MsXLabs

MsXLabs (https://www.msxlabs.org/forum/)
-   Soru-Cevap (https://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/)
-   -   Cuma namazının fazileti nedir? (https://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/218600-cuma-namazinin-fazileti-nedir.html)

Ziyaretçi 18 Aralık 2008 20:34

ben "cuma namazında yapılanları gözlemleyiniz. cuma namazının fazileti hakkında bilgi toplayınız."başlıklı bir ödevim var ltfn yrdm ednnnnn!!!!


fazilet:yarar, önem


Keten Prenses 18 Aralık 2008 20:42

CUMA NAMAZININ FAZİLETİ

http://img263.imageshack.us/img263/7452/foto140it5.jpg Cenab-ı Hakk’ın kullarına bahşettiği sayısız lütuflarından biri de Cuma günüdür. Cumayı diğer günlerden ayıran en önemli özellik, o günde cemaat halinde Cuma namazının kılınmasıdır. Nitekim Cenab-ı Hak bu konuda şöyle buyurmaktadır: “Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağrıldığınızda, hemen Allah'ın zikrine koşun ve alış verişi bırakın. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır. Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan nasibinizi arayın. Allah'ı çok zikredin ki, kurtuluşa eresiniz.”1 Bu ayet-i kerime, Cuma vaktinin cuma namazı kendilerine farz olanlar için bir ibadet zamanı olduğuna işaret etmektedir. Bu ayete kulak veren Mü’minler Yüce Allah’ın bu çağrısına uyarak her türlü dünyevi meşgaleyi bir tarafa bırakıp Cuma namazına koşarlar. Camide hayatlarına yön verecek nasihatleri dinler, birlik ve beraberlik içerisinde Yüce Mevlâdan af ve rahmet dilerler.



Cuma namazı, Müslümanların tanışmaları, kaynaşmaları, yardımlaşmaları, birlik ve beraberlik şuurunu kuvvetlendirmeleri, Allah’a birlikte yaklaşmaları için önemli bir vesiledir. Cuma namazı, toplumun eğitilmesinde de büyük rol oynamaktadır. Cuma günü yapılan vaazlarda, okunan hutbelerde, iyiliklerin yaygınlaşması, kötülüklerin önlenmesi, insan haklarına saygı, çevre temizliği, birlik ve beraberlik içinde olmanın önemi, şehitlik ve gazilik ruhu, vatan savunmasının önemi, anne ve babaya hürmet, akraba ve komşulara iyilik, doğruluk ve dürüstlük gibi değerler anlatılmaktadır. Bunun yanında Cuma namazı, camiye ve beş vakit namaza alışmanın da ilk adımını teşkil etmektedir.


Cuma namazını eda etmek üzere camiye giden mü’min kardeşlerimizin dikkat etmeleri gereken bir takım kurallar bulunmaktadır. Buna göre, cumaya giderken temiz ve güzel elbiseler giyilmeli, insanlara rahatsızlık verecek her türlü kokular giderilmeli, ön safta boş yer varken arkada saf tutulmamalı, safları aralıksız ve düzgün tutmalı, ön safa geçmek için cemaat rahatsız edilmemeli, hutbe okunurken susup dinlenilmelidir. Mazeretsiz olarak Cuma namazının terk edilmesinin günah olduğu unutulmamalıdır. Ayrıca kadınların da Cuma namazlarında cemaate iştirak edebilecekleri bilinmeli, dini, milli ve ahlaki değerlerle yetişmeleri için çocukların da cumaya gitmeleri teşvik edilmelidir.


Sevgili Peygamberimiz bir hadis-i şeriflerinde; Cuma namazını usulüne uygun olarak kılanların günahlarının bağışlanacağını biz mü’minlere müjdelemiştir.


Kur’an-ı Kerim’de Cuma namazı kılındıktan sonra Müslümanların yeryüzüne dağılıp Allah’ın kendileri için takdir ettiği rızkı aralamaları emredilmektedir. Şu halde Cuma namazını kıldıktan sonra hemen işlerimizin başına dönerek, bir ibadet şuuru içinde çok çalışmalı, üretmeli, ülkemizi ve milletimizi kalkındırmak için elimizden gelen bütün gayreti göstermeliyiz.



Misafir 8 Aralık 2009 17:14

bana bayram namazları lazım


Misafir 12 Kasım 2010 13:15

merhaba ben ezel performans ödevimde cuma namazının fazileti ve cuma namazında neler yapıldıgıdır lutfen ayrıntılı ve kısa bir sekilde bulup bana yardımcı olursanız cok memnun kalırım

teşekkürler


_Yağmur_ 12 Kasım 2010 14:16

Alıntı:

Misafir adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 1864021)
merhaba ben ezel performans ödevimde cuma namazının fazileti ve cuma namazında neler yapıldıgıdır lutfen ayrıntılı ve kısa bir sekilde bulup bana yardımcı olursanız cok memnun kalırım

teşekkürler

Cuma namazının fazileti ve edepleri

Cuma namazı, bazı şartlarla vacip/farz olur. Bazı şartlarda da bu farziyet düşer. Onun vacip olması için şu şartların bunulması gerekir:

1-Mukim olmak.
2-Cumayı camiye gidip kılmaya gücü yetmek.
3- Öğle vaktinin girmesi.
4-Hür olmak.
5-Hür ve erkek müslümanlardan kırk kişinin bulunması.597

Şu şartlarda Cuma namazı düşer:

Yolculuk, ikindi vaktinin girmesi, istenen sayının bulunamaması ve bir özrün bulunması.

Cuma namazı, idarecilerin yapacağı amellerdendir. Onları temsil eden her hangi birisinin arkasında kılınabilir. Ancak ben Cuma namazını, bir bidat sahibinin arkasında kıldığımda, onu öğle namazı olarak iade etmeyi tercih ederim.

Büyük bir beldede iki cami bulunduğunda, faziletli olan imamın arkasında kılmak, daha faziletlidir. Eğer fazilette eşit olurlarsa, camilerden daha eski olanda kılmayı tercih etmek iyidir. Bunda da eşit olurlarsa, daha yakın olan camide kılmak tercih edilir. Ancak uzak olan camide ilim dinlemek, ilim öğretmek veya öğrenmek gibi, bir niyet varsa, o zaman o tercih edilir. Cuma namazının, büyük camide kılınması daha faziletlidir. Büyük cami demek, müslümanların çoğunluğunun toplandığı cami demektir. Bununla beraber cuma namazı, bu camilerden hangisinde kılınırsa kılınsın, namaz geçerlidir.

İbn Cüreyc şöyle demiştir: “Ata’ya, bir şehirde iki veya üç cami bulunduğunda, cuma namazını hangisinde kılayım? diye sordum: “Müslümanlar daha fazla hangisinde toplanıyorsa orada kıl; çünkü kılacağın namaz, cuma namazıdır. Cuma demek, toplanmak demektir. Cuma günü, Cenab-ı Hakk’ın kendisiyle İslam’a yücelik verdiği ve onu süslediği, ayrıca onunla müslümanları şereflendirdiği ve üstün kıldığı bir gündür. Yüce Allah, şöyle buyurmuştur:

“Ey iman edenler! Cuma günü ezanla namaza çağrıldığınız zaman, hemen Allah’ı zikretmeye koşun ve alış-verişi bırakın. Eğer siz gerçeği bilen kimseler iseniz, elbette bu, sizin için daha hayırlıdır.”598

Cuma için ezan okunduktan sonra alış-veriş haram kılınmıştır. Bu görüş, ayetteki yasağın umumi olmasını gerekçe gösteren bazı alimler tarafından benimsenmiştir. Yine alimlerden bir kısmı, bu alış-veriş reddedilir, çünkü o, fasittir, demişlerdir. Ancak ben, alış verişin ikinci ezandan sonra haram olduğunu sanıyorum. O da imamın, hutbe okumak üzere minbere çıkıp oturmasıyla başlar. Çünkü Rasulullah (s.a.v), Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer zamanında, cuma ezanı olarak sadece iç ezanı okunuyordu. Hz. Osman zamanında ise, insanlar çoğalıp cemaat arttığından, birinci ezan da okunmaya başlanmıştır. Böylece Hz. Osman onu sonradan ortaya koymuştur.599

Yüce Allah şöyle buyurdu:

“Namaz bitince, yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan isteyin. Bir de Allah’ı çok zikredin ki kurtuluşa eresiniz.”600

Görüldüğü gibi Yüce Allah, mümin kullarına cuma günü kendisini zikretmelerini emrediyor ve onları namaz vaktinde alış-veriş yapmaktan nehyediyor. Yine onlara, cuma günü kendisinden ihsanını istemelerini emrediyor. Ayrıca Onlara hayır ve felahı vadediyor. “Hayır” ve “felah”, dünya ve ahiret nimetlerini içinde toplayan iki isimdir.

Rasulullah’ın (s.a.v) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:

“Aziz ve Celîl olan Allah, size cuma namazını bu içinde bulunduğum günde, şu durduğum yerde farz kıldı.”601

Rivayet edildiğine göre, Rasulullah şöyle buyurmuştur:

“Kim herhangi bir özrü olmadan üç cuma namazını kılmazsa, Allah onun kalbini mühürler.” Hadisin diğer rivayetinde: “Bu kimse, İslam’ı arkasına atmıştır”602 buyrulmuştur.

Bir adam, İbnu Abbas’a gelerek, cuma ve cemaate hiç katılmadan vefat eden kimsenin durumundan sordu. İbn Abbas ona: “O, cehennemdedir.” diye cevap verdi. Adam, bu soruyu bir ay boyunca çeşitli defalar tekrar edip soruyordu. Her defasında İbnu Abbas, ona aynı cevabı vererek: “O, cehennemdedir” diyordu.

Cuma namazı, iki veya üç fersahlık mesafeden gelinerek eda edilir. Köyde yaşayıp da, sabah erken evinden çıkarak Cuma namazına yetişen ve akşam da evine dönebilen kimselerin, şehre gelip cuma namazını kılmaları müstehaptır.

Cuma namazı beş kişiden düşer. Bunlar: Çocuk, köle, kadın, yolcu ve hastalardır.603 Bunlardan kim, cuma namazını kılarsa, bu onun için kafi olup, o vaktin farzını eda etmiş olur.

Hadiste şöyle buyrulmuştur: “Ehli kitap olan Yahudi ve Hristiyanlara cuma günü verilmiştir. Fakat onlar, ihtilaf ederek onu bıraktılar. Allah rahmetiyle bizi, bu konuda hidayete erdirdi ve o günü bu ümmete verdi. Onu, müminler için bir bayram yaptı. Bugüne ilk sahip çıkan müslümanlardır. Ehli kitap ise, bu konuda onlara tabidirler.”604


Kişi cuma günü ve gecesinde, Hz. Peygamber’e (s.a.v) çok salat u selam getirmelidir. Bunun en azı, üçyüz defadır. Bir hadiste şöyle buyrulmuştur: “Kim bana cuma günü seksen defa salat u selam getirirse, Allah onun seksen yıllık günahlarını affeder.” Bunun üzerine “Ya Rasulallah, size nasıl salat u selam getirelim?” diye soruldu. Efendimiz (s.a.v):

“Allahumme salli alâ Muhammedin abdike ve Nebiyyike’l-ummiyyi” dersin ve onu tek sayıda bitirirsin.” Buyurdu.633

Kul içinde salat u selam lafzı olduktan sonra ne şekilde salavat getirirse o salavat olur. Meşhur salat u selam duası, teşehhütte okunan salattır. Eğer bunu, şu şekilde yapar ve yedi defa okursa bunda büyük bir fazilet vardır:

“Allahumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin salâten tekûnu leke ridâen ve li hakkıhî edâen ve â’tıhi’l-vesîlete ve’b-ashü’l-mekâme’l-mahmûde’llezî veattehû veczihî annâ mâ huve ehluhu veczihî efdale mâ cezeyte nebiyyen an ümmetihi ve salli alâ cemî’ı ihvânihî mine’n-nebiyyîne ve’s-sâlihîn”

Denilirmiş ki, “kim, bu duayı yedi cuma ve her cuma, yedi defa okursa, Resulullah’ın şefaatı ona vacib olur.”

Cuma günü ve gecesinde, fazlaca istiğfar etmelidir. İstiğfar lafzının yer aldığı hangi duayı okursa bu, istiğfarı için yeterlidir. Ancak şu istiğfar duasını okuması daha faziletlidir.

“Allahumme’ğfir lî ve tub aleyye inneke ente’t-tevvâbu’r-rahîm”

Şu istiğfar duasını okuması da, güzeldir:

“Rabbiğfir verham ve tecavez ammâ te’lemu ve ente hayru’r-râhimîn”

Cuma günü bir hatim indirmesi müstehaptır. Eğer bu, onun için zor oluyorsa, cuma gecesini de buna ilave ederek, hatimine cuma gecesi başlar. Hatmini, cuma sabah namazının iki rekatında veya cuma gecesi, akşam namazının iki rekatında tamamlaması güzeldir. Böylece cuma gününü ve gecesini kıraatla doldurmuş olur. Hatmini cuma ezanıyla ikameti arasında tamamlarsa, bunda da büyük bir fazilet vardır.

Cuma namazından önce oniki ve cuma namazından sonra da altı rekat namaz kılmak müstehaptır. Camiye girdiğinde, her rekatında ellişer defa İhlas suresini okuyarak, dört rekat namaz kılar. Bu konuda nakledilen bir hadiste Rasulullah, şöyle buyurmuştur: “Kim bunu yaparsa Cennetteki makamını görmeden veya kendisine gösterilmeden ölmez.”634

Cuma günü camiye girdiğinde, iki rekat namaz kılmadan asla oturmamalıdır. Hatta imam hutbede ise, yine kısa olarak iki rekat kılmalıdır. Çünkü Rasulullah (s.a.v), bunu emretmiştir. Garib bir senetle gelen rivayette: “Nebi Aleyhisselam, hutbe esnasında mescide gelen bir adam için hutbeden önce iki rekatı kılsın diye hutbesini kesmiş, adamın namaz kılmasını beklemiştir.”635

Kufe alimleri derler ki: “Eğer imam sükut ederse kılar, yoksa kılmaz. Çünkü, Rasulullah’ı dinlemenin vacip olması sebebiyle, bu ona mahsus bir durum olabilir.”



Unregistered 24 Kasım 2010 14:37

Merhaba ben Duygu cuma namazının fazileti hakkında bilgi edinmem gerekiyor.Bana yardımcı olur musunuz?


_Yağmur_ 24 Kasım 2010 14:51

Alıntı:

Unregistered adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 1873419)
Merhaba ben Duygu cuma namazının fazileti hakkında bilgi edinmem gerekiyor.Bana yardımcı olur musunuz?

Alıntı:

_Yağmur_ adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 1864060)
Cuma namazının fazileti ve edepleri

Cuma namazı, bazı şartlarla vacip/farz olur. Bazı şartlarda da bu farziyet düşer. Onun vacip olması için şu şartların bunulması gerekir:

1-Mukim olmak.
2-Cumayı camiye gidip kılmaya gücü yetmek.
3- Öğle vaktinin girmesi.
4-Hür olmak.
5-Hür ve erkek müslümanlardan kırk kişinin bulunması.597

Şu şartlarda Cuma namazı düşer:

Yolculuk, ikindi vaktinin girmesi, istenen sayının bulunamaması ve bir özrün bulunması.

Cuma namazı, idarecilerin yapacağı amellerdendir. Onları temsil eden her hangi birisinin arkasında kılınabilir. Ancak ben Cuma namazını, bir bidat sahibinin arkasında kıldığımda, onu öğle namazı olarak iade etmeyi tercih ederim.

Büyük bir beldede iki cami bulunduğunda, faziletli olan imamın arkasında kılmak, daha faziletlidir. Eğer fazilette eşit olurlarsa, camilerden daha eski olanda kılmayı tercih etmek iyidir. Bunda da eşit olurlarsa, daha yakın olan camide kılmak tercih edilir. Ancak uzak olan camide ilim dinlemek, ilim öğretmek veya öğrenmek gibi, bir niyet varsa, o zaman o tercih edilir. Cuma namazının, büyük camide kılınması daha faziletlidir. Büyük cami demek, müslümanların çoğunluğunun toplandığı cami demektir. Bununla beraber cuma namazı, bu camilerden hangisinde kılınırsa kılınsın, namaz geçerlidir.

İbn Cüreyc şöyle demiştir: “Ata’ya, bir şehirde iki veya üç cami bulunduğunda, cuma namazını hangisinde kılayım? diye sordum: “Müslümanlar daha fazla hangisinde toplanıyorsa orada kıl; çünkü kılacağın namaz, cuma namazıdır. Cuma demek, toplanmak demektir. Cuma günü, Cenab-ı Hakk’ın kendisiyle İslam’a yücelik verdiği ve onu süslediği, ayrıca onunla müslümanları şereflendirdiği ve üstün kıldığı bir gündür. Yüce Allah, şöyle buyurmuştur:

“Ey iman edenler! Cuma günü ezanla namaza çağrıldığınız zaman, hemen Allah’ı zikretmeye koşun ve alış-verişi bırakın. Eğer siz gerçeği bilen kimseler iseniz, elbette bu, sizin için daha hayırlıdır.”598

Cuma için ezan okunduktan sonra alış-veriş haram kılınmıştır. Bu görüş, ayetteki yasağın umumi olmasını gerekçe gösteren bazı alimler tarafından benimsenmiştir. Yine alimlerden bir kısmı, bu alış-veriş reddedilir, çünkü o, fasittir, demişlerdir. Ancak ben, alış verişin ikinci ezandan sonra haram olduğunu sanıyorum. O da imamın, hutbe okumak üzere minbere çıkıp oturmasıyla başlar. Çünkü Rasulullah (s.a.v), Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer zamanında, cuma ezanı olarak sadece iç ezanı okunuyordu. Hz. Osman zamanında ise, insanlar çoğalıp cemaat arttığından, birinci ezan da okunmaya başlanmıştır. Böylece Hz. Osman onu sonradan ortaya koymuştur.599

Yüce Allah şöyle buyurdu:

“Namaz bitince, yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan isteyin. Bir de Allah’ı çok zikredin ki kurtuluşa eresiniz.”600

Görüldüğü gibi Yüce Allah, mümin kullarına cuma günü kendisini zikretmelerini emrediyor ve onları namaz vaktinde alış-veriş yapmaktan nehyediyor. Yine onlara, cuma günü kendisinden ihsanını istemelerini emrediyor. Ayrıca Onlara hayır ve felahı vadediyor. “Hayır” ve “felah”, dünya ve ahiret nimetlerini içinde toplayan iki isimdir.

Rasulullah’ın (s.a.v) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:

“Aziz ve Celîl olan Allah, size cuma namazını bu içinde bulunduğum günde, şu durduğum yerde farz kıldı.”601

Rivayet edildiğine göre, Rasulullah şöyle buyurmuştur:

“Kim herhangi bir özrü olmadan üç cuma namazını kılmazsa, Allah onun kalbini mühürler.” Hadisin diğer rivayetinde: “Bu kimse, İslam’ı arkasına atmıştır”602 buyrulmuştur.

Bir adam, İbnu Abbas’a gelerek, cuma ve cemaate hiç katılmadan vefat eden kimsenin durumundan sordu. İbn Abbas ona: “O, cehennemdedir.” diye cevap verdi. Adam, bu soruyu bir ay boyunca çeşitli defalar tekrar edip soruyordu. Her defasında İbnu Abbas, ona aynı cevabı vererek: “O, cehennemdedir” diyordu.

Cuma namazı, iki veya üç fersahlık mesafeden gelinerek eda edilir. Köyde yaşayıp da, sabah erken evinden çıkarak Cuma namazına yetişen ve akşam da evine dönebilen kimselerin, şehre gelip cuma namazını kılmaları müstehaptır.

Cuma namazı beş kişiden düşer. Bunlar: Çocuk, köle, kadın, yolcu ve hastalardır.603 Bunlardan kim, cuma namazını kılarsa, bu onun için kafi olup, o vaktin farzını eda etmiş olur.

Hadiste şöyle buyrulmuştur: “Ehli kitap olan Yahudi ve Hristiyanlara cuma günü verilmiştir. Fakat onlar, ihtilaf ederek onu bıraktılar. Allah rahmetiyle bizi, bu konuda hidayete erdirdi ve o günü bu ümmete verdi. Onu, müminler için bir bayram yaptı. Bugüne ilk sahip çıkan müslümanlardır. Ehli kitap ise, bu konuda onlara tabidirler.”604


Kişi cuma günü ve gecesinde, Hz. Peygamber’e (s.a.v) çok salat u selam getirmelidir. Bunun en azı, üçyüz defadır. Bir hadiste şöyle buyrulmuştur: “Kim bana cuma günü seksen defa salat u selam getirirse, Allah onun seksen yıllık günahlarını affeder.” Bunun üzerine “Ya Rasulallah, size nasıl salat u selam getirelim?” diye soruldu. Efendimiz (s.a.v):

“Allahumme salli alâ Muhammedin abdike ve Nebiyyike’l-ummiyyi” dersin ve onu tek sayıda bitirirsin.” Buyurdu.633

Kul içinde salat u selam lafzı olduktan sonra ne şekilde salavat getirirse o salavat olur. Meşhur salat u selam duası, teşehhütte okunan salattır. Eğer bunu, şu şekilde yapar ve yedi defa okursa bunda büyük bir fazilet vardır:

“Allahumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin salâten tekûnu leke ridâen ve li hakkıhî edâen ve â’tıhi’l-vesîlete ve’b-ashü’l-mekâme’l-mahmûde’llezî veattehû veczihî annâ mâ huve ehluhu veczihî efdale mâ cezeyte nebiyyen an ümmetihi ve salli alâ cemî’ı ihvânihî mine’n-nebiyyîne ve’s-sâlihîn”

Denilirmiş ki, “kim, bu duayı yedi cuma ve her cuma, yedi defa okursa, Resulullah’ın şefaatı ona vacib olur.”

Cuma günü ve gecesinde, fazlaca istiğfar etmelidir. İstiğfar lafzının yer aldığı hangi duayı okursa bu, istiğfarı için yeterlidir. Ancak şu istiğfar duasını okuması daha faziletlidir.

“Allahumme’ğfir lî ve tub aleyye inneke ente’t-tevvâbu’r-rahîm”

Şu istiğfar duasını okuması da, güzeldir:

“Rabbiğfir verham ve tecavez ammâ te’lemu ve ente hayru’r-râhimîn”

Cuma günü bir hatim indirmesi müstehaptır. Eğer bu, onun için zor oluyorsa, cuma gecesini de buna ilave ederek, hatimine cuma gecesi başlar. Hatmini, cuma sabah namazının iki rekatında veya cuma gecesi, akşam namazının iki rekatında tamamlaması güzeldir. Böylece cuma gününü ve gecesini kıraatla doldurmuş olur. Hatmini cuma ezanıyla ikameti arasında tamamlarsa, bunda da büyük bir fazilet vardır.

Cuma namazından önce oniki ve cuma namazından sonra da altı rekat namaz kılmak müstehaptır. Camiye girdiğinde, her rekatında ellişer defa İhlas suresini okuyarak, dört rekat namaz kılar. Bu konuda nakledilen bir hadiste Rasulullah, şöyle buyurmuştur: “Kim bunu yaparsa Cennetteki makamını görmeden veya kendisine gösterilmeden ölmez.”634

Cuma günü camiye girdiğinde, iki rekat namaz kılmadan asla oturmamalıdır. Hatta imam hutbede ise, yine kısa olarak iki rekat kılmalıdır. Çünkü Rasulullah (s.a.v), bunu emretmiştir. Garib bir senetle gelen rivayette: “Nebi Aleyhisselam, hutbe esnasında mescide gelen bir adam için hutbeden önce iki rekatı kılsın diye hutbesini kesmiş, adamın namaz kılmasını beklemiştir.”635

Kufe alimleri derler ki: “Eğer imam sükut ederse kılar, yoksa kılmaz. Çünkü, Rasulullah’ı dinlemenin vacip olması sebebiyle, bu ona mahsus bir durum olabilir.”


İnceleyiniz.


Misafir 23 Aralık 2010 19:46

ödevim var cuma namazının önemi ile bana yardım edermisiniz


Misafir 29 Aralık 2010 18:29

bn melis bAna cuma namazının fazileti hAKKINDA BİLgi verri misiniz 6-a dan xd xd xd


_Yağmur_ 29 Aralık 2010 18:50

Alıntı:

Misafir adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 1921447)
bn melis bAna cuma namazının fazileti hAKKINDA BİLgi verri misiniz 6-a dan xd xd xd

Alıntı:

Misafir adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 1912217)
ödevim var cuma namazının önemi ile bana yardım edermisiniz

Alıntı:

_Yağmur_ adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 1864060)
Cuma namazının fazileti ve edepleri

Cuma namazı, bazı şartlarla vacip/farz olur. Bazı şartlarda da bu farziyet düşer. Onun vacip olması için şu şartların bunulması gerekir:

1-Mukim olmak.
2-Cumayı camiye gidip kılmaya gücü yetmek.
3- Öğle vaktinin girmesi.
4-Hür olmak.
5-Hür ve erkek müslümanlardan kırk kişinin bulunması.597

Şu şartlarda Cuma namazı düşer:

Yolculuk, ikindi vaktinin girmesi, istenen sayının bulunamaması ve bir özrün bulunması.

Cuma namazı, idarecilerin yapacağı amellerdendir. Onları temsil eden her hangi birisinin arkasında kılınabilir. Ancak ben Cuma namazını, bir bidat sahibinin arkasında kıldığımda, onu öğle namazı olarak iade etmeyi tercih ederim.

Büyük bir beldede iki cami bulunduğunda, faziletli olan imamın arkasında kılmak, daha faziletlidir. Eğer fazilette eşit olurlarsa, camilerden daha eski olanda kılmayı tercih etmek iyidir. Bunda da eşit olurlarsa, daha yakın olan camide kılmak tercih edilir. Ancak uzak olan camide ilim dinlemek, ilim öğretmek veya öğrenmek gibi, bir niyet varsa, o zaman o tercih edilir. Cuma namazının, büyük camide kılınması daha faziletlidir. Büyük cami demek, müslümanların çoğunluğunun toplandığı cami demektir. Bununla beraber cuma namazı, bu camilerden hangisinde kılınırsa kılınsın, namaz geçerlidir.

İbn Cüreyc şöyle demiştir: “Ata’ya, bir şehirde iki veya üç cami bulunduğunda, cuma namazını hangisinde kılayım? diye sordum: “Müslümanlar daha fazla hangisinde toplanıyorsa orada kıl; çünkü kılacağın namaz, cuma namazıdır. Cuma demek, toplanmak demektir. Cuma günü, Cenab-ı Hakk’ın kendisiyle İslam’a yücelik verdiği ve onu süslediği, ayrıca onunla müslümanları şereflendirdiği ve üstün kıldığı bir gündür. Yüce Allah, şöyle buyurmuştur:

“Ey iman edenler! Cuma günü ezanla namaza çağrıldığınız zaman, hemen Allah’ı zikretmeye koşun ve alış-verişi bırakın. Eğer siz gerçeği bilen kimseler iseniz, elbette bu, sizin için daha hayırlıdır.”598

Cuma için ezan okunduktan sonra alış-veriş haram kılınmıştır. Bu görüş, ayetteki yasağın umumi olmasını gerekçe gösteren bazı alimler tarafından benimsenmiştir. Yine alimlerden bir kısmı, bu alış-veriş reddedilir, çünkü o, fasittir, demişlerdir. Ancak ben, alış verişin ikinci ezandan sonra haram olduğunu sanıyorum. O da imamın, hutbe okumak üzere minbere çıkıp oturmasıyla başlar. Çünkü Rasulullah (s.a.v), Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer zamanında, cuma ezanı olarak sadece iç ezanı okunuyordu. Hz. Osman zamanında ise, insanlar çoğalıp cemaat arttığından, birinci ezan da okunmaya başlanmıştır. Böylece Hz. Osman onu sonradan ortaya koymuştur.599

Yüce Allah şöyle buyurdu:

“Namaz bitince, yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan isteyin. Bir de Allah’ı çok zikredin ki kurtuluşa eresiniz.”600

Görüldüğü gibi Yüce Allah, mümin kullarına cuma günü kendisini zikretmelerini emrediyor ve onları namaz vaktinde alış-veriş yapmaktan nehyediyor. Yine onlara, cuma günü kendisinden ihsanını istemelerini emrediyor. Ayrıca Onlara hayır ve felahı vadediyor. “Hayır” ve “felah”, dünya ve ahiret nimetlerini içinde toplayan iki isimdir.

Rasulullah’ın (s.a.v) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:

“Aziz ve Celîl olan Allah, size cuma namazını bu içinde bulunduğum günde, şu durduğum yerde farz kıldı.”601

Rivayet edildiğine göre, Rasulullah şöyle buyurmuştur:

“Kim herhangi bir özrü olmadan üç cuma namazını kılmazsa, Allah onun kalbini mühürler.” Hadisin diğer rivayetinde: “Bu kimse, İslam’ı arkasına atmıştır”602 buyrulmuştur.

Bir adam, İbnu Abbas’a gelerek, cuma ve cemaate hiç katılmadan vefat eden kimsenin durumundan sordu. İbn Abbas ona: “O, cehennemdedir.” diye cevap verdi. Adam, bu soruyu bir ay boyunca çeşitli defalar tekrar edip soruyordu. Her defasında İbnu Abbas, ona aynı cevabı vererek: “O, cehennemdedir” diyordu.

Cuma namazı, iki veya üç fersahlık mesafeden gelinerek eda edilir. Köyde yaşayıp da, sabah erken evinden çıkarak Cuma namazına yetişen ve akşam da evine dönebilen kimselerin, şehre gelip cuma namazını kılmaları müstehaptır.

Cuma namazı beş kişiden düşer. Bunlar: Çocuk, köle, kadın, yolcu ve hastalardır.603 Bunlardan kim, cuma namazını kılarsa, bu onun için kafi olup, o vaktin farzını eda etmiş olur.

Hadiste şöyle buyrulmuştur: “Ehli kitap olan Yahudi ve Hristiyanlara cuma günü verilmiştir. Fakat onlar, ihtilaf ederek onu bıraktılar. Allah rahmetiyle bizi, bu konuda hidayete erdirdi ve o günü bu ümmete verdi. Onu, müminler için bir bayram yaptı. Bugüne ilk sahip çıkan müslümanlardır. Ehli kitap ise, bu konuda onlara tabidirler.”604


Kişi cuma günü ve gecesinde, Hz. Peygamber’e (s.a.v) çok salat u selam getirmelidir. Bunun en azı, üçyüz defadır. Bir hadiste şöyle buyrulmuştur: “Kim bana cuma günü seksen defa salat u selam getirirse, Allah onun seksen yıllık günahlarını affeder.” Bunun üzerine “Ya Rasulallah, size nasıl salat u selam getirelim?” diye soruldu. Efendimiz (s.a.v):

“Allahumme salli alâ Muhammedin abdike ve Nebiyyike’l-ummiyyi” dersin ve onu tek sayıda bitirirsin.” Buyurdu.633

Kul içinde salat u selam lafzı olduktan sonra ne şekilde salavat getirirse o salavat olur. Meşhur salat u selam duası, teşehhütte okunan salattır. Eğer bunu, şu şekilde yapar ve yedi defa okursa bunda büyük bir fazilet vardır:

“Allahumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin salâten tekûnu leke ridâen ve li hakkıhî edâen ve â’tıhi’l-vesîlete ve’b-ashü’l-mekâme’l-mahmûde’llezî veattehû veczihî annâ mâ huve ehluhu veczihî efdale mâ cezeyte nebiyyen an ümmetihi ve salli alâ cemî’ı ihvânihî mine’n-nebiyyîne ve’s-sâlihîn”

Denilirmiş ki, “kim, bu duayı yedi cuma ve her cuma, yedi defa okursa, Resulullah’ın şefaatı ona vacib olur.”

Cuma günü ve gecesinde, fazlaca istiğfar etmelidir. İstiğfar lafzının yer aldığı hangi duayı okursa bu, istiğfarı için yeterlidir. Ancak şu istiğfar duasını okuması daha faziletlidir.

“Allahumme’ğfir lî ve tub aleyye inneke ente’t-tevvâbu’r-rahîm”

Şu istiğfar duasını okuması da, güzeldir:

“Rabbiğfir verham ve tecavez ammâ te’lemu ve ente hayru’r-râhimîn”

Cuma günü bir hatim indirmesi müstehaptır. Eğer bu, onun için zor oluyorsa, cuma gecesini de buna ilave ederek, hatimine cuma gecesi başlar. Hatmini, cuma sabah namazının iki rekatında veya cuma gecesi, akşam namazının iki rekatında tamamlaması güzeldir. Böylece cuma gününü ve gecesini kıraatla doldurmuş olur. Hatmini cuma ezanıyla ikameti arasında tamamlarsa, bunda da büyük bir fazilet vardır.

Cuma namazından önce oniki ve cuma namazından sonra da altı rekat namaz kılmak müstehaptır. Camiye girdiğinde, her rekatında ellişer defa İhlas suresini okuyarak, dört rekat namaz kılar. Bu konuda nakledilen bir hadiste Rasulullah, şöyle buyurmuştur: “Kim bunu yaparsa Cennetteki makamını görmeden veya kendisine gösterilmeden ölmez.”634

Cuma günü camiye girdiğinde, iki rekat namaz kılmadan asla oturmamalıdır. Hatta imam hutbede ise, yine kısa olarak iki rekat kılmalıdır. Çünkü Rasulullah (s.a.v), bunu emretmiştir. Garib bir senetle gelen rivayette: “Nebi Aleyhisselam, hutbe esnasında mescide gelen bir adam için hutbeden önce iki rekatı kılsın diye hutbesini kesmiş, adamın namaz kılmasını beklemiştir.”635

Kufe alimleri derler ki: “Eğer imam sükut ederse kılar, yoksa kılmaz. Çünkü, Rasulullah’ı dinlemenin vacip olması sebebiyle, bu ona mahsus bir durum olabilir.”


inceleyiniz.


Misafir 29 Aralık 2010 19:56

bana acill lazım perşembeye zaten namaz kılcazz bu arada ismim melisssss acilllllll


Misafir 9 Ocak 2011 12:22

cuma namazı
 
Cuma namazı, Müslümanların tanışmaları, kaynaşmaları, yardımlaşmaları, birlik ve beraberlik şuurunu kuvvetlendirmeleri, Allah’a birlikte yaklaşmaları için önemli bir vesiledir. Cuma namazı, toplumun eğitilmesinde de büyük rol oynamaktadır. Cuma günü yapılan vaazlarda, okunan hutbelerde, iyiliklerin yaygınlaşması, kötülüklerin önlenmesi, insan haklarına saygı, çevre temizliği, birlik ve beraberlik içinde olmanın önemi, şehitlik ve gazilik ruhu, vatan savunmasının önemi, anne ve babaya hürmet, akraba ve komşulara iyilik, doğruluk ve dürüstlük gibi değerler anlatılmaktadır. Bunun yanında Cuma namazı, camiye ve beş vakit namaza alışmanın da ilk adımını teşkil etmektedir.


Cuma namazını eda etmek üzere camiye giden mü’min kardeşlerimizin dikkat etmeleri gereken bir takım kurallar bulunmaktadır. Buna göre, cumaya giderken temiz ve güzel elbiseler giyilmeli, insanlara rahatsızlık verecek her türlü kokular giderilmeli, ön safta boş yer varken arkada saf tutulmamalı, safları aralıksız ve düzgün tutmalı, ön safa geçmek için cemaat rahatsız edilmemeli, hutbe okunurken susup dinlenilmelidir. Mazeretsiz olarak Cuma namazının terk edilmesinin günah olduğu unutulmamalıdır. Ayrıca kadınların da Cuma namazlarında cemaate iştirak edebilecekleri bilinmeli, dini, milli ve ahlaki değerlerle yetişmeleri için çocukların da cumaya gitmeleri teşvik edilmelidir.


Sevgili Peygamberimiz bir hadis-i şeriflerinde; Cuma namazını usulüne uygun olarak kılanların günahlarının bağışlanacağını biz mü’minlere müjdelemiştir.


Kur’an-ı Kerim’de Cuma namazı kılındıktan sonra Müslümanların yeryüzüne dağılıp Allah’ın kendileri için takdir ettiği rızkı aralamaları emredilmektedir. Şu halde Cuma namazını kıldıktan sonra hemen işlerimizin başına dönerek, bir ibadet şuuru içinde çok çalışmalı, üretmeli, ülkemizi ve milletimizi kalkındırmak için elimizden gelen bütün gayreti göstermeliyiz.


Misafir 23 Nisan 2011 14:05

cuma
 
arkadaşlar cuma namazı islam olan ülkelerde kılınır ve birlik beraberlik olacak ve laiklik olmucak


Misafir 24 Mayıs 2011 16:58

cuma namazı ödevini unuttum kimse de söylemiyor iyi mi?


_Yağmur_ 25 Mayıs 2011 09:28

Alıntı:

Misafir adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 2097603)
cuma namazı ödevini unuttum kimse de söylemiyor iyi mi?

Alıntı:

_Yağmur_ adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 1864060)
Cuma namazının fazileti ve edepleri

Cuma namazı, bazı şartlarla vacip/farz olur. Bazı şartlarda da bu farziyet düşer. Onun vacip olması için şu şartların bunulması gerekir:

1-Mukim olmak.
2-Cumayı camiye gidip kılmaya gücü yetmek.
3- Öğle vaktinin girmesi.
4-Hür olmak.
5-Hür ve erkek müslümanlardan kırk kişinin bulunması.597

Şu şartlarda Cuma namazı düşer:

Yolculuk, ikindi vaktinin girmesi, istenen sayının bulunamaması ve bir özrün bulunması.

Cuma namazı, idarecilerin yapacağı amellerdendir. Onları temsil eden her hangi birisinin arkasında kılınabilir. Ancak ben Cuma namazını, bir bidat sahibinin arkasında kıldığımda, onu öğle namazı olarak iade etmeyi tercih ederim.

Büyük bir beldede iki cami bulunduğunda, faziletli olan imamın arkasında kılmak, daha faziletlidir. Eğer fazilette eşit olurlarsa, camilerden daha eski olanda kılmayı tercih etmek iyidir. Bunda da eşit olurlarsa, daha yakın olan camide kılmak tercih edilir. Ancak uzak olan camide ilim dinlemek, ilim öğretmek veya öğrenmek gibi, bir niyet varsa, o zaman o tercih edilir. Cuma namazının, büyük camide kılınması daha faziletlidir. Büyük cami demek, müslümanların çoğunluğunun toplandığı cami demektir. Bununla beraber cuma namazı, bu camilerden hangisinde kılınırsa kılınsın, namaz geçerlidir.

İbn Cüreyc şöyle demiştir: “Ata’ya, bir şehirde iki veya üç cami bulunduğunda, cuma namazını hangisinde kılayım? diye sordum: “Müslümanlar daha fazla hangisinde toplanıyorsa orada kıl; çünkü kılacağın namaz, cuma namazıdır. Cuma demek, toplanmak demektir. Cuma günü, Cenab-ı Hakk’ın kendisiyle İslam’a yücelik verdiği ve onu süslediği, ayrıca onunla müslümanları şereflendirdiği ve üstün kıldığı bir gündür. Yüce Allah, şöyle buyurmuştur:

“Ey iman edenler! Cuma günü ezanla namaza çağrıldığınız zaman, hemen Allah’ı zikretmeye koşun ve alış-verişi bırakın. Eğer siz gerçeği bilen kimseler iseniz, elbette bu, sizin için daha hayırlıdır.”598

Cuma için ezan okunduktan sonra alış-veriş haram kılınmıştır. Bu görüş, ayetteki yasağın umumi olmasını gerekçe gösteren bazı alimler tarafından benimsenmiştir. Yine alimlerden bir kısmı, bu alış-veriş reddedilir, çünkü o, fasittir, demişlerdir. Ancak ben, alış verişin ikinci ezandan sonra haram olduğunu sanıyorum. O da imamın, hutbe okumak üzere minbere çıkıp oturmasıyla başlar. Çünkü Rasulullah (s.a.v), Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer zamanında, cuma ezanı olarak sadece iç ezanı okunuyordu. Hz. Osman zamanında ise, insanlar çoğalıp cemaat arttığından, birinci ezan da okunmaya başlanmıştır. Böylece Hz. Osman onu sonradan ortaya koymuştur.599

Yüce Allah şöyle buyurdu:

“Namaz bitince, yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan isteyin. Bir de Allah’ı çok zikredin ki kurtuluşa eresiniz.”600

Görüldüğü gibi Yüce Allah, mümin kullarına cuma günü kendisini zikretmelerini emrediyor ve onları namaz vaktinde alış-veriş yapmaktan nehyediyor. Yine onlara, cuma günü kendisinden ihsanını istemelerini emrediyor. Ayrıca Onlara hayır ve felahı vadediyor. “Hayır” ve “felah”, dünya ve ahiret nimetlerini içinde toplayan iki isimdir.

Rasulullah’ın (s.a.v) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:

“Aziz ve Celîl olan Allah, size cuma namazını bu içinde bulunduğum günde, şu durduğum yerde farz kıldı.”601

Rivayet edildiğine göre, Rasulullah şöyle buyurmuştur:

“Kim herhangi bir özrü olmadan üç cuma namazını kılmazsa, Allah onun kalbini mühürler.” Hadisin diğer rivayetinde: “Bu kimse, İslam’ı arkasına atmıştır”602 buyrulmuştur.

Bir adam, İbnu Abbas’a gelerek, cuma ve cemaate hiç katılmadan vefat eden kimsenin durumundan sordu. İbn Abbas ona: “O, cehennemdedir.” diye cevap verdi. Adam, bu soruyu bir ay boyunca çeşitli defalar tekrar edip soruyordu. Her defasında İbnu Abbas, ona aynı cevabı vererek: “O, cehennemdedir” diyordu.

Cuma namazı, iki veya üç fersahlık mesafeden gelinerek eda edilir. Köyde yaşayıp da, sabah erken evinden çıkarak Cuma namazına yetişen ve akşam da evine dönebilen kimselerin, şehre gelip cuma namazını kılmaları müstehaptır.

Cuma namazı beş kişiden düşer. Bunlar: Çocuk, köle, kadın, yolcu ve hastalardır.603 Bunlardan kim, cuma namazını kılarsa, bu onun için kafi olup, o vaktin farzını eda etmiş olur.

Hadiste şöyle buyrulmuştur: “Ehli kitap olan Yahudi ve Hristiyanlara cuma günü verilmiştir. Fakat onlar, ihtilaf ederek onu bıraktılar. Allah rahmetiyle bizi, bu konuda hidayete erdirdi ve o günü bu ümmete verdi. Onu, müminler için bir bayram yaptı. Bugüne ilk sahip çıkan müslümanlardır. Ehli kitap ise, bu konuda onlara tabidirler.”604


Kişi cuma günü ve gecesinde, Hz. Peygamber’e (s.a.v) çok salat u selam getirmelidir. Bunun en azı, üçyüz defadır. Bir hadiste şöyle buyrulmuştur: “Kim bana cuma günü seksen defa salat u selam getirirse, Allah onun seksen yıllık günahlarını affeder.” Bunun üzerine “Ya Rasulallah, size nasıl salat u selam getirelim?” diye soruldu. Efendimiz (s.a.v):

“Allahumme salli alâ Muhammedin abdike ve Nebiyyike’l-ummiyyi” dersin ve onu tek sayıda bitirirsin.” Buyurdu.633

Kul içinde salat u selam lafzı olduktan sonra ne şekilde salavat getirirse o salavat olur. Meşhur salat u selam duası, teşehhütte okunan salattır. Eğer bunu, şu şekilde yapar ve yedi defa okursa bunda büyük bir fazilet vardır:

“Allahumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin salâten tekûnu leke ridâen ve li hakkıhî edâen ve â’tıhi’l-vesîlete ve’b-ashü’l-mekâme’l-mahmûde’llezî veattehû veczihî annâ mâ huve ehluhu veczihî efdale mâ cezeyte nebiyyen an ümmetihi ve salli alâ cemî’ı ihvânihî mine’n-nebiyyîne ve’s-sâlihîn”

Denilirmiş ki, “kim, bu duayı yedi cuma ve her cuma, yedi defa okursa, Resulullah’ın şefaatı ona vacib olur.”

Cuma günü ve gecesinde, fazlaca istiğfar etmelidir. İstiğfar lafzının yer aldığı hangi duayı okursa bu, istiğfarı için yeterlidir. Ancak şu istiğfar duasını okuması daha faziletlidir.

“Allahumme’ğfir lî ve tub aleyye inneke ente’t-tevvâbu’r-rahîm”

Şu istiğfar duasını okuması da, güzeldir:

“Rabbiğfir verham ve tecavez ammâ te’lemu ve ente hayru’r-râhimîn”

Cuma günü bir hatim indirmesi müstehaptır. Eğer bu, onun için zor oluyorsa, cuma gecesini de buna ilave ederek, hatimine cuma gecesi başlar. Hatmini, cuma sabah namazının iki rekatında veya cuma gecesi, akşam namazının iki rekatında tamamlaması güzeldir. Böylece cuma gününü ve gecesini kıraatla doldurmuş olur. Hatmini cuma ezanıyla ikameti arasında tamamlarsa, bunda da büyük bir fazilet vardır.

Cuma namazından önce oniki ve cuma namazından sonra da altı rekat namaz kılmak müstehaptır. Camiye girdiğinde, her rekatında ellişer defa İhlas suresini okuyarak, dört rekat namaz kılar. Bu konuda nakledilen bir hadiste Rasulullah, şöyle buyurmuştur: “Kim bunu yaparsa Cennetteki makamını görmeden veya kendisine gösterilmeden ölmez.”634

Cuma günü camiye girdiğinde, iki rekat namaz kılmadan asla oturmamalıdır. Hatta imam hutbede ise, yine kısa olarak iki rekat kılmalıdır. Çünkü Rasulullah (s.a.v), bunu emretmiştir. Garib bir senetle gelen rivayette: “Nebi Aleyhisselam, hutbe esnasında mescide gelen bir adam için hutbeden önce iki rekatı kılsın diye hutbesini kesmiş, adamın namaz kılmasını beklemiştir.”635

Kufe alimleri derler ki: “Eğer imam sükut ederse kılar, yoksa kılmaz. Çünkü, Rasulullah’ı dinlemenin vacip olması sebebiyle, bu ona mahsus bir durum olabilir.”



İnceleyiniz.


Misafir 9 Kasım 2011 14:25

ya benimde var ama beimki cuma namazının fazileti bana ççççççççççççççççaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaabbbbbuuuuuuuuuuk bi yol gösterin deli olacm


Misafir 27 Kasım 2011 17:28

Selamün Aleyküm... Cuma Namazının fazileti hakkında güzel bilgiler verilmiş. Mümkünse daha fazla bilgi verir misiniz ? _Yağmur_ hanım sizden bilgi alırsam memnun olurum. Teşekkürler.. Kolay gelsiN...


Misafir 2 Aralık 2011 19:44

bana yardım edin cuma namazzının faziletini tam açıklayıcı olarak söylerseniz sevinirim hiç zamanım kaldı ne olursunuz çabuk olun


sanane adımdan 5 Aralık 2011 13:52

Cuma namazının fazileti hakkında bilgi verir misiniz?
 
bana cuma namazının faziletihakkında bilgi vb. verirmisiniz 6\E DEN SANANE ADIMDAN


Misafir 7 Aralık 2011 20:30

lütfen bana cuma günü ve cuma namazının fazileti hakkında bilgi verirmisiniz ne olur acilll


Misafir 13 Aralık 2011 14:13

ödevim var yardımedermisiniz?ederseniz iyi olur............:)<3


Misafir 15 Aralık 2011 14:43

cuma namazında neler yapılıyor


Misafir 16 Aralık 2011 13:29

Ben Cuma Nazamızının Faziletini Arıyordum Ty Verdiğiniz İcin 6/A dan :=)


Misafir 5 Ocak 2012 17:24

ben "cuma namazında yapılanları gözlemleyiniz. cuma namazının fazileti hakkında bilgi toplayınız."başlıklı bir ödevim var ltfn yrdm ednnnnn!!!!

performans ödewim war yardım edin kısa şekilde :)


Misafir 27 Ocak 2012 12:26

lütfen cuma namazına gec kalmayın...


pusula 17 Şubat 2012 12:45

Cuma namazının önemi

Allahü teâlâ Cuma gününü müslümanlara mahsus kılmıştır. Cuma günü öğle vaktinde, Cuma namazını kılmak, Allahü teâlânın emridir.

Allahü teâlâ, Cuma sûresi sonundaki âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki,

(Ey îmân etmekle şereflenen kullarım! Cuma günü, öğle ezânı okunduğu vakit hutbe dinlemek ve Cuma namazı kılmak için camiye koşunuz! Alışverişi bırakınız! Cuma namazı ve hutbe, size başka işlerinizden daha faydalıdır. Cuma namazını kıldıktan sonra, camiden çıkar, dünya işlerinizi yapmak için dağılabilirsiniz. Allahü teâlâdan rızık bekleyerek çalışırsınız. Allahü teâlâyı çok hâtırlayınız ki, kurtulabilesiniz!)

Namazdan sonra, isteyen işine gider çalışır, isteyen câmide kalıp namaz kılmak ile, Kur’ân-ı kerîm ve duâ ile meşgul olur. Cuma namazı vakti girince, alış-veriş günahtır.

Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” çeşitli hadîs-i şerîflerinde buyurdu ki:

(Bir müslüman, Cuma günü gusül abdesti alıp, Cuma namazına giderse, bir haftalık günahları affolur ve her adımı için sevâb verilir.)

(Cuma namazı kılmayanların kalblerini Allahü teâlâ mühürler. Gâfil olurlar).

(Günlerin en kıymetlisi Cumadır. Cuma günü, bayram günlerinden ve Aşûre gününden daha kıymetlidir. Cuma, dünyada ve Cennette mü’minlerin bayramıdır).

(Bir kimse, mâni yok iken, üç Cuma namazı kılmazsa, Allahü teâlâ, kalbini mühürler. Ya’nî iyilik yapmaz olur).

(Cuma namazından sonra bir an vardır ki, mü’minin o anda ettiği duâ red olmaz).

(Cuma namazından sonra, yedi defa İhlâs ve Mu’avvizeteyn yani Felak ve Nas surelerini okuyanı Allahü teâlâ, bir hafta kazâdan, belâdan ve kötü işlerden korur).

(Cumartesi günleri yahudilere, Pazar günleri nasaraya [hıristiyanlara] verildiği gibi, Cuma günü de Müslümanlara verildi. Bu gün, Müslümanlara hayır, bereket, iyilik vardır).

Cuma günü yapılan ibâdetlere, başka günde yapılanların, en az iki katı sevâb verilir. Cuma günü işlenen günahlar da iki kat yazılır.

Cuma günü, ruhlar toplanır ve birbirleriyle tanışırlar. Kabirler ziyaret edilir. Bu günde kabir azâbı durdurulur. Bazı âlimlere göre, mü’minin azâbı artık başlamaz. Kâfirin azâbı, Cuma ve Ramazanda yapılmamak üzere, kıyâmete kadar sürer. Bu gün ve gecesinde ölen mü’minler, kabir azâbı çekmez. Cehennem, Cuma günü çok sıcak olmaz. Âdem aleyhisselâm, Cuma günü yaratıldı. Cuma günü Cennetten çıkarıldı. Cennettekiler, Allahü teâlâyı Cuma günleri göreceklerdir.

Cuma Namazının Şartları

Cuma günü onaltı rek’at namaz kılınır. Bunun iki rek’atını kılmak farzdır. Öğle namazından daha kuvvetli farzdır. Cum’a namazı farz olmak için iki türlü şartı vardır:

1 - Edâ şartları,

2 - Vücub şartları.

Edâ şartlarından biri noksan olursa namaz kabûl olmaz. Vücub şartları bulunmazsa kabûl olur.

Edâ, ya’nî Cuma namazının sahîh olması için şartları yedidir:

1 - Namazı şehirde kılmak (Şehir: Cemâati en büyük camiye sığmayan yer demektir.)

2 - Devlet reisinin veya vâlinin izni ile kılmak. Bunların tayin ettiği hatib, kendi yerine başkasını vekil edebilir.

3 - Öğle namazının vaktinde kılmak.

4 - Vakit içinde hutbe okumak. Âlimler, Cum’a hutbesini okumak, namaza dururken (Allahü ekber) demek gibidir dedi.

Ya’nî iki hutbeyi de, yalnız Arapça okumak lâzımdır. Hatib efendi, içinden Eûzü okuyup, sonra yüksek sesle, hamd ve senâ ve kelime-i şehâdet, salât-ü selâm okur. Sonra, vaâz ya’nî sevâba, azâba sebeb olan şeyleri hatırlatır ve âyet-i kerîme okur. Oturup kalkar. İkinci hutbeyi okuyup, vaâz yerine, mü’minlere duâ eder. Dört halîfenin adını söylemesi müstehabdır. Hutbeye dünya sözü karıştırmak haramdır. Hutbeyi, nutuk ve konferans şekline sokmamalıdır. Hutbeyi kısa okumak sünnettir. Uzun okumak mekrûhdur.

5 - Hutbeyi namazdan önce okumak.

6 - Cuma namazını cemâat ile kılmak.

7 - Câmi kapılarını herkese açık tutmak.

Cuma namazının vücûb şartları dokuzdur:

1 - Şehirde, kasabada oturmak. Müsafirlere farz değildir.

2 - Sağlam olmak, hastaya, hastayı bırakamıyan bakıcıya ve ihtiyarlara farz değildir.

3 - Hür olmak.

4 - Erkek olmak. Kadınlara farz değildir.

5 - Âkıl ve bâliğ olmak.

6 - Kör olmamak. Yolda götüren olsa bile, a’mâ olana farz değildir.

7 - Yürüyebilmektir. Nakil vâsıtası olsa bile felçliye, ayaksıza farz değildir.

8 - Hapsedilmiş olmamak ve düşman korkusu, hükûmetten, zâlimden korkusu olmamak.

9 - Fazla yağmur, kar, fırtına, çamur ve soğuk olmamak.

Cuma Namazı Nasıl Kılınır

Cuma günü, öğle ezânı okununca, onaltı rek’at Cuma namazı kılınır. Bunlar sırası ile şöyledir:

1 - Önce, Cuma namazının dört rek’atlik “İlk sünneti” kılınır. Bu sünnet, öğle namazının ilk sünneti gibi kılınır. Buna niyet, “Niyet ettim. Allah rızası için, Cuma namazının ilk sünnetini kılmağa, döndüm kıbleye” diye yapılır.

2 - Sonra, cami içinde ikinci ezân ve hutbe okunur.

3 - Hutbe okunduktan sonra, kâmet okunup cemâat ile Cuma namazının iki rek’atlik “farzı” kılınır.

4 - Cuma namazının farzı kılındıktan sonra, dört rek’atlik “Son sünneti” kılınır. Bunun kılınışı öğle namazının ilk sünneti gibidir.

5 - Bundan sonra, “Üzerime farz olan kılamadığım son öğle namazının farzını kılmağa” diye niyet ederek, “Âhir zuhur” namazı kılınır. Dört rek’atlik bu namazın kılınışı öğle namazının farzının kılınışı gibidir.

6 - Sonra da, iki rek’at “Vaktin sünneti” kılınır. Kılınışı, sabah namazının sünnetinin kılışını gibidir.

7 - Bundan sonra, Âyetel-kürsî ve tesbihler okunup, duâ edilir.

Cuma Gününün Sünnet ve Edebleri:

1 - Cumayı perşembe gününden karşılamak.

2 - Cuma günü gusl abdesti almak.

3 - Başı traş etmek. Sakalın bir tutamdan fazlasını ve tırnakları kesmek. Temiz elbise giymek.

4 - Cuma namazına mümkün olduğu kadar erken gitmek.

5 - Ön safa geçmek için, cemâatin omuzlarından aşmamalıdır.

6 - Câmide namaz kılanın önünden geçmemek.

7 - Hatib efendi minbere çıktıktan sonra hiç bir şey söylememek, konuşana işaretle bile cevap vermemek ve ezânı tekrarlamamak.

8 - Cuma namazından sonra Fâtiha, Kâfirûn, İhlâs, Felak ve Nâs sûrelerini yedi kere okumak.

9 - Ehl-i sünnet âlimlerinin kitablarından anlatan âlimlerin dersinde, va’zında bulunmak.

10 - Cuma gününü, hep ibâdetle geçirmek.

11 - Cuma günü salevât-ı şerîfe getirmek.

12 - Kur’ân-ı kerîm okumak, (Kehf) sûresini okumalıdır.

13 - Sadaka vermek.

14 - Ana-babayı veya kabirlerini ziyâret etmek.

15 - Evin yemeklerini bol ve tatlı yapmak.

16 - Çok namaz kılmak. Kazâya kalmış namazı olanlar, kazâ namazı kılmalıdır.

17 - Cuma gününü hep âhıret işleriyle geçirmek.


Misafir 20 Mart 2012 15:27

Daha güzel ve uzun yokmu acaba? :)


Misafir 13 Nisan 2012 14:51

SELAM BEN FURKAN ARKADAŞLAR BANA CUMA NAMAZINDA NELER YAPILDIĞIYLA İLGİLİ BİR ÖDEVİM BANA YARDIMCI OLURMUSUNUZZ

TEŞEKKÜRLER


Chelsea_Eny 13 Nisan 2012 21:26

Cuma namazının en büyük faziletlerinden birisi de toplum içerisindeki dayanışmayı,sevgiyi, dostlukları güçlendirmesidir. Örneğin her Cuma namazına gelen yaşlı bir adam bir kaç gün gelmese diğer insanlar o adamı merak ederler. Evine giderler. Eğer zor durumdaysa yardım ederler. :)


Misafir 27 Kasım 2012 17:46

CUMA NAMAZININ FAZİLETİ

Cenab-ı Hakk’ın kullarına bahşettiği sayısız lütuflarından biri de Cuma günüdür. Cumayı diğer günlerden ayıran en önemli özellik, o günde cemaat halinde Cuma namazının kılınmasıdır. Nitekim Cenab-ı Hak bu konuda şöyle buyurmaktadır: “Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağrıldığınızda, hemen Allah'ın zikrine koşun ve alış verişi bırakın. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır. Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan nasibinizi arayın. Allah'ı çok zikredin ki, kurtuluşa eresiniz.”1 Bu ayet-i kerime, Cuma vaktinin cuma namazı kendilerine farz olanlar için bir ibadet zamanı olduğuna işaret etmektedir. Bu ayete kulak veren Mü’minler Yüce Allah’ın bu çağrısına uyarak her türlü dünyevi meşgaleyi bir tarafa bırakıp Cuma namazına koşarlar. Camide hayatlarına yön verecek nasihatleri dinler, birlik ve beraberlik içerisinde Yüce Mevlâdan af ve rahmet dilerler.



Cuma namazı, Müslümanların tanışmaları, kaynaşmaları, yardımlaşmaları, birlik ve beraberlik şuurunu kuvvetlendirmeleri, Allah’a birlikte yaklaşmaları için önemli bir vesiledir. Cuma namazı, toplumun eğitilmesinde de büyük rol oynamaktadır. Cuma günü yapılan vaazlarda, okunan hutbelerde, iyiliklerin yaygınlaşması, kötülüklerin önlenmesi, insan haklarına saygı, çevre temizliği, birlik ve beraberlik içinde olmanın önemi, şehitlik ve gazilik ruhu, vatan savunmasının önemi, anne ve babaya hürmet, akraba ve komşulara iyilik, doğruluk ve dürüstlük gibi değerler anlatılmaktadır. Bunun yanında Cuma namazı, camiye ve beş vakit namaza alışmanın da ilk adımını teşkil etmektedir.


Cuma namazını eda etmek üzere camiye giden mü’min kardeşlerimizin dikkat etmeleri gereken bir takım kurallar bulunmaktadır. Buna göre, cumaya giderken temiz ve güzel elbiseler giyilmeli, insanlara rahatsızlık verecek her türlü kokular giderilmeli, ön safta boş yer varken arkada saf tutulmamalı, safları aralıksız ve düzgün tutmalı, ön safa geçmek için cemaat rahatsız edilmemeli, hutbe okunurken susup dinlenilmelidir. Mazeretsiz olarak Cuma namazının terk edilmesinin günah olduğu unutulmamalıdır. Ayrıca kadınların da Cuma namazlarında cemaate iştirak edebilecekleri bilinmeli, dini, milli ve ahlaki değerlerle yetişmeleri için çocukların da cumaya gitmeleri teşvik edilmelidir.


Sevgili Peygamberimiz bir hadis-i şeriflerinde; Cuma namazını usulüne uygun olarak kılanların günahlarının bağışlanacağını biz mü’minlere müjdelemiştir.


Kur’an-ı Kerim’de Cuma namazı kılındıktan sonra Müslümanların yeryüzüne dağılıp Allah’ın kendileri için takdir ettiği rızkı aralamaları emredilmektedir. Şu halde Cuma namazını kıldıktan sonra hemen işlerimizin başına dönerek, bir ibadet şuuru içinde çok çalışmalı, üretmeli, ülkemizi ve milletimizi kalkındırmak için elimizden gelen bütün gayreti göstermeliyiz.


Kaynak: Cuma namazının fazileti nedir?


Misafir 28 Kasım 2012 17:45

bana bayram namazı lazım ltfn


Misafir 4 Aralık 2012 19:44

Cuma namazının fazileti hakkında bilgi verir misiniz?
 
cuma namazı hakkında bilgi toplayıp cuma namazının faziletini bulmam lazım


Misafir 24 Aralık 2012 16:07

merhaba ben berkan bna cuma namazının fazileti lazım verirmisiniz


Misafir 15 Aralık 2013 18:18

bna cuma namazının fazileti lazım acil kısa ve öz istiyorum bana yardım edin lütfeeeeeeeeeeeennnnnnnn


Misafir 23 Aralık 2013 18:22

cuma namazının farz olması şartları nedir"


Misafir 25 Aralık 2013 13:11

doğru düzgün ve kısa olsun lütfen....


Misafir 31 Aralık 2013 18:28

cuma namazında neler yapılmalı


Misafir 2 Ocak 2014 20:38

cuma namazı hakkında kısa bilgi verir misin ?


dalton 16 Mayıs 2014 14:02

cuma namazı Allahın insanlara bir lütfüdür her insan mükellef olduğu sürece cuma namazı farzdır.



Saat: 09:48

©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık