Ezan Nedir? Ezan Hakkında Ezan, İslam dininde namaz vaktinin geldiğini insanlara bildirmek için okunan sözdür. Namaz için ezan okumak vâcip kuvvetinde bir sünnet-i müekkededir. Ezan bir ibadet şekli değildir. Fakat ezan okunurken saygıdan dolayı toparlanıp öyle otururuz. Sözleri şöyledir: Arapça: 4x الله اكبر 2x اشهد ان لا اله الا الله 2x اشهد ان محمدا رسول الله 2x حي على الصلاة 2x حي على الفلاح 2x الصلاة خير من النوم (Sadece sabah namazında okunur.) 2x الله اكبر 1x لا اله الا اللهOkunuşu Allahu Ekber (4 kere)Eski İstanbul geleneğine göre:
Ezanın Başlangıcı İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Müslümanlar Medîne'ye geldikleri vakit toplanıyorlar ve namaz vakitlerini birbirlerine soruyorlardı. Namaz için kimse nidâ etmiyordu. Bir gün bu hususta konuştular. Bazıları:Ebü Umeyr İbnu Enes, Ensar'dan olan bir amcasından naklen anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) halkı namaza nasıl toplayacağı meselesine eğildi. Kendisine:Bir diğer rivayette şöyle denmiştir: "Ensardan bir adam gelerek:Abdullah İbnu Zeyd (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalatu vesselâm), halkı namaz için toplamak maksadıyla çalınmak üzere bir çan yapılmasını emrettiği zaman, ben uyurken yanıma bir adam geldi. Elinde bir çan vardı. Ben:Hz. Enes (radıyallâhu anh) anlatıyor: "İnsanlar çoğalınca, herkesçe bilinecek olan bir şeyle namaz vaktinin duyurulmasının gerektiğini aralarında konuştular. (Bu meyanda bir ateş yakılması veya bir çan çalınması teklif edildi).Ebü Mahzüra (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Ey Allah'ın Resülü, bana ezanın usülünü öğret" dedim. Bunun üzerine başımın ön kısmını meshederek:Bir diğer rivayette şöyle gelmiştir: "(Ebü Mahzüra dedi ki): "Bana Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) ikâmeti ikişer ikişer öğretti:İbnu Ömer (radıyallâhu anhümâ) anlatıyor: "Ezan Resülullah devrinde ikişer ikişer idi. İkâmet de birer birer. Ancak (müezzin), ayrıca ikişer sefer olmak üzere kad kâmeti'-salât, kad kâmeti's-salât da derdi."İmam Mâlik'e ulaştığına göre: "Müezzin, sabah namazını haber vermek için Hz. Ömer (radıyallâhu anh)'in yanına gider. Onu uyuyor bulunca:Mücahid (rahimehullah) anlatıyor: "Abdullah İbnu Ömer (radıyallâhu anhümâ)'le bir mescide girdim. Ezan çoktan okunmuştu. Biz namaz kılmak istiyorduk. Müezzin tesvîbte bulundu (ikâmet okudu). Abdullah mescidi terketti ve:Ebü Dâvud'un bir rivayetinde şöyle gelmiştir: "Ben İbnu Ömer (radıyallâhu anhümâ)'le beraber idim, bir adam öğle veya ikindi namazında tesvîbte bulundu. Bunun üzerine (İbnu Ömer): "Bizi (buradan) çıkar, zîra şu (yapılan tesvîb) bid'attir" dedi." (KÜTÜB-İ SİTTE /2429)Hz. Bilâl (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) bana: "Sabah hariç, sakın hiçbir namazda tesvîbte bulunma!" tembihini yaptı." (KÜTÜB-İ SİTTE /2437)Yine Hz. Bilâl (radıyallâhu anh) der ki: "Ezanın sonu şöyledir: "Allahu ekber, Allahu ekber, Lâilâhe illallah." (KÜTÜB-İ SİTTE /2438) Ezan Duası Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Kim ezanı işittiği zaman: Ey şu eksiksiz davetin ve kılınacak namazın rabbi Allahım! Muhammed'e vesîleyi ve fazîleti ver. Onu, kendisine vaadettiğin makâm-ı mahmûda ulaştır, diye dua ederse, kıyamet gününde o kimseye şefâatim vâcip olur."Okunuşu: "Allahumme Rebbe hazihi'd-da'veti't-tamme. Vesselatil kâimeti ati Muhammedenil vesilete vel fazilete ved-dereceter-refîate. Vebashu makamen Mahmudenillezi veadteh. İnneke lâ tühlifü'l-mîâd." |
Ezan okuyanın ve dinleyenin dikkat etmesi gerekenler Ezan okuyanın dikkat edeceği hususların yanında dinleyenin de uyması gereken hususlar vardır:
"Allahumma Rabbe hezihi'd-da' vati't-tamme ve's-salati'l-kâime âti seyyidina Muhammeden el-vesilete ve'l-fazilete ve'd-dereceti'r-rafiati'l âliye ve'b-ashû makamen mahmuden ellezi vaadtehu inneke la tuhlifu'lmi'ad." "Ey bu üstün çağrının ve hazır namazın Rabbi olan Allahım! Muhammed 'e vesileyi, fazileti ve yüksek dereceyi ihsan et. Onu kendisine vadetmiş olduğun övülmüş makama eriştir. Zira sen vaadinden dönmezsin." Bunların dışında ezan hakkında şu hususları belirtelim:
|
Ezan Duası Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Kim ezanı işittiği zaman: Ey şu eksiksiz davetin ve kılınacak namazın rabbi Allahım! Muhammed'e vesîleyi ve fazîleti ver. Onu, kendisine vaadettiğin makâm-ı mahmûda ulaştır, diye dua ederse, kıyamet gününde o kimseye şefâatim vâcip olur." Okunuşu: "Allahumme Rebbe hazihi'd-da'veti't-tamme. Vesselatil kâimeti ati Muhammedenil vesilete vel fazilete ved-dereceter-refîate. vebashu makamen Mahmudenillezi veadteh. İnneke lâ tühlifü'l-mîâd |
Ezanın Manası Ezanın kelimeleri yedidir: 1- Allahü ekber: Allahü teâlâ, büyüktür. Ona bir şey lazım değildir. Kullarının ibadetlerine de muhtaç olmaktan büyüktür. İbadetlerin, Ona faydası yoktur. Bunu, zihinlerde iyi yerleştirmek için, bu kelime, dört kere söylenir. 2- Eşhedü en la ilahe illallah: Kibriyası, büyüklüğü ile ve kimsenin ibadetine muhtaç olmadığı halde, ibadet olunmaya Ondan başka kimsenin hakkı olmadığına şehadet eder, elbette inanırım. Hiçbir şey Ona benzemez. 3- Eşhedü enne Muhammeden Resulullah: Muhammed aleyhisselamın, Onun gönderdiği Peygamberi olduğuna, Onun istediği ibadetlerin yolunu bildiricisi olduğuna ve Allahü teâlâya, ancak Onun bildirdiği, gösterdiği ibadetlerin, yaraşır olduğuna şehadet eder, inanırım. 4 ve 5- Hayye alessalah, hayye alelfelah: Müminleri, felaha, saadete, kurtuluşa sebep olan namaza çağıran iki kelimedir. 6- Allahü ekber: Ona layık bir ibadeti kimse yapamaz. Herhangi bir kimsenin ibadetinin Ona layık, yakışır olmasından, çok büyüktür, çok uzaktır. 7- La ilahe illallah: İbadete, karşısında alçalmaya müstehak olan, hakkı olan ancak Odur. Ona layık bir ibadeti kimse yapamamakla beraber, Ondan başka kimsenin ibadet olunmaya hakkı yoktur |
İç Ezan Nedir? Cuma namazı için minareden okunan ezan. Cuma Ezanı da denir Diğer namazlarda yalnız bir ezan okunmasına karşılık Cuma namazlarında iki ezan okunur İkinci ezan, Cuma'nın sünnetinin kılınmasından ve imamın minbere çıkmasından sonra, hutbeden önce okunur. İlk ezanın minareden okunmasına karşılık, ikinci ezan cami içinde okunur. Bu nedenle bu ezana "iç ezan" da denir. Hz. Peygamber ile Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer dönemlerinde Cuma namazlarında da diğer namazlarda olduğu gibi tek ezan okunurdu. Hz. Osman, halifeliği sırasında cemaatin çoğalması ve bazı kimselerin hutbeye yetişememesi nedeniyle evinin üzerinden bir ezan daha okunmasını emretti. Böylece ilk ezanı duyanların camide toplanmaları ve hutbeye yetişmeleri sağlandı Hz. Osman'ın bu uygulaması daha sonraki dönemlerde gelenekleşti. İsnaaşeriyye mezhebinin bid'at olarak niteleyip haram saydığı iç ezanın meşrutiyeti hakkında Sünnî Mezhepler arasında bir tartışma görülmez. Fakat bu ezanın Cuma'nın haram vaktini belirleyip belirlemediği konusunda farklı görüşler öne sürülür Kur'an'ın "Ey iman edenler, Cuma günü namaz için çağrıldığınız zaman Allah'ı anmaya koşun, alış-verişi bırakın. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır" (el-Cum'a, 62/9) buyruğunca Cuma ezanı ile namazın bitimi arasındaki süre içinde herhangi bir ticari ya da başka bir sözleşme yapılması haramdır. Tüm mezhepler bu konuda görüş birliği içindedirler. Ancak Cuma için iki ezanın okunması, ayette sözü edilen "çağrı"nın hangi ezan olduğu konusunda iki görüşün ortaya çıkmasına neden oldu Hanefî bilgilerin bazılarına göre alışverişin tahrimen mekruh vaktini belirleyen "çağrı" ilk ezandır. (ibn Âbidin, Reddü'l-Muhtâr, V, 101). Bazı Hanefi bilginleri imamın Hutbeye çıktığı ve önünde iç ezân okunduğu vakit, alışverişin yasak olduğu vakittir demişlerdir (Kâsânî, Be'dâyîu's-Sanâyi, I, 269)a Âyetteki "çağrı"dan (nida) maksat duyurudur (i'lâm) Cuma duyurusu ilk ezanla yapılmış olduğu için "Allah'ı anmaya koşun, alışverişi bırakın" buyruğuna uymak gerekli olur Bu nedenle ilk ezanla birlikte tüm sözleşmelerin yapılması tahrimen mekruh olur. Cuma vaktinde alışveriş ve diğer muamelelerin yapılmasının yasaklanma nedeni, bunların insanları Cuma namazından alıkoymasıdır. İç ezanın yasak vaktin belirleyicisi kabul edilmesi durumunda birçok insanın hutbeye yetişmesi tehlikeye düşecektir. Nitekim ilk ezanın konuluş gerekçesi de bu tehlikedir. Mâlikî, Şafiî, Hanbelî ve İsnaaşeriyye mezheplerine göre ilk ezan yasak vaktin belirleyicisi değildir. Bu görüşün başlıca dayanağı, ilk ezanın Hz. Peygamber zamanında olmamasıdır. İlgili ayetin tefsirinde İbn Ömer ve Hasan Basri'den gelen, "İmam minbere çıktığı ve karşısında ezan okunduğu zaman halk Cuma için çağrılmış olur" rivayeti ve benzeri haberler de bu görüşün diğer delilleri arasında yer alır. Ancak bu yasaklama yalnız Cuma namazı ile yükümlü olanları kapsamına almaktadır Cuma namazı kılmakla yükümlü olmayan kadın, çocuk yolcu ve gayr-i müslimler kendi aralarında cuma vaktinde alışveriş yapabilirler (ibn Âbidîn, Reddü'l Muhtâr, V, 101) Ahmed ÖZALP |
Ezan Ezan, İslam dininin sesi, Allahu Zülcelal’e kulluk yapmaya davetin sembolüdür. Allahu Zülcelal bir ayet-i kerime de şöyle buyurmuştur; “Namaza çağırdığınız zaman, onu eğlence ve alaya alırlar. Bu (davranışları) onların akıllarını kullanamayan bir topluluk olmasındandır.” (Maide; 58) Onun için Allahu Zülcelal’e kulluk yapmaya çağrı olan ezana icabet etmek, kurtuluşun bir basamağıdır. Hz. Peygamber (a.s.v) bir Hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur; “Namaz için ezan okunduğunda, şeytan ezanı işitmemek için yellene yellene kaçar. Ezan bitince tekrar gelir. Namaz için kamet getirilince, yine arkasını dönüp kaçar. Kametin sonunda tekrar gelir. Kişi ile nefsi arasına girerek, şunu hatırla, şunu hatırla... diye namaz öncesi akılda olmayan şeylerle vesvese verir de adam, kaç rekat kıldığını bilemez.” (Buhâri, Müslim) Ezanın Hükmü; Ezan, Vacip kuvvetinde bir müekked sünnettir. Müslümanlığın da en büyük alametlerinden birisidir. Hanefi mezhebine göre, Namaz kılan kimse, kazaya kalmış olan namazlarını kılarken de ezan okur ve kamet getirir. Eğer bir kimsenin bir çok kaza namazı varsa ve bunları arka arkaya kılıyorsa, birincisi için ezan okur ve kamet getirir. Bundan sonrakiler için serbest olup, isterse hem ezan okur, hem de kamet getirir. İsterse yalnızca kamet getirir. Ama her namaz için ayrı ayrı ezan okuyup kamet getirmek daha iyidir. Beş vakit için ezan ve kameti terk etmek mekruhtur. Şafii mezhebine göre, Kaza borcu olan kimse, onları kaza etmek istediğinde sadece ilk namaz için ezan okumalı, ondan sonraki her namaz için kamet getirmelidir. Hanefi mezhebine göre kadınların namaz için ikamet getirmeleri mekruhtur. Şafii mezhebine göre ise, kadınların namaz için ikamet getirmeleri müstehaptır. Hz. Peygamber (a.s.v) bir Hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur; “İnsanlar eğer ezan okumak ve birinci safta namaza durmanın ecrini bilselerdi, bunları yapabilmek için kur’a çekmekten başka yol bulamazlardı.” (Buhâri, Müslim, Tirmizi, Nesâi) Hz. Peygamber (a.s.v) başka bir Hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur; “Koyunların arasında veya çölde bulunduğunuz zaman, namaz için yüksek sesle ezan okuyun, çünkü; müezzinin sesini duyan insanlar, cinler ve diğer varlıklar onun için kıyamet gününde şahidlik yapacaklardır.” (Ebu Davud, Nesâi, İbn-i Mâce) EZANIN MÜBAREK SÖZLERİ: Allahu Ekber, Allahu Ekber, Allahu Ekber, Allahu Ekber, Eşhedü en lâ ilâhe illallah, Eşhedü en lâ ilâhe illallah. Eşhedü Enne Muhammeden Resülullah, Eşhedü Enne Muhammeden Resülullah. Hayye ala’s-salâh, Hayye ala’s-salâh Hayye ale’l -Felah, Hayye ale’l -Felah Allahu Ekber, Allahu Ekber Lâ ilâhe illallah Ezana İcabet Nasıl Olur; Ezan ve kameti işiten birinin, ezan kametin sözlerini tekrar etmesi ile olur. Ancak; “Hayye ale’s-Salâh” ve “Hayye ale’l-Felâh” sözlerini duyunca “La havle ve la kuvvete illa billa hil aliyyil âzim” denir. Sabah namazında müezzin “Es-salâtü hayru’n mine’n-nevm” dediği zaman “Sadakte Barakte” denir. |
Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi & MsXLabs.org Ezan Müslümanları beş vakit namaza çağırmak için ve bazı istisnai hâllerde, cami minarelerinden yüksek sesle okunan çağrı. Tamamı yedi cümle olan ezanı okuyan kişiye müezzin denir. İlk ezan, Bilâli Habeşi tarafından Medine'de okundu. Sahabelerden Abdullah bin Zeyd-el-Ensari; rüyasında yeşil giymiş birini gördüğünü ve bu kişinin kendisine, namaz vakitlerini bildirmek için okunacak bazı cümleler ezberlettiğini söyledi. Bu olayı Muhammet Peygamber'e anlattı. Peygamber, bu cümleleri Bilâl'e öğretmesini ve ezanı Bilal'in okumasını söyledi. Bilâl, oldukça yüksek bir evin damına çıkarak bugünkü kelimeleriyle ezanı okudu. |
Ezan (Arapça: أَذَان), İslam dininde namaz vaktinin geldiğini insanlara bildirmek için yapılan çağrıya verilen isimdir. Ezân-ı Muhammedî olarak da adlandırılır. Sözlük anlamı bildirmek demektir. Ezan okuyan kişiye müezzin denir. İlk ezan 622 yılında okundu. Ezan'dan önce müslümanları namaza çağırmak için çeşitli yöntemler kullanılmaktaydı. Sabit bir yöntemde karar vermek üzere Muhammed'in de katıldığı istişare toplantılarında ortak bir karara varılmamış olup daha sonraları sahabeden bazı kimselerin (Abdullah bin Zeyd) gördükleri rüyalar sonuncunda mevcut ezan kullanılmaya başlanmıştır. Muhammed'in emriyle ilk ezan Bilal-i Habeşi tarafından okunmuştur. Ezan ile ilgili Kuran-ı Kerim'in Maide ve Cuma surelerinde çeşitli ayetler mevcuttur |
Ezan Ezan İslam dininde namaz vaktinin geldiğini insanlara bildirmek için yapılan çağrıya verilen isimdir. Ezân-ı Muhammedî olarak da adlandırılır. Sözlük anlamı bildirmek demektir. Ezan okuyan kişiye müezzin denir. Tarihçe İlk ezan 622 yılında okundu. Ezan'dan önce müslümanları namaza çağırmak için çeşitli yöntemler kullanılmaktaydı. Sabit bir yöntemde karar vermek üzere Hz. Muhammed'in de katıldığı istişare toplantılarında ortak bir karara varılmamış olup daha sonraları sahabeden bazı kimselerin (Abdullah bin Zeyd) gördükleri rüyalar sonuncunda mevcut ezan kullanılmaya başlanmıştır. Hz. Muhammed 'in emriyle ilk ezan Bilal-i Habeşi tarafından okunmuştur. Ezan ile ilgili Kur'an'ın Maide ve Cuma surelerinde çeşitli ayetler mevcuttur. Okunuşu Bir namaz için daha vakti gelmeden ezan okumak İslam fıkhına göre caizdir. İslam dininde genel kabule göre ezan okurken kıbleye yönelinir. Müezzin, Hayya ales-salah derken sağ tarafa, hayya alel-felah derken sol tarafa döner. Ezanda sesin yükselmesine yardımcı olsun diye iki parmağın uçları ile iki kulağın tıkandığı gözlenir. Ezanda, her cümle arasında bir bekleme yapılır. İkinci cümlelerde ses biraz daha yükseltilir. Buna teressül, irtisal denilir. Araplardan farklı olarak Türk`lerde ezan her vaktit farklı bir makamda okunur. Buna göre; Sabah Ezanı: Sabâ, Dilkeşhâveran makamında Öğle Ezanı: Rast, Hicaz makamında İkindi Ezanı: Hicaz makamında Akşam Ezanı: Segah makamında Yatsı Ezanı: Uşşak, Bayatî, Nevâ makamında okunur. Sabah namazından önce verilen salâ da Dilkeşhâveran makamından söylenir. Türkiye'de Ezan İlk Türkçe Ezan 3 Şubat 1932'de Hafız Rıfat Bey tarafından Fatih Camii'nde okunmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 18 Temmuz 1932 tarihli bir genelgesi ile de ezanın sadece Türkçe okunmasına karar verilmiştir. Uygulama 16 Haziran 1950 tarihinde kabul edilen kanuna kadar sürmüş olup, bu kanun ile ezanın okunmasında kullanılacak dil serbest bırakılmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 18 temmuz 1932 tarihli genelgesinden sonra 18 yıl Türkçe ile okundu. |
NESİLDEN NESİLE BEŞ VAKİT EZAN NESİLDEN NESİLE BEŞ VAKİT EZAN Beş vakit ezan ilahi davettir. Müezzinle bir tekrarlayacaksın. Beş vakit ezan namazda sünnettir Tevhidi dille tekrarlayacaksın. Beş vakit ezan aleni şekilde. Asla mazeret bulamayacaksın. Beş vakit ezan anlaşılır dilde Anlamamış hiç olamayacaksın. Beş vakit ezanın nihayetinde. Namaz kılıp rahatlayacaksın. Beş vakit farzda secde ettiğinde. Kul olduğunu ispatlayacaksın. Beş vakit ezanda ruhu Bilal’in. İlk anki ezanı yaşayacaksın. Beş vakit ezan da İslam idealin Nesilden, nesile taşıyacaksın Beş vakit ezanda yapılan ısrar. Şahadeti unutmayacaksın. Beş vakit ezanda bulunan esrar Farz namazını kaçırmayacaksın. Beş vakit ezanı anlamayana Orhan tatlı dille anlatacaksın. Beş vakit ezana anlam takana Islahı için dua yapacaksın. Orhan Afacan İzmir-2014.12.14-Maide-58 EZÁN-I MUHAMMEDÍ´NÍN KELÌMELERÌ Ezanın Sözleri Nasıldır? Ezanın sözleri ve bu sözlerin kısaca mânaları şöyledir Allâhu Ekber Allâhu Ekber. اللّهُ اَكْبَرُ اللّهُ اَكْبَرُ Allâhu Ekber Allâhu Ekber. اللّهُ اَكْبَرُ اللّهُ اَكْبَرُ Eşhedü en lâ ilâhe illâllah اَشْهَدُ اَنْ لا اِلَهَ اِلاَّ اللّهُ Eşhedü en lâ ilâhe illâllah اَشْهَدُ اَنْ لا اِلَهَ اِلاَّ اللّهُ Eşhedü enne Muhammeder-Resûlüllah اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدَاً رَسُولُ اللّه Eşhedü enne Muhammeder-Resûlüllah اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدَاً رَسُولُ اللّه Hayye ale's-Salâh حَىَّ عَلَى الصَّلاةِ Hayye ale's-Salâh حَىَّ عَلَى الصَّلاةِ Hayye ale'l-Felâh حَىَّ عَلَى الْفَلاحِ Hayye ale'l-Felâh حَىَّ عَلَى الْفَلاحِ Allâhu Ekber Allâhu Ekber اَللّهُ اَكْبَرُ اللّهُ اَكْبَرُ Lâ ilâhe illâllah لا اِلَهَ اِلاَّ اللّهُ GÜNDE BEŞ DEFA MİNAREDEN DIŞA BEŞ DEFADA kaamet olarak namaz için okunur.İslamin ilk şartı şehadet böyle ezanla 10 defa tekrarlanır.Namaz kılmayıpta ezanı dinleyen ve tekrar eden imanın ilk şartını duyduğu ezanla tazeler.Namaz kılyorsa kaametle imanını yine 10 defa tazeler.Yani ezanı tekrar eden beynamaz imanlı -şehadetle ölürse cennete gidr.Ancak namaz vs. sorumludur vs. |
Saat: 01:37 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık