Arama

Fıkralar/Komik Olaylar - Tek Mesaj #1203

fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
25 Mayıs 2008       Mesaj #1203
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi
yalnız yaşayan erkeklere kolaylık sağlayacak öneriler
Yemekleri daima tencerenin içinden yiyin. Böylelikle tabak kirletmemiş olursunuz asla sade pilav
yapmayın. Domatesli pilav yaptığınızda altını tuttursanız bile renginden anlaşılmaz...
Soğanlı bir yemek yapacaksanız asla soğana dokunmayın. Özellikle rendelediğinizde elleriniz çok
kötü kokuyor. Bunun yerine soğana ekmek tahtasıyla beş altı kez vurmayı deneyin. Aynı işi görür.
Patates kızartacaksanız soyduğunuz patatesleri asla yıkamayın. Kızgın yağa attığınızda çok kötü
patlıyorlar.
Yemekler asla kendi başlarına hareket etmezler. Şayet geçen ay yaptığınız tavuk kendi kendine
kımıldamaya başladıysa kurtlanmış demektir. Çok zor durumda kalmadıkça yememeniz tavsiyemizdir.
Sebzeleri pişirdikçe vitamin değerleri düşer. Mümkün olduğunca çiğ tüketin.
Karpuz tabağa koyulmaması gereken bir meyvedir. İkiye ayırıp ortasından kaşıkla yiyebilirsiniz.
Tencere kapağı en mükemmel tabaktır


Konumuz California´daki Pacific Palisades adlı okul.. Burada okuyan çocukların velileri, bütün okulu ve öğretmenleri dava ediyor, çünkü bütün dönem boyunca 15 ile 30 gün arasında devamsızlık yaptıkları halde çocuklarının derslerden kalmalarını kabul etmiyorlar.. Velilerin neredeyse tehdide varan itirazlarıyla baş edemeyen okul yönetimi, en sonunda telesekreter mesajını aşağıdaki şekilde değiştiriyor, ve "YILIN TELESEKRETER MESAJI" ödülünü kazanıyor.

"Merhaba! Pacific Palisades´e hoşgeldiniz. Bu bir otomatik mesajdır. Lütfen seçenekleri tek tek dinleyerek istediğiniz departmanla ilgili tuşa basınız.

*Çocuğunuzun neden devamsızlık yaptığı konusunda yalan söylemek için 1´e
*Çocuğunuzun neden ödevlerini yapmadığı konusunda yalan söylemek için 2´ye
*Bizim hangi konularda işe yaramadığımızı belirtmek için 3´e
*Evinize gönderilen ve alıcı imzanız üzerinde olduğu halde almadığınızı iddia ettiğiniz uyarı mektupları için 4´e
*Müdür ve diğer yetkililere küfür etmek için 5´e
*Çocuğunuzu her sabah en az 10 dakika bekleyen okul otobüsü hakkındaki şikayetleriniz için 6´ya
*Süper kabiliyetli mükemmel çocuğunuzun beceriksiz öğretmeninden yakınmak için 7´ye
*Bıraksanız bütün okulu yiyecek çocuğunuzun yetersiz bulduğu okul menüsünden şikayet etmek için 8´e basınız
*Çocuğunuzun gerçek bir dünyada yasadığının farkındaysanız ve sorumluluk almayı öğrenmesini istiyorsanız, bunun için de ona verilen ödevleri zamanında ve tam olarak yapmasının çok önemli olduğuna inanıyorsanız, ayrıca eğitimin ilk önce ailede başladığının bilincindeyseniz, artık telefonu kapatabilirsiniz.. iyi günler dileğiyle.

Dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan toplumların bugün için bize tuhaf gelen adetleri bakın nelerdi:

Bazı toplumlarda günümüzün aksine ''yaşlılık'' iyi karşılanmıyor ve yaşlıların kendilerini öldürmeleri bekleniyordu. Eskimolar'ın yaşlıları, iyice güçten düşünce intihar yoluna başvururken, Fijili yaşlı erkekler, ölme isteğini yakınlarına söylerlerdi. Kararlaştırılan gün geldiğinde de yaşlı erkek, canlı olarak toprağa gömülürdü. Gömülmeyi istemeyen yaşlılara ise ''ailenin yüz karası'' olarak bakılırdı.

Bakireliğin hoş karşılanmadığı Kamchdal'da evlendiği kızın bakire olduğunu
gören erkek, kayınvalidesine ''kızının yetişmesinde ihmalkar davrandığını'' için sitem ederdi.

Japonya'da imparator Buşido devrinde samuray denilen savaşçı kastın üyeleri arasında eşcinsellik bir kuraldı.

Eski Roma'da 24 Nisan kadın ******lerin, 25 Nisan da erkek ******lerin günü olarak kutlanıyordu.

Avustralyalı Kamilaroiler cesur bir insanın kalbini ve ciğerlerini, Filipinler'de yaşayan Efugaolar ise öldürdükleri düşmanın beynini emerlerdi.

Zulular 'düşmana gözlerini kırpmadan bakabilme gücünü kazanabilmek için düşmanlarının alnının ortasını ve kaşını, Çinliler ise idam edilen ünlü haydutların safrasını yerlerdi.

Gine yerlileri, misafirlerini uğurlarken inleme sesleri çıkararak bütün bedenlerini çamura buluyorlardı.

Tibet'te ise misafir evden ayrılırken ona dil çıkararak uğurlamak adetti.

Hintliler'de misafirin yediği yemek dolayısıyla ev sahibine teşekkür etmesi, geğirmesiyle anlaşılıyordu.

Kirliliğin temel kural olduğu ortaçağ döneminde de ilginç uygulamalar yaşandı. Ortaçağda Avrupa'daki rahibelerin yüz ve ellerinden başka yerlerini yıkamaları kesin olarak yasaklanmıştı. Kastilya kraliçesi Isabella bile 50 yıldan fazla süren hayatı boyunca iki kez banyo yapmıştı.


Bu damada verilen bir mesajdır ve yer yer çok çeşitlilik gösterir. İşte bu kahve sunma geleneği ile damada verilmek istenen mesajlardan örnekler:

"Benimle evlenirsen sana geceleri uyku yok. Önden söyleyeyim de sonra mıçını devirip yatma. Enerjini topla, uyuma!"

"Bu sana yapıp yapacağım son kahve. Doya doya iç. Evlendikten sonra sen yapacaksın ben içicem. Hele bir köpüklü olmasın, anyayı konyayı göstericem..."

"Bi fincan kahvenin 40 yıl hatırı var. Bu durumda evliliğimizin ilk 40 yılı için benden fazla bi şey bekleme. İşine gelirse..."

"Balayında Brezilya'ya gidiyoruz. Ona göre."

"Köpük sandığın şey aslında köpük değil. Fincanın içine tükürdüm. Evlenirsek dediğim dediktir. Tükürdüğümü yalamam. Üstelik sana da böyle içiririm..."
Son düzenleyen fadedliver; 25 Mayıs 2008 00:19 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi