Arama

Polen Alerjisi

Güncelleme: 27 Mayıs 2012 Gösterim: 12.029 Cevap: 6
volture - avatarı
volture
VIP "Ipıslak Balık"
29 Eylül 2008       Mesaj #1
volture - avatarı
VIP "Ipıslak Balık"
Polenler

Sponsorlu Bağlantılar
Bazen, çiçeklere dokunduğumuzda savrulan renkli bir toz bulutu gibi gördüğümüz...
Bazen, gökyüzünde pamuklar gibi uçuşurken seyrettiğimiz...
Bazen, bir yağmurdan sonra bir kenarda toplaşan sarı bir toz kümesi olarak gözümüze çarpan...
Polenler, yani çiçek tozları...
Burnumuz aktığında... hapşırdığımızda...
Gözlerimiz sulandığında... kızardığında....
Derimiz kabardığında, kaşındığında...
Öksürdüğümüzde...nefesimiz tıkandığında...göğsümüz hırıldadığında... suçladığımız... şu çiçek tozları...

Polen Nedir?

Polen ya da halk arasındaki ismiyle çiçek tozları, tohumlu bitkilerde erkek organların başçık kısımlarında bulunan erkek döl hücreleridir. Bitkinin genetik bilgisini içeren polenler, yuvarlak veya elips şeklindedirler.

Bitkilerin üremeleri için polenlerin aynı türden diğer bitkilere taşınmaları gerekir. Bu taşınma böceklerle veya rüzgarla olur.

Bazı bitkilerin kokulu, parlak ve nektarlı polenleri vardır. Arılar ve böcekler tarafından taşınan çapları ortalama olarak 100 mikron olan polenler alerji bakımından o kadar önemli değildir. Bunların hem sayıları azdır, hem de solunum yollarına giremeyecek kadar büyüktürler. Ayrıca bu polenlerin yapıları balmumu gibi olduğundan, bir böceğin ayağına veya bir bitkinin yüzeyine kolayca yapışırlar ve atmosfer havasına karışmazlar.

Alerjik hastalıklar bakımından asıl önemli olanlar, 20-60 mikron büyüklüğünde ve rüzgarın etkisiyle çok uzak mesafelere taşınabilen polenlerdir. Bu boyutlardaki polenler rüzgar, yağmur, kuruluk, nem, vb. meteorolojik faktörlerin etkisiyle birkaç mikronluk çok daha küçük taneciklere parçalanırlar. Akçaağaç, dişbudak, ıhlamur gibi ağaçların hem böceklerle taşınan büyük polenleri, hem de rüzgarla taşınan küçük polenleri vardır.

Polenler kapı ve pencerelerden, hatta pencerelerdeki tellerden geçerek evlerimizin içine kadar girebilirler, fakat oda içinde hiçbir zaman dış atmosfer havasındaki kadar çok miktarlarda bulunmazlar.

Her Bitkinin Kendine Özgü Polen Zamanı Vardır!

Bitkilerin türlerine göre polen zamanları farklıdır. Örneğin; iğne yapraklı ve yaprak döken ağaçlar ilkbaharda, otların ve çiçeklerin çoğu Haziran ve Temmuz aylarında polen yayarlar. Geç açan ağaçlar ve yabani otlar ise yaz sonunda polen verirler.

Ayrıca Bknz

Polen Nedir?

Palinoloji - Polen Bilimi

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 3 üye beğendi.
Son düzenleyen asla_asla_deme; 17 Haziran 2010 06:17
volture - avatarı
volture
VIP "Ipıslak Balık"
29 Eylül 2008       Mesaj #2
volture - avatarı
VIP "Ipıslak Balık"
Her Polen Alerji Yaratmaz!

Sponsorlu Bağlantılar
Polenlerin alerjik hastalıklara neden olma potansiyelleri farklıdır. Bunu belirleyen dört önemli faktör vardır:
  • Alerjenite
  • Polenin boyutları
  • Solunan havadaki polen miktarı
  • Polenlerin havada kalma süreleri
  1. Alerjenite, bir antijenin duyarlı kişilerde antikor yapımını uyarabilme özelliğidir. Bir polen ne kadar çok IgE yapımına yol açıyorsa, alerjenitesi o kadar fazla demektir. Bir maddenin alerjenitesi, kimyasal yapısına bağlıdır.
  2. Polenlerin hastalık yapma potansiyelleri boyutları ile de yakından ilgilidir. Polenler astıma değil, daha çok alerjik nezleye neden olurlar çünkü bunların çapı 20-60 mikron arasındadır. Bu boyuttaki polenlerin küçük hava yollarına kadar ulaşabilmeleri mümkün değildir.
  3. Alerjik hastalıklara yol açmada solunan havadaki polen miktarı ve bunların havada kalma süreleri de çok önemlidir. Araştırmalara göre, bir polenin alerjiye neden olabilmesi için bir metreküp havada ortalama 25-50 polen bulunması gerekmektedir. Bir çavdar başağının 4 milyon, orta boy fındık ağacının 600 milyon ve bir çam kozalağının yılda 5 milyondan fazla, tek bir ağacın ise 10 milyardan fazla polen üretebildiğini göz önüne alırsak, soluduğumuz havada ne kadar çok çam poleni bulunabileceği daha iyi anlaşılır. Ancak, çam polenlerinin alerjeniteleri fazla olmadığı için bunlara bağlı alerjik hastalıklar oldukça seyrektir.

Gösterişli ve renkli bitkilerin daha çok alerjiye neden oldukları sanılır. Örneğin, gül nezlesi diye bilinen hastalığa gül polenleri değil, aynı mevsimde atmosfere salınan ağaç ve çayır polenleri yol açar.

Kavak, huş ağacı, kızıl meşe, kızılağaç, fındık, selvi, kayın, söğüt, ıhlamur, zeytin, karaağaç, çınar gibi ağaç polenleri ile çayır salkım otu, tatlı ilkbahar otu gibi çayır polenleri; yapışkan otu, akkazayağı ve kuzu kulağı gibi yabani ot polenleri ve arpa, buğday, yulaf, çavdar ve mısır gibi tahıl polenlerinin alerji yaratma potansiyelleri yüksektir.

Bazı polenler o kadar büyüktürler ki, havada çok kısa süre kalabilirler ve salındıktan hemen sonra toprağa düşerler. Bu yüzden de hastalık yapma özellikleri hiç yoktur.


Polenlerden Korunmanın Yolları

Soluduğumuz havada bulunan polenleri kontrol etmek elimizde olmadığı için, polenlerden korunmak ev akarlarından korunmak kadar kolay değildir.

  • Her şeyden önce, hangi polenlere alerjik olunduğu bilinmelidir.
  • Polenlerine alerjik olunan bitkilerden uzak durulmalıdır.
  • Radyo, televizyon, gazete gibi yayın organlarında, günlük hava durumu raporlarında o günkü polen durumu hakkında bilgi verilerek alerjisi olanlar uyarılmalıdır.
  • Evlerin kapı ve pencereleri sıkıca kapatılmalıdır.
  • Evlerde ve arabalarda polen filtreli klimalar kullanılmalıdır.
  • Evdeki polen miktarı çok fazla ise hava temizleyicilerden yararlanılmalıdır.
  • Polenlerin atmosferde yoğun olarak bulundukları zamanlarda (sabahın erken saatleri, sıcak, kuru ve fırtınalı havalar) mümkünse dışarıya çıkılmamalıdır.
  • Polenlerin çok yoğun olduğu dönemlerde mutlaka dışarı çıkmak gerekiyorsa, ağzı ve burnu kapatan maskelerden yararlanılmalıdır.
  • Polen mevsiminde, açık havada spor ve egzersizden kaçınılmalıdır.
  • Polen zamanı ağaçlık ve çimenlik yerlere seyahat edilmemeli, deniz kenarları tercih edilmelidir.
  • Dışarıda mutlaka güneş gözlüğü kullanılmalı ve eve gelince gözlük bol su ile yıkanmalıdır.
  • Şapka mutlaka kullanılmalıdır. Eğer şapka takılmıyorsa saçlar yatmadan önce mutlaka yıkanmalıdır, çünkü saçlara çok miktarda polen yapışmış olabilir.
  • Günlük kıyafetler eve gelir gelmez, yatak odası dışında bir yerde hemen değiştirilmelidir.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 3 üye beğendi.
PembeSeker - avatarı
PembeSeker
Ziyaretçi
28 Ekim 2008       Mesaj #3
PembeSeker - avatarı
Ziyaretçi
Polenler; 5-40 mikron çapındasmilev tohumlu bitkilerde erkek organların başçıklarında bulunan ve daha sonra dağılan erkek döl hücreleridir. Bunlar bitkilerin döllenmesini sağlarlar. Polenler çıplak gözle görülemeyecek kadar küçüktür. Polen taneciklerinin bir kısmı rüzgar yolu ile dağılır ve çok geniş alana kilometrelerce uzaklara yayılırlar ve en çok allerji yapanlar bu grup rüzgarla taşınanlardır. Diğer grup daha büyük polenler parlak renklismilev güzel kokulu çiçeklerce üretilir ve böceklerle taşınırlar daha az allerjeniktirler.
Böceklerle taşınan polenler daha ağırdır ve havada asılı bulunmadıkları için pek allerjiye neden olmazlar. Polen allerjisi denince evde büyütülen salon bitkileri allerji yapar mı sorusu akla gelir. Oysa bu tür bitkilerin polenleri genellikle böcekler ile taşındığındansmilev ağır ve yapışkandırlar ve havada yaygın bulunmazlarsmilev pek de allerjik değildirler.
Polenler genel olarak günün erken saatlerinde atmosfere yayılırlar. Yağmur polen sayısını artırırsmilev sis ise havadaki polenlerin yayılmasını önler.

a) Yabani ot polenleri- Temmuz- Ekim arasısmilev yaz sonu - sonbaharda etkilidir. Ülkemizde yavşansmilev sinir otusmilev soda otusmilev kuzu kulağısmilev dikçam otusmilev akkaz ayağı
b) Çayır polenleri-Mayıs-Temmuz arası yaz aylarında etkilidir. Ülkemizde ayrık otusmilev kedi kuyruğusmilev delice otusmilev domuz ayrığı ve yumak otudur.
c) Ağaç polenleri- Ocak-Mayıs arası en çok da ilkbaharda etkilidir. Kızılmeşesmilev fındıksmilev zeytinsmilev ıhlamursmilev aksöğütsmilev karaağaçsmilev bazı çınar türlerismilev kavak ve bazı çam türleridir.

ÇAPRAZ REAKSİYONLARA DİKKAT
Aynı aileden olan bitki türlerinin polenlerinin yapısı birbirlerine benzediği içinsmilev allerjik bir kişide aynı aileden pek çok bitkiye birden allerji saptanır. Buna çapraz reaksiyon denir. Meselâsmilev huş ağacı polenlerine allerjsi olanların fındık ve kızılağaç polenlerine de allerjik olmaları mümkündür. Çapraz reaksiyonlara polenlerle meyveler arasında da rastlanır. Meselâsmilev huş ağacı polenlerine allerjik olanların yarısında elma ve fındığa karşı da allerji vardırsmilev çünkü huş ağacı polenindeki proteinlerle elma ve fındıktaki proteinler birbirlerine çok benzerler.

İyi bilinen çapraz allerjiler:
- Huş ağacısmilev fındıksmilev kızılağaç: Elmasmilev armutsmilev kirazsmilev eriksmilev şeftalismilev kayısısmilev fındıksmilev badem...
- Tüm çayır türlerismilev çavdar: Tahıl unlarısmilev soyasmilev fasulyesmilev mercimeksmilev bezelyesmilev yer fıstığı...
- Misk otusmilev kasımpatısmilev papatyasmilev hindiba: Kerevizsmilev havuçsmilev rezenesmilev anasonsmilev maydanozsmilev kişnişsmilev kimyonsmilev dereotusmilev ay çekirdeğismilev yeşil ve karabibersmilev domates...
Dr.Sevin Karalar
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Edd-iTöR - avatarı
Edd-iTöR
Ziyaretçi
31 Ekim 2008       Mesaj #4
Edd-iTöR - avatarı
Ziyaretçi
Polenlerin Yol Açtığı Hastalıklar



Havadaki polenler solunum yoluyla burunda, bronşlarda veya gözlerde alerjik hastalıklara neden olur. Kişinin şikâyetleri havada bulunan polen miktarına bağlı olarak artma veya azalma gösterebilir.
Polenin yol açtığı alerji hastalığında değişik türde polenler alerjiye neden olabilir. Bu tür alerjiden yakınanların hangi cins polene karşı alerjik olduklarının belirlenmesi yararlıdır. Alerjisi olan kişi duyarlı olduğu bitkinin polen yaydığı mevsimde o bitkinin yoğun olduğu bölgeden uzak kalmalıdır. Bu konuda gelişmiş ülkeler hazırladıkları polen haritası ile polen alerji vakalarının azalmasına büyük katkıda bulunmuşlardır. Hatta Amerika?nın bazı televizyon kanallarında meteoroloji bültenleriyle birlikte polen bülteni de sunulmaktadır.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
GüNeSss - avatarı
GüNeSss
Ziyaretçi
27 Ekim 2011       Mesaj #5
GüNeSss - avatarı
Ziyaretçi
Polen Alerjisi


Hastalık hafif formlarında belki önemli sayılmayabilir ama birçok hastanın sosyal yaşamını ve işini-gücünü yakından etkiler. Sürekli burun akıntısı kaşıntı ve burun tıkanıklığı ve hapşırmalar hiç de hoş olmasa gerek.

Alerjik nezle sinüzit orta kulak iltihabına da zemin hazırlar. Hatta çok sık orta kulak iltihabı olan çocukların alerjik nezle bakımından değerlendirilmeleri gerekir. Asıl önemli olan alerjik nezleli hastaların günün birinde astım belirtileri göstermeye başlamalarıdır. Bu duruma alerjik nezleli hastaların % 30’unda rastlanır. Bu bakımdan alerjik nezleli hastaların doğru teşhis edilmeleri ve bir an önce uygun tedavilerine başlanmaları gerekir.

Korunma için neler yapılabilir?
· Ağaçlık ve çiçeklik yerlerde gezmemeli veya koruyucu maske kullanılmalı.
· Sıcak ve rüzgarlı günlerde sabahın erkensaatlerinde dışarıya çıkılmamalı.
· Kapı ve pencereler sıkı sıkı kapatılmalı.
· Mümkünse filtleri hava temizleyici aletlerden yararlanılmalı.
· Açık havada efor ve egzersizdenkaçınmalı.
· Toz duman koku... gibi alerjik olmayan ama gene de burunu ırrite ederek nazle belirtilerini başlatabilen faktörlerden uzak kalınmalı.

Polen nezlesininin tedavisi: Tedavide korunma önlemleri çok önemlidir bunlara dikkatle uyulması gerekir.

Belirtileri giderici tedavi: Bu amaçla en çok antihistaminik ilaçlardan yararlanılır. Bu ilaçların hastalık belirtilerinin hemen başlangıcında alınmaları gerekir belirtiler ağırlaştığında etkileri de o kadar belirgin olmayabilir. Eskiden günde birkaç kez alınmaları gerekirken ve sersemlik halivirgulll uyku gibi yan etkileri nedeniyle herkes tarafından rahatlıkla alınamazken yeni çıkan antihistaminikler kan-beyin seddini geçmediğinden hem bu tür yan etkileri hiç yoktur ve hem de günde bir kezalınan ilaçla tüm gün süren etki elde etmek mümkün olabilmektedir. Bu ilaçlar burun akıntısı hapşırma ve kaşıntıyı etkili bir şekilde önlerlerken burun tıkanıklığı üzerinde pek yarar sağlamazlar.

Kromolin ve yeni çıkan nedokromil isimli ilaçlar buruna sprey şeklinde uzun süre uykulamakla burun zarındaki alerjiyi geçici bir süre ortadan kaldırabilirler. Günde dört kez uygulanmalarının gerekmesi sakıncalı taraflarıdır. Bunlar da burun tıkanıklığı üzerinde çek etkili değillerdir.

kaynak:

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 3 üye beğendi.
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
27 Mayıs 2012       Mesaj #6
Avatarı yok
Yasaklı
Havanın Doğal Kirleticileri: Alerjik Polenler

Doğanın dengesini, düzenini bozan olumsuz yönelimler, bilinçsiz davranışlar, yanlış endüstri kuruluşları gibi etkenler olmasa bile yine hava kirlenmesinden söz edilebilir. Bu kirlenmeyi doğanın kendisi yapabilir. Yaşadığımız şehrin havasını kimyasal ve fiziksel analizler yaparak incelersek CO, SO2 ve benzeri zehirli gazlarla, toz, kömür, katran gibi küçük partiküllerin yanı sıra; soluduğumuz havada, virüs, bakteri, alg, protozoa, akar, böcek, böcek parçaları, bitkilerin atmosfere saldıkları polen, spor ve değişik bitki parçalarına da rastlarız. Bunlara havanın doğal kirleticileri anlamına da gelen “airborn” (hava kaynaklı) kelimesini kullanmaktayız.

Airbornlar içinde, hem ev içi hem de dış ortam alerjen grubuna dâhil polenler ve küf mantar sporları atmosferde en sık rastladığımız alerjenlerdir. Atmosferde bulunan polen ve sporları tanımlayan, konsantrasyonlarını saptayan ve meteorolojik faktörlerle değişimlerini inceleyen bilim dalına “AEROPALİNOLOJİ” denir. Solunum yoluyla alınmasıyla duyarlanmaya neden olan bu allerjenler, bireyin alerji olma sıklığı ve olasılığı bakımından en çok rastlanan gruptur. Bu allerjenler astım ve allerjik rinokonjuktiviteye neden olurlar.

Halk arasında “çiçek tozları olarak bilinen” polenlerin kaynağını, ağaç, çayır(Gramineae) ve otsu bitkilerin çiçekleri oluşturmaktadır. Alerji tarihinde yaz nezlesi olarak tanımlanmış mevsimsel alerjik rinitin polenlere bağlı olduğu ilk kez 1873’de Dr. Charles Blackley tarafından bildirilmiştir. Polen alerjisi, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli bir sağlık sorunudur ve polenlerin neden olduğu alerjik hastalıklara giderek daha fazla rastlanmaktadır.

Havada çok fazla sayıda ve yaygın olarak bulunmaları ve bunlara karşı önlem alınmasının güçlüğü nedeniyle polenler diğer alerjenlere göre daha fazla önem taşımaktadır. Türkiye, iklim özellikleri ve coğrafik yapısı nedeniyle oldukça zengin bir bitki örtüsüne sahiptir. Ülkemizde son verilere göre 12 binden fazla doğal bitki türünün olduğu ve bunlardan da yüzde 30’nun alerjen özelliklere sahip bulunduğu da göz önüne alındığında polenlerin önemi daha da artmaktadır.



Kaynak : Popüler Bilim (Haziran 2011,Sayı:207)
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
biruni - avatarı
biruni
VIP Önce Sağlık
27 Mayıs 2012       Mesaj #7
biruni - avatarı
VIP Önce Sağlık
herkes aynı ağaçların polenlerinden, aynı çiçeklerin polenlerinden koklayabilir.
kimisine dokunmaz,
kimisine alerji olarak dokunur.

çevre şartlarından veya çevrenin olumsuz etkilerinden korunmak için kişide antioksidan özelliği bolca bulunmalıdır.

kırmızı meyve ve sebzelerin kabukları ile çeperi arasında çok iyi antioksidan vardır.
üzüm çekirdeğinde çok iyi antioksidan vardır.
narenciye ürünlerinde çok iyi antioksidan vardır.

polene karşı duyarlılığı olanların işine yarayabilir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Düşüncene katılmam şart değil, düşünceni anlatman için savaşırım...

Benzer Konular

25 Mayıs 2011 / Misafir Botanik
15 Eylül 2008 / Misafir Botanik
22 Temmuz 2011 / Misafir Soru-Cevap
18 Aralık 2008 / Ziyaretçi Cevaplanmış
16 Ekim 2012 / Misafir Soru-Cevap