Arama

Sahipsiz Mektup'lar - Tek Mesaj #28

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Nisan 2006       Mesaj #28
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
DUVARA MEKTUP

Sözde aşklar sarmışken şu bedenimi, sen sarılma ne olur. Korkarım kendimden seni de onlardan sanıp, duygusuzca sararım diye. Biliyorum aslında bir daha kokunu duyamayacağımı ve kahkahanı. Ama özlüyorum, seni ve o günlerdeki beni. Senden sonra, seni kaybettiğim yetmiyormuş gibi içimi de kaybettim. Artık boş bakışlarım ve soğuk ellerim var. Hatırlar mısın? O soğuk İstanbul gecelerinde bile soğumazdı ellerim ve asla boş bakmazdı gözlerim hayata. Senden sonra o bebeksi kokumu da kaybettim yada en azından artık kimse almıyor o kokuyu. Keşke kaybettiklerim seninle gelebilecek kadar yakınımda olsalar. O zaman belki... Ama değil ve artık olamaz. O kadar kirlendim ki yüzümü bile tanıyamazsın. Sesime kadar kirletti hayat beni. Artık “seni seviyorum” derken titremiyor o senin çok sevdiğin La minör sesim. O kadar katılaştı ki kalbim, hani seni gördüğümde kuş kanadı gibi olurdu ya, artık atmıyor bile en mutlu olduğum sanılan zamanlarda. Saçlarım beyazladı mesela, hala uzunlar ama yarısını döktüm senden uzaklaşan yolda. Ve hala tahmin bile edemeyeceğin kadar inatçıyım dünyaya. Ve senden sonra daha bir kızgınım dökülen yapraklara. Ve senden sonra... Hala burkuyor içimi biliyor musun şu yağmur denen baş belam. Belki de eski benden tek kalan duygusal miras bu, yağmurun anlamsız ve yıpratıcı etkisi. Hala var yani içimde, bir parça dahi olsa romantizm. Bakma! Artık yapmıyorsam o küçük, mum ışığı muhabbetlerini, çalmıyorsam kalbimle gitarımı, senden sonrayı yaşadığım içindir. Bıraksalar da bir dönebilsem siyah beyaz olan, o adadaki günlere. Bak nasıl okurum aşk şiirlerini ilk ağızdan. Yok ama. Yapamaya bilirim. O kadar çok düştüm ve koştum ki, nefesim yetmeye bilir. Ne yaptığın ve hatta yaşayıp yaşamadığını bile bilmiyorum. Ama bildiğim ve emin olduğum tek bir şey var; eski seni ben bile bulamam artık. Çünkü ben ki, hep yere yakındım, bu hale geldim. Sen ki, ne yapmışsındır o yükseklikten düşünce sahteliğin tam içine. Yalan dokunuşlar yumruk etkisi yapmıştır ve kanatmıştır tenini, yardım içinmiş gibi uzanan ellerin sahteliği hele, kavurmuştur beyaz kalbini. Beraberken çoktuk, ikiydik ama tam bir iki. Tek olduk, çok bizi eritti yavaş yavaş. Ama mecburduk yalnızlığa. Ya çok geç kalsaydık, kopamasaydık, sevgimizden kaynaklanan yalnızlığa dalıp sonra da nefes almak için birbirimizden izin koparmaya çalışsaydık. Ya kirletseydik sevdamızı. Bak, o zaman hiç yaşayamamış olacaktık tam bir sevdayı... Yağmur durdu. Artık dönmeliyim yatağıma, bir de dıngırtısını çekmiyim yolcumun. İlk durakta inecek zaten... Seni özlüyorum.