MsXLabs
Sayfa 1 / 2

MsXLabs (https://www.msxlabs.org/forum/)
-   Soru-Cevap (https://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/)
-   -   Sosyal etkileşim nedir? (https://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/248883-sosyal-etkilesim-nedir.html)

sarisya 6 Mayıs 2009 00:47

sosyal etkileşim nedir


broken* 6 Mayıs 2009 18:05

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.


Misafir 6 Mayıs 2009 18:41

Sosyal etkileşim genellikle iletişimyoluyla in­sanların ve grupların hareketlerinin karşılıklı etkileşim ini de ifade eder. Bu tanım kişinin kendisiyle etkileşimini İçine alır.
Terim üç farklı anlamda kullanılmaktadır.
İlk anlamda insana uygulandığında en basit sosyal etkileşim, aşağıdaki örneklerde görüle­bileceği gibi kişiler ve sosyal güçler arasındaki karşılıklı etkileşimdir: "İnsan doğasında ve kül­türde varlığını bulan sosyal faktörlerin karşı­lıklı etkileşimi sosyal etkileşimdir." "Sosyal et­kileşim karşlıklı olmayı gerektirir".
Birçok sosyolog ve antropolog tarafından kullanılan İkinci lür tanım insan ilişkilerinin bir tür "karşılıklı etkileşim" olduğunu ortaya koyar. İlişkinin insanlara uygulandığı gibi, sembolik etkileşim olarak adlandırılması ge­rektiğini iddia ederler: Yani, sosyal etkileşim iletişime dayanır. Birey diğerleriyle İletişim yo­luyla İlişki kurar, bu faaliyetin sonucu sosyal ilişki sürecidir. Ama bazı yazarların iletişim ve etkileşimi aynı şey olarak görmesine rağmen.diğerleri etkileşimin ek özellikler içerdiğini be­lirtir: "Sosyal etkileşim işlevsel olarak iki ya da daha fazla kişinin ilişkiye geçtiğinde (fiziki iliş­ki olması gerekmeyebilir) meydana gelen dav­ranış değişikliği şeklinde tanımlanabilir.
Üçüncü tanım kişinin kendisiyle sosyal etki­leşim içinde olduğunu öne süren bazı sosyal bilimciler tarafından kullanılmaktadır. Yani "bir odada bîr problem üzerinde çalışan, ken­disiyle konuşan ya da yüksek sesle düşünen bir kişi, etkileşim kendisiyle olduğu halde, tek­nik olarak kişinin sosyal etkileşim içinde oldu­ğu anlaşılır."


Misafir 28 Aralık 2009 07:09

etkileşim nedir


ener 28 Aralık 2009 09:33

Alıntı:

Misafir adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 1628271)
etkileşim nedir

etkileşim; birbirini karşılıklı olarak etkileme işi.


Misafir 28 Ağustos 2010 16:59

karşılıklı etkileşim
 
karşılık lı etkileşim neler çağrıştırıyor


Misafir 20 Eylül 2010 13:47

"Karşılıklı etkileşim" nedir?


Misafir 21 Mart 2011 19:34

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.


Misafir 26 Mart 2011 20:27

ARKADAŞLAR KISA CEVAP YOKMU


Misafir 28 Mart 2011 18:33

arkadaşlar sosyal etkileşim nedemektir lütfen yarına götürecem


Misafir 3 Nisan 2011 14:56

kısa bir şekilde; sosyal etkileşim nedir?


Misafir 3 Nisan 2011 20:02

sorumuuun cevabını verin!!!!!!!!!!!
 
insanların sosyal olaylar karşısında etkilenmesi


Misafir 5 Nisan 2011 19:47

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim


Misafir 5 Nisan 2011 21:29

sosyel etkileşim nedir yarina yetiştirmem lazım


Misafir 7 Nisan 2011 13:37

1.ÇEVAP DOGRUMU


Misafir 7 Nisan 2011 20:16

sosyal etkileşim nedir


Misafir 7 Nisan 2011 20:24

nedir sosyal etkileşim


Misafir 11 Nisan 2011 19:08

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.


Misafir 11 Nisan 2011 21:01

ya ne olur kısa cevapppp......!!!!!


Misafir 13 Nisan 2011 16:11

sosyal etkileşim ne


Misafir 14 Nisan 2011 16:59

ARKADŞLAR BİR AZ DAHA KISA CEVAP YAZA BİLİRMİSİNİZ ACABA?


Misafir evet 14 Nisan 2011 20:35

çook uzun sözcüğün anlamı
 
bence bu sosyaletkileşim çook uzun olmuş onun kısaltlmışını yazsaydı çook iyi olurdu lütfen onu kısaldırmısınız


Misafir 14 Nisan 2011 21:37

insanların, toplumların birbirlerinden etkilenmesi, birbirlerine bilgi, kültür, vs. aktarması


Misafir 18 Nisan 2011 12:03

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.


Misafir 18 Nisan 2011 19:08

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.


Misafir 18 Nisan 2011 21:27

sosyal etkileşim nedir????????????????


Misafir 26 Nisan 2011 19:47

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.


Misafir 3 Mayıs 2011 10:08

ya bn etkileşim demedım yahaaa sosyal etkileşim dedim


ener 3 Mayıs 2011 11:58

Alıntı:

Misafir adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 2073649)
ya bn etkileşim demedım yahaaa sosyal etkileşim dedim

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.


Misafir 3 Mayıs 2011 16:43

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.

--------------------------------------------------------------------------------


06-05-2009 #3 (mesaj-linki)
Blue Blood

Sosyal etkileşim genellikle iletişimyoluyla in­sanların ve grupların hareketlerinin karşılıklı etkileşim ini de ifade eder. Bu tanım kişinin kendisiyle etkileşimini İçine alır.
Terim üç farklı anlamda kullanılmaktadır.
İlk anlamda insana uygulandığında en basit sosyal etkileşim, aşağıdaki örneklerde görüle­bileceği gibi kişiler ve sosyal güçler arasındaki karşılıklı etkileşimdir: "İnsan doğasında ve kül­türde varlığını bulan sosyal faktörlerin karşı­lıklı etkileşimi sosyal etkileşimdir." "Sosyal et­kileşim karşlıklı olmayı gerektirir".
Birçok sosyolog ve antropolog tarafından kullanılan İkinci lür tanım insan ilişkilerinin bir tür "karşılıklı etkileşim" olduğunu ortaya koyar. İlişkinin insanlara uygulandığı gibi, sembolik etkileşim olarak adlandırılması ge­rektiğini iddia ederler: Yani, sosyal etkileşim iletişime dayanır. Birey diğerleriyle İletişim yo­luyla İlişki kurar, bu faaliyetin sonucu sosyal ilişki sürecidir. Ama bazı yazarların iletişim ve etkileşimi aynı şey olarak görmesine rağmen.diğerleri etkileşimin ek özellikler içerdiğini be­lirtir: "Sosyal etkileşim işlevsel olarak iki ya da daha fazla kişinin ilişkiye geçtiğinde (fiziki iliş­ki olması gerekmeyebilir) meydana gelen dav­ranış değişikliği şeklinde tanımlanabilir.
Üçüncü tanım kişinin kendisiyle sosyal etki­leşim içinde olduğunu öne süren bazı sosyal bilimciler tarafından kullanılmaktadır. Yani "bir odada bîr problem üzerinde çalışan, ken­disiyle konuşan ya da yüksek sesle düşünen bir kişi, etkileşim kendisiyle olduğu halde, tek­nik olarak kişinin sosyal etkileşim içinde oldu­ğu anlaşılır."


--------------------------------------------------------------------------------


28-12-2009 #4 (mesaj-linki)
Misafir etkileşim nedir

--------------------------------------------------------------------------------


28-12-2009 #5 (mesaj-linki)
ener


Misafir adlı kullanıcıdan alıntı
etkileşim nedir

etkileşim; birbirini karşılıklı olarak etkileme işi.

--------------------------------------------------------------------------------


28-08-2010 #6 (mesaj-linki)
Misafir karşılıklı etkileşim
karşılık lı etkileşim neler çağrıştırıyor

--------------------------------------------------------------------------------


20-09-2010 #7 (mesaj-linki)
Misafir "Karşılıklı etkileşim" nedir?

--------------------------------------------------------------------------------


21-03-2011 #8 (mesaj-linki)
Misafir Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.

--------------------------------------------------------------------------------


26-03-2011 #9 (mesaj-linki)
Misafir ARKADAŞLAR KISA CEVAP YOKMU

--------------------------------------------------------------------------------


28-03-2011 #10 (mesaj-linki)
Misafir arkadaşlar sosyal etkileşim nedemektir lütfen yarına götürecem

--------------------------------------------------------------------------------


Misafir 14 Mayıs 2011 14:45

sosyal etkilesim nedir ?
Tek cümle olsun ve acil !


Misafir 16 Mayıs 2011 00:24

kisa cwp cok uzunn yhaa çkk aciL Lüdfnn gece 1 2 dk da blmm lazm anm kısıoo lüfdnnnn çkkk aiclllllllllllllllll kısaaaaaaaaaaaa


Misafir 1 Haziran 2011 19:37

sosyal etkileşimin anlamı lütfen çooook acil


Misafir 19 Eylül 2011 19:42

lütfen kısaca bir cevap bulun ödevim var lütfennnnnnnnn :SSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSS


Misafir 22 Eylül 2011 11:27

insanların toplumların biribirinden etkilenmesi bilgi kültür aktarması


Misafir 24 Eylül 2011 21:50

Sosyal etkileşim genellikle iletişimyoluyla in­sanların ve grupların hareketlerinin karşılıklı etkileşim ini de ifade eder. Bu tanım kişinin kendisiyle etkileşimini İçine alır.
Terim üç farklı anlamda kullanılmaktadır.
İlk anlamda insana uygulandığında en basit sosyal etkileşim, aşağıdaki örneklerde görüle­bileceği gibi kişiler ve sosyal güçler arasındaki karşılıklı etkileşimdir: "İnsan doğasında ve kül­türde varlığını bulan sosyal faktörlerin karşı­lıklı etkileşimi sosyal etkileşimdir." "Sosyal et­kileşim karşlıklı olmayı gerektirir".
Birçok sosyolog ve antropolog tarafından kullanılan İkinci lür tanım insan ilişkilerinin bir tür "karşılıklı etkileşim" olduğunu ortaya koyar. İlişkinin insanlara uygulandığı gibi, sembolik etkileşim olarak adlandırılması ge­rektiğini iddia ederler: Yani, sosyal etkileşim iletişime dayanır. Birey diğerleriyle İletişim yo­luyla İlişki kurar, bu faaliyetin sonucu sosyal ilişki sürecidir. Ama bazı yazarların iletişim ve etkileşimi aynı şey olarak görmesine rağmen.diğerleri etkileşimin ek özellikler içerdiğini be­lirtir: "Sosyal etkileşim işlevsel olarak iki ya da daha fazla kişinin ilişkiye geçtiğinde (fiziki iliş­ki olması gerekmeyebilir) meydana gelen dav­ranış değişikliği şeklinde tanımlanabilir.
Üçüncü tanım kişinin kendisiyle sosyal etki­leşim içinde olduğunu öne süren bazı sosyal bilimciler tarafından kullanılmaktadır. Yani "bir odada bîr problem üzerinde çalışan, ken­disiyle konuşan ya da yüksek sesle düşünen bir kişi, etkileşim kendisiyle olduğu halde, tek­nik olarak kişinin sosyal etkileşim içinde oldu­ğu anlaşılır."


Misafir 26 Eylül 2011 20:12

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.

Kaynak: Sosyal etkileşim nedir? (mesaj-linki)
broken*

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.

Sosyal etkileşim genellikle iletişimyoluyla in sanların ve grupların hareketlerinin karşılıklı etkileşim ini de ifade eder. Bu tanım kişinin kendisiyle etkileşimini İçine alır.
Terim üç farklı anlamda kullanılmaktadır.
İlk anlamda insana uygulandığında en basit sosyal etkileşim, aşağıdaki örneklerde görüle bileceği gibi kişiler ve sosyal güçler arasındaki karşılıklı etkileşimdir: "İnsan doğasında ve kül türde varlığını bulan sosyal faktörlerin karşı lıklı etkileşimi sosyal etkileşimdir." "Sosyal et kileşim karşlıklı olmayı gerektirir".
Birçok sosyolog ve antropolog tarafından kullanılan İkinci lür tanım insan ilişkilerinin bir tür "karşılıklı etkileşim" olduğunu ortaya koyar. İlişkinin insanlara uygulandığı gibi, sembolik etkileşim olarak adlandırılması ge rektiğini iddia ederler: Yani, sosyal etkileşim iletişime dayanır. Birey diğerleriyle İletişim yo luyla İlişki kurar, bu faaliyetin sonucu sosyal ilişki sürecidir. Ama bazı yazarların iletişim ve etkileşimi aynı şey olarak görmesine rağmen.diğerleri etkileşimin ek özellikler içerdiğini be lirtir: "Sosyal etkileşim işlevsel olarak iki ya da daha fazla kişinin ilişkiye geçtiğinde (fiziki iliş ki olması gerekmeyebilir) meydana gelen dav ranış değişikliği şeklinde tanımlanabilir.
Üçüncü tanım kişinin kendisiyle sosyal etki leşim içinde olduğunu öne süren bazı sosyal bilimciler tarafından kullanılmaktadır. Yani "bir odada bîr problem üzerinde çalışan, ken disiyle konuşan ya da yüksek sesle düşünen bir kişi, etkileşim kendisiyle olduğu halde, tek nik olarak kişinin sosyal etkileşim içinde oldu ğu anlaşılır."


Kaynak: Sosyal etkileşim nedir?

Kaynak: Sosyal etkileşim nedir?


Misafir 16 Ekim 2011 19:59

kısaca sosyal örgüt ne demek


Misafir 18 Ekim 2011 16:12

Sosyal Etkileşi:Sosyal etkileşim genellikle iletişimyoluyla in­sanların ve grupların hareketlerinin karşılıklı etkileşim ini de ifade eder. Bu tanım kişinin kendisiyle etkileşimini İçine alır.


Misafir 28 Şubat 2012 09:20

sosyal etkileşim
 
sosyal etkileşimin kısa anlamı yokmu lütfen çok acillll


pusula 28 Şubat 2012 09:39

Kültür, Vs aktarması. Sosyaletkileşim genellikle İletişim sale by insanların ve gruplarınhareketlerininkarşılıklı etkileşimini de mantık birimi edermisin. Ayşe tanım kişinin kendisiyle etkileşimini icine alir. Terim'in Üç farkli anlamda

kullanılmaktadır. tür anlamda insana uygulandığında en Basit'in

Sosyal etkileşim, aşağıdaki örneklerde görülebileceği hazırsındır kişiler ve Sosyal güçler arasındaki karşılıklı etkileşimdir: "İnsan doğasında ve kültürde varlığını Bulan Sosyal faktörlerin karşılıklı etkileşimi Sosyal etkileşimdir. ""Sosyaletkileşim karşlıklı olmayı gerektirir ". Birçok sosyolog ve antropolog tarafmdan

kullanılan İkinci TÜR tanım İnsan ilişkilerinin Bir tür "karşılıklı etkileşim" oldugunu ortaya koyar. İlişkinin insanlara uygulandığı hazırsındır, Sembolik etkileşim olarak adlandırılması gerektiğini iddia ederler: Yani, Sosyaletkileşim iletişime DAYANIR. Birey diğerleriyle İletişim saleİlişki kurar, met faaliyetin sonucu Sosyal ilişkisürecidir. Ama Bazi yazarların İletişim ve etkileşimi Ayni sey olarak görmesine rağmen.diğerleri etkileşimin ekÖzellikler içerdiğini belirtir: "Sosyal etkileşim işlevsel olarak Iki ya da daha fazla kişinin ilişkiye geçtiğinde (fiziki ilişkiolması gerekmeyebilir) meydana GELEN Behavior değişikliği şeklinde tanımlanabilir. ÜÇÜNCÜ tanım kişinin kendisiyle

Sosyal Bir etkileşim Içinde oldugunu Süren Bazi Sosyal bilimciler tarafmdan kullanılmaktadır. Yani "Bir odada bır sorun uzerinde çalısan, kendisiylekonuşan ya da Yüksek sesle Düşünen Bir kisi, etkileşim kendisiyle Olduğu Halde, Teknik olarak kişinin Sosyal etkileşim Içinde Olduğu anlaşılır. "


Misafir 5 Mart 2012 18:20

insanların sosyal olaylar karşısında etkilenmesi


firat4733 5 Mart 2012 20:33

Bir anlamda “vicdan muhasebesi” olarak da tanımlayabileceğimiz öz kişisel iletişim, kişinin kendisini tanıması, iletişim becerilerini geliştirmesi açısından son derece gereklidir.Çünkü, iletişim her şeyden önce kişinin kendisinden başlar. Bu noktada, bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını, rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da kendine sorular sorarak bunlara yanıtlar üretmesini iç iletişim ya da öz kişisel iletişim olarak açıklayabiliriz. Bu süreç içinde insan, kısa sürelerle hem kaynak, hem de alıcı olmakta, iki ayrı kişinin rolünü tek başına oynayarak kendi kendisiyle iletişime geçmektedir. Kişiler arası iletişim ise en yalın ifadeyle, kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişimlerdir. Bununla birlikte iletişim araştırmacılarının insanlar arasında gerçekleşen her tür iletişimi kişilerarası iletişim olarak tanımlamadıklarını da belirtmek gerekir. Özellikle, sosyal iletişim ve sosyal etkileşim terimleriyle kişilerarası iletişim teriminin bazen eş anlamlı, bazen de farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Kaynak ve göndericinin insan olduğu iletişim biçimi olarak tanımlanan sosyal iletişimde gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliği bulunması şartı aranmaz. Gönderici ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda ise, bu iletişim şekline “sosyal etkileşim” adı verilir. “Sosyal etkileşim” olarak adlandırılan davranış şekline, kişiler arası iletişim adı da verilmektedir. Kişiler arası iletişim, insanların yüz yüze kurdukları bir iletişim biçimi olduğu için sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle kişiler arası iletişimi, sözlü ve sözsüz olmak üzere iki ana başlıkta sınışandırabiliriz: sözlü: dil, dil ötesi, niyet edilmiş, niyet edilmemiş; sözsüz: yüz ve beden, bedensel temas, mekan kullanımı, araçlar, niyet edilmiş, niyet edilmemiş. İletişim sürecine katılan bireyler her hangi bir sorunun ortaya çıkmaması için doğru kod açımı yapmak ve tepkisel değil analizci bir yaklaşımla var olan duruma yaklaşmak zorundadırlar. Bu bağlamda iletişim sorunlarının çözümü, iyi niyete ve bu sorunların altında yatan psikososyal süreçlerin bilinmesine bağlıdır. İletişim konusunda teknik bilgiler ve beceriler gerekli, fakat kendi başına yeterli değildir. İletişim bilgi ve becerilerinin arkasında gönül zenginliği, sevgi, anlayış ve hoşgörü olmalıdır. İletişimin etkinliğini sağlayan koşullar/ilkeleri şu başlıklar altında özetleyebiliriz: kaynağın inanılır bulunmalı;kaynak, alıcının kendisini nasıl gördüğünü iyi değerlendirmeli;mesaj, alıcının dikkatini çekecek şekilde düzenlenmeli;mesajların kodlanmasında kullanılan simgelerin,mesajı gönderen kaynak kadar, mesajı alacak, algılayacak,açımlayacak alıcı tarafından da bilinen simgeler olmalı;mesaj, insanların bireysel ihtiyaçlarına seslenmeli, bu ihtiyaçların farkına vardırmalı, onları giderme isteği yaratarak,bu doğrultuda davranışa geçmeye motive edici olmalı;mesajın etkili olabilmesi için, alıcının temel değerlerini,tutumlarını, inançlarını bilmek ve bunları mesajın kodlanması sırasında dikkate alınmalı; mesajın dili anlaşılır, içeriği açık ve seçik olmalı; mesajın alıcıya ulaşabilmesi için en uygun iletişim aracı seçilmeli; alıcıya aynı anda ne kadar çok iletişim aracı ile ulaşılırsa, örneğin, -mesajın sözel olarak iletilmesi ile yetinmeyip, bunun yazılı olarak da iletilmesi durumunda iletişim de o derece etkili olur; alıcının, iletişime katılma isteğinin derecesi, iletişimin etkinliğini yükseltmekte ya da azalmaktadır.


Kaynak: Sosyal etkileşim nedir?


Misafir 11 Mart 2012 13:18

etkileşim nedir
 
ETKİLEŞİM: ''Birbirini karşılıklıolarak etkileme işi'' dir


Misafir 14 Mart 2012 19:14

genellikle iletişimyoluyla in­sanların ve grupların hareketlerinin karşılıklı etkileşim i

Kaynak: Sosyal etkileşim nedir?


Misafir 17 Mart 2012 21:22

sosyal etkileşim - itü sözlük sitesinde kısa cevap var


kosovalı hulya 17 Mart 2012 23:42

Sosyal etkileşim nedir ?
 
Alıntı:

Misafir adlı kullanıcıdan alıntı (Mesaj 2364038)
genellikle iletişimyoluyla in­sanların ve grupların hareketlerinin karşılıklı etkileşim i

Kaynak: Sosyal etkileşim nedir?

Sosyal etkileşim:
İnsanların, toplumların birbirlerinden etkilenmesi, birbirlerine bilgi, kültür, vs. aktarması.Sosyal etkileşim genellikle iletişim yoluyla insanların ve grupların hareketlerininkarşılıklı etkileşimini de ifade eder. Bu tanım kişinin kendisiyle etkileşimini İçine alır.
Terim üç farklı anlamda kullanılmaktadır.
İlk anlamda insana uygulandığında en basit sosyal etkileşim, aşağıdaki örneklerde görülebileceği gibi kişiler ve sosyal güçler arasındaki karşılıklı etkileşimdir: “İnsan doğasında ve kül­türde varlığını bulan sosyal faktörlerin karşılıklı etkileşimi sosyaletkileşimdir.” “Sosyal etkileşim karşlıklı olmayı gerektirir”.
Birçok sosyolog ve antropolog tarafından kullanılan İkinci tür tanım insan ilişkilerinin bir tür “karşılıklı etkileşim” olduğunu ortaya koyar. İlişkinin insanlara uygulandığı gibi, sembolik etkileşim olarak adlandırılması gerektiğini iddia ederler: Yani, sosyaletkileşim iletişime dayanır. Birey diğerleriyle iletişim yoluyla İlişki kurar, bu faaliyetin sonucu sosyal ilişki sürecidir. Ama bazı yazarların iletişim ve etkileşimi aynı şey olarak görmesine rağmen.diğerleri etkileşimin ek özellikler içerdiğini be­lirtir: “Sosyaletkileşim işlevsel olarak iki ya da daha fazla kişinin ilişkiye geçtiğinde (fiziki ilişki olması gerekmeyebilir) meydana gelen davranış değişikliği şeklinde tanımlanabilir.
Üçüncü tanım kişinin kendisiyle sosyal etkileşim içinde olduğunu öne süren bazı
sosyalbilimciler tarafından kullanılmaktadır.
Örnek;
Yani “bir odada bîr problem üzerinde çalışan, kendisiyle konuşan ya da yüksek sesle düşünen bir kişi, etkileşim kendisiyle olduğu halde, teknik olarak kişinin sosyal etkileşim içinde olduğu anlaşılır.”


Misafir 19 Mart 2012 19:36

sosyal etkileşim insanların toplumların birbirlerinden etkilenmesi birbirlerine bilgi kültür vs.( vesaile ) aktarması


Misafir 19 Mart 2012 20:01

sosyal etkileşimi kısa ve öz olarak açıklar mısınız?


Misafir 21 Mart 2012 20:18

bir toplumdaki bireylerin birbirini etkilemesine sosyal etkileşim adı verilir.yardımım dokunduysa sevindim :)



Saat: 12:34
Sayfa 1 / 2

©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık