Arama


asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
23 Eylül 2008       Mesaj #3
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Ad:  boga-guresi-3.jpg
Gösterim: 1480
Boyut:  68.4 KB
İspanya'ya ortaçağda Magripliler tarafından tanıtılmıştır. Boğa güreşin­de her hareket geleneklere uygun olarak yapılır. Soyluların başlattıkları at sırtındaki boğa güreşlerinin yerini 1700'lerde, torero denen, çoğunlukla yaya dövüşen profesyo­nel boğa güreşçilerinin almasıyla, modern boğa güreşine doğru bir gelişme başlamıştır. Boğa güreşi İspanya, Meksika ve bazı Güney Amerika ülkelerinde yaygındır. Fransa'nın güneyinde ve Portekiz'de de yapılır; ne var ki, buralarda boğa öldürülmez. Dövüş için seçi­len boğalar sıradan sığırlar değildir; arena için özenle yetiştirilirler.

Boğa güreşi arenadaki tören yürüyüşüyle başlar. Gösteriye katılanların tümüne torero adı verilir. Önden, marşlar çalan bir bando, onun ardından parlak gösterişli giysileriyle atlı arena görevlileri gelir. Onların arkasında boğalarla dövüşecek olan matadorlar yürür. Pelerinleriyle boğayı kızdıran ve süslü kısa mızraklarını (banderilla) boğanın ensesine saplayarak matadorlara yardım eden bande-rillero'lâT ise matadorları izler. Sivri uçlu mızraklarıyla atlı picadorlar en arkadan ge­lir. Onlar da matadora yardım etmek üzere arenada bulunurlar

Tören yürüyüşü beledi­ye başkanı ya da başka bir resmi görevlinin oturduğu tribünün önünde sona erer ve baş matador güreşi başlatmak için izin ister. Başkan boğa ahırlarının anahtarını aşağıya atar. Matadorlar kadife pelerinlerini arkadaş­larına verirler; arena ilk matador ve takımı dışında tümüyle boşaltılır; ahırın kapısı açılır ve boğa var hızıyla arenaya girer. Kural olarak bir gösteride altı boğa öldürülür.

Matador ve yardımcıları, boğayı dövüşe çekmek ve yormak için, pelerinleriyle çalım atarlar. Saldıran boğa pelerinin hareketlerini izler ve kısa bir süre sonra onun denetimine girer. Matador ise bütün ustalığıyla boynuzla­ra yaklaşır. Ayaklarını kıpırdatmadan peleri­ni usulca boğadan kaçırır. Bu zarif geçişlerin Veronica ve Mariposa ya da kelebek gibi özel adları vardır.
Gösterinin, picadorlann arenaya girmesiy­le başlayan ilk evresi yaklaşık beş dakika sürer. Boğa atlarına saldırınca, picadorlar mızraklarını ya da pica 'lannı boğanın boynu­nun hemen aşağısına, omuzlarına saplarlar. Bu, boyundaki güçlü kasları zayıflatarak, boğanın kafasını eğmesini sağlamak ve cesa­retini ölçmek için yapılır. Eğer atlardan biri düşerse bacaklarında ağır zırhları olan pica-dor düşen atının altından kurtulup arenadan çıkana kadar, öbür picadorlar pelerinleriyle boğanın dikkatini kendilerine çekerler.
İkinci evrede banderillerolar ve bazen de matadorun kendisi, renkli kâğıtlarla süslenmiş kısa mızrakları çift çift boğanın omuzlarına saplarlar. Banderillero boğanın boynuzların­dan korunarak, yandan, zarif bir hareketle, en fazla dört çift banderillayı boğanın omuzla­rına saplar. Gösterinin boğayı kışkırtan ve nasıl bir tepki verdiğini matadora gösteren bu evresi de yaklaşık beş dakika sürer.

Artık sıra matadordadır. Kenarları çıkıntı­lı, siyah şapkasını çıkardıktan sonra, boğanın ölümünü arena başkanına ya da sevdiği bir kimseye, bazen de arenadaki izleyicilere arma­ğan eder. Bir elinde kılıç, öbüründe muleta denen ince bir çubuğa takılı kısa, kırmızı bir pelerin taşır.
Matador bu evrede, kılıcının ucuna taktığı pelerinini kullanarak, boğanın önünde bir dizi tehlikeli ve zarif oyuna girişir. Boğanın uçuşan pelerine saldırması, onun boğa üzerindeki denetimini gösterir. Matador, öldürme anı dışında, boğaya kılıçla dokunamaz. Sonunda, yorulan ve sersemleyen boğa kafasını eğer. Matador kusursuz bir ölüm için tüm becerisi­ni kullanarak, en uygun anı yakalamaya çalışır. Kılıç boğanın kürek kemikleri arasına saptanmalıdır. Matadorun bunu başarabilme­si için kılıcı saplayacağı yere boynuzların arasından uzanması gerekir. Boğanın ani bir hareketiyle matadorun yaşamı tehlikeye gire­bilir. Eğer kılıç doğru saplanmışsa, boğa neredeyse anında ölür ve gösteri sona erer. Matador kalabalığı selamlamak ve alkışlarını almak üzere banderillerolarıyla arenanın çev­resinde yürür. Eğer başarılı olmuşsa, başkan matadoru boğanın kulaklarından biriyle ödül­lendirir. Gösteri olağanüstü nitelikteyse, bu­nun karşılığı iki kulaktır.

Matador arenada yaşamını tehlikeye atar. Sergilediği ustalık ve yiğitlik için onurlandırı­lır. Göze aldığı tehlike ne kadar büyükse, ödülü de o kadar büyük olur. Matador boğa­nın boynuzlarına yaklaşırken zaman za­man yara alır ve bazılarının ölümü arenada olur.

Kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen _Yağmur_; 1 Temmuz 2016 18:01 Sebep: Ek yüklendi.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....