duygu ve düşüncede yaşanılan maddi ve manevi mahrumiyetler insanları farklı arayışlara yönlendirmektedir.ateizmi yaşayan bir ülkedeki insanların yaşadığı boşluk gibi...inancın köhneleştiği ,hissiyatların yozlaştığı bir yaşam tarzı...hal boşluğu insanları çepeçevre sarmış...kendi oto kontrolünü kaybeden insan pasifize olmuş.insana sen herşeysin aynı zamanda bir hiçsin anlayışıyla hükmeden sanal güçler : insanları kendi oto kontrollerinde sığlaştırmışlardır.doymak bilmeyen mutluluk arayışı ,insanların dizginlenemez istekleri ve modern yaşam...bu sosyal süreçte yeniden canlanma ancak va ancak inançların doyum bulması ,kulun allahla derinleşmesi ile sağlanır.bu derinleşme sevgi meselesidir...sevgi teslimiyeti beraberinde getirir ...teslim olan insan kader çizgizinde yol alır...mutluluğu kendinde bulur özgür iradesi ile...yaşam kalitesi sabır ve ümit ekseninde yol alır.
