Arama

Büyük-küçük ünlü uyumu ve ünsüz yumuşamasına örnek verir misiniz?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 9 Kasım 2017 Gösterim: 72.461 Cevap: 3
darq_lowe - avatarı
darq_lowe
Ziyaretçi
21 Ocak 2009       Mesaj #1
darq_lowe - avatarı
Ziyaretçi
Büyük-küçük ünlü uyumu ve ünsüz yumuşamasına örnek verir misiniz?
EN İYİ CEVABI _KleopatrA_ verdi

Büyük Ünlü Uyumu


Bir kelimenin birinci hecesinde kalın bir ünlü (a, ı, o, u) bulunuyorsa, diğer hecelerdeki ünlüler de kalın; ince bir ünlü (e, i, ö, ü) bulunuyorsa diğer hecelerdeki ünlüler de ince olur: adım, ağız, ayak, boyun, boyunduruk, burun, dalga, dudak, duvak, kırlangıç; beşik, bilezik, gelincik, gözlük, üzengi, vergi, yüzük. Buna büyük ünlü uyumu adı verilir.
Sponsorlu Bağlantılar
Büyük ünlü uyumuna aykırı bazı Türkçe kelimeler de vardır: anne, dahi, elma, hangi, hani, inanmak, kardeş, şişman.
Büyük ünlü uyumu alıntı kelimelerde aranmaz: ahenk, badem, ceylan, çiroz, dükkân, fidan, gazete, hamsi, kestane, limon, model, nişasta, pehlivan, selam, tiyatro, viraj, ziyaret.
Birleşik kelimelerde büyük ünlü uyumu aranmaz: açıkgöz, bilgisayar, çekyat, hanımeli.
-gil, -ken, -leyin, -mtırak, -yor ekleri büyük ünlü uyumuna uymaz: akşam-leyin, bakla-­gil-ler, çalışır-ken, ekşi-mtırak, yürü-yor.
-daş (-taş) eki bazı kelimelerde büyük ünlü uyumuna uymaz: din-daş, gönül-daş, meslek-taş, ülkü-daş.
-ki aitlik eki büyük ünlü uyumuna uymaz: akşamki, yarınki, duvardaki, yoldaki, ondaki, yazıdaki, onunki.
Büyük ünlü uyumuna girmeyen kelimelere gelen ekler, kalınlık incelik bakımından son hecenin ünlüsüne uyar: adalet-li, anne-si, kardeş-lik, meslektaş-ımız, şişman-lık.
Son ünlüleri kalın sıradan olmasına karşın incelik özelliği gösteren bazı alıntı kelimeler ince ünlülü ekler alır: alkol / alkolü, hakikat / hakikati, helak / helakimiz, kabul / kabulü, kontrol / kontrolü, protokol / protokolü, saat / saate, sadakat / sa­dakatten.

Küçük Ünlü Uyumu

Küçük ünlü uyumu kuralı iki yönlüdür:
1. Bir kelimenin ilk hecesinde düz ünlü (a, e, ı, i) varsa son­raki hecelerde de düz ünlü bulunur: anlaşmak, yanaşmak, kayıkçı, ısırmak, ılıklaşmak, seslenmek, yelek, bilek, çilek.
2. Bir kelimenin ilk hecesinde yuvarlak ünlü (o, ö, u, ü) varsa bunu izleyen ilk hecede dar yuvarlak (u, ü) veya geniş düz (a, e) ünlü bulunur: boyunduruk, çocuk, odun, yorgunluk, yoklamak, vurmak, yumurta, özlemek, güreşmek, sürmek.
Küçük ünlü uyumuna aykırı bazı Türkçe kelimeler de vardır: avuç, avurt, çamur, kabuk, kavuk, kavun, kavur-, kavuş-, savur-, yağmur.
Küçük ünlü uyumu, alıntı kelimelerde aranmaz: aktör, alkol, bandrol, daktilo, doktor, horoz, kabul, kitap, konsolos, muzır, mühim, mümin, müzik, profesör, radyo, vakur.
Küçük ünlü uyumuna aykırı kelimelere getirilen ekler, kelimenin son ünlüsüne uyar: kavun-u, konsolos-luğ-u, mümin-lik, müzik-çi, yağmur-luk.
-ki aitlik eki yalnızca birkaç örnekte küçük ünlü uyumuna uyar: bugünkü, dünkü, öbürkü.
Bu ünlü düzenleri ve ilk heceyi izleyen ünlüler aşağıdaki çizelgede gösterilmiştir:
a › a, ı (bakar, alır)
o › u, a (omuz, oya)
e› e, i (geçer, gelir)
ö › ü, e (ölçü, ördek)
ı › ı, a (kılıç, kısa)
u › u, a (uzun, uzak)
i › i, e (ilik, ince)
ü › ü, e (ütü, ürkek)

