yha hiç bi yerde edebi metinler ile bilimsel metinlerin farkı yok bn nerden bulcem ya deli olcam |
Alıntı:
Bilimsel yazı, bilgiyi öğretme, doğruluk ve yenilik için yazılan yazı türüdür. Kendine özgü bir anlatım tarzıdır. Yazı, dile dayanır. Dil ortak anlaşma aracıdır. Belli kural ve tekniklere dayanarak yazılan bir yazı amacına ulaşabilir. Bilimsel yazı deneme veya edebiyat değildir ancak dile dayandığı için sıkıcı veya anlaşılamaz olmamalıdır. Görüşler sağlam kaynaklara dayandırılmalı ve gösterilmelidir. Bilimsel yazı birkaç sayfalık bir makale olabileceği gibi birkaç yüz sayfalık kitap da olabilir. Esas itibariyle teknik aynıdır. Yazının metinle uyumlu bir ismi olmalıdır. Çoğu zaman okuyucu kitabın ismine bakar. İsim metinle aynı değil veya iddialı ise aradığını bulamaz. Mesela Osmanlıda Tıp araştırması yapan yazarın kitabına Osmanlıda İlimler başlığını koyması uygunsuzdur. Uzun yazıları burada kitap diye belirteceğiz. Yazar, kitabını bir otoritenin sunuşu ile açabilir. Buna takdim, takriz, sunuş denir. Sonra önsöz yahut mukaddime bölümü gelir. Burada yazar eserinin yapısını, amacını tanıtır. Buna söze başlarken de denebilir. Önsözün ardından kısa veya uzun bir Giriş bölümü gelir. Girişte kitabın iskeleti anlatılır. Konular açıklanır, bilgi verilir. Buna methal de denir. Girişten sonra gövde bölümü gelir. Burada numaralandırma esası şöyledir: I, A, 1, a, (1), (a), i, ii...Ana bölümlendirme Kısımlar ve Bölümler şeklindedir. Gövde metni bittikten sonra Sonuç eklenir, konu özetlenir, neyin savunulduğu ve neyin ortaya çıktığı kısaca açıklanır. Kitap Sonuçtan sonra Ekler, Kronoloji, Bibliyografya, İndeks ile biter. Kitabın başında yazarın biyografisi, künyesi, teşekkür, kısaltmalar, resim ve şekil cetveli yer alır ki bunların çoğunu yayıncı yapar. Teknik En çok kullanılan üç yazı tekniği vardır: APA, MLA, Chicago. Türkiye’de kullanılan karma usuldeki standart şudur: Yazar adı, Eser adı, Çeviriyse çevirmeni, Yayınevi, Yer ve tarih.Mesela Vikipedi hakkında Ahmet Sezer adlı yazarın kitabı şöyle gösterilir: Ahmet Sezer, Vikipedi, İstanbul 2006.Burada araya giren ve en çok karıştırılan cilt, sayfa ve basımdır. Bunlar şöyle gösterilmelidir: Ahmet Sezer, Vikipedi, Viki Yayınları, C.1, İstanbul 2006, s.1.Eser çeviriyse eser adından sonra çevirmeni yazılır. Parantez kullanılmaz. Araştırma bir dergide çıkmışsa format şudur: Ahmet Sezer, Vikipedi, Viki dergisi, Sayı:1, s.1.Yazının kaynakları metinde nasıl gösterilir? Bunun yaygın iki metodu vardır: Birincisi, açıklanan görüş daha önce söylenmişse yeni bir cümleyle anlatılsa dahi üzerine gönderme numarası konulmalıdır. Yahut kaynağı doğrudan alıntılamak ve üzerini numaralandırmaktır. Buna sayfa altı dipnotu metodu denir. Numaralar sayfa altında sıralanıp kaynaklar yazılır. Burada yazar ismi soyadından önce gelir, kitabın sonundaki soyadı sırasıyla karıştırılmamalıdır. İkinci gönderme metodu yaslanan görüşün veya alıntının yanına parantez açarak yazarın adı ve yayının tarihi verilir: (Sezer: 2006) gibi. Bunun yukarıdakinden farkı dipnotlarının bölüm sonlarında verilmesidir, ancak sayfa altı dipnotu yaygın olduğu üzere bu metod kullanılmayıp doğrudan metinde göndermeler numaralandırılsa da olur. Doğruluk Girişte belirtildiği gibi bir yazar daha önce başkalarının söylediklerini belirtmek zorundadır. Bu bilimsel namustur. Eğer başkasının görüşlerini alır ve gönderme yapmazsa bilimsel hırsız durumuna düşer. Buna intihal denir. Tesadüfen iki yazar aynı görüşü söylemiş olabilir mi? Eskiler buna tevarüd derdi. Olabilir ancak bilerek başkasının görüşlerini kendine mal etme zaten bilimsel ağda belli olur. Dil Bir yazarı olduran yahut öldüren dilidir. Mükemmel bir düşünce berbat bir dil yüzünden anlaşılmaz, okunmaz. Tersi de mümkündür, çok parlak, cafcaflı bir dille yazılmış ve bilimsel diye sunulmuş boş eserler görmek mümkündür. Yazar ulusal dili okulda öğrenir, ama bilimsel dili öğrenmesi yıllarını alır. O yüzden bilimsel yazı yazmak kolay değildir. Yazarın anadiline hâkim olması ön şarttır. Dilbilgisi ve yazım yanlışları düzeltilebilir ama mantık hataları düzeltilemez. Bilimsel yazı, jargondan kaçınmalıdır. Jargon, Websters’daki tanıma göre; karışık, anlamsız, acayip, ilkel dil-teknik terminoloji-gizemli, dolaylı, uzun kelimelerle önemli hissi veren dil. Türkçe’de yazı dilinde -dili geçmiş zaman kullanılır, -mişli geçmiş zaman bürokratik bir dil olduğundan artık pek az araştırmada yer almaktadır. Görüşler ifade edilirken eskiden Bizli anlatım yaygındı, bugün kimse biz bu hususta şöyle düşünüyoruz gibi çoğul bir ifade kullanmaz. Kaynakça Kaynakça, yararlanılan kaynakların dökümüdür. Metinde gönderme yapılan bütün kaynaklar sıralanmalıdır. Hangi kaynağın nasıl kullanıldığı yazarın inisiyatifindedir ancak metinde bahsi geçmeyen kaynakların gösterilmesi lüzumsuzdur ve okunduğu zannını vermek itibariyle ahlaki değildir. Bibliyografya yazar soyadına göre, alfabetik yapılır. Edebi metin : İnsanların iç dünyasında zevk uyandırmak ve onları etkilemek için ortaya konulan edebi yazılardır. işte şair ve yazarlar bu etkiyi gerçekleştirmek için kelimeler üzerine yoğun ve derin anlamlar yükler, kimisi şekil açısından bunu yakalamak ister kimi de anlam açısından … Edebi metinler amaç sadece anlamları sunmak değil aynı zamanda kişiyi etkilemek amaçların en başında gelir. Şair ve yazarlar hayal dünyasını düşünceleriyle yoğunlaştırır ve bunu yazıya döker. Edebi metinleri anlamak için söz ve terkipler, edebi tarzlar hakkında ön bilgie sahip olunmalıdır yoksa işin içinden çıkılamaz. Çünkü okur ilk okuyuşunda anladığını ve keyif aldığını sanar ama işin aslı görünüşte ki gibi değil kelimelerin içine gizlenen derin düşünceler |
yaa ben bilimsel eser ne demektir onu arıyorum... |
edebi metinler insanların iç dünyasında zevkleri uyandırmak için ortaya konulan kelimeler üzerinde yoğun ve derinn anlamlar katan ve hayal dünyasında düşüncelere yoğunlaşarak kağıda dömesidir |
öğretici metinle edebi metin arasındaki farklar |
Alıntı:
öğretici metin ve sanatsal metin arasındaki fark : 1) öğretici metin - bilgi vermek amacıyla yazılır. - kesinlik vardır. - uslüp kaygısı yoktur. - açıklayıcı, tamamlayıcı gibi anlatım türleri kullanılır. - söz sanatları kullanılmaz. - dil göndergesel işlevindedir. 2) sanatsal metin - estetik zevk ve duygu vermek amacıyla yazılır. - kesinlik yoktur. - öznel bir bilgidir. - uslüp kaygısı vardır. - betimleyici ve öyküleyici gibi anlatım türleri vardır. - söz sanatları kullanılır. - dil sanatsal işlevindedir. |
Alıntı:
Bilimsel Metin nedir? Bilimsel yazı, bilgiyi öğretme, doğruluk ve yenilik için yazılan yazı türüdür. Kendine özgü bir anlatım tarzıdır. Yazı, dile dayanır. Dil ortak anlaşma aracıdır. Belli kural ve tekniklere dayanarak yazılan bir yazı amacına ulaşabilir. Bilimsel yazı deneme veya edebiyat değildir ancak dile dayandığı için sıkıcı veya anlaşılamaz olmamalıdır. Görüşler sağlam kaynaklara dayandırılmalı ve gösterilmelidir. Bilimsel yazı birkaç sayfalık bir makale olabileceği gibi birkaç yüz sayfalık kitap da olabilir. Esas itibariyle teknik aynıdır. Yazının metinle uyumlu bir ismi olmalıdır. Çoğu zaman okuyucu kitabın ismine bakar. İsim metinle aynı değil veya iddialı ise aradığını bulamaz. Mesela Osmanlıda Tıp araştırması yapan yazarın kitabına Osmanlıda İlimler başlığını koyması uygunsuzdur. Uzun yazıları burada kitap diye belirteceğiz. Yazar, kitabını bir otoritenin sunuşu ile açabilir. Buna takdim, takriz, sunuş denir. Sonra önsöz yahut mukaddime bölümü gelir. Burada yazar eserinin yapısını, amacını tanıtır. Buna söze başlarken de denebilir. Önsözün ardından kısa veya uzun bir Giriş bölümü gelir. Girişte kitabın iskeleti anlatılır. Konular açıklanır, bilgi verilir. Buna methal de denir. Girişten sonra gövde bölümü gelir. Burada numaralandırma esası şöyledir: I, A, 1, a, (1), (a), i, ii...Ana bölümlendirme Kısımlar ve Bölümler şeklindedir. Gövde metni bittikten sonra Sonuç eklenir, konu özetlenir, neyin savunulduğu ve neyin ortaya çıktığı kısaca açıklanır. Kitap Sonuçtan sonra Ekler, Kronoloji, Bibliyografya, İndeks ile biter. Kitabın başında yazarın biyografisi, künyesi, teşekkür, kısaltmalar, resim ve şekil cetveli yer alır ki bunların çoğunu yayıncı yapar. Teknik En çok kullanılan üç yazı tekniği vardır: APA, MLA, Chicago. Türkiye’de kullanılan karma usuldeki standart şudur: Yazar adı, Eser adı, Çeviriyse çevirmeni, Yayınevi, Yer ve tarih.Mesela Vikipedi hakkında Ahmet Sezer adlı yazarın kitabı şöyle gösterilir: Ahmet Sezer, Vikipedi, İstanbul 2006.Burada araya giren ve en çok karıştırılan cilt, sayfa ve basımdır. Bunlar şöyle gösterilmelidir: Ahmet Sezer, Vikipedi, Viki Yayınları, C.1, İstanbul 2006, s.1.Eser çeviriyse eser adından sonra çevirmeni yazılır. Parantez kullanılmaz. Araştırma bir dergide çıkmışsa format şudur: Ahmet Sezer, Vikipedi, Viki dergisi, Sayı:1, s.1.Yazının kaynakları metinde nasıl gösterilir? Bunun yaygın iki metodu vardır: Birincisi, açıklanan görüş daha önce söylenmişse yeni bir cümleyle anlatılsa dahi üzerine gönderme numarası konulmalıdır. Yahut kaynağı doğrudan alıntılamak ve üzerini numaralandırmaktır. Buna sayfa altı dipnotu metodu denir. Numaralar sayfa altında sıralanıp kaynaklar yazılır. Burada yazar ismi soyadından önce gelir, kitabın sonundaki soyadı sırasıyla karıştırılmamalıdır. İkinci gönderme metodu yaslanan görüşün veya alıntının yanına parantez açarak yazarın adı ve yayının tarihi verilir: (Sezer: 2006) gibi. Bunun yukarıdakinden farkı dipnotlarının bölüm sonlarında verilmesidir, ancak sayfa altı dipnotu yaygın olduğu üzere bu metod kullanılmayıp doğrudan metinde göndermeler numaralandırılsa da olur. Doğruluk Girişte belirtildiği gibi bir yazar daha önce başkalarının söylediklerini belirtmek zorundadır. Bu bilimsel namustur. Eğer başkasının görüşlerini alır ve gönderme yapmazsa bilimsel hırsız durumuna düşer. Buna intihal denir. Tesadüfen iki yazar aynı görüşü söylemiş olabilir mi? Eskiler buna tevarüd derdi. Olabilir ancak bilerek başkasının görüşlerini kendine mal etme zaten bilimsel ağda belli olur. Dil Bir yazarı olduran yahut öldüren dilidir. Mükemmel bir düşünce berbat bir dil yüzünden anlaşılmaz, okunmaz. Tersi de mümkündür, çok parlak, cafcaflı bir dille yazılmış ve bilimsel diye sunulmuş boş eserler görmek mümkündür. Yazar ulusal dili okulda öğrenir, ama bilimsel dili öğrenmesi yıllarını alır. O yüzden bilimsel yazı yazmak kolay değildir. Yazarın anadiline hâkim olması ön şarttır. Dilbilgisi ve yazım yanlışları düzeltilebilir ama mantık hataları düzeltilemez. Bilimsel yazı, jargondan kaçınmalıdır. Jargon, Websters’daki tanıma göre; karışık, anlamsız, acayip, ilkel dil-teknik terminoloji-gizemli, dolaylı, uzun kelimelerle önemli hissi veren dil. Türkçe’de yazı dilinde -dili geçmiş zaman kullanılır, -mişli geçmiş zaman bürokratik bir dil olduğundan artık pek az araştırmada yer almaktadır. Görüşler ifade edilirken eskiden Bizli anlatım yaygındı, bugün kimse biz bu hususta şöyle düşünüyoruz gibi çoğul bir ifade kullanmaz. Kaynakça Kaynakça, yararlanılan kaynakların dökümüdür. Metinde gönderme yapılan bütün kaynaklar sıralanmalıdır. Hangi kaynağın nasıl kullanıldığı yazarın inisiyatifindedir ancak metinde bahsi geçmeyen kaynakların gösterilmesi lüzumsuzdur ve okunduğu zannını vermek itibariyle ahlaki değildir. Bibliyografya yazar soyadına göre, alfabetik yapılır. |
edebi metin bilimsel bir metin olabilir mi? |
arkadaşım şuraya biriniz edebi metin ve gerçek metin arasındaki farkları yazabilirmisiniz... |
ya bilimsel metin ile edebi metin arasındaki farkları sölesenizz |
bilimsel metin ile edebi metin arasındaki fark Bilimsel metin -nesnel -kanıtlanır Edebi metin -psikoloji -sosyoloji -tarih yhaneee bilimsel metin kanıtlanabilen edebi metin ise kanıtlanması qerekmeyen |
edebiyat sanat, edebiyat'ın bilimsel gerçeklikten farkları nelerdir? |
ewt yha nedir edebi ile bilimsel metnn farkları!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! |
offf edebi metin neden yazılırr ? bunuda yazarmsnz ya |
edebi metinnnnnnnn yha hiçbir yerde edebi metin ve metin arasındaki fark yok ne olur biri yardım etsinnn |
of ** bi bulamadım sunu edeb metinle bilimsel metin arasındaki fark ve benzrliği |
edebi eserler duygu içerirgenellikle özneldir.örneğin: sairin ölen karısına yazdığı sarkı bilimsel metinlrede duygu yoktur ve nesneldir. örnek ansklopedilerdir. |
edebi metin ile metin arasındaki farkı arıyorum |
edebi metinlerle öğretici metinler arasındaki farkları örneklerle açıklayınız edebi metinlerle öğretici metinler arasındaki farkları örneklerle açıklayınız |
yaaa lütfen ortalama yükseltmeye giricm biri sölesin sunun cewabınııı * * *.. |
bilimsel metinin kısa bir manasını yazabilir misiniz? |
arasındaki fark neeee yaa? :( |
edebi ve bilimsel metinler arasındaki fark nedir? |
Kaynakça, yararlanılan kaynakların dökümüdür. Metinde gönderme yapılan bütün kaynaklar sıralanmalıdır. Hangi kaynağın nasıl kullanıldığı yazarın inisiyatifindedir ancak metinde bahsi geçmeyen kaynakların gösterilmesi lüzumsuzdur ve okunduğu zannını vermek itibariyle ahlaki değildir. Bibliyografya yazar soyadına göre, alfabetik yapılır. Kaynak: Edebi metinler ve bilimsel metinler arasındaki farklar nelerdir |
edebi metinler :) bilgi vermez metinler özneldir dil şiirsel anlamda kulllanılır kelimeler yan ve mecaz anlamda kullanır ögretici metin :) bilgi verir nesneldir kanıtlanabilir |
Bilimsel metin dil gerçek anlamda verilir.1.anlamdadır. İlk anlamdır Edebi metin dilde mecaz, yan ve benzetme kullanılır. Bilimsel metinde doğru anlatım varken, edebi metinde dolaylı anlatım vardır. Bilimsel metinde duygu yokken, Edebi metinde duygu öndedir. Bilimsel metinde dil sade ve yalındır, Edebi metinde ise süslü ve sanatlıdır. Bilimsel metin bilime dayalı metindir amacı okuyucuya bilgi vermektir. yrdımcı olmuşumdur inş. :) |
Edebi metinlerde dil, mecaz ve yan anlamda kullanılır. Bilimsel metinlerde dil, gerçek anlamda kullanılır. Edebi metinlerde duygusal bir anlatım vardır. Bilimsel metinlerde ciddi bir anlatım vardır. Edebi metinlerde amaç okuyucuya estetik has uyandırmaktır. Bilimsel metinlerde amaç okuyucuyu biliçlendirmektir. Edebi metinlerde anlatım özneldir Bilimsel metinlerde anlatım nesneldir. Edebi metinler kalbe hitap eder. Bilimsel metinlerde akla hitap eder. Edebi metinlerde dil, süslü ve sanatlıdır. Bilimsel metinlerde dil, sade ve yalındır. İnşallah İşinize Yarar :) |
YAA LÜTFEN ACİL EDEBİ METİNLE ÖĞRETİCİ METİNLER ARASINDAKİ FARKLARI İSTİYORUMM . lÜTFEEEEN. |
yardımm edebi metin ile öğreticii metinn lütfeeen yardm edn |
Bilimsel metin dil gerçek anlamda verilir.1.anlamdadır. İlk anlamdır Edebi metin dilde mecaz, yan ve benzetme kullanılır. Bilimsel metinde doğru anlatım varken, edebi metinde dolaylı anlatım vardır. Bilimsel metinde duygu yokken, Edebi metinde duygu öndedir. Bilimsel metinde dil sade ve yalındır, Edebi metinde ise süslü ve sanatlıdır. Bilimsel metin bilime dayalı metindir amacı okuyucuya bilgi vermektir. yrdımcı olmuşumdur inş. https://www.msxlabs.org/forum/images/smilies/msn_happy.png bu yazan arkadasima cok tessukler |
yukarda yazmışlar ya zaten farkını ...bu arada çok tşk ederm çok yardımcı oldunz valla :D |
ben ortak noktlarını istiyorum cil yrısa yetişcek |
Bilimsel Metin nedir? Bilgi vermek, haber iletmek,ikna etmek,kanıları değiştirmek,,düşündürmek,uyarmak ve tanıtmak amacı taşıyan metinlere "öğretici metin" denir. Öğretici metinler şöyle sınıflandırılır: - Tarihi metinler - Felsefi metinler Örnek Bilimsel Metin: Antartika’da uzun kutup gecesi güneşin ufuktan yükselmesiyle biter ve altı ay sürecek gündüz başlar. Çok geçmeden smokinlerini giymiş penguen sürüleri, kısa bacakları üzerinde hoplayarak ilerlemeye başlar. Önlerinde yürümeleri gereken yüzlerce kilometre buzlu yol vardır. Ve onlar 1 adımda yalnızca 10 cm ilerleyebilir. Ama dakikada 120 adım atarlar. Yürümekten yorulunca da beyaz göğüsleri üzerine yatıp bacaklarını bir kürek gibi kullanarak kızaklar kayar gibi yol alırlar. Hedeşerine varınca bir çukur kazarlar. Çevresine taştan bir duvarcık çevirirler ve çukurun içine girerek beklemeye başlarlar. Bekledikleri güneşin kendilerine erkek ya da dişi olduklarını bildirmesidir. O zamana dek cinsiyetlerinden haberleri yoktur. Güneş ışığı, cinsiyet bezlerini harekete geçirir. Ve hormonlardan biri daha fazla salgılanmaya başlar. Cinsiyetlerinin ne olduğunu ancak o zaman anlarlar. Eğer dişiyse çukurda kalır, ama erkekse yapacak çok işi vardır. Penguen geleneklerine göre, gagasına bir taş alarak törenle dişinin önüne koyar. Oralarda taş çok nadir olduğundan bundan daha mükemmel bir düğün armağanı yoktur. Dişi taşı kaldırır ve eğilip kalkarsa yanıt olumludur. Taş olduğu yerde kalırsa erkek penguen başka bir dişi arar. Bazen iki erkeğin aynı dişiye göz koydukları olur. Bu durumda taşları bir kenara bırakıp birbirlerinin üzerine atılırlar. Kanatlarıyla birbirlerine dakikada tam 200 tokat atarlar. Arada durup dinlenme kuralı da olan dövüş, taraşardan biri yorulup çekilinceye dek sürer. Bu dövüşlerde yaşamını yitiren olmamıştır. Erkeklerle dişi birbirini bulduktan sonra yorulmak bilmeden taş biriktirme işine başlarlar. ‹şin kolayını seçen penguenler komşularının taş kümelerinden taş çalarlar. Yakalanınca da kendilerini savunmaya gerek görmeden cezalarını çekerler. Güneş ışınları penguenleri daha çok ısıtmaya başlayınca çiftler saatlerce karşılıklı olarak eğilip kalkarlar. Kimileri ise başlarını sağa sola döndürüp kendilerini beğendirmeye çalışırlar. Dişi yumurtladıktan sonra yuvadan ayrılamaz. Çünkü iri martılar yumurta ve yavrular için büyük bir tehlikedir. Kuluçka, süresince anne ve baba yemek bile yemezler. Ancak yavrular çıktıktan sonra baba penguen balık tutmaya gidebilir. Yürüyemeyecek duruma gelene dek midesini doldurur. Yuvada gagasını ardına dek açarak yavruları besler. Yavrular on dört günlük olunca çocuk bahçesine gönderilirler.Yirmi kadar nine ve dede penguen burada 120 çiftin yavrularının bakımını üstlenmişlerdir. Anne ve baba penugenler yiyecek bulurlar ve ayrım yapmaksızın tüm yavruları beslerler. Yüzmek penguenlerin en büyük zevklerinden biridir. Penguenler yüzmeyi bu denli sevseler de hiçbiri denize ilk giren olmak istemez. Yüzlercesi kıyıya toplanır kanat çırparak birbirlerini suya itmeye çalışırlar. Bu kaygının nedeni fok balıklarıdır. Yavru penguenler yeterince büyüyünce yüzme dersleri almaya başlarlar. Bu iş yine nine ve dedelere düşer. Bir sürü yavruyu yanlarına alarak deniz kenarına götürür ve yüzme sanatının inceliklerini bir bir öğretirler. Mart ayı gelinceye dek, yüzmeyi, dalmayı, balık tutmayı, yürümeyi kısacası bir penguenin bilmesi gereken herşeyi öğrenmiş olurlar. Yukarıda okuduğunuz metin Bütün Dünya adlı dergiden alınmış bilimsel bir metindir.Yukarıdaki metinde penguenlerin yaşadıkları doğal ortam tanıtılmakta, onların yaşamı, göçleri ve üremeleri ile ilgili bilgiler verilmektedir. Anlatımda açık, anlaşılır ve yalın bir dil kullanılmıştır. |
edebi metin ile bilimsel metin arasındaki farklar nelerdir uffff edebi metnle bilmsel metin arsındaki farkları nerden bulabilirim yhaaa |
yaa edebiyat ile bilimin benzer ve farklı yönlerii :'( |
Saat: 21:33 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık