PORTAKAL
Kar, kış, soğuk ve kaçınılmaz olarak peşimizi bırakmayan grip, soğuk algınlığı... Hemen hepimiz portakalı grip tedavisinde kullanırız. C vitamini deposu olduğunu da biliriz.
Ama hem C vitaminin yararları, hem de portakalın yararları bildiklerimizle sınırlı değil. Portakal C vitamininin yanı sıra B vitamini, potasyum, kalsiyum, magnezyum da içeriyor.
Lifler, organik asitler ve şeker açısından da zengin. Ve tüm bu içerdiklerinin vücudumuza çeşitli yararları var.
Portakal,kanseri önlemeden,kanı temizlemesinden karaciğeri çalıştırmaya, cildi güzelleştirmeye,anormal doğumları önlemeye kadar pek çok şeye iyi gelir.
Aynı zamanda,içerdiği potasyum, cildin kuruyup kırışıklıkların oluşmasını da önler, Çocukların hastalıklardan korunması ve fiziksel gelişiminin tam sağlanması için gerekli olan cevherler dolu bir meyvedir.
Çiğ haliyle tüketilmesinin yanısıra reçeli , konservesi yapılan portakal günümüz mutfaklarında çokça kullanılan bir lezzet halini almıştır. Pasta, tatlı , reçel yapımında kullanılan portakal, özellikle Fransız mutfağında ve kümes hayvanlarıyla pişen yemeklerde çokça tercih ediliyor. Portakal çeşitli vitaminleri yeterli miktarda sağlar. Kalp, kan katılaşması ve hazım için çok faydalıdır.
Bol C vitamini ile kış aylarında soğuk algınlığı, grip ve benzeri hastalıklarda vücudun koruma gücünü arttırır.
Portakalda mevcut B vitamini ve bol fosfor bulunur. Sinir siteminin kuvvetlenmesini ve iyi çalışmasını sağlar.
Sinir zafiyetini giderir, bedeni ve bilhassa ruhi sıkıntıyı, yorgunluğu geçirir.
Kanı durultur, hasta ve çocukların kansızlığını giderir.
Karaciğeri, çalıştırır ve safra ifrazatının arttırır.
Mide rahatsızlıkları olanlar portakal yememeli veya çok az ve tatlı olanları yemelidir.
Yenilecek portakallar tadı olgunlaşmış olmalıdır. Kesilen veya sıkılan portakallar fazla bekletilmeden yenmelidir.
Portakalın yararı C vitaminiyle sınırlı değildir.O,içerdiği 20 den fazla mucizesiyle manavlarda değil,eczanelerde satılmalıdır.Hem besler hem korur,hemde pek çok hastalıkta tedavi eder.