ÜNSÜZ YUMUŞAMASI
İki ünlü arasında kalan sert ünsüzler yumuşar. Buna “ünsüz değişimi” denir. Elbette bu özellik, ancak yukarıda da söylediğimiz sert ve yumuşak şekli bulunan seslerde geçerlidir. Bunlar p, ç, t, k sert sessizleridir. Örneğin; “ağaç” sözcüğüne -i hal ekini getirsek, sözcüğün sonundaki “ç” sert sessizi yumuşayarak “c” olur; yani “ağacı” şeklinde yazılır.
Örnek: dolap - a > dolaba, çekiç - e > çekice, kanat - ı > kanadı, yemek - e > yemeğe
Yukarıdaki örneklerde sert sessizlerin yumuşadığı görülüyor. Ancak bu kural her sözcükte geçerli değil.
Örneğin; “Davranışları, doğruluğunun kanıtıdır.” cümlesinde altı çizili sözdeki “t” sert ünsüzü iki ünlü arasında kaldığı halde yumuşamamıştır.
Hangi sözcükte bu yumuşamanın olacağı hangisinde olmayacağı, belli bir kurala bağlanamaz. Hatta tek heceli sözcüklerin çoğunda olmazken, bazılarında olabilir. Bunu sözcüğün günlük kullanımlarını dikkate alarak anlayabilirsiniz.
Örnek: tek - i > teki, çok - u > çoğu görüldüğü gibi birincide değişim olmadığı halde ikincide olmuştur.

Dilimize Arapçadan geçen ve son hecesindeki ünlünün uzun okunduğu kelimelerde ünsüz değişimi yapılmaz.
Örnek: “Sınavda hukuku seçecekmiş.” cümlesindeki altı çizili söz buna örnektir.
Bazı sözcüklerde ise ses iki ünlü arasında kalmamasına rağmen yumuşar.
Örnek: kalp - i > kalbi, art - ı > ardı, renk - i > rengi, harç - ı > harcı
Görüldüğü gibi iki ünlü arasında kalmadığı halde “p, ç, t, k” sert ünsüzleri yumuşamıştır. Bazı sözcüklerde ise bu seslerin yumuşamadığı görülür.
Örneğin; “Sonunda işler sarpa sardı.” cümlesinde altı çizili sözcükte yumuşama olmamıştır.
Örneğin; “Zonguldak’a yerleştiklerini duydum.” cümlesinde altı çizili sözdeki “k” sert sessizi yumuşamamış ancak biz onu okurken “Zonguldağa” diye okumalıyız.

BAKINIZ
Büyük Ünlü Uyumu
Küçük Ünlü Uyumu

Son düzenleyen Safi; 9 Kasım 2017 02:00
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
21 Ocak 2009       Mesaj #2
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
1.BÜYÜK ÜNLÜ UYUMU
Türkçe’de sözcüklerde genel olarak, kalın ünlülerden sonra kalın, ince ünlülerden sonra ince ünlü gelir. Türkçe’yi başka dillerden ayıran bu temel özelliğe büyük ünlü uyumu denir. (Çocuklar, çiçekler, güzel). Bu durum, kelimenin Türkçe olup olmadığını bize gösterir.
Sponsorlu Bağlantılar

Bazı kelimeler Türkçe olduğu halde büyük ünlü uyumuna uymayabilir:
· Zamanla ses değişikliğine uğramış bazı sözcüklerde bu kurala aykırılık olabilir. Ana bu kelimeler Türkçe sayılır : kardeş (kardaş, karındaş), elma (alma), hangi (hangı, kangı), anne (ana).
· Tek heceli kelimelerde bu kural aranmaz.
· Birleşik kelimelerde aranmaz. Kelimeler birleşikken uymaz, ayrı ayrı incelendiğinde uyarsa bu tür kelimeler Türkçe’nin yapısına uygundur. Hanımeli....hanım + eli
· Kök veya gövde halindeyken büyük ünlü uyumuna uyduğu halde –yor, ki, -ken, -leyin, -imtırak, -gil eklerini aldığında kurala uymayan kelimelerde özel durumdadır. Getiri-yor, Sabah-ki, Yeşil-imtırak...
NOT : Bazı yabancı kel. Tesadüfen uyuma uyabilir. Bunun Türkçe olup olmadığını diğer kurallara bakarak karar vereceğiz. (Cennet : Türkçe’de kel. –c- harfi ile başlamaz)
**** Yukarıda belirtilen durumlar dışında, bir sözcük b.ünlü uyumuna aykırı yapıda ise, o sözcük yabancı kökenlidir. Dünya, otomobil, kitap ...Bu kelimeler yabancı kökenli olduğundan b.ünlü uyumuna uymazlar.

2.KÜÇÜK ÜNLÜ (SESLİ) UYUMU
Bir kelimenin ilk hecesinde düz sesli harf (a,e,ı,i) varsa, diğer hecelerinde de düz sesli harf olması gerekir. Kelimenin ilk hecesinde yuvarlak sesli harf (o,ö,u,ü) varsa, diğer hecelerinde ya düz-geniş (a,e), ya da dar-yuvarlak (u,ü) sesli harf bulunması gerekir. Buna küçük ünlü uyumu kuralı denir.
K. Ünlü uyumuna uyan kelimelere örnek : Kalem, kitap, merak, sevgi, odun
K.Ünlü uyumuna uymayan kelimelere örnek: Horoz,palto, sembol, karpuz..
· Bazı kelimeler k.ünlü uyumuna uyduğu halde b.ünlü uyumuna uymayabilir: Kalem, kitap ...
· Buna göre bir kelimenin Türkçe olabilmesi için her iki kurala da uyması gerekir.
· B. Ünlü uyumu incelenirken kelimelerin tüm heceleri dikkate alınır. Yani dört heceli bir kelimede ilk üç hece büyük ünlü uyumuna uyarken, son hece uyumu bozuyorsa, bu kelimeler kurala uymamış olur. Getiriyor, otururken... Küçük ünlü uyumunda ise yan yana gelen her hece dikkate alınır. Örneğin, “kolaylık” kelimesinin tüm hecelerine bakarsak ilk hecedeki yuvarlak sesli o’dan sonra ikinci hecede düz-geniş –a-, son hecede düz sesli –ı- yer almıştır.
· Birinci ve üçüncü heceyi dikkate aldığımızda yuvarlaktan sonra düz sesli geldiği için kelimenin k.ünlü uyumuna uymadığını sanabiliriz. Halbuki bu kelime k.ünlü uyumuna uymaktadır. Çünkü yuvarlaktan sonra düz-geniş, düzden sonra düz sesli harf kullanılmıştır. Ko – lay – lık (Yuv.-düz/geniş-düz)
· Kuraldışı : -o- sesinden sonra ikinci hecede b-m-v-p seslerinden biriyle başlıyorsa bu durumda ikinci hecede –u- olabilir. Bu tür kelimeler k.ünlü uyumuna uymamasına rağmen Türkçe’dir.
Örnek: Hamur, avuç, sabun, çamur, kavun, kalbur, çabuk, karpuz, tavuk, kabuk, kaput, yağmur, havuç, çaput, yamuk...
Son düzenleyen Safi; 9 Kasım 2017 02:02
Quo vadis?
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
21 Ocak 2009       Mesaj #3
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
YUMUŞAMASI (SERTSESSİZLERİN YUMUŞAMASI)
(Ünsüz değişimi / Ünsüz Değişmesi )
Sonunda p-ç-t-k harfleri (süreksiz-sert) bulunan kelimelere ünlü ile
başlayan bir ek getirildiğinde sert olan p-ç-t-k harfleri yumuşar. Yani
b,c,d,g (ğ) 'ye dönüşür. Bu kurala ünsüz yumuşaması denir. Örnek : Kitap
... Kitap - ım ....Kitabım
Ahenk-e ...ahenge, sağlık-ı...sağlığı

Özel Durumlar:

1. Tek heceli kelimelerin çoğunda yumuşama olmaz. Örnek: İç - imiz...içimiz.
2. Tek heceli kelimelerin bazısında ise yumuşama olur. Örnek: Kap-ın...kabın
3. Özel isimlerde kesinlikle yumuşama olmaz. Örnek: Ürgüp' e, Zeynep'in
4. Dilimize Batı ve Doğu dillerinden girmiş birçok kelimede yumuşama olmaz.
Örnek : Devlet-imiz, Tank-ın, Hukuk-un, Hürriyet-imiz, Sanat-ın, Millet-in
5. Fiil kök veya gövdelerine çeşitli yapım ekleri getirilerek türetilen bazı
kelimelerde yumuşama olmaz. Örnek: Taşı-t-ımız, Kon-u-t-un

DİKKAT : Ünsüz yumuşaması kuralına uymayan kelimeleri, yumuşatarak yazmak
yanlıştır. Örnek: Zonguldak'a gittik (Doğru), Zonguldağ'a gittik. (Yanlış)
Son düzenleyen Safi; 9 Kasım 2017 02:02
Quo vadis?
_KleopatrA_ - avatarı
_KleopatrA_
Ziyaretçi
4 Aralık 2009       Mesaj #4
_KleopatrA_ - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.

Büyük Ünlü Uyumu


Bir kelimenin birinci hecesinde kalın bir ünlü (a, ı, o, u) bulunuyorsa, diğer hecelerdeki ünlüler de kalın; ince bir ünlü (e, i, ö, ü) bulunuyorsa diğer hecelerdeki ünlüler de ince olur: adım, ağız, ayak, boyun, boyunduruk, burun, dalga, dudak, duvak, kırlangıç; beşik, bilezik, gelincik, gözlük, üzengi, vergi, yüzük. Buna büyük ünlü uyumu adı verilir.
Büyük ünlü uyumuna aykırı bazı Türkçe kelimeler de vardır: anne, dahi, elma, hangi, hani, inanmak, kardeş, şişman.
Büyük ünlü uyumu alıntı kelimelerde aranmaz: ahenk, badem, ceylan, çiroz, dükkân, fidan, gazete, hamsi, kestane, limon, model, nişasta, pehlivan, selam, tiyatro, viraj, ziyaret.
Birleşik kelimelerde büyük ünlü uyumu aranmaz: açıkgöz, bilgisayar, çekyat, hanımeli.
-gil, -ken, -leyin, -mtırak, -yor ekleri büyük ünlü uyumuna uymaz: akşam-leyin, bakla-­gil-ler, çalışır-ken, ekşi-mtırak, yürü-yor.
-daş (-taş) eki bazı kelimelerde büyük ünlü uyumuna uymaz: din-daş, gönül-daş, meslek-taş, ülkü-daş.
-ki aitlik eki büyük ünlü uyumuna uymaz: akşamki, yarınki, duvardaki, yoldaki, ondaki, yazıdaki, onunki.
Büyük ünlü uyumuna girmeyen kelimelere gelen ekler, kalınlık incelik bakımından son hecenin ünlüsüne uyar: adalet-li, anne-si, kardeş-lik, meslektaş-ımız, şişman-lık.
Son ünlüleri kalın sıradan olmasına karşın incelik özelliği gösteren bazı alıntı kelimeler ince ünlülü ekler alır: alkol / alkolü, hakikat / hakikati, helak / helakimiz, kabul / kabulü, kontrol / kontrolü, protokol / protokolü, saat / saate, sadakat / sa­dakatten.

Küçük Ünlü Uyumu

Küçük ünlü uyumu kuralı iki yönlüdür:
1. Bir kelimenin ilk hecesinde düz ünlü (a, e, ı, i) varsa son­raki hecelerde de düz ünlü bulunur: anlaşmak, yanaşmak, kayıkçı, ısırmak, ılıklaşmak, seslenmek, yelek, bilek, çilek.
2. Bir kelimenin ilk hecesinde yuvarlak ünlü (o, ö, u, ü) varsa bunu izleyen ilk hecede dar yuvarlak (u, ü) veya geniş düz (a, e) ünlü bulunur: boyunduruk, çocuk, odun, yorgunluk, yoklamak, vurmak, yumurta, özlemek, güreşmek, sürmek.
Küçük ünlü uyumuna aykırı bazı Türkçe kelimeler de vardır: avuç, avurt, çamur, kabuk, kavuk, kavun, kavur-, kavuş-, savur-, yağmur.
Küçük ünlü uyumu, alıntı kelimelerde aranmaz: aktör, alkol, bandrol, daktilo, doktor, horoz, kabul, kitap, konsolos, muzır, mühim, mümin, müzik, profesör, radyo, vakur.
Küçük ünlü uyumuna aykırı kelimelere getirilen ekler, kelimenin son ünlüsüne uyar: kavun-u, konsolos-luğ-u, mümin-lik, müzik-çi, yağmur-luk.
-ki aitlik eki yalnızca birkaç örnekte küçük ünlü uyumuna uyar: bugünkü, dünkü, öbürkü.
Bu ünlü düzenleri ve ilk heceyi izleyen ünlüler aşağıdaki çizelgede gösterilmiştir:
a › a, ı (bakar, alır)
o › u, a (omuz, oya)
e› e, i (geçer, gelir)
ö › ü, e (ölçü, ördek)
ı › ı, a (kılıç, kısa)
u › u, a (uzun, uzak)
i › i, e (ilik, ince)
ü › ü, e (ütü, ürkek)

ÜNSÜZ YUMUŞAMASI
İki ünlü arasında kalan sert ünsüzler yumuşar. Buna “ünsüz değişimi” denir. Elbette bu özellik, ancak yukarıda da söylediğimiz sert ve yumuşak şekli bulunan seslerde geçerlidir. Bunlar p, ç, t, k sert sessizleridir. Örneğin; “ağaç” sözcüğüne -i hal ekini getirsek, sözcüğün sonundaki “ç” sert sessizi yumuşayarak “c” olur; yani “ağacı” şeklinde yazılır.
Örnek: dolap - a > dolaba, çekiç - e > çekice, kanat - ı > kanadı, yemek - e > yemeğe
Yukarıdaki örneklerde sert sessizlerin yumuşadığı görülüyor. Ancak bu kural her sözcükte geçerli değil.
Örneğin; “Davranışları, doğruluğunun kanıtıdır.” cümlesinde altı çizili sözdeki “t” sert ünsüzü iki ünlü arasında kaldığı halde yumuşamamıştır.
Hangi sözcükte bu yumuşamanın olacağı hangisinde olmayacağı, belli bir kurala bağlanamaz. Hatta tek heceli sözcüklerin çoğunda olmazken, bazılarında olabilir. Bunu sözcüğün günlük kullanımlarını dikkate alarak anlayabilirsiniz.
Örnek: tek - i > teki, çok - u > çoğu görüldüğü gibi birincide değişim olmadığı halde ikincide olmuştur.

Dilimize Arapçadan geçen ve son hecesindeki ünlünün uzun okunduğu kelimelerde ünsüz değişimi yapılmaz.
Örnek: “Sınavda hukuku seçecekmiş.” cümlesindeki altı çizili söz buna örnektir.
Bazı sözcüklerde ise ses iki ünlü arasında kalmamasına rağmen yumuşar.
Örnek: kalp - i > kalbi, art - ı > ardı, renk - i > rengi, harç - ı > harcı
Görüldüğü gibi iki ünlü arasında kalmadığı halde “p, ç, t, k” sert ünsüzleri yumuşamıştır. Bazı sözcüklerde ise bu seslerin yumuşamadığı görülür.
Örneğin; “Sonunda işler sarpa sardı.” cümlesinde altı çizili sözcükte yumuşama olmamıştır.
Örneğin; “Zonguldak’a yerleştiklerini duydum.” cümlesinde altı çizili sözdeki “k” sert sessizi yumuşamamış ancak biz onu okurken “Zonguldağa” diye okumalıyız.

BAKINIZ
Büyük Ünlü Uyumu
Küçük Ünlü Uyumu
Son düzenleyen Safi; 9 Kasım 2017 02:04

Benzer Konular

1 Şubat 2012 / Misafir Cevaplanmış
7 Ocak 2013 / ThinkerBeLL Türkçe Dil Bilgisi
16 Şubat 2012 / Misafir Cevaplanmış
26 Aralık 2011 / Yakın Misafir Soru-Cevap
11 Kasım 2011 / ÖYLESİNE Arşive Kaldırılan Konular