Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
06:47, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Çarşamba, 10 Aralık 2025 - 06:48
Arama
MaviKaranlık Forum
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı
-
Tek Mesaj #4
n4L4n1791
Ziyaretçi
17 Haziran 2008
Mesaj
#4
Ziyaretçi
Son yıllarda daha sıkça duyulmaya başlayan, bahar-yaz dönemlerinde artış gösteren ve ağırlıklı olarak keneler aracılığıyla bulaşan virütik bir hastalıktır. İlk olarak 1944 yılında
Kırım
’da, sonra 1956 yılında
Kongo
’da tanımlanmış ve sonra aynı hastalık olduğu anlaşılmıştır.
Kene
ler,
kan
emerek beslendikleri için hemen tüm yabani ve evcil hayvanların (inek, koyun, köpek, kemiriciler, yerde beslenen kuşlar vb.) üzerinde bulunabilir ve bu hayvanlardan insana geçebilirler. Ayrıca, çalılık ve yeşil, yüksek otlu alanlarda bulunan keneler, beslenmek için doğrudan insanlara da geçip ısırabilirler. Bu nedenle daha çok kırsal bölgelerde ve hayvancılıkla uğraşan kişilerde görülmekle birlikte kentsel alanlardaki uygun ortamlarda da bulunabilirler.
Virüs
ile bulaşmış keneler
,
kan
emişini tamamladıktan sonra ayrılırken bir sıvı salgılarlar.
Virüs
genellikle bu sıvı ile bulaşır.
Kan
emdikleri ve
virüs
ü bulaştırdıkları tüm canlılar
hasta
olabilir fakat hastalık genellikle hayvanlarda hafif ve bulgusuz seyreder. Bu nedenle daha az görülmekle birlikte
hasta
hayvanların salgıları ve kanları aracılığıyla da hastalık bulaşabilir.
Kenelerin
kan
emişi genellikle uzun bir süreçtir
. Sinekler gibi hemen sokup kısa sürede
kan
emişini bırakmazlar.
Kan
emmeye başlayan
kene
, ağız kısmındaki hortumunu cilt içine sokar ve doyuncaya kadar çıkartmaz. Bu hortum, geri çıkışı engellemek için çıkıntılar içerdiğinden kolay çıkmaz. Bu nedenle keneyi çıkartmak için zorlamamak gerekir. Çok zorlandığında
sıvı
yı erken salgılayıp
virüs
ü bulaştırabilir veya boru kısmı koparak cilt içinde kalabilir. Ayrıca, zorlama kenenin patlayarak enfekte sıvı ve
kan
ının cildimizdeki çiziklerden ya da gözümüze sıçrayarak bulaşmasına yol açabilir. Bu nedenle vücuda yapışık
kene
görüldüğünde bir cımbızla ağız kısmından tutularak yavaşça sağa-sola oynatılıp bir vida gibi çıkartılmaya çalışmalı ya da bir sağlık kurumuna başvurularak çıkartılması sağlanmalıdır.
Hastalık oluşması ve bulguları:
Hastalık genellikle
kene
ısırığı ile
virüs
ün bulaşmasından 1-3 gün sonra ortaya çıkar. Bu süre en fazla 9 güne kadar uzayabilir.
Hasta
hayvanın
kan
ve vücut
sıvı
ları bulaşmış ise bu durumda hastalığın ortaya çıkışı 13 güne kadar uzayabilmektedir.
Ateş
, kırıklık, baş ağrısı,
halsizlik
, aşırı duyarlılık,
kol
,
bacak
ve sırtta şiddetli ağrı ve belirgin iştahsızlık bulguları ile başlar
. Bazen
kusma
, karın ağrısı ve ishal olabilir.
İlk günlerde yüz ve göğüste küçük cilt altı kanamaları, gözlerde kızarıklık, gövde,
kol
ve bacaklarda bir yere çarpmış gibi cilt altı kanamalar oluşabilir.
Burun kanaması, kanlı
kusma
, kanlı
dışkı
lama, kanlı
idrar
görülebilir. Vajinal kanamaya da rastlanabilir.
Ağır olgularda
hepatit
,
karaciğer
,
böbrek
,
akciğer
yetmezlikleri oluşabilir.
Tedavi:
Diğer çoğu
virüs
hastalıklarında olduğu gibi bu hastalığın da doğrudan bir tedavisi ve etkili bir ilacı olmayıp daha çok destek tedavisi ve bulguları gidermeye yönelik tedaviler ve bazı antivirütik ilaçlar uygulanmaktadır.
Erken dönemde başlanılan destek tedavi daha başarılı sonuç vermektedir. Geç başlanılan tedavi ve ağır seyredebilen hastalık öldürücü olabilmektedir.
Hastalığa karşı aşı çalışması yürütülmekle birlikte henüz koruyucu bir aşı geliştirilememiştir.
Korunma:
Hastalık, kenelerin sokması sonrası salgıladıkları
sıvı
yla, kenelerin çıkartılırken ezilmesi sonucu çı
kan
sıvı ve
kan
ıyla veya
kene
sokması sonucu
virüs
ü alıp
hasta
olmuş hayvanların
kan
ve salgıları ile bulaşabilmektedir. Bu nedenle:
Mera ve meskenlerde yerleşik keneler
kan
emerek beslenirler. Hayvanları kenelerden uzak tutarak kenelerin yayılmaları engellenmelidir.
Yeşil ve piknik alanlarına gidildiğinde (su kenarları, otlaklar, çalılık ve yüksek otlu alanlar) uzun giysiler giymeli, bacakları açıkta bırakmamalı, paçalar çorap içine konulup kenenin vücuda ulaşması zorlaştırılmalıdır. Dönüşte tüm vücut kontrol edilip yapışık
kene
olup olmadığına bakılmalıdır.
Yeşil alanlara giderken böcek kaçırıcı sıvı ve
jeller
cilde sürülebilir veya giysilere emdirilebilir. Bu maddelerin az da olsa sağlık
sakıncaları olduğu dikkate alınmalıdır. Hayvan besliyorsanız hayvanlarınızı dolaştırırken onlara da bu
sıvı
lardan sürebilirsiniz.
Vücuda yapışık
kene
tespit edildiğinde keneyi çıkartmak için fazla zorlamamalı, halk arasında yaygın olduğu şekliyle sigara veya kibritle yakma, kenenin üzerine kolonya, alkol veya diğer kimyasal maddeler uygulanmamalıdır. Bu maddeler kenenin daha erken aşamada kusmasına ve enfekte
sıvı
yı vücudumuza salgılamasına neden olabilir.
Vücuda yapışık
kene
tespit edildiğinde eldiven takarak ve bir cımbız ile
kene
vücuda yapışık ağız kısmından tutularak yavaşça sağa-sola sallanarak bir vida gibi çıkartılmalı veya bir sağlık kurumuna başvurularak çıkartılması sağlanmalıdır.
Hasta
kişiler ile temasta vücut
sıvı
ları aracılığıyla bulaşma olabileceği unutulmamalıdır.
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Cevapla
Kapat
Saat: 06:48
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...