Alet Nedir? 1 ek ALET-ti a. (ar. alet). 1. Bir işte, bir işlemde kullanılmak üzere yapılmış nesne; işlevine, kullanımına göre belirlenen nesne (genellikle bir tamlayanla kullanılır); araç, aygıt: Alet kutusu. Tarım aletleri Ölçme aleti Elektrikli ev aletleri. 2. Bir kimseyi (bir şeye) alet etmek, o kimseyi kendi çıkarı için kötü bir işte aracı olarak kullanmak: Beni bu işe alet etme. Birini emellerine alet etmek. 3. (Bir şeye, bir kimseye) alet olmak, kötü bir işe ya da kimseye bilerek ya da bilmeyerek aracılık yapmak: Kimseye alet olmak istemiyorsan, aklını kullan. Düşmana alet olmak. 4. Tkz. Erkeklik organı. 5. Alet edevat. aletler —Havc. Aletle yaklaşma, görüş uzaklığı kötü olduğunda aletle yapılan inişin bir evresi: bu evrede pilot pisti görünceye kadar güdüm sisteminin (ILS ya da radar) verdiği bilgilere göre davranır. —isi. huk. Âlet-i cârihe, kesici, delici, yaralayıcı ve paralayıcı her türlü alet: kılıç, kama, süngü, mızrak vb. —Marangl, Alet yuvası, tablanın arka kenarında, tezgâh boyunca bırakılan boşluk. (Tabla kalınlığına eşit derinlikte, yaklaşık 20 cm eninde bir yuvadır. Çalışma sırasında aletler buraya yerleştirilir; talaşları kolayca boşaltmak için yuvanın bir ucuna dışarı doğru eğik bir takoz konur.) —Teknol. Tablo aletleri - TABLO Kaynak: Büyük Larousse |
Alet bir işi yapmayı kolaylaştıran her türlü eşyadır Bir çekiç de alettir otomobil de. alet Bir el işini yada mekanik bir işi yapmak için yapılmış özel nesne Bilimadamları eskiden sadece insanlarınalet, kullanabildiklerini düşünüyorlardı. Ancak sonradan anlaşıldı ki pekçok hayvan da işlerini görecek eşyalardan faydalanabiliyor. |
Alet işler el övünür çokluk, şeref, övünme, işi yapandan başkasına ait olur. |
Alet
|
alet ingilizcesi 1. tool, implement, instrument, device. 2. apparatus, machine. 3. instrument, means, agent. 4. anat. organ. – edevat tools, implements. – etmek /ý/ to use (a person), make a tool of. – olmak /a/ to be an instrument (to), lend oneself (to), act as a stooge (for). |
alet isim (a:let) Arapça 1 .Bir el işini veya mekanik bir işi gerçekleştirmek için özel olarak yapılmış nesne. 2 .Bir sanatı yapmaya, uygulamaya yarayan özel araç, aygıt: "Hafif sesli bütün aletleri susturup davulu sabaha kadar vurdurmak istiyorum."- F. R. Atay. 3 .teknik Bir makineyi oluşturan ve işlemesine yardım eden parçalardan her biri. 4 .mecaz Hoş görülmeyen bir işe yardımcı veya aracı olmayı kabul eden kimse, maşa: "Birtakım teşebbüslerini gerçekleştirmesi yolunda onu bir alet gibi kullanıyor."- Y. K. Karaosmanoğlu. Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
|
Saat: 02:19 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık