1 . Doðaüstü iþler yapabileceðine inanýlan güç:
"Hele bu Cumhuriyet sözünü ne seviyor, nasýl sihirli bir deyim, her þeyi bir anda deðiþtiriverecek bir týlsýmmýþ gibi tekrarlýyor."- A. Ýlhan.
2 . Büyülü olduðuna inanýlan muska vb. þey.
3 . mecaz Çare, önlem, kuvvet:
"Bu insanlar, hastalýk ve acý, görünmez bir canavar gibi yerlerinden kaptý mý çantaya týlsým gibi bakarlar."- R. N. Güntekin.

TILSIM a. (ar. týlesm’den)
1. Doðaüstü bir gücü olduðuna, birtakým gizler sakladýðýna inanýlan þey: Piramitlerin çözülemeyen týlsýmý. Her kapýyý týlsýmla açmak Týlsýmý bozuldu.
2. Büyü yapýlmýþ þey. muska.
3. Gizemli bir etkileme gücü, gi zemli bir çekicilik, güç: Güzelliðinde beni kendine baðlayan bir týlsým vardý. Elimiz de týlsým yok. her þeyi bir anda çözümle- yemeyiz.
4. Malzemesi ve biçimi belli bir ayin çerçevesinde, simgesel iliþkiler yasasýna uygun olarak hazýrlanan ve sahibi üzerinde belli bir büyülü etki yapmasý beklenilen nesne, resim vb.

—Giy. Anadolu'da kadýnlarýn baþlarýna taktýklarý metal süs eþyasý. (Baþ süslemelerinde kullanýlan týlsýmýn, takaný nazardan, iftiradan, kötü ruhlardan vb. koruduðuna inanýlýr. Tilsým, gümüþ altýn vb. deðerli metallerden, bunlarýn taklitlerinden, mücevherden deniz kabuklarýndan vb. olabilir)

—ANSIKL. Folk. Anadolu folklorunda týlsým, büyünün etkisini saðlayan araçlarý (dua sözleri, iþaretler vb.) ifade eder. Bir baþka anlamdaysa define vb. gizli þeyleri bulmayý, kapalý yerleri (saray, maðara vb.) açmayý saðlayan, yalnýz ehlinin bildiði sözleri ya da araçlarý kapsar. Define bulmak ve çýkarmak için gerekli, çoðu kez çapraþýk ve güç iþlemlere bu ad verilir. Bu anlamýyla týlsým, masallarda çok rastlanan bir öðedir.