Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
15:50, 2 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Pazartesi, 08 Aralık 2025 - 15:53
Arama
MaviKaranlık Forum
Medya Haber
-
Tek Mesaj #95
GusinapsE
Ziyaretçi
3 Mayıs 2006
Mesaj
#95
Ziyaretçi
Öğrenciler Baykal’ı konuşturmadı
CHP lideri Deniz Baykal, güncel siyasi gelişmeleri değerlendirmek üzere çağrıldığı Hacettepe Üniversitesi’nde öğrencilerin protestosu ile karşılaştı. Baykal, tepkiler üzerine konuşmasını yarıda kesti.
Hacettepe Üniversitesi Ekonomi Topluluğu tarafından düzenlenen bir sempozyuma katılan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, konuşmasını yaparken salon dışında aleyhinde sloganlar atılmaya başlandı.
Aynı anda içeride de bir grup öğrenci Deniz Baykal’ı “Bir saattir konuşuyorsunuz, ama hiç bir şey söylemediniz. Kürt sözcüğünü bile ağzınıza almadınız” sözleriyle eleştirdi. Bunun üzerine Baykal, “artık konuşmanın bir anlamı kalmamıştır. İş şova döküldü” diyerek kürsüyü terketti.
Salon çıkışında da protestolar devam ederken, CHP lideri, yoğun güvenlik önlemleri altında arabasına binerek kampüsten ayrıldı. Baykal, olaylara ilişkin olarak “Bunlar artık herkese yapılan orjinalitesi kalmayan olaylardır. Herkes tebessümle karşılıyor bunları” dedi.
Cumhurbaşkanını halk seçsin
SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, "AKP ve CHP’nin etnik siyaset yaptığını" iddia etti.
Gerd Andres başkanlığındaki Alman Parlamento Heyeti, SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın’ı parti genel merkezinde ziyaret etti.
Karayalçın, burada yaptığı konuşmada, partisinin TBMM’de 4 milletvekili ile temsil edildiğini söyledi. Yapılan son kamuoyu anketleri sonuçlarına göre de partisinin oy oranının yüzde 2,7’ye çıktığını belirten Karayalçın, Haziran ayı itibarıyla oylarının yüzde 5 seviyesine yükseleceğini tahmin ettiklerini belirtti.
"AKP ve CHP’nin etnik siyaset yaptığını" iddia eden Karayalçın, "Bir kaç haftada bir insanların etnik kökenleri ile ilgili, inanç kökenleri ile ilgili tartışmalar yarattıklarına üzülerek tanık oluyoruz. İşsizlik, gelir dağılımındaki eşitsizlik tartışılmıyor, ’Kürt müsün, Türk müsün, Alevi misin, Sünni misin’ tartışmaları yapılıyor" diye konuştu.
CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ
Konuşmasında cumhurbaşkanlığı seçimine de değinen Murat Karayalçın, "Cumhurbaşkanını, AKP’nin seçmesini istemediklerini" söyledi. Karayalçın, Türkiye’nin 11. Cumhurbaşkanı’nı, iki turlu olmak üzere halkın seçmesi gerektiğini savundu.
Partisinin, Türkiye’nin AB üyeliğini desteklediğini ve parti içerisinde bir izleme komitesi oluşturduklarını anlatan Karayalçın, Maastricht kriterleri ile ilgili eleştirileri olduğunu duyduğu Avrupa solu ile de iletişim halinde bulunmak istediklerini kaydetti.
Heyetin KKTC’yi de ziyaret edeceğini hatırlatarak bundan mutluluk duyduğunu ifade eden Karayalçın, Annan Planı’na "o dönem için en iyi çözüm olduğunu düşündükleri için" destek verdiklerini, ancak yaşanan süreçte planın yeniden canlandırılmasının mümkün olmadığını bildirdi.
Adada çözüm için AB’nin, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ne baskı yapması gerektiğini savunan Karayalçın, "KKTC halkında AB’nin kendilerini aldattığına yönelik inanç oranının arttığını, bu sebeple de KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’a destek oylarının düştüğünü" öne sürdü. Karayalçın, KKTC’ye yönelik izolasyonun da kalkmasını istedi.
'GELİŞMELERİ YERİNDE İZLEMEK İSTEDİK'
Almanya Federal Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Parlamenter Müsteşarı Gerd Andres ise 4 günlük gezilerinin amacının, Türkiye’deki siyasi gelişmeleri yerinde izlemek olduğunu bildirdi.
Hükümet yetkilileri, siyasi parti başkanları ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile görüşeceklerini ifade eden Andres, "AB üyeliği sürecinde önemli bir madde olduğu için KKTC konusuna özel önem verdiklerini" söyledi.
Andres’in heyette bulunan parlamento üyesi Markus Meckel’in Doğu Almanya’nın seçilmiş son dışişleri bakanı olduğunu ve iki Almanya’nın da birleşmesinde önemli katkısı bulunduğunu anımsatarak, "Belki de Meckel, Türkiye’deki solu da birleştirir" şeklindeki sözleri, kahkahalarla karşılandı.
Bu ayaklar senin mi Süleyman?
AKP'li Tosun'dan Demirel'e: Siyasi takiyyenin babası
"Türbanlılar Suudi Arabistan’a gitsin" sözleri nedeniyle AKP’lilerin Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e yönelik eleştirileri sertleşerek sürüyor. AKP Tokat Milletvekili Resul Tosun, Demirel’i, "Siyasi takiyyenin babası" diye niteledi.
Tosun Yeni Şafak Gazetesi’ndeki yazısında Demirel’e yönelik yeni eleştirilerde bulundu. Tosun 1960’lı yıllarda babalarının Menderes sevgisiyle onun yolunda olduğuna inandıkları AP’yi desteklediklerini, Demirel’i de "dindarların hamisi" olarak gördüklerini belirtti.
NECİP FAZIL VE ERBAKAN SÖYLEMİŞTİ
"Aynı yıllarda rahmetli üstad Necip Fazıl Büyük Doğu mecmuasında bu zatın babalarımızı kandırdığını yazıyor, hakkında belgeler yayınlıyordu" diyen Tosun, aynı dönemde AP’den milletvekili olup daha sonra istifa eden Hüseyin Abbas’ın da kendilerine, "Demirel’in dindarları nasıl kandırdığını" anlattığını ifade etti. Tosun, daha sonra Necmettin Erbakan’ın da Anadolu’da verdiği konferanslarda "Demirel’in gerçek yüzünü anlattığını, ve ona oy verenleri ikaz ettiğini" belirtti. Demirel’in türbanlılarla ilgili sözlerini görünce bu gerçekleri hatırladığını kaydeden Tosun şöyle yazdı:
BAŞÖRTÜSÜ SORUNUNUN MİMARI
"Sayın Demirel dindarları ikna edecek ve oylarını devşirecek oranda onlardan görünmüş, ama hayatı boyunca bugünkü çizgisini sürdürmüş farklı bir siyasetçidir. Yeri gelmiş Kur’an’ı öpüp başına koymuş, ama milletin anlamayacağı kelimelerle de kendi çizgisini sürdürmüştür. Yeri gelmiş gizlice ziyarete ettiği tarikat şeyhlerinin kahvelerini içerek oylarını devşirmiş, ama opera ve bale toplantılarında özlediği Türkiye’nin bu Türkiye olduğunu haykırarak, bugünkü çizgisinden gerçekte taviz vermemiştir. Sayın Demirel bu yönüyle de siyasi takiyyenin babası olmuştur. Dindarların yanında görünmüş ama asla dindarların düşüncesini paylaşmamıştır. Türkiye’de başörtüsü sorununun da 90’lı yıllarda yaşanan olağanüstü sürecin de baş mimarı sayın Demirel olmuştur. Bu itibarla da sayın Demirel son dönemde gerçek kimliğini daha bariz bir şekilde biraz daha şeffaf olarak sergilemektedir. Evvelki gün ’Başörtülüler Arabistan’a’ derken de gerçek kimliğiyle karşımıza çıkmıştır."
"
BU AYAKLAR SENİN Mİ SÜLEYMAN"
Resul Tosun, "Şimdi bu Demirel ’Başörtülüler Arabistan’a’ demesin de ne desin?" diye sorduğu yazısını bir şiirden alıntı yaptığı dizelerin de yer aldığı şu ifadelerle tamamladı:
"Sayın Demirel, Köşk’e çıktığı güne kadar dindarlara şirin görünmüş ama asla onlar gibi düşünmemiş usta bir takiyyecidir. Sayın Demirel’in ’başörtülüler Arabistan’a’ sözünü duyunca şair Ali Akbaş’ın şu dizeleri hatırıma geldi:
’Bu ayaklar senin mi Süleyman/ Bu ayaklar nasıl ayak/ Hadi yorgana sığdı diyelim/Mezara nasıl sığacak?’"
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Cevapla
Kapat
Saat: 15:53
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...