MsXLabs

MsXLabs (https://www.msxlabs.org/forum/)
-   Soru-Cevap (https://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/)
-   -   Atların özellikleri nedir? (https://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/354274-atlarin-ozellikleri-nedir.html)

Misafir 9 Mart 2011 09:42

AtLar sizce hangi özeLLikLere sahiptirLer...????????


SaKLI 9 Mart 2011 13:28

Tek tırnaklılar takımının, Atgiller familyasından bir memeli. Erkeğine aygır, dişisine kısrak, yavrusuna tay, yumurtaları çıkarılmış, iğdiş edilmiş olana da beygir denir. Hepsine genelde at adı verilir. Arabide binek ve yük hayvanı olan ata; dabbe, matiyye, semend, tusen-i sütur denir. Cenk atına da rahş denir. Hepsi otla beslenir. Geviş getirmezler. Memeleri kasık bölgesinde arka ayaklarına yakındır. Üçüncü parmakları geniş bir tırnakla çevrilmiş olup “ toynak‿ adını alır. Bunun üzerine basarak yürürler. İnsanlara hizmet eden hayvanların en kabiliyetlisi ve kıymetlisidir. İnsanların, eski harp meydanlarındaki yardımcısı, yük taşımada hizmetçisi, yarış, cirit, çit atlama ve av sporlarında neşe ve zevk ortağıdır. Silah gürültüsüne ve bando sesine rahatlıkla alışır.At, cesur ve atılgan olduğu gibi sahibine son derece itaatkardır. Sahibi dilerse dolu dizgin, dörtnala koşar, isterse aheste yürür, isterse durur. Her durumda sahibini memnun etmeye dikkat eder. Yorgunluğa bakmaksızın kendini çatlatmak pahasına da olsa olanca gayret ve kuvvetini itaat uğruna sarf eder. Bugün Amerikan bozkırlarında yaşayan Mustang adıyle anılan vahşi atlar, İspanyolların Amerika’ya götürdükleri ehli atlardan kaçanlardan yabanileşenlerdir. Az yiyecekle yetinip, her türlü iklim şartlarına dayanırlar.

Tarpan adıyla anılan Avrupa yaban atının (E. caballus gmelini) 1876’dan beri nesli tükendi. Bugün eski dünyada hala neslini devam ettiren yalnız bir yaban atı vardır. Bu at Orta Asya Moğolistan’ının soğuk ve ıssız ovalarında yaşar. Asya yaban atı veya Prezevalski dendiği gibi Moğolistan yaban atı da denir. Altay dağlarının her iki yanında yaşar. Siyah kısa ve dik yeleleri ile, ağır ve iri başları, küçük kulakları, uzun kıllı kuyrukları ile evcil atlardan farklılık gösterirler. Renkleri kırmızımtrak kahverengi olup çekici bir görünüşleri vardır. Burun kısımları beyazdır. Kışın kılları uzayarak soğuktan korunurlar.

Evcil atlar: Tahminen 4000 seneden beri insanlara hizmet etmektedir. Bugünkü modern atların Asya yaban atından türediği şüphelidir. Bazı zoologlar Avrupa yaban atından türediğini ileri sürmektedirler. Evcilleştirilmiş atların birçok soyları vardır. Bugün küçük Midilli atları ile Safkan Arap atlarının soy kütüğü kesin olarak bilinmemektedir. Atlar 20-30 sene yaşar, bazı kısraklar 15 yaşına kadar doğurur. On bir ay gebe kalır ve genellikle bir yavru doğururlar. Yavrunun gözleri açık olarak doğar ve birkaç dakika sonra ayağa kalkarak annesini takibe başlar. Yük çekme ve taşıma atları, kalın bacaklı, iri cüsselidir. Binek ve yarış atları ince uzun bacaklıdır. Atlar arasında haset yok ise de, birbirlerine gıpta etmek huyları vardır. Bu da yarışta, hendek ve çit atlamada kendini gösterir. Birbirlerine imrenerek daha hızlı koşup öne geçmek isterler. Saatte 60-70 km hızla koşanları vardır. Atların tüy renkleri çeşitli olup, renklerine göre çeşitli isimler alırlar. En tanınmışları: Ak, akçıl, kır, al, alakı, geyik kırı, çil yeşil, al pekmez köpüğü, doru, hurma dorusu vs.’dir.Erkek eşek ile kısrak eşleştirilirse katır elde edilir. Aygır (erkek at) ile dişi eşeğin birleşmesinden de barda denen katır çeşidi elde edilir. Her iki melez de üremezler. Katır, bardadan daha dayanıklıdır.

Arap atı : Çok dayanıklı mükemmel bir binek ve yarış atıdır. Arabistan’a geçen Orta Asya ve Anadolu Türk atlarından türemiştir. İngiliz atlarından daha dayanıklı olup, 24-28 saat hiç su içmeden yol alabilir.

İngiliz atı: İyi bir binek ve yarış atıdır. Özellikle yarış için yetiştirilir. Arab aygırı ile İngiliz yerli kısraklarının çiftleştirilmesinden türetilmiş bir soydur. Arab atından daha uzun bacaklıdır.

Akhal Teke :hiç bir at cinsinde görünmeyen özelliklere sahiptir,güçlü ve dayanılkı iri badem gözlü uzun boyunlu dik kulaklı hiçbir atta görünmeyen renk değişikliğine sahiptir.

Midilli atı: Küçük, sakin ve dayanıklı bir at çeşididir. Keçi veya koç iriliğindedir. Çocuklar için iyi bir binek hayvanıdır. Hafif gezinti arabalarına koşulduğu gibi maden ocaklarında da istifade edilir. Shetland, İzlanda ve Norveç midillileri meşhurdur.

At yetiştiriciliği: Asya, Avustralya ve Amerika’daki geniş bozkırlarda hâlâ vahşi at sürüleri yaşamaktadır. Evcil atlar haralarda yetiştirilir. Ülkemizde ilk hara 1913’te Aziziye’de kuruldu. Türkiye’nin ilk modern harası ise 1924’te açılan Karacabey harasıdır.Atın evcilleşmesi Przewalski atı (Equus ferus przewalskii) olarak tanınan Moğol kirtag, bugün yaşayan tek vahşi attır.

ATLARIN YEMLENMESİNDE GENEL KURALLAR


Atların mideleri beden iriliklerine göre çok küçüktür. Atlarda mide kapasitesi tüm sindirim kananlının % 70.8 ini teşkil eder. Bu nedenle atlar sık sık yemlenmelidir. Libitum (sınırsız) yemleme atlar için çok zararlı ve tehlikelidir. Yemleme zamanları belirli aralıklarla ve belirli saatlerde yapılmalıdır (en ideali günde 4 kez). İki yemleme arasındaki süre açıldığında veya birkaç gün yem verilmediğinde at, yeme hücum ederek yer. Bu durum timpaniye ya da mide rupturuna (yırtılmasına) neden olabilir. Diğer yemleme kuralları sırası ile şunlardır.



ATLARDA İDEAL YEMLEMESİ SIRALAMASI

  1. SU
  2. KURU OT
  3. DANE (kesif)YEM ŞEKLİNDE OLMALIDIR

Su yemlemeden önce verilmelidir. Dane (kesif) yemlerden hemen sonra su verilmesi çok sakıncalıdır. Dane yemlerden hemen sonra verilen su midede bulunan yemi hemen bağırsaklara sevk eder ve atın sindirim sistemine bozar. Bu burum sancılara ve at bağlı ise konstipasyona ( kabızlık ) neden olur. İşten,idmandan ve koşudan hemen sonra su verilmemelidir. Atın teri kuruduktan sonra ve çok soğuk olmayan su (mümkünse oda sıcaklığında) verilmelidir. Atlara kaba yemler, dane yemlerden önce verilmelidir. Dane yemlerin midede daha uzun bir süre kalmasını temin etmek için,kaba yemden sonra ata az miktar su verilir. Bu su kaba yemin mideyi terk etmesini kolaylaştırır ve hızlandırır. Bundan sonra dane yem verilir. Atlara verilen kesif ve kaba yemlerde mantar ve küflenme olmamalıdır. Yemlerin içerisinde küçük taş parçaları ve kum bulunmamalıdır. Bu durumlar sancıya neden olur. Atlara verilen dane yemlerin (arpa-yulaf) kırılarak veya ezilerek verilmesi, yemlerin sindirilme derecesini ve atın yemden yararlanma gücünü artırır. Atlar yem değişikliklerine karşı çok hassastırlar.teze ottan kuru ota veya kesif yeme geçişler tedrici olarak yapılmalıdır. Atlara verilen kesif yem toz halinde ise (atlar kesif yem yemeden önce derin nefes alıp verirler) üst solunum yollarına kaçabilir. Bu sakıncayı önlemek için, kesif yemin üzerine elle hafif su serpilerek ıslatılır. Bu ıslatma işlemi at yem yemeğe başlamadan hemen önce yapılmalıdır. Kesif yemin önceden ıslatılması fermantasyona neden olabilir. Fermente olmuş yemler sancı tehlikesini artırır. Yemlemeden hemen sonra ata idman yaptırılmamalı, iş hayvanı ise çalıştırılmamalıdır. Ata yeterli miktarda yem verilmesine karşın, at zayıf ve güçsüz ise, önce iç parazit muayenesi yaptırılmalı ve sonra da dişlerine bakılarak gerekirse premollar ve molar dişler törpülenmelidir. Her yaş ve cinsiyetteki atların en büyük düşmanı yağlanma ve istirahattır. Bu nedenle atlara yeterince idman yaptırılmalıdır. Atlara verilecek günlük yem miktarı, atın çalıştırılıp çalıştırılmadığına, eğer çalıştırılıyor ise ağır veya hafif bir işte çalışmasına göre değişir.



AĞIR İŞTE ÇALIŞAN ATLAR

Her 100 kg canlı ağırlığa: 1 kg kaba yem (kuru ot) 1.5 kg kesif yem (Arpa veya yulaf)



HAFİF BİR İŞTE ÇALIŞAN ATLAR

Her 100 kg canlı ağırlığa; 1 kg kaba yem 1 kg kesif yem





AT ÇALIŞTIRILMIYORSA

Her 100 kg canlı ağırlığa; 1 kg kaba yem 0.5 kg kesif yem verilmelidir.



Saat: 12:30

©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık