Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
20 Kasım 2007       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Rüzgâr Nedir?


Atmosfer basıncı farklarından ve yer kürenin değişik bölgeleri arasındaki sıcaklık farklarından kaynaklanan hava hareketidir. Havanın hareket etmesine kara ve hava sıcaklığındaki değişmeler neden olur.Sıcaklık farkları, yüksek, alçak basınç alanlarının doğmasına yol açar.Sıcak bölgelerde alçak basınç, soğuk bölgelerde yüksek basınç alanları oluşur.Bu iki bölge arasında basınç farkının oluşması sonucu hava yer değiştirerek yüksek bölgelerinden alçak basınç bölgelerine doğru hareket eder. Havanın bu hareketinin adı olan rüzgârın hızı, havanın hareket hızına bağlıdır. Bu hız saniyede metre ve saatte kilometre olarak açıklanır. Bir yerde, rüzgârın hızlı esmesi, hava olaylarının şiddetli bir biçimde geliştiğini gösterir. Hızla esen rüzgârın yıkıcı etkisi bu başlangıçtan ileri gelir.1m/sn hızla esen rüzgârın 1 metrekarelik bir yüzeyde yaptığı basınç 0,0756 kg.dır. Hızı anometre ile ölçülür. Hızını tahmin edebilmek içinse botor ölçeği (Beaffort scale) kullanılır. Rüzgâr hızları haritalarda knot ölçülerine göre eşpız izotaş eğrileri ile gösterilir. Yönü ve hızı çoğu zaman birlikte gösterilir. Bir bölgenin belirli bir süre içinde aldığı rüzgâr ve onun şiddetini göstermek için, istasyonu gösteren küçük bir dairenin çevresine her yöndeki rüzgâr, okun boyu esiş sayısına, kanatçıkların sayısı da rüzgâr şiddetine göre alınmak yoluyla çizilir.

Bu tip diyagramların çeşitleri vardır ve bunlara rüzgârgülü diyagramları denir. Belirli bir yöndeki rüzgârların ortalama hızları ile o rüzgârların esiş sürelerinin çarpılmasına ortalama rüzgâr hızı bulunur. Bunlardan da rüzgâr sürekliliği ve rüzgârın akım çizgileri belirlenir. Rüzgârların yönleri zaman zaman değişir. Bu değişmeler hava koşullları bakımından önemli etkiler yapar. Bu nedenle hangi yönde ne kadar estiği önemlidir. Eşiş sıklığına o rüzgârın frekansı denir. Frekans adı gecen rüzgârın esme süresi yada sayısının belirli zaman ölçülerine göre (gün, ay, yıl) yüzde oranı ile belirtilir. Rüzgâr sürekliliği ise belirli sürelerde belirli rüzgârların estiğini göstermek iç in kullanılır. Rüzgârlar yüksek başıçlarda esmelere göre onları harakete geçiren kuvvetin yönü eş basınç (izobar) eğrilerine diktir. Bu kuvvete bara motrek gradyan denir. Barometrik garadyanın etkisi altında kalan rüzgârlara da barostofik ya da gostrofik rüzgârları adı verilir.

Dünyada, dönen bir küre olduğu için rüzgârlar eşişleri sırasında Kuzey yarı kürede sağa Güney yarı sola saparlar. rüzgârları saptıran bu güce koriyolis etkisi denir.

Rüzgârlar yere yaklaştıkça sürtünme etkisiyle hızları azalır. Buna bağlı olarak koriyolis etkisi zayıflar. Bu rüzgârlara yarı sapmış rüzgârları adı verilir. Sapma olayı siklon alanındaki alçalıcı hava hareketlerinin burgaç durumunu olmasına neden olur. Bu nedenle alçak basınç alanlarının haritasında çevreden merkeze doğru yaklaşan havada kuzey yarı kürede saat göstergesinin tersine güney yarı kürede saat göstergesinin hareketine uygun bir dönüş, yüksek basınç alanlarının haritasında cevreden merkeze doğru uzaklaşan havada, Kuzey yarı kürede saat göstergesi hareketine uygun güney yarı kürede gösterge hareketinin tersine bir dönüş görülür. Siklon ve anti siklonlardaki bu dönüş hareketi genellikle gözle görülmez. Çünkü havanın hareketinin çapı yüzlerce km’dir. Ancak küçük ölçülü siklonlarda torna dolar ve hortumlarda görülür.

Rüzgârın yere yüzüne sürtünmesini hızı azaltır ve sapma azaldığından sürtünme yoluyla yönü de değişir. Rüzgârların yeryüzünde yavaş, 500-600 m yükseklerde daha hızlı esmesinin nedeni yükseklerde sürtünme yoluyla rüzgârın hızının azalmasından meydana gelir. Rüzgârın bulunulan yere doğru geldiği yere rüzgârın yönü denir. Bu yön coğrafi yönlerle kuzey, batı rüzgârı vb biçiminde belirtilir. Türkiye’de rüzgâr yönleri dört grupta toplanır v harfle ifade edilir. Bunlar; s güney (kıble) e doğu, n kuzey (yıldız) ve batı olarak belirtilir. Ara yönler ise se keşişleme, ne poyraz, nw karayel ve lodostur. Rüzgâr yönleri genellikle pusuluların ana ve ara bölümleri olan 16 yön boyunca açıklanır. Rüzgârın yönü, rüzgârgülü ile belirtilir. Rüzgâr, genel olarak adlandırıldığı gibi yerel adlarda alırlar. Bunlar genelde denizcilikte kullanılır. Karadeniz’de kuzeyden esen rüzgârlar yıldız, Ege Denizi’nden esenler etezyen adını alır. Rüzgârlar kendilerini oluşturan hava kütlelerinin özelliklerine göre sıcağı ya da soğuğu getiriler. Karadan denize doğru esen rüzgârlar dalgalar oluşturur. Özellikle yönleri açık denizden karaya doğru esen rüzgârlar fırtınayı oluşturur. Hava alanlarında rüzgâr yönlerini belirlemek için rüzgâr torbaları kullanılır. İki uçu delik bir kumaş borudan oluşan bu torbalar rasat amacından çok uçuş yapan pilotlara rüzgârın yönünü gösterir.

Atmosferi canlandıran hava hareketleri bütünü büyük çaplı olarak ele alırsa düzenli bir görünün sergilerler. Yeryüzündeki meteoroloji istasyonların her birinin yerine atmosfer basıncının ortalama değerini koyarak elde edilen eş basınç eğrileri haritaları bir ekvator alçak basınçlar kuşağıyla bir birinden ayrılan iki tropikal yüksek basınçlar kuşağının varlığını ve kutup bölgelerinde hiç değilse aşağı katmanlarda oldukça yüksek basınçların bulunduğunu ortaya koyarlar. Orta enlemlerde 45 60 derece bileşeni batıdan güney batıya olan rüzgârlar görünür, bular kutup bölgelerinden gelen kuzey doğu rüzgârlarıyla karşılaşınca bu bölgede tedirginlikler meydana getirir. Bu tedirginlikler basınç alandaki değişikliklerle birlikte görülür, böylece rüzgârların düzeni de altüst olduğundan atmosferdeki dolaşın şeması da bozulur. Buna karşılık musonlar, büyük ana karalarda belli aralıklarla gelişen etki merkezinden kaynaklanırlar. Anakaradan yazın denizden gelen nemli bir rüzgâr kışın karadan gelen kuru bir rüzgâr eser.

Hava basıncının yere küre üstünde gerçek dağılımı ve da oluşumu, geçici rüzgârların oluşumuna neden olur. Yeryüzünün tüm ülkelerin de az çok belirli özellikleri bulunan yerel rüzgârlar eser örneğin Akdeniz’de oluşan alçak basınç alanlarından dolayı kuzey Afrika kıyılarında batıdan doğuya esen sıcak ve cok kurak bir güney rüzgârı olan sriko; yine sıcak ve kurun rüzgâr olan bu tür bir alçak basınç alanın Nil deltasına gelmesine ya da orada ulaşmasıyla esen hamsin riode la platanın batısında yel çevrimine benzer. Şşiddetli bir rüzgâr olan pam pero Yunan takımadalarında yazları esen mevsimlik ya da yıllık rüzgârlar Adriya Denizi’nde ya da Karadeniz’de kış mevsiminde esen bir rüzgâr olan bora vb. Orta Avrupa’da kuzey Alplerin İsviçre ve Avusturya’daki vadilerinde çok iyi bilinen föhn rüzgârı da özellikle belirtilmesi bir rüzgârdır. Bu gerçekten bir rüzgârın sıra dağda her dik eşişinde ortaya çıkan olaydır. İç Anadolu’da Karapınar yöresindeki pek ibce volkanik kumların ve küllerin bulunduğu çıplak yerlerde de rüzgârın etkisi görünmüş, bunların kenarlarındaki yerlerde kaplamakta olduğu anlaşılmış buralarda son 15-20 yoldan beri ağaçlandırma yapılarak rüzgârın bu etkileri kısmen olsun önlenmiştir.
Son düzenleyen _Yağmur_; 17 Ağustos 2017 12:58