Arama

Adab-ı Muaşeret (Görgü Kuralları)

Güncelleme: 27 Nisan 2012 Gösterim: 230.561 Cevap: 2
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Eylül 2006       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Görgü Kuralları

Sponsorlu Bağlantılar
Giriş
Genel görgü kurallarına uyma zorunluluğu yoktur. Yani hukuken suç sayılmaz. Genelgeçer ahlak beni ilgilendirmez diyebilir, Nietzsche’ye hayranlık duyabilir ve güçlü olan haklıdır düsturuna bayılıyor olabilirsiniz. Ancak, toplum genel görgü kurallarına uymayanlara cahil, bencil, kaba, saygısız ve saire sıfatlarla tanımlar ve kınar.
Görgü kurallarına uymak diğer insanlara saygı göstermektir ve onların duygularına önem verdiğiniz mesajını göndermek demektir.Toplum hayatının düzenlenmesinde etkili olan genel görgü kurallarına uyan kişileri; terbiyeli, saygılı, nazik ve saire şeklinde nitelemek mümkündür.
Bu kurallar toplumdaki uygarlık düzeyinin de göstergesi olabilir. İnsanın bencil, kaba düşüncelerden sıyrılarak, başkalarına karşı davranışlarını bir düzene koyması , onun duyarlı ve nazik olmasını sağlar. Bu da insanların birbirleriyle olan ilişkilerini sağlıklı ve tutarlı olmasına neden olur.
Görgü kuralları, bir toplumun ayrı ayrı bölgelerinde farklı olduğu gibi değişik uluslarda da farklılıklar gösterir.
Dış görünümle güç elde edebileceği ancak bu yeterli değildir. Dış görünümün mutlaka, iş dünyasında ve toplumda kendini uygun bir sunma şekli ile desteklenmesi gerekmektedir. Kibar tavırlar; iyi terbiye, zeka ve eğitim, toplum ve işle ilgili şartlara hassas olmanın göstergesidir. Uygun dış görünüm ya da giysi, kapıdan geçmenizi sağlar. Yerinde tavırlar ve görgü kuralları, bir yere ait olduğunuzu gösterir. Aslında bir çoğumuz, burada bahsedilen şeyleri zaten biliyoruz, ama genellikle bunların öneminin farkında değiliz.
Başarılı insanların çoğu, düzgün görünüm ve görgü kurallarının, doğru kullanıldığında sadece hayatta kalma mücadelesinde güç vermekle kalmayıp, yukarı doğru tırmanmada gerçek bir avantaj sağlayan kişisel ilişkileri kolaylaştırdığını çabuk kavramışlardır

Kuralların faydaları nelerdir?

1- Kurallar belirsizliği azaltarak öngörülebilirlik ve istikrar sağlar,
2- Kurallar insan davranışlarına denetim ve sınırlama getirirler, böylece insanı ve çevresini o insanın zaaflarından (zayıf yönlerinden) ve hatalarından korurlar.
3- Kurallar bireyi özgür kılarlar, çünkü neyi özgürce yapabileceklerini, neyi yapmaları halinde kimsenin karışamayacağını belirler.


Genel Kurallar
  • Hoşgörülü ve iyimser olmak
  • Eleştiriyi yerinde ve zamanında yapmak
  • Olgun bir kişiliğe sahip olmak, olgun davranmak (yaşına uygun olgunlukta olmak)
  • Giyime önem vermek, Giysinin mevki yer ve zamana uygun olmasına özen göstermek
  • Başkalarını rahatsız edici davranışlardan sakınmak
  • Ziyaretin kısa ve zamanlı olmasına özen göstermek
  • Oturuş ve kalkışlarda hareketlere özen göstermek
  • Gerektiğinde özür dilemesini bilmek
  • Özel konuşma yapanların yanına gitmemek
  • Verilen sözü tutmak
  • Uygun olmayan el ve sözlü şakalardan kaçınmak

İşyeri Görgü Kuralları

İşyerinde ki kurallar birlikte çalıştığınız meslektaşlarınıza ve iş arkadaşlarınıza karşı saygı göstermek demektir. Ayrıca görgü kurallarına uymanız iş görüşmelerinizde yada iş başvurularınızda bırakacağınız etkiyi önemli oranda etkileyecektir.
  • Her zaman takdim edildiğinizde ya da tanıştırıldığınızda ayağa kalkın.
  • Siz insanları tanıştıracağınız zaman daha önemli kişinin ismini önce söyleyin.
  • Telesekreterinize isminiz, göreviniz, departmanınız ve ne zaman müsait olduğunuza dair kısa ve profesyonel bir mesaj bırakın.
  • Mesaj bırakırken isminizi ve soyadınızı, neden aradığınızı ve telefonunuzu bırakın.
  • Kıyafet kuralına uyun. Eğer belli bir kural yok ise üst düzey yöneticilerden örnek alın.
  • Bütün toplantılara tam zamanında gelin.
  • Toplantı sırasında kalemler, ataçlar ya da diğer ofis araçları ile oynamayın.
  • Çok gerekmedikçe toplantı sırasında telefonunuzu kapalı tutun. Eğer kapatamıyorsanız o zaman kapının yakınına oturun böylece telefonunuz çaldığında sessizce dışarı çıkabilirsiniz.
  • Oturuşunuza ve duruşunuza dikkat edin, koltuğa gömülmeyin, sandalyenizde geriye yaslanmayın, ya da kollarınızı göğsünüzün üzerinde kavuşturmayın.
Kaynak: blogcu.com

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
17 Eylül 2006       Mesaj #2
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi
Yiyecek ve içeceklerin helal olması lazımdır.
Yemekten önce ve sonra eller yıkanmalıdır.
Sponsorlu Bağlantılar
Yemeğe besmele ile başlanmalı ve yemeği bitirince de elhamdülillah denmelidir.
Yemek kendi önünde ve sağ elle yenmelidir.
Lokma küçük alınmalı ve iyice çiğnenmelidir.
Lokma ağızda iken konuşulmamalıdır.
Bir lokma yutulmadıkça diğeri alınmamalıdır.
Yemeği soğutmak için yemeğin içine üflenmemelidir.
Su içerken, bardağın içine nefes verilmemelidir.
Başkalarını tiksindirecek söz ve davranışlardan kaçınmalıdır.
Yemek israfı edilmemeli, yenilebilecek kadar yemeği tabağa koymalı ve onu bitirmelidir.
Toplu yemek yenirken, herkes yemeği bitirmeden sofradan kalkılmamalıdır.
Yemeğe önce büyükler başlamalıdır.
Sokaklarda yemek yenmemelidir.

Yemek yeme eylemi, insanların en önemli gereksinmelerinden olup beslenme ve hayatın devamı amacıyla gerçekleştirilmesi zorunlu bir eylemdir.

İlk çağlarda insanların çiğ yiyeceklerle beslendikleri zamanlarda yemek yeme eylemi çoğu zaman yardımcı araç ? gereç ve mekanlar gerektirmeden gerçekleşmekteydi. Daha sonraları aile yaşantısının gelişmesi yönünde aile bağlarının ortaya çıkması nedeniyle belirli bir gelişim göstermiş ve ateşin de bulunmasıyla pişirerek yeme alışkanlığı toplu halde yemek yeme eylemini ortaya çıkarmıştır. Bu sosyal gelişim sonucunda, insanların doğal gereksinmeleri yanında çalışma saatlerine de bağlı olarak belirli sürelerde giderilmeye başlanmıştır. Bu gelişme yemek yeme eylemini toplu bir eylem haline getirmiş ve aile bireyleri bu etkinliği belirli saatlerde toplu halde gerçekleştirme alışkanlığını elde etmişlerdir. Genellikle bu eylem bir günde sabah, öğle ve akşam olmak üzere 3 kez gerçekleştirilmektedir.

Kontta yemek yeme eylemi için yemek hazırlama alanını genişletme ve aynı zamanda ev işlerini kolaylaştırma işlemi, konut içinde aynı bir yemek yeme alanı düzenlenmesini gerektirmiştir. Bu gereksinimin eşlerin her ikisinin de çalışması nedeniyle daha da önem kazanarak günümüzde de biçimlenerek gelişimini sürdürmektedir. Ailenin bir araya geldiği aynı zamanda sosyal ilişkilerin gerçekleştirildiği mekan ve alanların biri de konutun yemek yeme alanıdır. Bu bölüm yemek yeme eylemlerinin yanı sıra bireylerin çeşitli iş, günlük konuşma, ilgi alanlarına göre boş vakitlerini değerlendirme uğraşları için kullandıkları bir yerdir. Ayrı bir çocuk odası olmadığı zamanlarda büyüklüğüne bağlı olarak oyun alanı olarak da kullanılabilir.

Tek aile evlerinden genellikle geniş alanların varlığı aile bireylerinin bireysel uğraşlarını da gerçekleştirmesine olanak vermektedir. Ancak çok katı sosyal konutlarda alan darlığı yüzünden yemek yeme alanı yemek yeme dışında diğer gereksinmelerinin de karşılandığı bir yerdir. Bu amaçla kullanılması özellikle yaşama mekanlarından kopmamasına sağladığı için genellikle yaşama mekanı içinde olması istenmektedir

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
yelzzz - avatarı
yelzzz
Ziyaretçi
27 Nisan 2012       Mesaj #3
yelzzz - avatarı
Ziyaretçi
İNSAN İLİŞKİLERİNİ DÜZENLEYEN KURALLAR


a) Toplumda Dikkat Edilmesi Gereken Genel Kurallar
Bir toplumun oluşmasında ve gelişmesinde, o toplumu meydana getiren insanlar arasında uygulanan Görgü kurallarının önemli bir yeri vardır.
Genel görgü kurallarına uyma zorunluluğu yoktur. Yani hukuken suç sayılmaz. Ancak, toplum genel görgü kurallarına uymayanlara cahil, bencil , kaba, saygısız ve saire sıfatlarla tanımlar ve kınar.
Toplum hayatının düzenlenmesinde et kili olan genel görgü kurallarına uyan kişileri; terbiyeli, saygılı, nazik ve saire şeklinde nitelemek mümkündür.
Bu kurallar toplumdaki uygarlık düzeyinin de göstergesi olabilir. İnsanın bencil, kaba düşüncelerden sıyrılarak, başkalarına karşı davranışlarını bir düzene koyması , onun duyarlı ve nazik olmasını sağlar. Bu da insanların birbirleriyle olan ilişkilerini sağlıklı ve tutarlı olmasına neden olur.
Görgü kurallarını öğrenmenin bir okulu yoktur. Görgü kuralları, bir toplumun ayrı ayrı bölgelerinde farklı olduğu gibi değişik uluslarda da farklılıklar gösterir.
İnsanlar, toplum içinde bir arada yaşamak zorunda olduğuna göre, davranışlarında da göz önünde bulundurmaları gereken kurallar vardır. Bunlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz.
--Hoşgörülü ve iyimser olmak;
--Olgun bir kişiliğe sahip olmak için çaba göstermek;
--Eleştiriyi yerinde ve zamanında yapmak;
--Giyime önem vermek, Giysinin mevki yer ve zamana uygun olmasına özen göstermek;
--Başkalarını rahatsız edici davranışlardan sakınmak;
--Verilen sözü tutmak;
--Ziyaretin kısa ve zamanlı olmasına özen göstermek;
--Oturuş ve kalkışlarda hareketlere özen göstermek;
--Gerektiğinde özür dilemesini bilmek;
--Özel konuşma yapanların yanına gitmemek;
--Uygun olmayan el ve sözlü şakalardan kaçınmak;
gibi.

b) Giyinme Konusunda Dikkat Edilmesi Gereken Genel Görgü Kuralları:
İnsanlar, bulundukları iklim şartlarına, çevrenin örf ve adetlerine, bütçelerine ve modaya göre giyinirler.
Toplumsal hayatın her alanında, her sosyal faaliyette, insanlar, giyim kuşamlarıyla kabul görürler. Çalışanların iş yeri şartlarlını dikkate alarak giyinme zorunlulukları vardır. Bir maden işçisinin, bir servis memurunun ve bir öğretmenin kıyafetinin farklı olacağı doğaldır . Kıyafet iyi bir tavsiye mektubudur. Sözünden esinlenerek, insanlar; görgülü, zevkli, nazik, kültürlü ve ağır başlı vb. izlenimleri karşı tarafa yansıtacak şekilde giyinmeye özen göstermelidirler. Aksi mesajlar verecek giyim ve kuşamdan kaçınmalıdırlar.
İnsanların giyim konusunda dikkat etmesi gereken kurallardan bazıları şunlardır:
--Kadın ve erkek kendisine uygun kıyafet seçmelidir.
--Kıyafet seçerken kişinin yaşı, fiziki yapısı, cinsiyeti, mesleği gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
--Giydiği elbise, gömlek, kravat, ayakkabı, şapka gibi eşyalar arasında uyum sağlanmalıdır.
--Sökük, yırtık, ütüsüz elbise, boyasız ayakkabı giyilmemelidir.
--Çalıştığı iş yerinde sade giyinmeye özen göstermelidir.
--Önemli toplantılarda; toplantının yerini, zamanını ve özelliğini dikkate alarak uygun kıyafetle gidilmelidir.
--Misafir karşılama veya kabul etme sırasında da uygun kıyafet seçip giyinmelidir.
--Otel, kamp, spor alanı ve tatil köyü gibi yerlerde de toplumu rahatsız etmeyecek uygun kıyafetler giyinmelidir.
--Bulunduğu yer veya toplumun kabul etmeyeceği kıyafetleri giyinmekten kaçınmalıdır.
c) Karşılama, Selamlaşma ve El Sıkma Konularında Uyulması Gereken Genel Görgü Kuralları:
Selam; yaş, cinsiyet ve makam durumuna göre saygı ve incelik ifade eden bir davranıştır. Küçüğün büyüğü, Aynı yaşta olanların birbirlerini selamlamaları sevgi ve saygının bir ifadesi olarak değerlendirilir.
Karşılama, Selamlaşma ve El Sıkmada Uyulması gereken bazı kurallar şunlardır:
--Selamlaşma sırasında abartılmış konuşma ve davranışlardan kaçınmak gerekir.
--Devlet büyüklerine (cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, vali gibi) karşı bir saygı ifadesi olarak yolda geçerken veya karşılaşılan herhangi bir yerde baş eğilerek selam verilir. Aynı şekilde törenlerde de bayrağımız, büyük bir gururla ayakta selamlanır.
--Selamlaşma; baş eğilerek, el kaldırılarak, şapka çıkartılarak olduğu gibi sözle de olur. Birisiyle sabah karşılaşıldığında , günaydın, akşam karşılaşıldığında iyi akşamlar, seyahat sırasında karşılaşıldığında iyi yolculuklar demek suretiyle selamlaşılabilinir.
--Gerek ilk tanışmada ve gerekse selamlaşma sırasında, özellikle erkeklerin dikkatli olması gerekir. Bayan elini uzatmadıkça, erkeğin elini uzatması hoş karşılanmaz.
--El sıkışmada, üst makamda bulunanların veya yaşlıların önce el uzatmaları, bunu gören alt makamlarda olan bayan veya bayların ellerini uzatarak tokalaşmaları genel görgü kurallarındandır.
--Selamlanan kişinin yanında bulunanlar, selam vereni tanımasalar bile, selamlanan kişi ile birlikte selam almaları nezaket kuralıdır. Ancak, içten gelen nezaket makbuldür. Bu nedenle selamlaşmaların nazik hareketlerle yapılması değer taşır.
--Tanıdık iki kişinin, sokakta karşılaşmaları halinde birbirlerini selamlamaları, yolu işgal etmeden bir kenara çekilerek konuşmaları veya yolda yürüyerek konuşmalarını sürdürmeleri yerinde olur.
--Erkeğin bayanı; gencin yaşlıyı; kıdemsizin kıdemliyi; gelenin orada bulunanları; ayrılanın ayrıldığı yerde kalanları selamlaması gerekir.
El sıkma bir dostluğun, samimiyetin ifadesidir. O nedenle el sıkma sırasında, ne kuvvet denemesi yaparcasına fazla sıkılması, ne de elin uzatılıp bırakılması doğrudur. Doğru olan elin, muhatabın elini kavrayacak şekilde tutulmasıdır. El sıkmada soğuk davranmak, eli hiç kıvırmadan kaskatı uzatıp el sıkışmak, muhatap tarafından iyi karşılanmaz, hoşnutsuzluk yaratır. El sıkarken olumsuz davranışların meydana gelmemesine dikkat edilmelidir.
Karşılama veya uğurlama sırasında kişinin, yüzünden tebessümü eksik etmemesi gerekir.
Bir grubu karşılama sırasında; grubu karşılayan kişi, karşıladığı gruptaki insanlardan bir kısmını tanımayabilir. Bu gibi durumlarda, tanıdık olan kişi veya kişilerin yanındakileri, karşılayan kişi ile tanıştırmaları gerekir.
Kalabalık yerlerde, tanıdıkların birbirleriyle selamlaşmalarına karşın, tanıdık olmayanların selamlaşması Kuralları:mümkün olmamaktadır. Ancak şehir dışında, tenha yerlerde ve iş için gidilen herhangi bir yerde karşılaşan insanların birbirleriyle selamlaşmaları yerinde olur. Selamlaşma sırasında başkalarını rahatsız edici konuşma veya davranışlardan kaçınılır

d) Hitap Etmede Uyulması Gereken Genel Görgü Kuralları:
Hitap etme; etkili söz söyleme, karşı tarafı etkileme anlamı taşır. İnsanlar, isteklerini sözle karşı taraf iletirler. İletişim aracı olarak kullanılan dilin, insanları etkileyecek şekilde kullanılması, insan ilişkilerini kolaylaştırır. Bu nedenle, kullanılan sözcüklerin çok iyi seçilmesi ve kullanılmasında büyük yarar vardır.
Sosyal ilişkilerde insanlar, hitap etmeleri gereken kişilerin bulundukları yer veya makama göre farklı hitap şekilleri kullanılır.
Konuşma bir kültür, zeka, bilgi ve görgü işidir. Her şeyde olduğu gibi konuşmanın da belli kuralları vardır. Bunlardan bazıları aşağıda sıralanmıştır. Kişiler arasında yapılan konuşmalarda:
--Muhatabın düzeyine göre uygun hitaplar seçilmesi, sert ifadelerden kaçınılması;
--Argo sözcüklerin kullanılmaması;
--Yeni tanışılan kişilere karşı mesafeli davranılması;
--Yüksek sesle ve hızlı konuşma yolunun tercih edilmemesi;
--Muhatabın kültür seviyesine uygun bir dil kullanılması;
--Davranışların söylenenleri doğrular nitelikte olması;
--İncelenip kesin bilgi edinilmemiş konularda, kessin söz söylemeden kaçınılması;
--Kişinin kendisinden çok söz etmemesi, muhatabı mihnet altında kalacak duruma düşürmekten sakınması;
--Muhataba da konuşma hakkı tanınması ve bunun davranışlarla da gösterilmesi;
--Samimi, güvenilir, sakin ve doğal davranışlar içinde kalınması;
--Çeşitli konuşmalardan öğrenilen sırların saklanması; her yerde ileri geri söz sarf edilmemesi;
--Topluma karşı yapılan hitapların etkili olması için önceden gerekli hazırlıkların yapılması; --Toplumca yanlış anlaşılabilecek konuşmalardan kaçınılması;
--Topluma hitap edecek kişinin, gerekli ön hazırlık yaparak kürsüye çıkması;
--Konuşmacının; konusunu dinleyenleri etkileyecek şekilde anlatması, gerektiğinde kısa sorular sorarak dinleyenlerin dikkatlerini toplaması ve konuşmaları beklenen sonuca götürecek şekilde bitirmesi;
--Konuşmacının, tutarsız, kuşkulu, çekingen, kararsız davranışlarla dinleyicileri sıkmaktan kaçınması;
gerekir.

e) Telefon Konuşmaları ve Uyulması Gereken Görgü Kuralları:
Telefon konuşması belli bir kültürü ve beceriyi gerektirir. Toplumda dikkat edilmesi gerekli kurallardan birisi de telefon konuşmalarıdır. Telefonla konuşurken uyulması gerekli kurallar şu şekilde sıralanabilir:
--Telefon edenin, karşıdakine kendisini tanıtması;
--Sekreter aracılığı ile yapılan telefon görüşmelerinde astın telefonunun üst makamda olana bağlanması;
--Ölçülü ve nazik bir dil kullanılarak isteğin uygun bir ses tonu ile anlatılması;
--Telefon konuşmalarında ahizenin alınması ve yerine yavaşça konulması;
--Sabah saat 10.oo dan önce akşam saat 22.oo dan sonra telefon etmemeye özen gösterilmesi;
--Telefonda gizli konuların konuşulmaması;
--Cep telefonlarının uygun olmayan yer ve zamanlarda kapalı tutulması.


Alıntı
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen ThinkerBeLL; 27 Nisan 2012 09:32 Sebep: Sayfa düzeni verildi; girinti düzenden normal sayfa düzenine geçildi.

Benzer Konular

10 Mayıs 2014 / Ziyaretçi Soru-Cevap
19 Aralık 2011 / ThinkerBeLL Müslümanlık/İslamiyet
1 Mart 2010 / MaRCeLLCaT X-Sözlük
13 Nisan 2010 / _KleopatrA_ X-Sözlük
16 Mayıs 2011 / ThinkerBeLL X-Sözlük