbul Sanayii Nefise Mektebi'ni bitirdi. Devletçe Fransa'ya gönderildi (1924). Paris'te Paul-Albert Laurens'le çalıştı. Bir ara da Lucien Simon ve Münih'te H. Hoffman'la çalışmaları oldu. 1928'de yurda döndü. Resim öğretmenliği yaptı. Müstakil Ressamlar ve Heykeltıraşlar Birliği sergilerine katıldı. "Yeni Gerçekçilik" akımına bağlandı. Resmin teknik ve kurallarına titizlikle uyarak doğayı ayrıntılarıyla işledi. "Yemişler" ve "Trabzon'dan Görüntüler" gibi yapıtları vardır. |
1 ek MAHMUT CÜDA(d. 1904, Fethiye - ö. 26 Mart 1987) Türk ressam. Orta öğrenimini, İstanbul'da Darüşşafaka'da yaptı. 1918 yılında Sanayi-i Nefise Mektebi'ne girerek Hikmet Onat ve İbrahim Çallı atölyelerinde resim öğrenimi gördü. 1923 yılında gittiği Münih'te,Ali Çelebi ve Zeki Kocamemi ile birlikte, Hans Hoffman atölyesine devam etti. 1925 yılında yurda döndü. Yurda döndükten sonra burs kazanarak Paris'e gitti ve burada Lucien Simon'un öğrencisi oldu. 1928’de İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’nde, Namık İsmail’in yanında yardımcı öğretmenlik yapmaya başlayan Mahmud Cüda, devletin sanatçıyı kollaması ve koruması gerektiğini savunup, toplumun sanat beğenisinin yaygınlaştırılması yolunda çaba göstererek, Müstakil Ressamlar ve Heykeltraşlar Birliğinin kurucu üyeleri arasına katıldı. 1949'da TBMM için çeşitli resimler yaptı. 1950'lerde Türk Ressamlar Derneği'ni kurdu. 1952'de sekiz sayı kadar çıkan Güzel Sanatlar Dergisi'ni yayımladı. 1982'de Kıymet Giray tarafından hazırlanan kitabı İş Bankası tarafından basıldı. 1987'de Mimar Sinan Üniversitesi'nden profesörlük unvanı verildi. 1977’de Avrupa’da inceleme gezisine çıktı. Aldığı eğitimle, sanat-doğa ilişkisini gerçekçi üslupla yorumlayıp betimledi. Resimlerinde üçüncü boyut belirgindir. Büyük boyutlu kompozisyonların yanı sıra, natürmont, portre, manzara resimleri ve desenleri de üretti. Ayrıca karikatür, kapak resimleri ve heykel çalışmaları da yaptı. Mahmud Cuda’nın sanatı, kuruluşunda görev aldığı Müstakil, Ressamlar ve Heykeltraşlar Birliği’nin hacim ve plan değerlerine bağlı anlayışıyla yakından ilgilidir. Bu bakımdan sanatçıyı, 1930 kuşağının, izlenimci ve akademik anlayışa tepki gösteren ortak eğiliminden ayırmamak gerekir. Ancak Mahmut Cüda, bu eğilimi paylaşmakla birlikte, özellikle natürmortlarında, kişisel bir bakış ve yorum getirmeyi de başarmıştır. Natürmortlarını oluşturan her nesne, boşluk içinde plastik bir kitle duygusunu içermesinin yanı sıra, nesne-uzam ilişkilerinin net ve parlak görüntüsüyle, bu kitle duygusunun ötesine geçer, izleyiciyi doğanın ötesinde, “daha çok doğa” olan bir dünyanın gizemine çeker. Müstakiller’deki biçim bozma çabalarının görülmediği sanatçı, tersine, doğaya klasik denebilecek bir beğeni düzeyinde saygılıdır. Klasik resim ustalarıyla bağıntıyı her zaman korumakla birlikte, bu bağıntının yeniden canlandırılması yoluna gitmeyen Mahmut Cuda’nın doğa karşısındaki dolaysız ve içten gözleminin ürünleri olan resimlerine, nesnelerin fotoğrafa geçirilmiş görüntüsü değil, doğrudan doğruya kendileri model olmuştur. Mahmut Cüda ayrıca, Batılı akım ve eğilimlerin tartışmasız benimsendiği bir dönemde, yalın ve yapmacıksız bir anlayıştan hareket ettiği için de, çağdaşları arasında özgün yeri olan bir sanatçıdır. Derlemedir. |
1 ek Mahmut Cûda' nın Bazı Eserleri |
Saat: 15:43 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık