MsXLabs
Sayfa 2 / 2

MsXLabs (https://www.msxlabs.org/forum/)
-   Uzay Bilimleri (https://www.msxlabs.org/forum/uzay-bilimleri/)
-   -   Gezegenler - Mars (https://www.msxlabs.org/forum/uzay-bilimleri/80521-gezegenler-mars.html)

Safi 26 Mart 2016 01:16

Mars (gezegen)


Mars, MERİH olarak da bilinir, Güneş sisteminde, Güneş’e olan uzaklığı bakımından dördüncü sırada yer alan gezegen. Kırmızımsı renginden ötürü, Eski Roma’nın savaş tanrısının adıyla anılır.

Eliptik bir yörüngede dolandığından Mars’ın Güneş’e olan uzaklığı oldukça değişkendir. Güneş’ten ortalama uzaklığı, Yer’inkinin bir buçuk katı kadardır (yaklaşık 228 milyon km). Gezegen kendi ekseni çevresindeki dönüşünü 24,5 saatte, Güneş’in çevresindeki dolanımını ise 687 günde tamamlar. Phobos ve Deimos adlı iki küçük uydusu vardır.

Mars’ın dönme ekseni Yer’inki gibi yatıktır, ayrıca gezegeni çevreleyen bir atmosfer vardır. Mars’ın yüzeyi Yer’inkinden çok daha soğuktur; ortalama yüzey atmosfer sıcaklığı -23°C’dir. Küçük bir gezegen olan Mars’ın ortalama çapı, Yer’inkinin yaklaşık yarısı kadardır (6.787 km). Yoğunluğu da Yer’inkinden oldukça düşüktür (3,933 gr/ cm3). Gezegenin çevresinde herhangi bir magnetik alan algılanmamıştır; yoğunluğunun da düşük olması dikkate alındığında, bu olgu, gezegenin çekirdek bölümünün metalsi yapıda olmadığına işaret eder. Mars’ın ince atmosferi temel olarak karbon dioksitten oluşur, bir miktar da azot ve argon içerir. Eser miktarda su buharına da rastlanmıştır. Gezegenin yüzeyinde bulunan buz takkelerinin bütün yıl boyunca varlığını koruyan bölümleri su buzundan, mevsimsel olarak ortaya çıkan bölümleri ise donmuş karbon dioksitten oluşur.

Yer’den teleskoplarla yapılan gözlemler sonucunda Mars’ın bir atmosfere, kutup takkelerine, aklık derecesi farklılıklarına ve uydulara sahip olduğu saptanmış, ama bunların yapısı anlaşılamamıştı. Mars’ın yüzeyinin fotoğraflarını çekerek Yer’e gönderen ilk uzay araçları, gezegenin yakınından geçen ABD gezegen sondaları “Mariner 4” (19641 ile “Mariner 6” ve “Mariner 7” (1969) oldu; fotoğraflardan, gezegenin güney yarıküresinin, Ay’dakine benzer biçimde kraterli bir yüzeye sahip olduğu anlaşıldı. Mars’ın yörüngesine oturtulan “Mariner 9” (1971) uzay aracı ise, gezegenin çok daha geniş bölgelerinin fotoğraflarını gönderdi. Bu görüntülerden de, Mars’ın kuzey ve güney yarıkürelerinin son derece farklı yüzey yapılarına sahip olduğu ortaya çıktı. Güney yarıkürenin daha eski ve kraterli yapıda olmasına karşılık, kuzey yarıkürenin, olasılıkla volkanik kökenli ya da rüzgârla taşınmış daha genç malzemelerle örtülü olduğu, bu nedenle de daha az kraterli olduğu saptandı. 1970’lerin sonlarında ABD yapımı iki “Viking” uzay aracı, Mars yüzeyinin daha ayrıntılı fotoğraflarını çekti. “Viking”in Mars’ın yüzeyine inen iniş aracıyla çeşitli deneyler yapıldı, bu arada gezegende herhangi bir yaşam biçiminin (örn. mikroplar) olup olmadığına ilişkin incelemelerde bulunuldu, ama bu çalışmalardan olumlu bir sonuç elde edilemedi.

“Mariner 9” ve “Viking” uzay sondalarından elde edilen bilgilerden, Mars’ın yüzeyinde yanardağların, geniş lav düzlüklerinin, çeşitli türden kanalların ve kanyonların ve heyelan kalıntılarının bulunduğu anlaşılmıştır. Bu yüzey şekillerinin boyutları, Yer yüzeyindeki standartlara oranla oldukça büyüktür. Örneğin, Güneş sistemindeki bilinen en büyük yanardağ olan Olympus Mons’un taban çapı 600 km’den, yüksekliği ise 20 km’den daha fazladır. Öteki büyük yanardağlar da, Olympus Mons’un bulunduğu Tharsis yaylasında yer alır; Tharsis yaylası, çevresindeki kuzey düzlüklerinden 1.000 m kadar daha yüksek olan bir bölgedir. 4 bin km uzunluğunda çokbüyük bir ekvatoral çöküntü (rift) olan Vallis Marineris ise, ekvator bölgesindeki kanyon alanlarını içerir. Bu çöküntü, kabuk levhasının yarılarak ayrılmaya başladığı yönünde bir kanıt olarak yorumlanmıştır. Mars’ın yüzeyinde bol miktarda kırığa (fay) rastlanmakla birlikte, gene de levha tektoniğinin (kabuk hareketleri) başlangıç aşamalarından öteye geçtiğine ilişkin herhangi bir bulgu elde edilememiştir. Bu durum, gezegenin taşküre (litosfer; kabuk ve üst manto bölgeleri) katmanının kalınlığına bağlanmaktadır.

Mars yüzeyindeki kraterlerin bir bölümü Merkür ve Ay’daki kraterleri andırır; ama gezegenin yüzeyinde yeni tür bir çarpma krateri belirlenmiştir. Bu yeni tür yapılar siper krateri olarak adlandırılmıştır, çünkü püskürtü örtüsünün (göktaşının yüzeye çarpması sırasında çevreye saçılan malzemeler) kenarları kalkıktır. Bu özellik, püskürmenin tamamlanmasından sonra malzemelerin dışarı doğru aktığına ve böylece balistik açıdan beklenenden çok daha geniş bir alana yayıldığına işaret eder.

Mars yüzeyinde belirlenen başlıca kanal türleri, akış ve boşaltım kanalları ile aşınmış kanallar biçimindedir. Akış kanalları, Yer yüzeyindeki bazı ırmak vadilerine benzeyen dallanmış ağlar biçimindedir. Bunların morfolojisi, belirli bir sıvı etkisiyle aşınmışlık olgusuyla uyum içindedir. Çok daha büyük olan boşaltım kanalları ise, kutu kanyon olarak adlandırılan kapalı çöküntülerden başlayarak aşağı çığıra doğru giderek daralır. Bunların oluşumu henüz anlaşılamamıştır; çeşitli kuramlara göre bu kanallar, erimiş don sularının, katı buzların ya da rüzgârın aşındırması sonucunda oluşmuştur. Aşınmış kanallar ise, duvarları heyelan sonucunda yapı değiştirmiş geniş vadilerden oluşan ağlar biçimindedir.
Mars’ın yüzey şekillerinin oluşmasında rüzgâr önemli bir etmendir. Gezegenin yüzeyinde rüzgârlarca biriktirilmiş kumullara ve krater izlerine sık rastlanır.

Mars’ın toprak yapısına ve bileşimine ilişkin ilk çözümlemeler, “Viking l”in 20 Temmuz 1976’da gezegenin yüzeyine konan iniş aracında yapıldı. Aracın indiği Khryse Planitia bölgesi (22°,48' kuzey, 47°,82' batı), çevreye saçılmış kaya parçalarının, dağınık kumulların ve anakayaç mostralarının bulunduğu bir düzlüktü. Kayaçlann, bazaltlı lavların aşınmış artıkları olduğu sanılmaktadır. Aracın yüzeydeki kumlu toprak üzerinde yaptığı çözümlemeler sonucunda, bu malzemenin ağırlık olarak yüzde 44 silis, yüzde 18 alüminyum oksit, yüzde 8 magnezyum oksit, yüzde 8 sülfür trioksit ve yüzde 6 kalsiyum oksitten oluştuğu anlaşıldı. Bu bileşim, yüzeye yükselen magmanın buradaki buzla etkileşimi sonucunda ortaya çıkan korkayaçlann genel oluşum sürecinin doğal bir sonucudur. Kay açlar daha sonra ufalanmış ve yıkanmış, böylece yüzeylerinde kırmızımsı renkli demir oksit mineralleri ağırlıklı duruma gelmiş ve yüzey toprağından çeşitli sülfatlar (ve olasılıkla karbonatlar) yığışmıştır.

Mars’ın uyduları Phobos ile Deimos’un fotoğraftan “Mariner 9” ve “Viking” uzay araçlannca çekilmiştir. Bunlann yakın plan fotoğraf görüntülerinden yüzeylerinin düzensiz, kraterli kaya bloklanndan oluştuğu anlaşılmıştır. Her iki uydunun da, Mars’ın oluşumu sırasında çevreye yayılan artık malzemelerden oluştuğu ya da Mars’ın ilk evrelerinde kütleçekimine yakalanarak yörüngesine giren küçük gezegenler (asteroit) olduğu sanılmaktadır.

Mars kanalları


Mars’ın yüzeyinde görülen düzgün doğrusal hatlar. Bugün bunlann gerçek birer kanal değil, gezegenin yüzeyindeki kraterlerin ve öteki yüzey şekillerinin rastlantısal dizilişinin yarattığı bir yanılsama olduğu anlaşılmıştır. Kanallar, 19. yüzyılda ve 20. yüzyılın başlarında pek çok tartışmaya yol açmıştır. İtalyan astronom ve devlet adamı Giovanni Virginio Schiaparelli, 1877’den başlayarak 100 kadannı gözlemlediği bu çizgileri canali (İtalyancada “kanallar”) olarak adlandırmıştı.

Aynı türden bazı gözlemleri daha önceleri başkaları da yapmıştı, ama Schiaparelli’nin makaleleri konu üzerinde büyük ilgi uyandırdı. ABD’li astronom Percival Lowell, bu izlerin akıllı yaratıklarca inşa edilen kilometrelerce genişliğindeki sulama kanalları olduğu görüşünü ortaya attı ve çok sayıda taraftar topladı. Lowell ve destekçilerine göre kanallar, karanlık vahalarda kesişiyor ve gezegen yüzeyinin geniş kesimlerini kaplayan bir şebeke oluşturuyordu. Kimi zaman, önceden tek bir kanal gibi görünen bir iz, bir süre sonra iki ince paralel hatta ayrılıyordu. Bu arada çoğu astronom kanalları gözlemleyemiyor, pek çoğu da bunların gerçek kanal olduğuna inanmıyordu.

Daha sonra yapılan deneyler, diyagramlar ya da çizimler üzerinde ayn ayrı şekiller halinde duran görüntülerin uzaktan tek bir hat biçiminde görülüyor olabileceği sonucunu doğurdu. Yer atmosferinin içinden çekilen fotoğraflar da bir sonuç vermiyordu, çünkü bu çizgiler insan gözünün ayırma gücünün sınırına yakın, fotoğraf kamerasının ayırma gücünün ise ötesindeydi. Sonuçta tartışma 1969’da “Mariner 6” ve “Mariner 7”nin Mars’ın yakınından çektikleri fotoğrafları Yer’e göndermeleri sonucunda sona erdi. Bu fotoğraflarda yalnızca kraterler ve öteki yüzey şekilleri görülüyor, herhangi bir kanal şebekesine ise rastlanmıyordu.
kaynak: Ana Britannica

BAKINIZ Gezegenler


Safi 26 Mart 2016 01:25

MARS
Genel Bilgiler

1. Güneşten uzaklığına göre dördüncü gezegen Mars'tır. Kızıl görünüşü ile " kızıl gezegen" adını almıştır. Merih olarak da isimlendirilir.
2. Güneş, Ay ve Venüs'ten sonra, dünyâdan görülen en parlak gök cismidir.
3. Mars'ın iki uydusu vardır. Bunlardan Deimos, Mars'a ortalama 23.474 km mesafede 30 saat 18 dakikada bir turunu tamamlar. Phobos ise 9.380 km mesafede, 7 saat 39 dakikada bir turunu tamamlar. Deimos çıplak gözle fark edilebilecek kadar ışık yansıtır.
4. Mars'ın atmosferini % 95 karbondioksit ve az miktarlarda argon, azot ve oksijen meydana getirdiği, uzay araçlarının gönderdiği bilgilerle tespit edilmiştir.
5. Atmosferde çok az miktarda su olmakla beraber oldukça kurudur.

DEVAMI Gezegenler



Safi 26 Mart 2016 01:30

1 ek
MARS
Alıntıdaki Ek 46116


Safi 26 Mart 2016 01:30

1 ek
MARS
Alıntıdaki Ek 46117


Safi 26 Mart 2016 01:31

1 ek
MARS
Alıntıdaki Ek 46118


Safi 26 Mart 2016 01:31

1 ek
MARS
Alıntıdaki Ek 46119


Safi 26 Mart 2016 02:00

3 ek
Mars'ta inanılmaz keşif
NASA’nın Mars Keşif Programı’ndan Michael Meyer ise, “Kraterde bu büyüklükteki bir gölün varlığı ve zamanın uzunluğu, orada bir yaşam olasılığı için yeterli zamana işaret ediyor” diye konuştu.
Alıntıdaki Ek 46125
Alıntıdaki Ek 46126
Alıntıdaki Ek 46127


Safi 26 Mart 2016 02:06

3 ek
Mars'ta inanılmaz keşif
NASA’nın Mars Keşif Programı’ndan Michael Meyer ise, “Kraterde bu büyüklükteki bir gölün varlığı ve zamanın uzunluğu, orada bir yaşam olasılığı için yeterli zamana işaret ediyor” diye konuştu.
Alıntıdaki Ek 46128

Alıntıdaki Ek 46129

Alıntıdaki Ek 46130


Safi 26 Mart 2016 02:07

2 ek
Mars'ta inanılmaz keşif
NASA’nın Mars Keşif Programı’ndan Michael Meyer ise, “Kraterde bu büyüklükteki bir gölün varlığı ve zamanın uzunluğu, orada bir yaşam olasılığı için yeterli zamana işaret ediyor” diye konuştu.
Alıntıdaki Ek 46131

Alıntıdaki Ek 46132


Safi 26 Mart 2016 23:33

Mars Hakkında İlginç Bilgiler
  • Gezegen kan kırmızı renginden dolayı Roma savaş tanrısı Mars’ın adını taşımaktadır.
  • Mars’a gönderilen 39 araçtan sadece 16’sı başarılı olmuştur.
  • Mars üzerinde bir zamanlar akıllı yaşam bulunmuş olabileceği yönünde teoriler bulunmaktadır.
  • Güneş Sistemi’nin en yüksek dağı (21 kilometre) Mars yüzeyinde bulunmaktadır.
  • Mars yüzeyinde devasa toz rüzgarlı görülmektedir.
  • Güneş Sistemi’nde Dünya’dan sonra yaşama en uygun gezegen Mars’tır.
  • Mars’ta da Dünya’da olduğu gibi farklı mevsimler yaşanır.


nötrino 15 Aralık 2016 13:12

2 ek

Kızıl Gezegen'de Bor Bulundu!


Alıntıdaki Ek 60195
Amerikan Uzay Ajansının (NASA) Curiosity keşif aracı Mars yüzeyinde bor minerali izleri tespit etti.Keşif aracının, halen araştırma yürüttüğü Gale Krateri'ndeki Sharp Dağı yakınlarında kalsiyum sülfat damarları içinde tespit ettiği bor mineralinin, gezegenin geçmişinde uzun süreli yaşamsal yer altı suyu varlığının kanıtı olabileceği belirtildi. NASA'nın Los Alamos Ulusal Laboratuvarı, Amerikan Jeofizik Cemiyetinin San Francisco'da düzenlenen yıllık toplantısında yaptığı bilgilendirmede, suda yüksek çözünürlüğe sahip olan bor mineralinin izlerine genelde buharlaşmış su kaynaklarının yoğun olduğu yerlerde rastlandığını, dolayısıyla Kızıl Gezegen'de bor bulunmasının da geçmişte yaşamsal su kaynaklarının mevcudiyetinin işareti olabileceği ifade edildi.
Alıntıdaki Ek 60196

Los Alamos Ulusal Laboratuvarından araştırmacı Patrick Gasda, "Eğer kalsiyum sülfat mineral damarları içinde bulduğumuz bor Dünya'dakine benzer özellikteyse, o zaman Curioisty'nin bulgularına dayanarak Mars'ın yer altı sularının 0 ila 60 derece arası sıcaklığa ve alkali bakımından nötr özelliğe sahip olduğu sonucuna varabiliriz." dedi. Bunun geçmişte normal organizmaların yaşamasına imkan verecek yer altı su kaynaklarının bulunduğu anlamına gelebileceği belirtildi. Mars'ın geçmişinde ise canlı yaşamının var olup olmadığı hala bilinmiyor ve bugüne kadar bu alanda ikna edici bir kanıta ulaşılmış değil. Keşif aracı Cruioisty, Kızıl Gezegen'in geçmişte herhangi bir dönemde canlı yaşamına uygun bir çevre sunup sunmadığını araştırmak üzere 2012'de Mars'a ulaşmıştı.

Kaynak: Ntvmsnbc / AA (14 Aralık 2016)


nötrino 28 Aralık 2016 21:54

1 ek

NASA Mars'ta 'Kaşık' Buldu!


ABD Uzay ve Havacılık Dairesi NASA'nın "Kızıl Gezegen"le ilgili yayınladığı son görüntüler, Mars'ta yaşam olduğu yönündeki tartışmaları bir kez daha alevlendirdi. Mars'ta kaşık şeklinde yeni bir görüntü bulundu. İlgili gezegende yaşam olduğunu savunan uzay meraklıları, bu iddilarına kanıt olarak NASA'nın Mars'la ilgili yayınladığı son görüntüleri gösterdi.
Alıntıdaki Ek 60636

NASA'nın yayınladığı "Kızıl Gezegen" görüntülerinde, Mars'ın yüzeyinde "kumdan bir kaşık" görülüyor. Mars'ta son birkaç yıl içerisinde "kaşık", "yüzük" ve "eldiven"e benzeyen görüntülerin ortaya çıkması, "Kızıl Gezegen"de yaşam olduğu yönündeki iddiların ortaya atılmasına neden oluyor. "UFO Avcıları" isimli bir hesaptan yapılan açıklamada ise "Bunun doğa olayı sonucu oluştuğunu söylemek güç" denildi. Başka bir mesaj ile de, "Mars'ta "kaşık" benzeri ikinci bir görüntünün ortaya çıkması yaşam formu olduğunu ortaya koyuyor" açıklaması yapıldı.

Kaynak: Ntvmsnbc (27 Aralık 2016)


nötrino 13 Ocak 2017 13:55

1 ek

Mars'tan Dünya'nın Görünümü ve Mars Projesi!


Alıntıdaki Ek 61292
NASA Mars yüzeyinden çekilen Dünya fotoğrafını yayınladı.Yayınlanan görselde Ay gezegenimize göre çok daha karanlık görünüyor.Mars'a koloni kurmak için kolları sıvayan Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), 'Kızıl Gezegen'e olan ilgiyi artırmak için sıklıkla Mars'tan kareler yayınlıyor.

Neil Armstrong'un Ay'a adımını atmasından sonra yeni hedef olarak belirlenen ancak hala insanoğlunun ayak basamadığı Mars için yeni hedef 2033. Peki bu zorlu yolculukta bizleri neler bekliyor? National Geographic geçtiğimiz aylarda Elon Musk ile yaptığı söyleşide Mars'a gitme hedefini açıklayan işadamına bu soruyu yöneltmişti. Mars'a onlarca düzine insan ve onların orada yaşamasına yetecek yüklü miktarda kargo gönderilmesi gerektiğini belirten Musk, ilk çözüm bulması gereken şeyin bu kadar insanın ve kargonun nasıl oraya gönderileceği olduğunun altını çizmişti.

Başka bir deyişle bu yükü Mars'a taşıyabilecek enerjiyi üretebilecek uzay araçlarına sahip olmamız gerekiyor. Ancak Mars'ı kolonileştirmemiz için çözüm bulunması gereken tek sorun bu değil. Mars'ın atmosferinin gezegenimize oranla yüzde 1 seviyesinde olduğu düşünülürse Mars'ın yüzeyinde bulunmak ile uzayda bulunmak arasında pek bir fark bulunmadığını söylemek mümkün. Bu yüzden astronotların ilk iş olarak bu basınçtan korunmanın yollarını bulması gerekiyor.

İkinci sıkıntı ise insanın yaşaması için elzem olan oksijen. Gezegende kalındığı sürece oksijen üretebilecek bir sistem bulunması olası Mars görevleri için çözülmesi gereken sorunların başında geliyor.Gezegendeki radyasyon oranının oldukça yüksek olduğunu belirten uzmanlar, bu oranın Mars'ta görev yapan astronotların kansere yakalanma riskini önemli ölçüde artırdığı görüşünde.Su, yiyecek ve enerji üretimi aşılması gereken diğer engeller.

NASA'nın bu sorunları ortadan kaldırması için uzun yıllar mesai yapmaya devam edeceğini söylemek abartı olmaz.En büyük sorun ise Mars'a gitmek veya orada kalmak değil, gezegenden ayrılmak. Zira Mars'tan dönüş sandığımızdan daha zor bir çaba gerektiriyor. MAV’ın (Mars'a İniş Aracı) iç mekanı yükü azaltmak için çok sade olacak. Bu tek yön bir uzay taksisi sadece, bir yaşam alanı değil.

Hatta mühendisler koltuk bile koymayabilir, ki bu durumda astronotların tüm yolculuk sırasında ayakta durması gerekecek. Füzeyle fırlatılarak kalkma işlemi yedi dakika sürecek. Ama yolculuk burada bitmiyor. Astronotlar ERV (Dünya'ya Dönüş Aracı) ile buluşup kenetlenmek için yörüngeye oturma manevraları yapacaklarından daha fazla yakıt harcayacaklar.

Kaynak: Ntvmsnbc / National Geographic (11 Ocak 2017)


nötrino 15 Ocak 2017 00:14

1 ek

'Mars Buz Kubbe' Tasarımı!


Alıntıdaki Ek 61379
Astronotlar bir kere Mars’a ulaştıklarında; günler süren Apollo görevine kıyasla Ay’a ulaşmaları ile karşılaştırıldığında, orada aylarca kalmak zorundalar. Mars yüzeyi aşırı sıcaklık değerlerine sahip ve atmosfer yüksek enerjili radyasyona karşı yeterli bir koruma sağlamıyor. Bu kaşiflerin, etkin bir koruma sağlayan ve zorlu Mars çevresinde ev diyebilecekleri barınaklara ihtiyaçları olacak. Hampton’daki Langley Araştırma Merkezi'nde bulunan NASA araştırmacılarına göre; Mars’ta yeni ev için en iyi inşaat malzemesi beklenmedik bir materyalde yatıyor olabilir: buz.

Teklif edilen “Mars Buz Kubbe” isimli konsept kapsamında bir grup NASA uzmanı, tutkulu tasarımcı, endüstriyel ve akademik Mimar Langley’nin Mühendis Tasarım Stüdyosu’nda bir araya geldi. Proje tamamen, Uzay Teknolojisi Görev Başkanlığı’nın Merkezi İnovasyon Fonu yoluyla, NASA’nın ihtiyaç duyduğu teknolojiye odaklanarak seçildi. Bu, NASA’nın Mars’a Yolculuk kapsamında desteklediği, Kırmızı Gezegen üzerinde sürdürülebilir yaşam alanı konseptlerinden sadece birisi.

Tasarım oturumunu yöneten Langley kıdemli Sistem Mühendisi Kevin Vipavetz, “İhtiyaçları, hedefleri ve sınırlamaları tanımlamak için adanan bir günün ardından birçok çılgın ve orijinal fikre ulaştık, sonunda mühendislik çözümü diyebileceğimiz şu anki Buz Ev tasarımında uzlaştık,” dedi. Hedeflerimizi başarmak için malzeme seçimi, malzeme uzmanları için zorlayıcı oldu. Langley araştırmacılarından Sheila Ann Thibeault, “Buz Evin yapımında kullanılacak malzemeler yıllarca sert Mars ortamına, morötesi ışınım da dahil olmak üzere, yüklü parçacık ışınımına, muhtemel atomik oksijene, perklorata ve Marslı filminde olduğu kadar olmasa da fırtınalara dayanabilmeli.” diyor.

Muhtemel malzemelerin tanımlanmasının yanı sıra, ekibi zorlayan bir başka konu da, Mars yüzeyinden ne kadar su çıkarılabileceği konusu. Mars yüzeyinde özkaynakların çıkarılması için sistemler geliştiren uzmanlar, günde 1 metreküp hızında yaşam ortamına su sağlanabileceğini söylüyorlar. Bu oran Buz Ev tasarımının 400 günde tamamlanmasına izin veriyor. Su çıkarma hızı artırılırsa tasarımın tamamlanma süresi kısalabilir.

Mars ekibinin basınçlı kıyafet giymeden iç ortamda robotik cihazları kullanabilmeleri için, iç mekanda geniş alanlar gibi ek tasarımlar da değerlendiriliyor. Buz Ev içerisindeki sıcaklığı kontrol edebilmek için, yaşam alanı ile kalın buz kalkan arasında izolasyon amaçlı karbondioksit gazı kullanılabilir. Kempton, Kızıl Gezegen’e vardıklarında astronotların ileriye bakabilecekleri bir şeylerin olması önemli, diyor ve ekliyor: “Aylarca uzayda seyahat ettikten sonra Mars’a ve yerleşmeniz için hazır bekleyen yeni evinize ulaştığınızda, güzel bir gün olacak.”

Kaynak: NASA Langley Research Center (11 Ocak 2017)


nötrino 22 Ocak 2017 21:08

Yanardağ Üzerinde Mars Deneyi!


Bilim insanları Hawaii'de bulunan Mauna Loa Yanardağı'nda özel olarak tasarlanan bir tesiste Mars koşullarını deneyimleyecek. İkisi kadın 6 araştırmacının bulunacağı tesisin 112 metrekare olarak tasarlandığı belirtildi. Zaman zaman tesis dışına çıkacak bilim insanları astronot kıyafetleri giyecekler.

Tesisin iletişimi ise Dünya ile Mars arasındakine benzer şekilde 20 dakika geçikmeli olarak gerçekleştirilecek. Projenin amacı Mars koşullarında bulunan insanların 8 ay boyunca nasıl etkilendiğini ortaya koymak.

Kaynak: Haber Uzay (21 Ocak 2017)


nötrino 3 Şubat 2017 20:49

1 ek

'Kızıl Gezegen' ile İlgili Bir Sır Daha Aydınlandı!


Alıntıdaki Ek 61717
Teksas'taki Houston Üniversitesi'nden bir grup bilim insanı Mars ile ilgili bir sırrın daha aydınlanmasını sağladı. 2012 yılında Dünya'da keşfedilen Mars taşları 'Kızıl Gezegen'de 2 milyar yıl önce yaşananlara ışık tuttu. Kuzey Afrika'da bulunan ve Mars'tan koparak Dünya'ya kadar ulaşan taşları inceleyen ekip, bu taşların hepsinin ortak bir özelliğinin olduğunu fark etti.

4 yılı aşkın araştırma çerçevesinde taşların kimyasal özelliklerini ve yaşlarını hesaplayan ekip, bu taşların 2 milyar yıl önce Mars'taki büyük çaplı bir volkanik patlama nedeniyle 'Kızıl Gezegen'den koptuğunu ve gezegenimize ulaştığını belirledi. Bu çalışma sayesinde Mars'ın karanlık tarihine dair bir detay daha gün yüzüne çıkarılmış oldu.

Kaynak: Ntv Bilim (3 Şubat 2017)


nötrino 26 Şubat 2017 14:30

1 ek

Mars'a Kurulacak İlk Kent için Tarih Verildi!


Bilim kurgu filmlerinde görmeye alıştığımız görüntüler önümüzdeki 100 yıl içinde gerçek olabilir. Zira Dünya dışında bir medeniyet kurmak için ilk adım atıldı. Dünya'nın dışındaki ilk yerleşim yeri 'Kızıl Gezegen' olarak da bilinen Mars'ta kurulacak. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) 100 yıl içinde Mars'a koloni kurmaya hazırlanıyor. BAE söz konusu koloniyi "mini kent" olarak tanımlıyor.

Alıntıdaki Ek 62176
'Mars 2117 Project' isimli program kapsamında koloniye ait animasyon görüntüler yayınlandı. Ancak bu Mars'a koloni kurmak için atılan ilk adım değil. Geçtiğimiz yıl Amerikalı iş adamı Elon Musk, 10 yıl içinde 200 bin dolarlık bilet ücretini ödeyenleri Mars'a göndermek ve bu gezegende kendi kendine yetebilen yerleşim alanı kurmak istediğini bildirmişti. Gezegenimizden 205 milyon kilometre uzaklıkta bulunan Mars, Neil Armstrong'un Ay'a adımını atmasından sonra yeni hedef olarak belirlenmişti.

Mars'ın yörüngesindeki NASA'nın Mars Reconnaissance Orbiter (MRO) aracının yüksek çözünürlüklü "High Resolution Imaging Science Experiment" veya HiRISE adlı çok güçlü kamerasıyla çekilen görüntüler NASA tarafından kamuoyu ile paylaşılmıştı.

Kaynak: Ntv Bilim (16 Şubat 2017)


nötrino 7 Mart 2017 14:03

1 ek

NASA'dan Mars'ı Yaşanabilir Kılmak için Yeni Plan!


Alıntıdaki Ek 62578
Mars'a koloni kurmanın önündeki en büyük engel olarak görülen insanoğlunun yaşamasına engel yapısını ortadan kaldırmayı planlayan NASA, bu kapsamda gezegenin etrafına manyetik bir kalkan oluşturulabileceğini belirtiyor. Mars'a koloni kurmak için kolları sıvayan Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi'nin (NASA), bu plan çerçevesinde çözmesi gereken ilk sorun Mars'ın insanoğlunun yaşamına elverişsiz yapısı. Bu sorun üzerine mesai harcayan NASA'nın Planetary Science Vision ekibi uzun vadeli projesi ile ilgili ilk raporunu yayınladı.

Ekip adına açıklamalarda bulunan Jim Green, 'kızıl gezegen'in etrafında bir manyetik alan oluşturulabilirse insanları olumsuz etkileyen solar partiküllerin gezegenden uzak tutulabileceğini açıkladı. Bunun için Mars yörüngesine konuşlandırılacak uzay araçlarından faydalanılması planlanıyor. Ancak bu projenin önündeki en büyük engel oldukça yüksek olan maliyeti. Fakat Mars'ı kolonileştirmemiz için çözüm bulunması gereken tek sorun bu değil.

ERV, Mars yüzeyinden 250 ila 34 bin kilometre yukarıdaki elips biçimli “bir günlük yörüngede” park ederse, astronotlar kalkış aracında en fazla 43 saat geçirecekler. Ancak Rucker bu durumun Mars misyonunu planlayanlar tarafından henüz çözülmemiş bir konu olduğunu söylüyor.

Kaynak: Ntv Bilim (7 Mart 2017)


nötrino 15 Mart 2017 14:52

1 ek

Mars'a Yerleşen İnsanlar Evrim Geçirebilir!


Alıntıdaki Ek 62740
Mars'a yerleşecek kolonicilerin akıbeti hakkında ilginç bir teori ABD'den geldi. ABD'li akademisyen, burada yaşayacak kişilerin evrim geçireceğini iddia etti. Mars'a koloni kurmak için kolları sıvayan Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi'nin (NASA), bu plan çerçevesinde çözmesi gereken ilk sorun Mars'ın insanoğlunun yaşamına elverişsiz yapısı. Ancak bu sorun ortadan kaldırılıp Mars'ta ilk insan kolonisi kurulduğunda buraya gidecek insanları ilginç bir süreç bekliyor olacak.

Zira bir iddiaya göre Mars'a koloni kuracak astronotlar evrim geçirecek. Bu iddianın sahibi ABD'deki Rice Üniversitesi'nde evrim üzerine araştırmalar yapan Dr. Soloman. Dr. Soloman'a göre, burada yaşayacak olan kolonicilerin ten renkleri koyulaşacak, yer çekiminin gezegenimize olan farkından dolayı burada yaşayan kişilerin kemikleri kalınlaşacak. Söz konusu evrimin gezegenimizde milyonlarca yılda gerçekleşebileceğini belirten Soloman'a göre, Mars'ı kolonileştirenlerin değişimi için en az 6 bin yıl geçmesi gerekecek. Soloman'ın iddiasının temelinde Mars'ın gezegenimize oranla 6 kat daha fazla radyasyona maruz kalması bulunuyor. Zira söz konusu teoriye göre, radyasyon oranı değişim süresini de hızlandırıyor.

Kaynak: Ntv Bilim (15 Mart 2017)


nötrino 23 Mart 2017 14:50

1 ek

Mars Uyduları Phobos ve Deimos Nasıl Oluştu?


Alıntıdaki Ek 62988
Bilindiği üzere Mars'ın Phobos ve Deimos isimli 2 adet uydusu var. Bu uydular Mars'ın kendisine göre çok da popüler değiller. Ancak Mars'ın geçmişini anlamak için oldukça önemli yer tutuyorlar.

Purdue Üniversitesi'nde bulunan bir master öğrencisi, Phobos ve Deimos'un nasıl oluştuğunu anlamak üzere bir model geliştirdi. Modelden elde edilen sonuçlara göre, Mars gezegeni Satürn gibi halkalı bir gezegen olmak ile birçok uyduya sahip olmak arasında bir noktada uzun bir dönem gidip geldi.

Bilim insanlarına göre, uydumuz Ay 4.5 milyar yıl önce büyük bir çarpışma sonucu oluştu. Bu teori aynı şekilde Mars'ın uyduları için de geçerli. Bu çalışmanın sahibi Andrew Hesselbrock açıklamasında, Phobos'un tek bir çarpışmayla oluşmadığını belirterek, bir zamanlar Mars'ın çevresinde halka sistemi oluşturan uydular bulunduğunu ifade etti.

Hesselbrock açıklamasının devamında, daha sonraki dönemde ise Mars'ın çekim kuvvetinden dolayı uyduların parçalandığı ve geriye Phobos ile Deimos'un kaldığını savundu. Günümüzde halen Phobos ve Deimos'un parçalara ayrıldığı biliniyor. Hesselbrock'un simülasyonuna göre, 70 milyon yıllık dönemde Phobos'un %80'inin Mars'ın yüzeyinde kalacağı, %20'sinin ise yeni bir uydu oluşturacağı hesaplandı.

Kaynak: Nature Geoscience (22 Mart 2017)


nötrino 28 Mart 2017 00:34

1 ek

Mars'ta Tsunami Sonucu Oluşan Krater Bulundu!


Alıntıdaki Ek 63071
Mars'ta tsunami sonucu oluşan çarpma krateri keşfedildi. Keşif, Kızıl Gezegen'de bir zamanlar okyanus olduğunu da gösteriyor. ABD'nin Teksas eyaletinde düzenlenen 48. Ay ve Gezegen Bilimi Konferansı'nda keşiflerini sunan gökbilimciler, kraterin, yaklaşık 3 milyar yıl önce Mars'ın kuzeyinde var olduğu düşünülen okyanusa düşen bir asteroidin yüksekliği 150 metreye varan dev dalgaları harekete geçirmesi sonucu ortaya çıkmış olabileceğine işaret etti.Kızıl Gezegen'in kuzeyindeki Lomonosov Krateri'nin de yüzeyde belirlenen tsunami birikintilerinin kaynağı olduğu saptandı. Tsunaminin, Kızıl Gezegen'in güneyindeki dağlık alanlarla kuzeyindeki ovalar arasındaki sınırı aşındırdığı belirlendi.

Dev Dalgalar Krater Oluşumuna Yol Açtı!


Keşif, daha önce tsunami meydana geldiğine dair kanıtlar bulunan gezegende dev dalgaların krater oluşumuna yol açtığını ilk kez gözler önüne serdi. Paris-Sud Üniversitesi'nde görevli Dr. François Costard ve ABD merkezli Ay ve Gezegen Enstitüsü'nden Dr. Steve Clifford'ın öncülük ettiği çalışmada, kuzeydeki ovalarda oluşan ve güneyde olası bir kıyı şeridine akan çökelti dağılımı belirlendi ve haritalandırıldı. "Mars'ta 3 milyar yıl önce tsunami olduğuna dair kanıtımız varsa kuzeydeki ovalarda bir zamanlar okyanus var olmalı." ifadesini kullanan Clifford, o zamanlarda Mars yüzeyinde kayda değer miktarda su olduğunu belirtti.

Kaynak: Journal of Geophysical Research / BBC (27 Mart 2017)


nötrino 5 Nisan 2017 19:35

Mars ile Atacama Çölü Arasındaki Benzerlikler!


Bilim adamları, Şili’de bulunan ve dünyanın en kurak çölü niteliğine sahip Atacama çölünün iklim ve coğrafi koşullarının Mars gezegeni ile taşıdığı benzerliklerden yola çıkarak kızıl gezegeni keşfetmek için yeni bir proje üzerinde çalışmaya başladı. İlgili proje için NASA uzay aracından alınan verileri inceleyen bilim adamları, uzun zamandır çorak bir arazi olarak düşünülen Mars’ta aslında hayat şartlarının sağlanabileceğini belirledi. Atacama’daki susuz ortamı baz alan araştırmacılar, suyun Mars’ta yaşam olması için gerekli bir ön kriter olmadığını, bazı mikroorganizmaların kurak şartlarda da yaşayabileceğini gördü.

Astro-biyolog Armando Azua, Mars ile ilgili endişelerin ortadan kalktığını belirtiyor ve şöyle diyor: “Şimdiye kadar, biz Mars’ta su kanıtları bulunan yerlerde yaşama dair izlerin daha fazla olduğunu düşünüyorduk. Ancak hiçbir şeyin hayatta kalmayacağını düşünerek bu çok kuru göz ardı ettiğimiz yerlerin benzerini Dünya’da bu çölde bulduk. Ve Dünya’daki benzerinde mikroorganizma kolonilerinin yaşadığını gördük. Ve şunu dedik: ‘Şimdiye kadar göz ardı ettiğimiz Mars’taki bu yerler aslında belki de hayat kanıtı bulmak için daha fazla şansımızın olduğu yerler olabilir. Burada, bu çölde hayatın bu şartlarda devam ettiğini gördük çünkü.”

Araştırmacılar, Atacama vadilerinde aşırı sıcağa ve susuzluğa dayanıklı ve bu şartlarda yaşamlarını sürdüren 70 farklı mikroorganizma türünün yaşadığını keşfetti.Araştırmacıların konuyla ilgili teorileri doğrulanabilirse Mars'ta yaşam olasılığı ciddi ölçüde artmış olacak.

Atacama Çölü, araştırmacılar tarafından uzun bir süredir analiz ediliyor ve çöldeki olağanüstü susuzluk toleransı hangi moleküler ve genetik mekanizmalar sayesinde mümkün? sorusunun cevabı aranıyor. Bilim insanları Atacama'daki bu kuru ortamın, aynı özellikleri taşıyan Mars’ta da aynı tarz bir hayat bulma yolunda önemli bir adım olduğunu düşünmekteler. Bu bağlamda da ilgili mekanizmaların bu radikal kuruluğu nasıl tolare ettiği araştırılıyor.

Azua, olasılıkları şöyle anlatıyor:“Eğer Atacama çölünde hayatın sadece aşırı kuru ortamlara dayanabildiğini değil bu kurulukta nasıl hayati fonksiyonların sürdüğünü de gösterebilirsek, sadece Mars’ta değil birçok yerde hayat bulma olanağını yakalayabiliriz.” Bu araştırma, ileride yaşama uygun gezegenlerin belirlenmesi ve bu yönde ilk uzay kolonilerinin kurulması adına önemli sayılabilir. NASA ise tüm bu çalışmalar ve bulgular doğrultusunda 2030 yılına kadar Mars'a astronot gönderme planları yapıyor.

Kaynak: euronews Bilim-Teknik


nötrino 12 Nisan 2017 19:28

1 ek

Mars'ta Metal İyonları Keşfedildi!


Alıntıdaki Ek 63508
NASA tarafından keşfedilen elektrik yüklü metal atomlarının (iyonlar), Mars'ın üst atmosferindeki hareketlilik ile ilgili detaylı veriler elde edilmesine yardımcı olabileceği bildirildi. Uzay aracı Maven, Eylül 2013'ten beri doğalgaz ve iyon kütle spektrometre kullanarak Mars gezegeninin gelişimi ve atmosferiyle ilgili incelemelerde bulunuyor. Bu bağlamda Maven, Mars atmosferinin iyonosfer adı verilen üst bölümünde elektrik yüklü demir, magnezyum ve sodyum iyonları bulunduğunu belirledi.

Araştırma sonucunda Maven'in Dünya dışında bir gezegenin iyonosferinde ilk kez kalıcı metal iyonları bulduğu bildirildi. Rüzgar ve elektrik alanlarıyla taşındığı düşünülen metalik iyonların uzun ömürlü bir nitelik taşıdığı belirtildi. Söz konusu iyonlar ile Mars'ın iyonosferindeki hareketliliğin anlaşılması, elde edilen bulguların Dünya ile karşılaştırılması sonucunda da Mars'ın atmosfer yapısının daha detaylı bir şekilde çözülebileceği umuluyor.

Kaynak: Ntv Bilim / Science (11 Nisan 2017)


nötrino 17 Nisan 2017 19:27

1 ek

Mars'ın Uydusu Phobos'ta Araştırma Yapılacak!


Alıntıdaki Ek 63557
Mars Uyduları Araştırma Projesi kapsamında Mars'ın en büyük ve gezegene en yakın olan uydusu Phobos'ta 2024 yılı itibariyle bir araştırma yapılacak. Yörüngesi Mars yüzeyinden 6000 km yükseklikte bulunan uydu Phobos'tan elde edilecek olan bilimsel veriler Dünya'ya getirilerek incelenecek.

Fransa Uzay Araştırmaları Ulusal Merkezi, 1877 yılında ABD'li astronom Asaph Hall tarafından bulunan uyduya inişin kolay olacağını ve Mars'ın ilgili uydu üzerinden takibinin sağlanacağını bildirdi. Fiziksel açıdan yumurtaya benzetilen uyduya 2011 yılında Rusya tarafından bir uzay aracı gönderilmiş fakat misyon başarısız olmuştu.

Kaynak: Science / AA Bilim Teknoloji (13 Nisan 2017)


nötrino 11 Haziran 2017 11:45

1 ek

'Altınay Mars Kaşifi' Adlı İTÜ Projesi Ödül Aldı!


Alıntıdaki Ek 64359
Üniversiteler arası düzenlenen Robotik Araç Yarışması'nda (URC) İTÜ öğrencileri tasarladıkları Altınay Mars Kaşifi adlı Mars keşif aracı projesi ile Türkiye'yi temsil etti. Bilim kategorisinde 4. olan İTÜ takımının söz konusu URC yarışmasına ilk kez katıldığı ve takıma Altınay grubu tarafından mekanik tasarım, haberleşme, otonom aracılar, pil vs gibi konularda üretim ve teknik bilgi desteği verildiği belirtildi.

İlgili URC yarışması ABD'nin Utah eyaletinde 'Mars Çölü' adı verilen, Mars gezegeniyle benzer zemin ve yapıya sahip olan ve söz konusu zemin ve yapıya uygun bir biçimde tasarlanmış gelecekte kullanılması planlanan keşif araçlarının denenmeleri için oluşturulan bir mekanda gerçekleştirildi.

Kaynak: AA Bilim Teknoloji / Science / Görsel Telif Hakkı: NASA (8 Haziran 2017)


nötrino 21 Haziran 2017 22:55

1 ek

MAVEN Projesi!


2013 yılında fırlatılan, 2014 yılında da yörüngede konuşlanan ve kızıl gezegen Mars'ın üst atmosferini incelemekle görevlendirilen MAVEN uzay aracının verdiği bilgiler doğrultusunda araştırmacılar bir dönem üzerinde mikrobik yaşam barındıran Mars'ın bir anda çöle dönüştüğünü belirtti.

Alıntıdaki Ek 64514
MAVEN'in üst atmosfer üzerindeki incelemelere ek olarak güneş rüzgarlarının etkileşimine dair de incelemelerde bulunduğunu belirten bilim insanları elde edilen söz konusu verilerin atmosfer hareketi yanında atmosferin süreç içerisinde nasıl bir değişim gösterdiği hakkında da kilit bilgiler verdiğini bildirdi. MAVEN'in misyonu, Mars'ın üst ve alt atmosferine dair iklim değişiklikleri bazında atmosferdeki gaz kaybının ne derece etkili olduğu ya da olmadığının tespiti yönündeydi. Bu bağlamda mevsimsel döngülere dair izlenimlerde bulunan MAVEN'in katmanlar arası geçişleri açığa çıkarması umuluyor.

MAVEN'in Mars Atmosferine Dair Keşifleri!

  • Güneş rüzgarının üst atmosferdeki kayıplarını ölçen MAVEN, Güneş rüzgarı ve ışımaya dair hesaplanan kayıp oranlar doğrultusunda Mars'ın uzaya büyük oranda gaz çıkışını engelleyemediğini tespit etti.
  • Üst atmosfere dair izotop ölçümleri aracılığıyla atmosferin gaz kaybının ne kadar olduğu belirlendi. Bu bağlamda ilgili gazın 2/3'ü kadar bir oranının ya da daha fazlasının kaybolduğu tespit edildi.
  • MAVEN, eskiden sıcak bir gezegen olan Mars'ın nasıl kuru ve soğuk bir gezegene dönüştüğü hakkında atmosfere dair incelemelerde bulundu.
  • Hidrojenin mevsimsel değişimi gözlendi.
  • Diffüz ve proton adı verilen iki kutup ışıması (aurora) tespit edildi. İlgili ışımaların Dünya'dakinden farklı olarak manyetik veya küresel bir nitelik taşımadığı sonucuna varıldı.
  • Gezegenler arası toz kaynaklı metal iyon katmanı ilk defa MAVEN ile gözlendi. 2014 yılında ilgili katman Mars'a yakın bir geçiş gerçekleştiren Siding kuyruklu yıldızının bu geçişi ile oldukça kalın bir yapıya dönüşmüştü.
  • Üst atmosferde dinamik gaz değişim süreçleri gözlendi.
  • Güneş rüzgarı kaynaklı partiküllerin Mars'ın iyonosfer katmanının etkisiyle üst atmosferin daha derinlerine işlediği belirlendi.

Kaynak: NASA / Goddard (16 Haziran 2017)


nötrino 18 Temmuz 2017 23:14

1 ek

Mars'ta Yaşam Olasılığının Düşük Olduğu Belirtildi!


Alıntıdaki Ek 64692
Edinburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar, Mars yüzeyinde yaşayan organizmaları yok edebilecek kimyasalların karışımından oluşan bir 'zehirli kokteyl' keşfetti. Araştırma kapsamında yapılan deneylerde, ilgili gezegende ozon tabakasının bulunmaması nedeniyle yüksek düzeydeki ultraviyole ışınlarının Mars toprağında bulunan kimyasal maddelerle birleştiğinde çok etkili kimyasalların ortaya çıkmasına neden olduğu ve bunun da arazinin üst katmanını verimsizleştirdiği tespit edildi.Araştırmacılar topraktaki bu kimyasal maddeleri Bacillus subtilis adlı Dünya'da da bulunan bir başka bakteriyle birleştirdi.

Araştırma sonucunda Mars'ın yüzeyinde bulunan magnezyum perklorat adlı oksitleyici kimyasalın UV ışınlarına maruz kalması sonucu yaşayan organizmaların iki kat daha hızlı yok olduğu bilgisi elde edildi. Akabinde yapılan başka bir deneyde ise ultraviyole ışınların Mars'ın yüzeyinde bir arada bulunan demir oksit, hidrojen peroksit (oksijenli su) ve perkloratın karışımına olan etkisi incelendi. Ultraviyole ışınlar söz konusu ortamdaki bakterilere çarptığında ise deney için kullanılan böceklerin 11 kat daha hızlı yok olduğu gözlendi. Araştırmacılar yapılan deneylerden sonra "demir oksit, hidrojen peroksit (oksijenli su) ve perklorat ile UV ışınlarının zehirli kokteyli" sonucu Mars'ta yaşam ihtimalinin düşünüldüğünden daha az olduğunu belirledi.

Kaynak: BBC Bilim / Scientific Reports (8 Temmuz 2017)


nötrino 21 Temmuz 2017 13:44

1 ek

Mars'ın Ay'ı Phobos Hubble Tarafından Görüntülendi!


Alıntıdaki Ek 64743
Hubble Mars'ın iki uydusundan biri olan Phobos'u görüntüledi. Uzay ve Havacılık Dairesi NASA, Hubble uzay teleskobunun, ilgili gezegen Mars'ın etrafındaki dönüşünü gerçekleştirdiği sırada Phobos'u görüntülediğini belirtti. Mars yörüngesindeki bir turunu sadece 7 saat 39 dakikada tamamlayan ve sistemin en küçük uydularından biri olan elips şeklindeki Phobos'tan Mars'ın etrafındaki dönüşü sırasında Hubble'ın 13 görüntü kaydettiği bildirildi.

Kaynak: AA Bilim Teknoloji / Science (21 Temmuz 2017)


nötrino 19 Eylül 2017 01:01

1 ek

Mars'ta Yaşam Simülasyonu Noktalandı!


Alıntıdaki Ek 65297
Hawaii'de yer alan 2500 metre yükseklikteki Mauna Loa Dağı'nda gerçekleştirilen ve 8 ay süren "Mars'ta yaşam simülasyonu" sonlandı. Dünyanın en büyük yanardağı olan Mauna Loa'nın zirvesi civarında 6 bilim insanının ocak ayından beri devam eden 5. deneyinde uzun süreli uzay misyonlarının astronotlarda ne tür psikolojik etkiler bıraktığı incelendi. Bu bağlamda ilgili deneye katılan bilim insanları, dondurularak veya kurutularak korunmuş gıdalarla ve görev süresince yetiştirdikleri sebzelerle beslendi. Söz konusu simülasyonda kazanılan tecrübenin gelecekte yapılması öngörülen Mars ve uzay keşiflerine katkı açısından kilit bir işleve sahip olduğu belirtildi.

NASA'nın fon sağladığı deneyde yer alan araştırmacılar taze sebze bağlamında havuç, biber, Çin lahanası, hardal otu, kırmızı turp, domates, patates, maydanoz ve keklik otu yetiştirmeyi başardı. Söz konusu deney süresince bilim insanlarının, yaşam alanlarında ses seviyeleri ile diğer insanlara yakınlıklarını ölçen özel tasarlanmış sensörler giydiği belrtildi. İlgili sensörlerin kişilerin birbirine karşı tutumunu ve tartışma anındaki durumlarını algılayabildiği ifade edildi.

Aynı zamanda deneye katılan araştırmacıların sanal gerçeklik cihazı aracılığıyla stresle mücadele adına kendilerini farklı bir ortamda hissetmeleri sağlandı. Ağustos 2016'da Mauna Loa'da 6 bilim adamı, 1 yıl boyunca Mars'ta yaşam simülasyonunda yer almıştı. Gerçekleştirilen deney, daha önceleri Rusya'da gerçekleşen ve 520 gün süren simülasyondan sonra 2. en uzun süreli "Mars'ta yaşam" denemesi olarak anılmıştı.

Kaynak: AA Bilim Teknoloji / Science (18 Eylül 2017)


nötrino 1 Ekim 2017 15:08

BFR Projesi'nin İlk Hedefi Mars!


Mars seyahatlerine 2024 yılında başlamayı düşündüklerini belirten Space X şirketinin kurucu Elon Musk, Uluslararası Uzay Yolculukları Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Space X'in gezegenler arası seyahatleri olanaklı kılabilecek araçların yapımına gelecek yıl başlayacağını ve hedefinin 2024 yılında insanları Mars'a göndermek olduğunu belirtti. Güney Afrika asıllı mucit Musk, Gezegenler Arası Taşıma Sistemi (BFR) projesi olarak bilinen roket sisteminin, Dünya üzerinde şehirler arası uzun mesafeli uçuşları da yarım saat gibi bir sürenin altına indirebileceğini açıkladı.

BFR'nin ilk kargo versiyonlarının (insansız) 2022 yılında Mars'a gönderilebileceğini belirten Musk, gezegenler arası seyahatlere çıkılmadan önce, 106 metre boyunda ve 9 metre genişliğinde bir sistem olan BFR'nin birkaç kez denenmesini gözlemlemek istediğini ifade etti. Aynı zamanda BFR'nin, Mars ve Ay seyahatlerinin yanı sıra fırlatma aracı Falcon 9 ve Dragon kapsülünün yaptığı gibi uydu fırlatma ve Uluslararası Uzay İstasyonu'na (UUİ) hizmet etme gibi misyonları da yerine getirebileceği bildirildi.

Kaynak: AA Bilim Teknoloji / Science (29 Eylül 2017)


nötrino 5 Ekim 2017 20:43

1 ek

Mars Gezegeninin Metan Gazıyla Isındığını Öne Süren Yeni Teori!


Mars'ın erken oluşum döneminde belirlenen su varlığını, metan gazının açığa çıkmasına bağlı dönemsel küresel ısınma etkisiyle açıklayan yeni bir teori öne sürüldü. Bilim insanları, Mars'ın tamamen buzla kaplı olduğu dönemden kalma su izlerinin, buz tabakaları içinde sıkışan büyük miktarda metan gazının açığa çıkmasıyla oluşan sera etkisinden kaynaklı olduğunu ileri sürdü. Kızıl Gezegen'in eksenindeki oynaklık nedeniyle farklı bölgelerinin dönemsel olarak daha fazla güneş ışığına maruz kaldığı, bu durumun buz tabakalarını eriterek gezegenin kabuğunun hemen altında, kaya katmanları ile buz tabakaları arasındaki sıkışmış haldeki metan gazını açığa çıkarmış olabileceği açıklandı.

Alıntıdaki Ek 65469
Bilim insanlarının geliştirdiği modele göre, yaklaşık 3 milyar yıl önce, yer altından çıkan metan gazının atmosferdeki karbondioksitle birleşmesi sonucu küresel ısınma etkisi oluştu. NASA'nın yüzey keşif aracı Curiosity'nin ve Mars uydularının gezegende tespit ettiği akarsu aşındırması ürünü olan yüzey yarıkları ve delta vadileri bu dönemde ortaya çıktı. Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ve Rus Uzay Ajansı Roscosmos'un ortak Mars araştırma projesi ExoMars kapsamında uzaya gönderilen Gaz İzsürme Uydusu'nun (TGO) metan koklayıcı donanıma sahip olduğuna, uydunun 2018 yılının mart ayında gezegene yakın bir dairevi yörüngeye yerleşeceğine dikkati çeken bilim insanları, geliştirdikleri modelin bu sayede çürütülebileceğini belirtti.

Araştırmacılar, öne sürdükleri ilgili teoriye dair, uydu araçlarının Mars atmosferinde metan izine rastlamaması durumunda geliştirilen modelin doğru olma olasılığının oldukça düşük olduğunu belirtti. Mars'ın buzul devrinden şimdiki kurak haline geçişine dair muhtelif teoriler, geçen zamanda buzun erimesi ve suyun buharlaşması sonucunda açığa çıkan oksijenin nereye gittiği sorusuna tatmin edici bir yanıt bulamıyor. Bu soruya yanıt bulunması gezegenin herhangi bir dönemde canlı yaşamının oluşmasına olanak verecek koşulları taşıyıp taşımadığının anlaşılması bağlamında kilit bir öneme sahip.

Kaynak: AA Bilim Teknoloji / Nature Geoscience (4 Ekim 2017)


nötrino 8 Ekim 2017 13:54

1 ek

Mars Yolculuğu için Hedef 2024!


ABD'li girişimci SpaceX şirketinin kurucusu Elon Musk, Avustralya'daki Uluslararası Uzay Kongresi'nde yaptığı konuşmada 2024 yılında insanları Mars'a göndermeyi hedeflediğini açıklamıştı. Bu bağlamda tasarlanan özel roket ile eş zamanlı 100 kişinin Mars'a gönderilmesi amaçlanıyor.
Alıntıdaki Ek 65485
Kaynak: BBC Bilim / SpaceX (7 Ekim 2017)


nötrino 22 Ekim 2017 19:55

1 ek

Mars'ta Manyetik Kalıntılar Tespit Edildi!


Alıntıdaki Ek 65535
Kızıl gezegen Mars'ın Güneş rüzgarıyla etkileşim içine girerek bükülen görünmez bir manyetik kuyruğu olduğu tespit edildi. NASA'nın "Mars Atmosferi ve Değişen Evrimi" (MAVEN) aracılığıyla elde edilen verilerden yola çıkarak yaptığı araştırma, Mars'ın manyetik kuyruğunun, Güneş rüzgarının taşıdığı manyetik sahaların Mars'ın yüzeyinde saklı manyetik alanlarla etkileşim içine girmesiyle oluştuğunu açığa çıkardı.

Araştırma bulguları, Utah'ta Amerikan Astronomi Topluluğu Gezegen Bilimleri Bölümü'nün 49. yıllık toplantısında sunuldu. Bilim adamları, bükülen kuyruğu meydana getiren ilgili etkileşim sürecinin, Mars'ın ince atmosferinin bir bölümünün daha kaybolmasına neden olabileceğini belirtti. NASA'nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi'nde görevli araştırmacılar, Mars'ın manyetik kuyruğunun benzerine Güneş sisteminde rastlanmadığını söyledi.

Küresel manyetik sahasını milyarlarca yıl önce kaybettiği belirtilen Mars'ın yüzeyinde belirgin bölgelerde saklı "fosil" konumunda manyetik saha kalıntıları bulunuyor. Bu bağlamda bilim insanları söz konusu manyetik kalıntıların, kendisine ait bir manyetik sahaya sahip olmadığı halde ne Venüs'te bulunan manyetik kuyruğa ne de Dünya'nın manyetik alanına benzemediğini belirtti.

Kaynak: AA Bilim Teknoloji / Science Daily (20 Ekim 2017)


nötrino 21 Kasım 2017 23:12

Mars Yüzeyindeki Çizgiler Deşifre Edildi!


Kızıl gezegen Mars yüzeyindeki koyu çizgilerin su değil, kum akıntısı izi olduğu belirlendi. Arizona Üniversitesi, Durham Üniversitesi ve Gezegen Bilimi Enstitüsü'nden bilim adamları, kızıl gezegenin yüzeyindeki dar, koyu renk akıntı izlerinin NASA'ya ait Mars Keşif Uydusu'na (MRO) yerleştirilen "HiRISE" teleskobu tarafından elde edilen görüntülerini inceledi.

Araştırmayı yürüten Colin Dundas, Yineleyen Yamaç Çizgileri (RSL) olarak adlandırılan binlerce çizgiden 151'inin incelendiğini, RSL'lerin çoğunun 28 ila 35 derece arasındaki eğimlerle sonlandığını, ilgili durumun hem Dünya'da hem de Mars'taki kumul eğimlerinin bitiş derecesiyle aynı olduğunu belirtti. Dundas, RSL'lere dair tespitlerinin Mars'ın şimdiki yüzeyinin çok kuru olduğu bulgularını desteklediğini söyledi.

RSL'lerin suyun aksine kum ve toz gibi tanecikli maddelerden oluştuğu sonucuna varan bilim adamları, bazı RSL'lerde hidratlaşmış minerallerin saptandığını, bu nedenle RSL'lerin oluşumunda su zerreciklerinin katkısı olabileceğini bildirdi. Söz konusu çalışmanın, Mars yüzeyinde akan su bulunmadığı tezini desteklerken Mars'ta su bulunduğu tezini tamamen bertaraf etmediği açıklandı.

Bilim adamları, Mars'ta su bulunabileceğini ancak bunun hayatın oluşumuna imkan verecek bir düzeyde olmadığını belirtti. NASA, 2015 yılında ilgili gezegende sıcak aylarda tuzlu su aktığına dair güçlü bir kanıt elde ettiğini açıklamıştı. Bilim adamları, koyu renk, dar akıntıların Mars'ın en sıcak aylarında ortaya çıktığını, yılın geri kalan dönemlerinde de ortadan kalktığını belirlemişti.

Kaynak: AA Bilim Teknoloji / Nature Geoscience (21 Kasım 2017)


nötrino 1 Aralık 2017 19:56

1 ek

Mars'a Kurulacak Kent Projesi!


Alıntıdaki Ek 65766
Mars'ta kent kurmak için geliştirdiği projesini kamuoyu ile paylaşan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), projeden yeni kareler paylaştı. Uzay keşfinde yeni bir adım olarak görülen Mars'a yerleşmek için şimdiye kadar pek çok proje üretildi.

Söz konusu projelerden bir tanesi de Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) 100 yıl içinde Mars'a kurmak amacıyla harekete geçtiği kent projesi. BAE'nin 136 milyon dolara mâl olacak olan ve 600 bin kişiye ev sahipliği yapması düşünülen kent projesinde hyperloop taşıma sisteminin de yer alması planlanıyor.

Kaynak: Ntv Bilim / Science (1 Aralık 2017)


nötrino 3 Ağustos 2018 16:44

Mars Dünya'ya En Yakın Konumda!


Mars, 15 yıl sonra Dünya'ya en yakın konumdaydı.Kızıl gezegen olarak da anılan Mars, Dünya'ya 57,6 milyon kilometre uzaklıkla 2003'ten bu yana en yakın konumda gözlendi.

Güneş sisteminde Dünya'nın ardından Güneş'e en yakın 4. gezegen olan Mars, Güneş'e 230 milyon kilometre uzaklıkta bulunuyor. Dünya, Güneş yörüngesindeki yolculuğunu 365 günde tamamlarken, Mars 687 günde tamamlıyor.

Dünya ile Mars'ın en yakın konuma gelmeleri için Mars'ın Güneş'e en yakın olduğu konumun, Dünya'nın Güneş'e en uzak olduğu konumla çakışması gerekiyor. Bir sonraki yakın geçişin 6 Ekim 2020'de olması bekleniyor.

Kaynak: AA Bilim Teknoloji / Space (31 Temmuz 2018)


nötrino 1 Eylül 2018 00:07

Mars'ın Güney Kutup Noktasında Su Tespit Edildi!


Avrupa Uzay Ajansı’na (ESA) ait Mars Express uzay aracı tarafından elde edilen veriler, Mars’ın güney kutbunun derinliklerinde sıvı halde su bulunduğuna işaret ediyor. Mars’ın yüzeyinde uzak geçmişte sıvı halde su bulunduğunu gösteren veriler var. Gezegenin etrafında dolanan gözlem araçları tarafından elde edilen görüntülerde kurumuş nehir yatakları görülüyor. Ayrıca gezegenin yüzeyinde veri toplayan araçlar, sadece sıvı halde suyun varlığında oluşabilecek mineraller keşfetti. Ancak 4,6 milyar yaşındaki kızıl gezegenin ikliminde geçmişte çok büyük değişiklikler oldu. Mars, bugün yüzeyinde sıvı halde su olmayan kurak bir gezegen. Bu yüzden Mars’ta sıvı halde su bulmaya çalışan araştırmacılar gezegenin derinlerini tarıyor.

2003 yılında uzaya gönderilen Mars Express uzay aracı yaklaşık 15 yıldır Mars'ın etrafında dönüyor ve veriler topluyor. Gezegenin kutup bölgelerindeki su buzları da Mars Express tarafından keşfedilmişti. Yüksek basınç altındayken suyun erime noktası düşer. Ayrıca tuzun varlığı da erime noktasının düşmesine sebep olur. Bu yüzden Mars’ın kutup bölgelerindeki buzulların altında sıvı halde su olabileceği uzun süredir düşünülüyordu. Ancak bu düşünceyi doğrulayan gözlemsel veriler elde edilememişti.

Mars Express’in üzerinde kısaca MARSIS olarak adlandırılan bir tür radar var. Cihaz, gezegenin yüzeyine doğru sinyaller gönderiyor. Daha sonra sinyalin gezegenden yansıyarak geri gelmesi sırasında geçen zaman ve geri dönen sinyalin büyüklüğü ölçülerek gezegenin derinlerinin topoğrafyasının haritası çıkarılabiliyor. MARSIS’in Mars’ın güney kutup bölgesiyle ilgili topladığı veriler 1,5 kilometre derinliğinde, 200 kilometre genişliğinde bir bölgenin çok sayıda buz ve toz katmanı içerdiğini gösteriyor. Yaklaşık 20 kilometre genişliğindeki bir bölgedeyse özellikle çok parlak radar yansımaları gözlemlenmiş. Yansıyan sinyalin özellikleri incelendiğinde, sinyalin yansıdığı katmanların bileşimi ve tahmini sıcaklığı göz önüne alındığında, buz katmanlarının altında sıvı halde su bulunduğu çıkarımı yapılıyor. Kullanılan ölçüm cihazının hassasiyeti düşünüldüğünde sıvı halde su katmanının kalınlığının en azından onlarca santimetre olması gerekiyor.

Kaynak: Science (3 Ağustos 2018)


nötrino 21 Kasım 2018 22:30

1 ek

Yeni Keşif Aracı, Mars'ın Jezero Kraterini İnceleyecek!


Alıntıdaki Ek 67962
NASA'nın Mars misyonu kapsamında incelemeyi amaçladığı 45 kilometrelik Jezero kraterinin Mars'ın zaman içersindeki fiziksel yapısındaki değişime ve astrobiyolojisine dair detaylı verilere sahip olduğu, daha önceleri bir nehir deltasını içeren ilgili kraterin bu doğrultuda mikroorganizmaların yaşamına dair izler taşıdığı ve organik moleküllerin korunabildiği bir alan olduğu düşünülüyor.

Kaynak: Science / Görsel Telif Hakkı: NASA (20 Kasım 2018)


nötrino 27 Kasım 2018 19:10

1 ek

Gezegen Kaşifi 'InSight' Mars'a Sorunsuz İniş Yaptı!


Alıntıdaki Ek 68030
InSight'ın Mars Yüzeyinden Gönderdiği İlk Görsel!
NASA'ya ait InSight uzay aracının 6 ay süren bir yolculuktan sonra Mars'a sorunsuz iniş yaptığı belirtildi. Mars'ın sismik özelliklerini ve yer altı katmanlarını araştırma misyonuna sahip olan ilgili aracın 480 milyon kilometreden fazla yol aldığı bildirildi. Mars atmosferine girdiği anda iyice hızlanan araç, paraşüt aracılığıyla gezegene çarpma riskini engelledi. Keşif aracı InSight'ın Mars'ın kuzeyinde bir platoya indiği ifade edildi. 1 aydan fazla bir süre herhangi bir araştırma faaliyetinde bulunmayacak olan keşif aracının ilgili süre zarfında bilim adamları tarafından gözleneceği belirtildi. Söz konusu süreç sonrasında ise keşif aracının robotik kol aracılığıyla sismometresini gezegen yüzeyine bırakacağı ve sismometrenin Mars'ın zemininden 2 metrelik bir derinlikte titreşimleri kaydedeceği bildirildi.

Kaynak: Sciencemag / Görsel Telif Hakkı: NASA (26 Kasım 2018)


nötrino 3 Aralık 2018 19:28

1 ek

Elysium Düzlüğü'nün Görüntüleri InSight Aracılığıyla Dünya'ya Gönderildi!


Alıntıdaki Ek 68055
Elysium Düzlüğü / Görsel Telif Hakkı: NASA!
NASA tarafından Mars'a gönderilen sismik inceleme aracı InSight, ekvatoral ova Elysium Düzlüğü'nün alçak bir kesimden kayda aldığı görüntülerini Dünya'ya gönderdi. İlgili sismik keşif aracının önceki keşif araçlarına kıyasla daha çok elektrik enerjisi ürettiği ve Elysium Düzlüğü'nün bulunduğu ortam ile demografik yapısı hakkında net veriler gönderdiği belirtildi.

Kaynak: LiveScience / Space (3 Aralık 2018)


nötrino 8 Aralık 2018 20:14

1 ek

Insight Mars'ın Sesini Kaydetti!


Alıntıdaki Ek 68139
Görsel Telif Hakkı: NASA!
Sismik inceleme aracı Insight aracılığıyla kaydedilen Mars'ın yüzeyinde güneş panellerine yansıyan rüzgarın sesi yayımlandı. Araştırmacılar, Insight'ın amacının hareketi ölçümlemek olduğunu, bu doğrultuda ses dalgalarının neden olduğu devinimin de o aralıkta ilgili misyon içerisine girdiğini ve ilgili sesin, 24 km hızla esen kuzeybatı rüzgarı kaynaklı olduğunu belirtti.

Kaynak: JPL (7 Aralık 2018)



Saat: 19:46
Sayfa 2 / 2

©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık