Arama

Wolfgang Amadeus Mozart - Tek Mesaj #4

buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
16 Şubat 2012       Mesaj #4
buz perisi - avatarı
VIP Lethe
Ad:  Wolfgang Amadeus Mozart4.jpg
Gösterim: 1190
Boyut:  46.9 KB

MOZART'IN SANATI


Pek çok bestecinin ürünlerini, yaşamı içinde zamandizinsel dönemlere ayırarak inceleriz: Gençlik, orta yaş ve olgunluk dönemleri gibi. Ve nice bestecinin 35 yaşına dek geçen zamanını ancak gençlik dönemi olarak ele aldığımızı düşünürsek, 35 yaşında ölen Mozart'ı belki de hep genç kabul etmemiz gerekecektir. Bu nedenle "çocukluk", ilk gençlik yılları derken orta yaşına bile değinmeden, birdenbire "son yılları" diye bir ayrım yapmaktayız. Belki ancak son üç yılı için daha bir derinleşen felsefesinden, yer yer daha fazla kendini gösteren melankolik renklerinden söz edilebilir. Mutlu, mutsuz, sevdalı, tutkulu, düşkün, yoksul, borçlu, hastalıklı, her ortamda aynı düzeyde, aynı nitelikte müzik üretmiştir.

Gerek çocukluk yıllarında, gerekse erişkin döneminde yalın ve nükteli anlatımı, güçlü ritmik yapısı ve bu coşkunun altına gizlediği derin, koyu bir felsefe, müziğinin özellikleri olmuştur. Mozart'ın melankolisi, karamsarlığı ne Çaykovski'ye benzer, ne Chopin'e ne de Beethoven'a. Kendini iyice gizlemiş bir hüzündür bu, ama en yaşam dolu pasajların altında bile sezilir. On dört yaş ürünü bir senfoni ile ölüm döşeğindeki Reqıtiem'i, benzer yalınlıkla derin düşünceyi bir arada taşır. "Bu besteci bir delikanlı kadar genç, bir yaşlı kadar bilgedir. Hiçbir zaman yaşlanmaz, modern de olmaz. Gömülebilir, fakat hep canlı kalır.".

Mozart her müzik biçimi için örnekler vermiş ve her biçimi kusursuzluğa ulaştırmıştır. Çağdaşları onu karmaşık duygularla yüklü bulmuşlar, anlaşılması zor olarak nitelemişlerdir. Çevresindeki soylular, önceki Rokoko akımının hafif ve yüzeysel deyişine alışık olduklarından, Mozart'ın derin düşüncesini anlayamamış, çağının ötesinde yaşadığını kavrayamamışlardır.

Çağdaşları Mozart'ı, doğayı betimlemediği, yaklaşmakta olan Romantik akımın doğaya övgüsüne kapı açmadığı için de eleştirirler. Oysa Mozart, kuş sesi, deniz uğultusu, fırtına izlenimi duyurmasa da insan doğasını yansıtmıştır müziğine. 1915'ten sonra ruhbilimsel araştırmalar geliştikçe Mozart'ın müziğindeki insan doğası, daha iyi görülür olmuştur. Mozart, insan doğasını acımasızca eleştiren bir ruhbilimci olarak nitelenmiştir. İnsanoğlunun kalbindeki sevgiyi en duyarlı biçimde işleyen, sonraki kuşaklara bir sevgi kozası bırakan bir bestecidir o.

Mozart, Klasik kalıbın öz ve biçim dengesini özenle korur. Fransız Rokoko akımının zarif, güleç ve süslü anlatımım; Mannheim Orkestrası'nın dengeli çalgı birleşimini, İtalyan şan geleneğindeki güzel şarkı söyleme (bel canto) anlayışını, Alman edebiyatından esinli Fırtına ve Gerilim akımının içedönük karamsarlığını, Bach ve Handel'in Barok birikimi ile birleştirmiş ve bütün bunların üstüne kendi dehasını eklemiştir. Haydn ile birlikte büyük senfoni biçimini yerleştirir. Opera dünyasına yeni kapılar açar. Kuvartet ve konçerto dağarcığını klasikleştirir ve gelenekselleştirir. Operalarıyla, opera tarihinde yeni bir dönem açar. Mozart, Haydn'ın olgun dönem müziğine, Beethoven'a, Schubert'e, Mendelssohn'a Brahms'a ve günümüze dek pek çok besteciye ışık tutmuştur.

Mozart'ın yapıtları zamandizinine ve temalarına göre bir Avusturyalı bilim adamı ve Mozart hayranı olan Ludwig von Köchel (1800-77) tarafından derlenmiştir. Örneğin, son yapıtı Requiem'deki Köchel sayısı £.626 olarak gösterilir.

MOZART'IN OPERALARI


18. yüzyılın ciddi İtalyan operası, uzak zamanların yüce kahramanlarını konu ederken, gülünçlü İtalyan operası da gündelik yaşamın sıradan saçmalıklarını sahneye getirmektedir. Tüm karakterleri bir araya toplayıp birbirlerine karşı şarkılarını söyletmek, komik operanın bir yöntemidir. Mozart da bu yöntemi Figaro'da kullanır. Mozart'ın temel tutkusu operalarında yatar. Daha on bir yaşında bestelediği okul operalarında, on iki yaşındaki Latince komik operasında deneyimli bir besteci ataklığı göstermiştir.

Bastien una Bastienne, on iki yaşında yazdığı ilk şarkılı oyundur, Almanca olduğu halde bir Fransız metnine dayanır. Bestecinin opera alanındaki yapıtları, İtalyan ve Alman operaları olarak iki gruba ayrılır. Yalnız dil olarak değil, stil olarak da ülkelere göre yazılmıştır. Sihirli Flüt ve Saraydan Kız Kaçırma onun Alman operalarıdır. Almanya'da ve Avusturya'daki dinleyicilere kendi dillerinde bir eğlence sunmak amacını gütmüştür. Bu yapıtlarda reçitatif yerine müziksiz konuşmalar kullanır.

Idonıeneo (1781), Mozart'ın operada olgunluğa yöneldiği ilk adımdır. Gluck'un reformcu tarzında korolar, az sayıda reçitatif, soylu melodik aryalar, bale, toplu solistler, orkestraya özgü parçalar ve dramatik bir etkinlik sergiler. Ciddi opera geleneği izlense de Mozart'ın gündelik yaşamdan seçtiği tipler, inandırıcı karakterler oluşturur. Figaronun Düğünü (1786) için, tarih boyu yazılmış en gülünçlü ve akıcı opera olduğu söylenir. Dört böİümlük buffa (hafif, soytarı işi) operada zeki bir metin üstüne köpük gibi zarif bir müzik yerleşir. Don Giovanni (1787), Prag'da Mozart için yazılmış bir tiyatro yapıtıdır.

Drama giocoso olarak bilinen bir çeşit gülünçlü operanın ciddi karakterlerde sunul-masıdır. Sonunda yaşayan karakterlerin sahne önüne gelip dinleyiciye kıssadan hisse vermeleri ortaçağdaki ahlak oyunları'nı andırır. Solistlerin ciddi tavrının ardında akan güleç müzik iki ortamı birleştirir. Cosifan tutte (1790), Figaro'nun Düğünü ve Don Giovanni gibi, şair Lorenzo da Ponte'nin işbirliği ile gerçekleşir. Sihirli Flüt (1792) bir İngiliz pandomimi havasındadır. Sahnede iyi ve kötünün kişileştirilmesi yine ahlak piyeslerini anımsatır. Sıradan insanın üstündeki doğaüstü güçlerin etkinliği sergilenir.

Viyana soylularına sunulan renkli bir peri masalıdır bu: Eski Mısır'da İsis ve Osiris piramitlerinin yakınında geçer. Almanca oluşu Viyanalılara gerçek-gerçeküstünün birleşimini daha iyi anlatmak içindir. Reçitatiflerin yerini müziksiz konuşmalar alır. Bir taşlama, comedie burlescjue havasındadır. Bu operada halk ezgileri, popüler şarkılar, marşlar, hünerli bir koloratur soprano ve glockenspiel gibi bir çalgı kullanılarak renkli bir ortam yaratılmıştır.

Mozartın Eserleri

Wolfgang Amadeus Mozart operaları değişik tiplerle 22 tane müzikli dramı kapsamaktadır. Bunlara gençliğinde yazdığı ve diğer bestecileri taklitten ileri gitmeyen küçük çapta eserlerden yetişkinliğinde ortaya çıkardığı tam tekmil opera olarak hazırladığı müziksel anıtlara kadar değişiklik gosterir. Bu eserlerden üçü tamamlanmadan kenara bırakılmıştır ve bestecinin ölümünden çok sonra oynanmıştır. Yetişkinlik çağı eserleri opara sanatının klasikleri sayılmaktadır. Bu nedenle bugün dünya opera sahnelerinden hiç eksik olmadan oynanmakta ve her zaman seyirciler tarafından tutulup sevilmektedir.

Operaları: “Apollo et Hyacinthus” (1767), “Bastien ve Bastienne” (1768), “La Finta Semplice” (1768), “Mitridate” (1770), “Ascanio in Alba” (1771), “İl Signo di Scipione” (1772), “Lucia Silla” (1772), “La Finta Giardiniera” (1775), “İl re Pastore” (1775), “Zaide” (1780), “İdomeneo” (1781), “Saraydan Kız Kaçırma” (1782), “Loca de Cairo” ve “La Sposo Delluso” (1783), “Tiyatro Müdürü” (1786), “Figaronun Düğünü” (1786), “Don Juan” (1787), “Cosi Fan Tutte” (1790), “Sihirli Flüt” (1791), “Titus” (1791).

Bunlardan başka ses için kırk yedi düet, terset ve kuartet, altı oratoryo ve kantat, kilise müziği için pek çok eseri vardır. Bunlar arasında on beş orkestra duası, “Requiem” motetler, hymnler ve on beş orkestra ve org sonatı başta gelir. Mozart bunlardan başka otuz sekiz “lied”, iki terset ve yirmi iki kanon bırakmıştır.

Orkestra eserleri: Kırk sekiz senfoni ki en meşhurları Re majör (1786), mi bemol majör, sol minör ve do majör “Jupiter” (1788)’dir- ; otuz üç divermenti ve serenad, yirmi dokuz orkestra parçası, kırk bir dans.

Konçertoları: Yedi tane keman için, bir tane iki keman ve bir tane de keman ve viyola için “sinfonia konsertante”, birer tane fagot, obua, klarnet için ve bir tane flüt ve arpa için, üç tane flüt, beş tane korno için. Yirmi beş tane piyano için konçerto, birer tane de iki ve üç piyano için konçerto.

Piyano eserleri: yirmi iki sonat ve fantazi, on beş varyasyon, yirmi beş parça piyano konçertoları için kadans, dört el için sonat, varyasyon ve füg.

Oda müziği eserleri: Kırk beş piyano ve keman için sonat ve varyasyon, sekiz tane piyanolu trio, iki tane piyanolu kuartet, üç tane yaylı sazlar triosu, yirmi sekiz tane yaylı kuarteti; iki flütle, bir obuayla, yedi yaylı kentet ve klarnet kenteti.

Mozart’ın bütün eserleri Dr. Ludwig Köchel tarafından kronolojik olarak sıralanmış ve numaralandırılmıştır.

Klasik dönemde kuşkusuz Türk adını müzikte en çok duyuran besteci Mozart’tır. Sonat, konçerto, opera ve balelerinde Türk vurma çalgılarını ya da renklerini kullanmıştır. 1775’de yazdığı “Türk Marşı” ile 1782’de yazdığı “Saraydan Kız Kaçırma” operası bunların içinde en ünlüleridir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 0 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 5 Aralık 2016 01:40
In science we trust.