Arama

Halk Edebiyatı - Tek Mesaj #21

GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
16 Nisan 2006       Mesaj #21
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
HALK EDEBİYATI DÖNEMLERİ

18. Yüzyıl

Geçen asırda altın devrini yaşayan Halk edebiyatı bu asırda aynı gücünü devam ettirmiştir. Divan şairleriyle boy ölçüşme, aruzla şiir söyleme, bu devirde biraz daha yaygınlaşmıştır.

Tekke edebiyatı bu dönemde bir duraklama içindedir. Dönemin en büyük tekke şairi, aynı zamanda büyük bir alim olan Erzurumlu İbrahim Hakkı’dır. İlahiname adlı divanında genellikle tasavvufi, kasideler, gazeller, ilahiler bulunur. Ayrıca Marifetname adında nesir eseri de vardır.



19. Yüzyıl

Halk şiir geleneği bu asırda klasik söyleyişini sürdürmüştür. Özellikle Aşık edebiyatının çok yetenekli saz şairleri görülür. Bunlardan biri de Bayburtlu Zihni’dir.

Hem divan tarzı hem de aşık tarzı şiirleriyle tanınmıştır. Çok iyi bir medrese eğitimi görmüştür. Bu nedenle divan tarzında yazdığı şiirleri, Divan şairlerini aratmaz. Ayrıca Halk tarzında söylediği şiirlerde tam bir aşık söyleyişi görülür.

Dönemin diğer tanınmış şahsiyeti Erzurumlu Emrah’tır. Bunda da Divan tarzı söyleyişler görülür. Ancak bu şiirleri çok başarılı sayılmaz. Asıl lirik şiirleri koşma tarzında söyledikleridir.

Diğer dikkate değer isim Dadaloğlu’dur. Üzerinde Divan şiirinin etkisi pek görülmeyen bu saz şairi, dönemin padişahına kafa tutan koçaklamalarıyla tanınır.



Tarihi gelişimini kısaca anlattığımız Halk edebiyatının genel özelliklerini de şu şekilde sıralayabiliriz:

Şiirler çoğu zaman saz eşliğinde söylenir. Duruma göre şiir söyleyen aşıklar, şiirleri için bir ön hazırlık yapamazlar. Bu yüzden şiirlerinde derin bir anlam, kusursuz bir biçim görülmez.

Aruzla şiir yazanlar olmakla birlikte kullanılan asıl ölçü hecedir.

Nazım birimi dörtlüktür. Ancak çok az da olsa türkülerde ve ninnilerde üçlü, beşli söyleyişler görülür.

Dili tam bir Halk dilidir. Bu dilin öz Türkçe olduğu söylenemez. Ancak halka mal olmamış sözcükler kullanılmamıştır.

Şiirler hazırlıksız söylendiğinden daha çok yarım kafiye ve redif kullanılmıştır.

Nazım şekli olarak mani, koşma, varsağı, semai, destan v.s. kullanılmıştır.

Konu olarak Aşık edebiyatında aşk, ölüm, hasret, ayrılık gibi duygusal konular, doğa sevgisi, yiğitlik, zamandan şikayet işlenmiştir. Tekke edebiyatında ise elbette konu dindir.

Söyleyişlerde doğa ile iç içe olmaktan kaynaklanan bir somutluk hakimdir.

Halk şairlerinin hayat hikayeleri ve şiirleri cönk adı verilen eserlerde toplanır.
Son düzenleyen GusinapsE; 17 Nisan 2006 00:07