Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Ekim 2005       Mesaj #36
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Aşk ve Çılgınlığın hikayesi
>
>Uzun zaman önce,
>
>Dünya yaratılmadan, insanlar dünyaya ayak basmadan önce,iyi huylar ve
kötü huylar ne yapacaklarını bilemez vaziyette dolanıyorlarmış.
>
>Bir gün, toplanmışlar ve her zamankinden daha fazla canları sıkkın
oturuyorlarken ;
>
>Saflık ortaya bir fikir atmış ;
>
>"Neden saklambaç oynamıyoruz?"
>
>...Ve hepsi bu fikri beğenmiş, hemen çılgın Çılgınlık, bağırmış: >
>"Ben ebe olmak ve saymak istiyorum, Ben ebe olmak istiyorum!"
>
>...ve başka hiç kimse Çılgınlığı arayacak kadar çıldırmadığı için,
Çılgınlık bir ağaca yaslanmış ve saymaya başlamış, 1, 2, 3 .Ve
>Çılgınlık saydıkça, iyi huylarla kötü huylar saklanacak yer
>aramışlar;
>
>Şefkat Ay'ın boynuzuna asılmış;
>
>İhanet çöp yığınının içine girmiş;
>
>Sevgi bulutların arasına kıvrılmış;
>
>Yalan bir taşın altına saklanacağını söylemiş ama yalan söylemiş
>çünkü gölün dibine saklanmiş;
>
>Tutku dunyanın merkezine gitmiş; Para hırsı bir çuvalın içine
>girerken çuvalı yırtmış
>
>....Ve Çılgınlık saymaya devam etmiş, 79, 80, 81, 82.....
>
>Aşkın dışında,bütün iyi huylar ve kötü huylar o ana kadar zaten
>saklanmış, Aşk, kararsız olduğu gibi, nereye saklanacağını da
>bilmiyormuş.. Bu bizi şaşırtmamalı çünkü hepimiz Aşkı saklamanın ne
kadar zor olduğunu biliriz.
>
>...Ve Çılgınlık95, 96, 97... ya gelmiş ve 100'e vardığı anda, Aşk
sıçrayıp güllerin arasına girmiş ve saklanmış.
>
>...Ve Çılgınlık bağırmış "Önüm, arkam, sağımsolum sobe, geliyorum!", >
>...Ve arkasını döndüğünde, ilk önce Tembelliği görmüş, o ayaktaymış
çünkü saklanacak enerjisi yokmuş. Sonra Şefkat'i ayın boynuzunda
>görmüş, ve İhaneti çöplerin arasında, Sevgiyi bulutların arasında,
Yalanı gölün dibinde, ve Tutkuyu dünyanın merkezinde,hepsini birer birer
bulmuş, sadece biri hariç.Ve Çılgınlık umutsuzluğa kapılmış, en son saklı
kişiyi bulamamış, derken Haset, Aşk bulunamadığı için haset duyarak,
Çılgınlığın kulağına fısıldamış ;
>
>"Aşkı bulamıyorsun çünkü o güllerin arasında saklanıyor."
>
>...Ve Çılgınlık çatal şeklinde tahta bir sopa almış, sonrada
>güllerin arasına çılgınca saplamış, saplamış, saplamış,ta ki yürek
burkan bir haykırma onu durdurana kadar. Ve haykırıştan sonra, Aşk
elleriyle yüzünü kapayarak ortaya çıkmış, parmaklarının arasından sicim
gibi kan akıyormuş, gözlerinden. Çılgınlık Aşkı bulmak için heyecandan
Aşkın gözlerini çatal sopa ile kör etmiş...
>
>"Ne yaptım ben? Ne yaptım ben? Diye bağırmış. "Seni kör ettim. Nasıl
onarabilirim?"
>
>...Ve Aşk cevap vermiş ;
>
>"Gözlerimi geri veremezsin. Ama benim için bir sey yapmak istersen,
benim kılavuzum olabilirsin."
>
>...Ve o günden beri, Aşkın gözü kördür ve o günden beri Çılgınlık da
her zaman onun yanındadır..