Kişilik Bozuklukları 1 ek Kişilik Bozuklukları
KİŞİLİK BOZUKLUĞU TÜRLERİParanoid Kişilik Bozukluğu Kuşkucu, alıngan ve kuruntulu kişilerdir. Başkalarının eylemleri kasıtlı ya da tehdit edici olarak yorumlanır ve kişi başkaları tarafından sömürülme ya da onlardan zarar görme beklentileri içindedir. Genellikle çok kıskanç, kinci ve aşırı gururludurlar. Öncelikle cinsel konularda ve yakın ilişkilerde oldukça alıngan ve kuşkucudurlar. Tanıdık olmayan çevrelerden sıkıntı duyarlar ve uzaklaşmak isterler. Kendilerini haklı ve üstün görürler. Başarısızlıklarını ve kusurlarını başkalarını eleştirerek ve haksız bularak örtmeye çalışırlar. Şizoid Kişilik Bozukluğu Yaşam boyu yakın ilişkilerden uzak durma, içe kapanıklılık, duygulanımda kısıtlılık ve insan ilişkilerinden rahatsız olma ile kendini gösterir. Hemen her zaman yalnız başına gerçekleştirilen eylemlerden hoşlanırlar. Cinsel yaşamları çoğu kez fanteziye dönüktür ve olgun bir cinsel yaşama geçemezler. Erkekler yakın ilişkileri başaramadıkları için çoğu kez evlenemez, kadınlar ise pasif bir şekilde evlenebilirler. İçe dönük kişilerdir ve açılmayı sevmezler. Bazıları sanat ve akademik alanlarda başarılı olabilirler. Şizotipal Kişilik Bozukluğu Düşünce ve davranışlarında garip, olağan dışı özellikler taşıyan, zor ilişki kuran kişilerdir. Garip, büyüsel inanışlar(telepati, altıncı his gibi), alınganlık ve üstüne alınma gibi fikirler çok sık görülür. İlişkileri kısıtlı anlaşılması güç kişilerdir. Ağır stres altında geçici psikoz belirtileri gösterebilirler. Antisosyal Kişilik Bozukluğu Psikopatik ve sosyopatik kişilik bozukluğu ile eş anlamlıdır. Temel özellikleri sürekli bir biçimde topluma karşı ve suç niteliği taşıyan eylemlerde bulunmalarıdır. Gördükleri cezalardan ve deneyimlerden ders almazlar. Sürekli ve tutarlı ilişki kuramazlar. Dürtülerini engelleyemezler. Pişmanlıkları olsa bile yüzeysel ve geçicidir. Bir başka deyimle kendini içten yargılama ve denetim ya çok zayıftır ya da hiç yoktur. Zeki ve yetenekli olsalar bile uçarı tutumları, dalgacılık, sorumsuzluk ve başka hevesler yüzünden bir işte uzun süre kalamazlar. İnsanlarası ilişkilerde başta canlı ilgili, girişken ve bilgili görünebilirler; fakat bencil ve sorumsuz davranışlar yüzünden ilişkileri uzun sürmez. Çocukluk çağında dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu yaşayanlarda, biyolojik ebeveynleri antisosyal olanlarda, dengesiz ve parçalanmış aile ortamlarında ya da kimsesizler yurdunda yetişenlerde antisosyal kişilik bozukluğu riski daha yüksektir. 30-35 yaşlarından sonra bir yatışma olsa bile temel kişilik yapısı ömür boyu sürer. Sınır (Borderline) Kişilik Bozukluğu Bu kişilik bozukluğunda, bireyin kimlik duygusunda, ilişkilerinde ve duygulanımında süregen bir dengesizlik vardır. Sağlam bir kimlik duygusu gelişmemiştir. Çabucak düş kırıklığına uğrarlar, bunaltı, çökkünlük belirtileri gösterirler. Davranışlar önceden kestirilemez bir niteliktedir ve kendisine zarar verici davranışlar sıktır. Zaman zaman depresif, zaman zaman kısa süreli psikotik dönemler yaşayabilirler. Engellenmelere karşı hoşgörüleri yoktur, büyük öfke patlamaları yaşayabilirler.Yalnızlığa karşı çok duyarlı olduklarından sırf yalnızlıktan kurtulmak için bir yabancıyla kısa süreli bir arkadaşlığa ya da cinsel ilişkiye girebilirler. Histrionik Kişilik Bozukluğu Histrionik kişilik bozukluğunda dikati üzerine çekme isteği ve çabaları, olayları büyütmeye, dramatize etmeye, yalan öyküler anlatmaya eğilim, abartılmış duygular tepkiler ve beden, yüz hareketleri gibi özellikler bulunur. Çabuk arkadaş olur fakat çabuk reddedilmiş hissederler. Genel olarak yapaylık, oyunculuk, yüzeysellik ilişkilerde egemendir. Daha çok kadınlarda görülür. Cinsel yönden ayartıcı ve baştan çıkarıcı davranışlarda bulunurlar. Narsistik Kişilik Bozukluğu Kendilerini fiziksel ve ruhsal yönden aşırı beğenen ve üstün gören, sürekli beğeni, ilgi ve onay bekleyen; gittikleri her yerde hemen özel bir yeri hak ettiğine inanan kişilerdir. En güzel, en yakışıklı, en başarılı, en parlak kişi olma hayallerine kendilerini kaptırırlar. Böylesine bir beklenti içerisinde doğal olarak hayal kırıklıkları da o denli sık olur. Özsaygı sanki hep dışardan gelecek ilgi, beğeni ve olaylarla beslenmektedir. Eleştiriye dayanamazlar. Kendilerini yüceltmek, daha üstün görmek ve göstermek için başkalarını kullanırlar, hatta sömürürler. Arkadaşlıklar yalnız bu yönde çıkarlar sağlamak içindir. Başkalarının duygu, düşünce ve gereksinimlerine empatik yaklaşamazlar. Kaçınan Kişilik Bozukluğu Bu bozukluğa sahip kişiler toplum içinde olumsuz değerlendirilmekten korkan, utangaç, çekingendirler. Toplumda çirkin, anlamsız görünmekten, yanlış bir şey yapmaktan korkarlar ve heyecanlanırlar. Reddedilmeye karşı aşırı duyarlılık yaşarlar dolayısıyla toplumdan uzak yaşarlar. Asosyal değildirler ve arkadaşlık kurmak için yoğun bir istek gösterirler fakat reddedilmeyeceklerinden emin olmaksızın girişimde bulunmazlar. İyi korunduklarını hissettikleri ortamlarda normal işlev gösterirler. Sosyal fobi çoğu kez bu bozukluğa eşlik eder. Bağımlı Kişilik Bozukluğu Yalnız başına kararlar veremeyen, girişim yapamayan, eyleme geçemeyen, sorumluluk alamayan kişilerdir. Yakınlarının karar vermesini ve girişime geçmesini beklerler. İsteyici ve alıcı tiplerdir ama vermeyi sevmezler. Sanki başkaları ona borçludur. Aşırı korunan, aşırı verilen, özerklik ve girişim yetileri kısıtlanarak büyütülen kişilerdir. Sürekli yalnızlık korkuları içinde bunalabilirler. Sorumluk almayı, girişimciliği ve özerk karar vermeyi beklemeyen iş yerlerinde çalışabilirler. Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu Temel özellikleri duygusal kısıtlılık, aşırı düzen tutkusu, titizlik, inatçılık ve kararsızlıktır. Kusursuz olma saplantısı nedeniyle işlerini zamanında tamamlayamama söz konusudur. İş ve çalışmaya olan düşkünlüklerinden dolayı boş zamanlarını değerlendirmeye ve eğlenmeye zaman ayırmazlar. Para harcama konusunda cimri davranırlar. Eski ve işe yaramayan eşyaları atmakta güçlük çekebilirler. Konuşmalarında ve ilişkilerinde aşırı kuralcılık, ayrıntıcılık, mantıkcılık ve duygusallıktan uzaklık vardır. Kılık kırk yarma, ince eleyip sık dokuma gibi halk deyimlerini tam karşılarlar. Pasif- Agresif Kişilik Bozukluğu Bu kişilik bozukluğunda öfke, kin ve saldırganlık duyguları daha çok pasif direnişli davranışlarla dolaylı olarak dışa vurulur. Bu kişiler kendilerinden beklenen şeylere karşı inatçı ve pasif bir direniş gösterirler. Örneğin işlerini biraz daha hızlı ve zamanında teslim etmeleri beklendiğinde ertelemeye ve işi uzatmaya giderler. Üzerlerine varıldıkça bu inatlaşmaları artar. Üstleri ile çatışır ve onları çekiştirirler. Davranışlarını unutkanlıkla ve yüzeysel bahanelerle açıklamaya çalışırlar. Depresif Kişilik Bozukluğu Kötümser, yaşamdan zevk almayan, görevine bağlı, kendinden kuşkulanan ve sürekli mutsuz kişilerdir. Melankolik kişilik olarak da tanımlanmıştır. Bu kişiler distimik ve majör depresyon yönünden de genel popülasyona göre artmış bir risk taşırlar. KİŞİLİK BOZUKLUKLARINDA TEDAVİKişilik bozukluğu yaşayanlar genellikle tedavi için başvurmazlar. Fakat çevreleriyle ilişkilerinin getirdiği bazı sorunlar ya da başka psikiyatrik bozukluklar nedeniyle hekime başvurabilirler. Kişilik bozukluklarının tedavisi oldukça güçtür. Özellikle sınır, narsistik, obsesif ve histrionik kişilik bozukluklarında nesne ilişkilerine ve kendilik psikolojisine ağırlık veren analitik psikoterapiler uygulanabilir. Aynı zamanda ilaç tedavisi de gereklidir. BAKINIZ Öfke ve Öfke Kontrolü Depresyon Nedir? Panik Atak Nedir? Stres Nedir? Stres Yönetimi Sinirlilik Nedir? |
1 ek Kişilik bozuklukları,psikozda olduğu gibi bir hastalık sonucu ortaya çıkmazlar.Ancak gösterdikleri anomali ve sapmalar hem başkalarını hem de kendilerini şaşırtacak derecede gariptir.Kişilerin bu gibi davranış bozuklukları akıl hastalığına benzer özelliktedir.Kendilerine psikiyatrik tedavi uygulanması gerekebilir.Kişilik bozukluğu ile psikozu birbirinden ayırmak veya bu iki durumu sınıflandırmak için şöyle bir açıklama yapabiliriz:Bedeninde herhangi bir sakatlığı olan kişi biyolojik anlamda hasta değildir.Onun bedensel olarak anormal bir yapıya sahip olduğunu belirtiriz.Kişilik bozukluğu gösteren biri ise hasta olarak değil,anormal olarak gelişmiş kişi olarak sınıflandırılır. Genetik oluşum,çocukluk çağlarında geçirilen herhangi bir ateşli hastalık,bir kaza sonucu yaralanma veya kötü beslenme gibi nedenlere bağlı olarak beynin kusurlu gelişmesi bazı kişilik bozukluklarının nedenidir.Bazı cinsiyet kromozomu anomalileri de toplum dışı davranışlara bağlanır.Örneğin cinsiyet kromozomları XXY faktörü içeren iri yapılı olan,saldırgan davranışlı ve normalin altında zekaya sahip bir erkek böyledir.Ancak kişilik bozukluklarının ortaya çıkmasında sosyal nedenleri de unutmamak gerekir.Çocukluk dönemlerinde çekilen yoksulluklar,aile içi kavgalar ve gerilimin yoğun olduğu ortamlar gibi nedenleri içeren çevresel faktörler verilebilecek örnekler arasındadır. Kişilik bozuklukları türlerinden birisi toplum dışılıktır.Yaşantısının her alanında sürekli olarak toplum dışı ve suça yönelik davranışlar sergileyen bir kişi psikopat olarak adlandırılır.Bunların davranış bozukluklarında,bozukluğun kendini gösteriş biçimine ilişkin elde edeceğimiz somut veriler her zaman güvenilir unsurlar değildir,saptanmaları uzmanlık gerektirir.Bunlar,diyelim ki aşırı alkol alma sonucu çıkan rahatsızlıktan veya ruhsal çöküntü sonucu yapılan başvurular sırasında ruh hekimleri tarafından anlaşılır.Çoğu psikopatın aile çevresinin son derecede bozuk olduğunu söyleyebiliriz.Aile çevresinin bozuk olduğunu gösteren olgulara örnek olarak anne veya babanın alkolik olmasını,anne-babanın boşanmasını veya erken ölmeleri gibi olayları sayabiliriz. Psikopatlığın ilk belirtileri çocukluk döneminin sonunda veya ergenliğin başlangıcında görülür.Aşırı tedirginlik,disipline karşı direnme,kendisinden küçük çocuklar ile hayvanlara eziyet gibi davranışlar sık görülen örneklerdir.Okul ortamında dersleri başarısızdır.İş hayatına atıldıklarında verimli olamazlar,güvenilir kişi değillerdir.Bir işyerinde devamlı çalışamazlar.Eleştirilere katlanamazlar.Duygusal ilişkileri sürekli değildir.Dolayısı ile evlilik hayatları kısa sürer.Psikopatların birçoğu eninde sonunda bir suç işler. Diğer bir kişilik bozukluğu gelişmemişliktir.Bunlara yetersiz kişiler de diyebiliriz.Hem beden olarak hem da zihin olarak güçleri düşüktür.Olayların gösterdiği değişiklikler karşısında gereken esnekliği gösteremezler.En ufak bir baskı görmeleri durumunda bile karşı koyma özellikleri yoktur.Daha çocukluk dönemlerinin başındayken hem sinirli hem de bağımlı davranışları vardır.İncelenince anne-babalarının ya çok koruyucu ya da çok katı ve itici oldukları anlaşılır.Yetersiz kişiler aşırı derecede utangaçdırlar.Toplumsal ve cinsel davranışları çekingendir.Bu özellikleri nedeniyle kaçınılmaz olarak bencil ve içe dönük olurlar.Zaten yaşamlarının geri kalan dönemleri yalnızlık ve kaygı dolu olur. Paranoyalı kişiler normalin üzerinde duyarlı ve alıngandırlar.Günlük olaylara normal birisinin gösterdiği tepki gibi değil de üst seviyede bir aşağılık ve hor görülmüşlük duygusuyla tepki gösterirler.Herhangi bir şeyin kendi hakkı olduğuna inanmışsa onu korurken herkesin kabul ettiği ölçüleri aşan şekilde aşırı hassas ve aşırı alıngan davranış gösterirler. Coşku dediğimiz duygusallığı yüksek davranışlar herkeste zaman zaman görülen davranışlardır.Ancak coşkulu kişilikleri yapılarında süreklilik kazanan insanların ruhsal bozuklukları zaman açısından oldukça uzundur.Bunları gözlediğimizde ya hüzünlü ve kötümser ya da tam tersi bir tutum içinde olduklarını görürüz ve bu davranışları devamlıdır.İsterikli kişilerde ise tam tersine duygular yüzeysel ve değişkendir.Bunlar güvenilir kişiler olmadıkları halde başkalarından sevgi ve ilgi beklerler. kaynak: The Joy of Knowledge Encyclopaedia |
1 ek Kişilik BozukluklarıKişilik kişinin kendine özgü davranışlarının bir bütünüdür. Diğer bir ifadeyle günlük yaşamda çevresine verdiği tepkiler ile tutum ve davranışlarının oluşturduğu bütünlüktür. Dolayısıyla bu bütünlük içinde bir uyum ve süreklilik olması gerektiği gibi normal davranış ve düşüncelerden sapmalar da göstermemesi esnek olabilmesi toplumsal uyum ve işlevini bozmaması gerekir. Bu durumda sağlıklı bir kişilik yapısından bahsedebiliriz. Ancak bazı bireylerde bu bütünlük ve uyum bozulmuş işlev ve yeterlilik sapma göstermiştir ki bu tür durum ve örüntüye kişilik bozukluğu adı veriyoruz. Kişilik bozukluğundaki özellikler sürekli ve tutarlıdır. Bireyi farklı kılacak kadar da kapsamlıdır. Aynı zamanda birey bu özellikleriyle bir bütün oluşturmuş olup kendisini değiştirmekten çokdiğerlerinin kendisine uyum sağlamasını bekler. Bu kişilerde gelişimsel takıntılar ve olgunlaşmama görülür. İş ve özel hayatlarında zorlanırlar davranış ve tutumlarının başkalarını nasıl etkilediğini düşünmezler. İç görü ve empatiden yoksun olduklarından başkalarından da yardım arayışı içine girmezler. Strese dayanma eşikleri de oldukça düşüktür. Kişilik bozukluklarının genel kapsamının %6 – 9 civarında olduğu düşünülmektedir. Genellikle ergenlik döneminde ortaya çıkar ve çocukluk döneminde de kendisini gösterir. Kişilik bozukluklarında kısmen genetik bir geçişin olduğu düşünülmekle beraber ailedeki yetiştirme ve eğitim tarzı esas belirleyici olarak görülmektedir. Ortaya çıkan ortak özelliklerine göre kişilik bozuklukları farklı başlıklar altında incelenmekte olup aşağıda bu sınıflandırma esas alınarak belirgin özellikleri açıklanmıştır. Paranoid Kişilik Bozukluğu
Şizoid Kişilik Bozukluğu
Şizotipal Kişilik Bozukluğu
Antisosyal Kişilik Bozukluğu
Borderline Kişilik Bozukluğu
Histrionik Kişilik Bozukluğu
Narsistik Kişilik Bozukluğu
|
KİŞİLİK BOZUKLUKLARI Derin olarak yerleşmiş olan, sosyal kalıplara uymayan, yaygın, ısrarlı, uyumsuz davranış örüntüsüdür. Genelde yaşamın çeşitli dönemlerinde uzun süreli zorlukların etkisiyle olur. Kendilerini karşısındakinin yerine koymakta zorlanırlar. Görülme sıklığı %6-9 oranındadır. Kişilik bozuklukları ilk bulgularını 15-20 yaş arası gösterir. Kadın-erkek oranı eşittir. Kişilik bozuklukları bir çok nedene bağlı olarak gelişir. Paranoid Kişilik Bozukluğu:Tedavisinde psikanaliz, psikoterapi, ilaç tedavisi kullanılır. Başarı oranı düşüktür. Diğer insanlardan kötü niyetli hareketler bekleme eğilimindedirler. Şüphecilik ve güvensizlik temel belirtileridir. Toplumda %1-2 oranında görülür. Erkeklerde daha fazladır. Şizoid Kişilik Bozukluğu:Tedavide ilaç tedavisi ve psikoterapi birlikte kullanılır. Sosyal ortamdan uzaklaşmanın, izole yaşantının olduğu kişilik yapısıdır. Duygularını ifade edemezler. Genelde tek bir etkinlikte bulunurlar. Yakın arkadaşlıkları ve sırdaşları yoktur. Toplumda %7 oranında görülür. Erkeklerde daha sıktır. Tedavide ilaç tedavisi ve psikoterapi kullanılır. Şizotipal Kişilik Bozukluğu:Davranış, düşünce, duygulanım, konuşma ve görünümde bir çok gariplik ve egzantriklikler vardır. Alınganlık fikirleri, olağandışı yaşantıları, kuşkuculuk, acayip düşünce biçimi belirgindir. Toplumda %3 oranında görülür. %10'u intihar girişiminde bulunur. Şizofreniye dönüşmesi olasıdır. İlaç tedavisi ve psikoterapi tedavide kullanılır. Antisosyal Kişilik Bozukluğu: Borderline (Sınır) Kişilik Bozukluğu: Ayrışma-bireyselleşme sorunları, duygulanımı denetleme sorunları ile ilgili belirtiler ve yoğun kişisel bağlılıklar temelde görülebilir. Terk edilmeye karşı aşırı korku duyma, hep-hiç yasasıyla davranması, kimlik karmaşası, kendine zarar verici davranışlar, sürekli boşluk hissi, öfke patlamaları gibi belirtiler görülür. Toplumda %2 oranında görülür. Kadınlarda daha sıktır. Genelde annelerinde de bu bozukluk vardır. İleri yaşlarda düzelme olabilir. Genelde 40 yaşından önce tanı konulur. Psikoterapi temel tedavi şeklidir. Ek ilaç tedavisi de kullanılır. DEVAMI Psikoloji |
Kişilik Bozuklukları Son yıllarda sosyokültürel ve aile ilişkilerindeki değişikliklere bağlı olarak kişilik bozukluklarına rastlanma sıklığının arttığını görmekteyiz. Ayrıca kişilik bozuklukları aile içi ilişkilerde, sosyal ve mesleki uyumda önemli sorunları da beraberinde getirmektedir. Bu durum dikkatlerin kişilik bozukluklarına yönelmesine neden olmuştur. Bununla birlikte kişilik bozukluklarında daha önce pek bir şey yapılamayacağı inancı yaygınken, giderek tedavi edilebilir bir durum olduğu görülmeye başlanmıştır. Kişilik Nedir? Kişilik, bir insanı başkalarından ayıran, işlevselliğin tüm alanlarında sergilenen, kendine özgü duygu, düşünce, tutum ve davranış örüntülerinin bütünüdür. Ayrıca içinde bulunulan an, biyolojik durum veya sosyal ortam ile açıklanamayan biçimde süreklilik gösteren özellik ve eğilimler barındırmaktadır. Kişilik Bozukluğu Nedir? Kişilik bozuklukları; bireyin içinde bulunduğu kültürün beklentilerinden önemli ölçüde sapmalar gösteren, süreklilik arz eden bir iç yaşantılar ve davranışlar örüntüsüdür. Bu sapmalar özellikle düşünce farklılıklarında (kişinin kendisini, başkalarını ve olayları yorumlama biçiminde), duygulanım farklılıklarında (duygusal tepkilerin görülme aralığı, yoğunluğu, değişkenliği ve uygunluğu), insanlar arası ilişkilerde yaşanan sorunlarda ve dürtü kontrolünde yaşanan zorluklarda kendisini göstermektedir. Kişilik bozukluğu pek çok alanda işlevsellikte azalma yaratır. Kimi zaman ilişkileri sık değiştirir, kimi zaman da sorunlu, şiddet, taciz içeren ilişkileri uzun süre devam ettirir. Yapılan araştırmalara bakıldığında kişilik bozukluklarının yaygınlığı %10-30 arasında olduğu bildirilmektedir. Kişilik bozuklukları yatarak tedavi gören psikiyatri hastalarının %15 kadarında, ayaktan tedavi olan hastaların %30-50’sinde saptanmaktadır. Kişilik bozukluğu olan bireylerin genel topluma oranla suça karışma, alkol-madde kullanımı ve intihar oranlarının daha fazla olduğu belirtilmektedir. Ayrıca kişilik bozukluğunun duygu durum bozuklukları, anksiyete bozuklukları, yeme bozuklukları ile birlikte görülmesi sıktır. Kişilik Bozukluklarının Nedenleri Kişilik bozukluklarının tek bir nedeni bulunmamaktadır. Genetik, biyolojik, çevresel ve psikolojik birçok faktörün karşılıklı etkileşimleri ve bir araya gelmeleri ile geliştiği düşünülmektedir. Erken çocukluk yıllarındaki anne-baba ile ilişkiler ise bunların başında gelmektedir. Belirtileri Farklı kişilik bozukluğu türleri vardır ve herbir kişilik bozukluğunda görülen belirtiler birbirinden farklılaşmaktadır. Ancak burada dikkat etmemiz gereken bazı durumlar yer almaktadır. Özellikle kişilik bozukluklarının başka bir zihinsel bozukluğa bağlı olarak ortaya çıkmaması gerekir. Çünkü kişilik özelliklerinde değişimler nörobilişsel bozukluklarda, bellek bozukluklarında, Alzheimer tipi demansta ilk ortaya çıkan hastalık belirtileri olabilir. Yazı çok uzun olmasın diye hepsini almadım. Devamını okumak için Moodist web sitesinden okuyabilirsiniz. |
Saat: 07:53 |
©2005 - 2024, MsXLabs - MaviKaranlık