En jön Oscar
İsterseniz artık George Clooney’e “şu E.R.’da doktor olan yakışıklı adam var ya, hani “Ocean’s Eleven”da oynayan” demeyelim ne dersiniz? Altın Küre’sini aldı, Oscar’ını aldı, atılım üzerine atılımını yaptı. Hayat hikâyesini itinayla incelemeyi o hak etmiyorsa kim hak ediyor?
George Clooney’nin yıldızı, 90’larda aynı anda hem beyaz perde de hem de cam ekranda bir anda parladı. “E.R.” ile bir anda meşhur oldu gibi görünse de on yıl bir televizyon firmasının maaşlı elemanı olarak çalışıp bir türlü canlanamayan kariyerinden ümidi kesmeyerek şöhretinin bedelini de ödedi.
Televizyoncu ve gazeteci bir baba ve orta karar meşhur bir şarkıcı annenin oğlu olarak 6 Mayıs 1961’de doğan George Clooney, ilk ekran deneyimini 5 yaşında, babasının talk show’una çıkarak yaşamış. Ama bu tecrübe bir seferlik kalmış, beyzbola merak salan George yirmili yaşlarına kadar bir daha televizyonda görünmemiş. Katıldığı seçmelerde hep elenince para kazanmak için önce reklamlarda oynamaya başlamış, ardından da Warner Bros’un dizilerinde yardımcı oyuncu olarak kullanılmak üzere maaşla işe alınmış. Tam 15 yayına alınmayan televizyon dizisinde başrol denemiş, “Roseanne” filan gibi dizilerde yardımcı oyunculuk yapmış. 1994’te “E.R.”da kaptığı Doug Ross rolüyle sonunda şeytanın bacağını kırmasaymış o yıllarda bu işi bırakacağını ve manifaturacı filan olacağını söylüyor. Clooney, dizinin kadın hayranları tarafından beğenildikçe rolün büyüklüğü artırılmış, rolü arttıkça daha fazla kadın hayranı olmaya başlamış ve ünü çığ etkisiyle artmış.
“E.R.”a kadar en fazla düşük bütçeli video filmlerinde oynarken önüne teklifler yağmaya başlamış. Clooney doğru yolu seçmiş ve bir aksiyon yıldızı olmak yerine Quentin Tarantino’nun yazdığı “From Dusk Till Dawn”da oynamış. Tabii zaman zaman menajerinin kötü tavsiyelerine uyduğu da olmuş. Michelle Pfeiffer ile oynadığı romantik komedi “One Fine Day” ve çekilen en beter Batman filmi “Batman & Robin”, bugün kariyerinde birer kara delik gibi duruyor.
1998’deki “Thin Red Line” ve “Out of Sight” ile tekrar formuna geri dönmüş. Bu arada artık kariyerini baltaladığını düşündüğü için “E.R.”dan ayrılmış ve “Three Kings” ile yoluna ciddi bir aktör olarak devam etmiş. 2000’de Coen Kardeşler’in “O Brother Where Art Thou?”su ile Altın Küre kazanmış. Eli para görünce prodüktörlüğe de girişen Clooney, 2001’deki Steven Soderbergh eğlenceliği “Ocean’s Eleven” ile tüm kariyerinin en popüler dönemini yaşamış.
Gerisi, “Solaris”, “Confessions of a Dangerous Mind”, “Intolerable Cruelty”, “Oceans Twelve”, “Good Night and Good Luck”, “Syriana”, aynı yol (burada cümlede eksiklik var gibi)en iyi yönetmen ve oyuncu olarak Oscar adaylığı ve En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscar’ı. “Ocean’s Thirteen” de gelecek yıl geliyor.
Son düzenleyen _Yağmur_; 21 Nisan 2013 08:59
Sebep: kırık linkler kaldırıldı.
