Dört Bir Yanı Tırlarla

Arabasına (gezi ya da eğlence amaçlı olduğu zamanlar hariç) her zamanki monotonluğuyla binerken; birazdan gireceği sabah trafiğini -yüksek öngörüsüyle- kayalık bir dağa elinde elli kilo yükle tırmanmak zorunda kalacak aceleci birisi gibi görüyor, ve bir o kadar da abartılı bir şekilde hayıflanıyordu. İlk birkaç kilometre sorun değildi. Günün hangi saati olursa olsun büyük bir huzurla ilerlediği bir yoldu. Ne var …

Sigara Dumanlı Karanlık Adam

Gecenin yalnızlık getiren sessiz saatleriydi. Düşünmekten ve hayal kurmaktan yorulmuş, biraz nefes almak umuduyla balkona çıkmıştı. Yalnızca ayakta dikilmek onu yine düşüncelere ve hayallere sevk edeceğinden, oyalanmak için hemen bir sigara yaktı. İlk birkaç nefesi hızlıca çekip sigarasını yanıbaşında duran sehpanın üstündeki küllüğe bıraktı. Balkonu, diğer taraftan görünmesini zorlaştıran renkli camlarla çevrelenmişti. Hem sokağın havasını alabilmek, hem de sigara dumanının …