Arama

Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali ve Tefsiri - Kaf Suresi

Güncelleme: 22 Mart 2008 Gösterim: 7.089 Cevap: 1
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Mart 2008       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
50-KAF
besmele
Sponsorlu Bağlantılar
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali ve Tefsiri - Kaf Suresi
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali ve Tefsiri - Kaf Suresi
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali ve Tefsiri - Kaf Suresi
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali ve Tefsiri - Kaf Suresi
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali ve Tefsiri - Kaf Suresi
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali ve Tefsiri - Kaf Suresi
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali ve Tefsiri - Kaf Suresi

Mekke'de inmiştir. 45 (kırk beş) âyettir. "Kaf" harfi ile başladığı için bu adı almıştır.

Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

1. Kaf. Şerefli Kur'an'a andolsun.
2. Aralarından bir uyarıcının gelmesine şaştılar da, kâfirler şöyle dediler: "Bu şaşılacak bir şeydir."
3. "Biz öldüğümüz ve toprak olduğumuz zaman mı (dirileceğiz)? Bu, akla uzak bir dönüştür."
4. Biz, toprağın onlardan neleri eksilttiğini kesinlikle bilmekteyiz. Yanımızda o bilgileri koruyan bir kitap vardır.
5. Bilakis onlar, hak kendilerine gelince yalanladılar. Şimdi onlar şaşırmış bir haldedirler.
6. Üstlerindeki göğe bakmazlar mı ki, onu nasıl bina etmiş ve nasıl donatmışız! Onda hiçbir çatlak da yok.
7. Yeryüzünü de döşedik ve ona sabit dağlar koyduk. Orada gönül açan her türden (bitkiler) yetiştirdik.
8. Allah'a yönelen her kula gönül gözünü açmak ve ibret vermek için (bütün bunları yaptık).
9. Gökten bereketli bir su indirdik, onunla bahçeler ve biçilecek daneler bitirdik.
10. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma ağaçları yetiştirdik. Ve o su ile ölü toprağa can verdik. İşte hayata yeniden çıkış da böyledir.
11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma ağaçları yetiştirdik. Ve o su ile ölü toprağa can verdik. İşte hayata yeniden çıkış da böyledir.
12. Onlardan önce Nuh kavmi, Res halkı ve Semûd da yalanlamıştı.
13. Ad ve Firavun ile Lût'un kardeşleri de (yalanladılar).
14. Eyke halkı ve Tübba' kavmi de. Bütün bunlar peygamberleri yalanladılar da tehdidim gerçekleşti!
15. İlk yaratmada âcizlik mi gösterdik? Hayır, onlar yeni bir yaratma hususunda şüphe içindedirler.
16. Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve biz ona şah damarından daha yakınız.
17. İki melek (insanın) sağında ve solunda oturarak yaptıklarını yazmaktadırlar.
18. İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında gözetleyen yazmaya hazır bir melek bulunmasın.
19. Ölüm sarhoşluğu gerçekten gelir de: İşte (ey insan) bu, senin öteden beri kaçtığın şeydir, denir.
20. Sûr'a üfürülür; işte bu, geleceği vâdedilen gündür.
21. Herkes, yanında bir sürücü ve bir de şahitle beraber gelir.
22. Andolsun sen bundan gaflette idin; derhal biz senin perdeni kaldırdık. Bugün artık gözün keskindir (denir).
23. Yanındaki arkadaşı: "İşte yanımdaki hazır" dedi.
24. (İki meleğe şu emir verilir) "Haydi ikiniz her inatçı kâfiri, cehenneme atın!"
25. "Hayra bütün gücüyle engel olanı, azgın şüpheciyi"
26. "O ki Allah ile beraber başka ilâh edindi,bundan dolayı onu şiddetli azaba birlikte atın!"
27. Müşrikin arkadaşı (şeytan) der ki: Rabbimiz! Ben onu azdırmadım. Fakat kendisi derin bir sapıklık içindeydi.
28. O esnada (Allah) buyurur: Huzurumda çekişmeyin! Ben size daha önce uyarı göndermiştim!
29. Benim huzurumda söz değiştirilmez ve ben kullara asla zulmedici değilim.
30. O gün cehenneme "Doldun mu?" deriz. O da "Daha var mı?" der.
31. Cennet de takvâ sahiplerine yaklaştırılır; (onlardan) uzakta olmayacaktır.
32. İşte size vâdedilen cennet! Ki o, daima Allah'a yönelen,(O'nun buyruklarını)koruyan,
33. Görmeden Rahmân'a saygı gösteren ve(Allah'a) dönük bir kalp getiren herkesin (mükâfatı budur).
34. Oraya selâmetle girin. İşte bu, ebedî yaşamanın başladığı gündür
35. Orada kendileri için diledikleri her şey vardır. Katımızda dahası da vardır.
36. Biz, onlardan önce kendilerinden daha güçlü olan, diyar diyar dolaşan nice nesilleri helâk etmişizdir. Kurtuluş var mı!
37. Şüphesiz ki bunda aklı olan veya hazır bulunup kulak veren kimseler için bir öğüt vardır.
38. Andolsun biz, gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde yarattık. Bize hiçbir yorgunluk çökmedi.
39. (Resûlüm!) Onların dediklerine sabret. Güneşin doğuşundan önce de, batışından önce de Rabbini hamd ile tesbih et.
40. Gecenin bir bölümünde ve secdelerin ardından da O'nu tesbih et.
41. Seslenenin yakın bir yerden sesleneceği güne kulak ver.
42. O gün insanlar bu sesi gerçekten işiteceklerdir. İşte bu, çıkış günüdür.
43. Şüphesiz biz diriltir ve öldürürüz. Dönüş de ancak bizedir.
44. O gün yer yarılır, onların üzerinden süratle yarılıp açılır. Bu, bize göre kolay olan bir haşirdir.
45. Biz onların dediklerini çok iyi biliriz. Sen onların üzerinde bir zorlayıcı değilsin. Tehdidimden korkanlara Kur'an'la öğüt ver.

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Mart 2008       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kaf Suresi
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sınıfı: Mekki
Sponsorlu Bağlantılar
İsmin Anlamı: Arap alfabesinde bir harf
Sure numarası: 50
Ayet Sayısı: 45
Kelime Sayısı: 373
Harf Sayısı: 1473
Kaf Suresi (Arapça: سورة ق) Kur'an-ı Kerim'in 50. suresidir.
Mekke'de Mürselat Suresi'nden sonra nazil olmuştur. Sure 45 ayetten oluşur. Sure ismini ilk ayetin başındaki Kaf harfinden alır.
Kaf Suresinde müşriklerin kendilerine gönderilen peygamberleri ve ölümden sonra dirilmeyi yalanladıklarından, Allah’ın kudretinden, Kainatı yaratan Allah için ölümden sonra diriltmenin kolay olacağından, Peygamberi yalanlayan bazı kavimlerden, Ahiret hayatından, Allah’ın emirlerine uyanlara verilecek nimetlerden bahsedilir.

Benzer Konular

24 Haziran 2015 / Misafir Kur'an-ı Kerim
23 Kasım 2006 / Misafir Kur'an-ı Kerim
2 Ağustos 2006 / Misafir Kur'an-ı Kerim
15 Eylül 2008 / Misafir Kur'an-ı Kerim
26 Mayıs 2008 / Misafir Taslak Konular