Kimlik
Adı: Ronaldinho (Ronaldo de Assís Moreira)
Takım: AC Milan
Doğum Tarihi: 21 Mart 1980
Boy: 181
Kilo: 76 kg
Mevki: Ofansif ortasaha

Futbolu geçmişte oynayan oyunculardan sadece birkaçı Ronaldinho kadar taraftarlar üzerinde etkili olabilmişti. Paris’te yıldızı parlamaya başlayan Ronaldinho, ordan sonraki durağı olan Barcelona’da bir fenomen haline gelerek milyonları peşinden sürükledi. Şimdiki durağı ise Milano.

Carlo Ancelotti’nin Milan’ı için bu transfer büyük önem taşıyor, çünkü yıllardır taraftarlar bir star istiyorlardı. Her ne kadar Kaka büyük bir oyuncu olsa da onun transferi dünyadaki insanlar üzerinde Ronaldinho kadar etki yapmadı. Dünyada bu kadar sevilen bir oyuncu olmasında elbette bir geçmişin imzası bulunuyor. Şimdi buna bir bakalım…

Ronaldo de Assis Moreira 21 Mart 1980’de Güney Brezilya’daki Porto Alegre’de dünyaya geldi. Eski Cruzeirolu futbolcu olan babası Joao ve abisi Roberto’nun iyi ve göze hoş gelen futbol oynamaları Ronaldinho’nun kaderini etkiledi. Kalitesini çok genç yaşta göstermeye başlayan Ronaldinho’nun adı Küçük Ronaldo anlamına gelmektedir. Her Brezilyalı futbolcu gibi kendisini plaj futbolunda gösteren oyuncu henüz 13 yaşındayken 23-0 biten bölgesel bir maçta bütün golleri atarak basının ilgisini çekmişti.

Abisinin izinden giderek Gremio’nun altyapısına giren oyuncu ilk olarak 1998’deki Libertadores Kupası’nda A takımla maça çıkmıştı. O zamanki Gremio teknik direktörü Celso Roth oyuncuyu takıma dahil ederek bir anlamda Ronaldinho’ya güvenini göstermişti.

Ronaldinho’nun futbol sahnesine asıl çıkışı 1999 yılında oldu. Copa Amerika için Brezilya takımına çağrılan oyuncu Letonya ile oynanan hazırlık maçında ilk kez milli takım forması giydi. 1999’deki Konfederasyon Kupası’nda en iyi oyuncu seçilen Ronaldinho Meksika’ya 4-3 keybedilen final maçında sakatlığı nedeniyle oynayamamıştı.

Ronaldinho, Paris ekibinde oldukça parlak işler yaptı. Marsilya, Lyon Monaco gibi rakipler karşısında oldukça iyi maçlar çıkarırken küçük takımlar karşısında zorlandı.

Kariyerinde daha sonra sıkça tekrarlanacak olan eleştiriler PSG teknik direktörü Luis Fernandez tarafından da dile getirilmeye başlandı o dönemde. Gece hayatına kendisini kaptıran Ronaldinho, 2002 yılında Fransa’ya geç döndüğü için ceza aldı. Buna rağmen Ronaldinho, milli takım forması ile başarılarına devam etti. Japonya ve Güney Kore’de Rivaldo ve Ronaldo ile birlikte oynadı. 3R’ler turnuva tarihinin en iyi Brezilya’sını oluşturdu. Ronaldinho, İngiltere ile oynanan Çeyrek final maçında attığı gol ile David Seaman’ın kariyerini bitirmişti. Paris’e döndükten sonra çıkışına devam eden Ronaldinho, 2002/03 sezonunda gol kralı olurken takımı ligde başarılı olamadı. Ronaldinho da bunun üzerinde takımdan ayrılmaya karar verdi. Ronaldinho’nun transfer ihtimali Avrupa takımlarını heyecanlandırdı. Manchester United ve Real Madrid oyuncuya imza attırabilmek için yoğun çaba harcadı. Real Madrid’in oyuncuyu kiraya verme düşüncesi ve Sir Alex Ferguson’un biraz geri planda durması, Brezilyalı yıldızın 21 milyon Pound karşılığında Nou Camp’a gitmesine neden oldu.

Joan Laporta’nın seçim sözü olarak takıma getirilen Ronaldinho yeni teknik direktör Frank Rijkaard tarafından hemen takıma monte edildi. 2003/04 sezonunun ilk aylarında Ronaldinho sakatlıklar nedeniyle istenen başarıyı gösteremedi. Yılbaşından sonra oynanan Sevilla maçında uzaktan attığı harika gol onu taraftarın sevgilisi haline getirdi.

Sezonun ikinci yarısında Barcelona’yı adeta ateşleyen oyuncu 1990’larda Rivaldo’nun yaptıklarını yapmaya başladı. Nisan 2004’te oynanan Real Madrid maçında Ronaldinho Hollandalı golcü Patrick Kluivert’a harika bir uzun pas atarken Xavi’nin verdiği pası golle sonuçlandırarak takımına galibiyeti getirdi.

Barcelona 2004/05 sezonunda da bu çıkışı Samuel Eto’o, Deco, Ludovic Giuly ve Henrik Larsson ile devam ettirdi. O dönemde şüphe yok Avrupa’nın en iyi futbol oynayan takımı oldular. Bu oyuncular Barcelona’yı 2000 yılından bu yana ilk şampiyonluğa taşıdılar.

Buna rağmen Ronaldinho 20 Aralık 2004’te Yılın En iyi Oyuncusu ödülünü kazandı ve artık bir fenomen haline geldi. Bütün bu başarılar Ronaldinho’yu ilerlemekten vazgeçirmedi. 2005/06 sezonuna da harika başladı. Müthiş bir performans gösteren Ronaldinho hem Dünyanın hem de Avrupa’nın en iyi oyuncusu seçildi.

Barcelona için Ronaldinho sadece lig şampiyonluğu getiren oyuncu değil ayrıca Avrupa’da başarının mimarı sayılmıştı. O aylar Ronaldinho açısından kuşkusuz harika zamanlardı. Pele, Diego Maradona ve Johan Cruyff ile beraber anılır olmuştu. Sezonun kuşkusuz hafızalarda kalan maçı Real Madrid maçıydı. Bernabeu’de alınan 3-0'lık gelibiyetin tek kahramanı Ronaldinho idi.

Bütün bu başarılan oyuncuyu 2006 Dünya Kupası’nın yıldızı haline getirdi. Almanya’da bütün gözler onun üzerindeydi. Ancak çeyrek finalde Zidane’ın Fransa’sına karşı alınan mağlubiyet bütün beklentileri alt üst etti. 2006/07 sezonuna pek iyi başlayamayan Ronaldinho gezegende en çok korkulan oyuncu durumundaydı. Bu nedenle karşı takımlar ona karşı özel önlemler alma yoluna gittiler. Artık eskisi kadar boş alan ve dribling şansı bulamıyordu. Gittikçe rakipleri üzerindeki etkisi kaybolan Ronaldinho’nun Barcelona’daki kariyeri düşüşe geçmişti. Brezilyalı yılın futbolcusu ödülünü de Cannavaro’ya kaptırmıştı.

Ronaldinho’nun o sezon akıllarda kalan 2 hareketi vardı. İlki Nou Camp’taki Villareal maçında attığı gol. Diğeri de Şampiyonlar Ligi’nde takımını gruptan çıkaran frikiği attığı Werder Bremen maçı.

2007/08 sezonu öncesinde takımdan ayrılabileceği konuşulan Ronaldinho, baskılara boyun eğmedi ve takımda kaldı. Sezon boyunca yaşadığı şanssızlıklar ve performansındaki düşüşler onun sonun hazırladı. Taraftar tarafından da istenmeyen adam haline gelen Ronaldinho sonunda takımdan ayrılmayı kafasına koydu.

2008 yazının gelişiyle birlikte Brezilyalı yıldızla ciddi ciddi ilgilenen iki takım vardı. Bunlardan birisi Milan, diğeri ise Manchester City idi. İki takım arasındaki savaşta 19 Haziran’da ilginç bir gelişme oldu. Milan asbaşkanı Adriano Galliani Gazzetta Della Sport’a yaptığı açıklamada “Artık bazı şeylerle mücadele etmiyoruz. Manchester City Ronaldinho için yıllık 12 milyon ˆ öneriyor. Biz sadece Barcelona ile bonservis konusunda görüşebiliriz,” diyerek transferin suya düştüğünü söylemişti.

Zaman geçtikçe Ronaldinho City’e gitme fikrinden vazgeçmeye başladı ve Galliani de 3 Temmuz’da yaptığı açıklamada “Ronaldinho sanırım Milan’ı tercih edecek,” diyerek transfere yeniden yeşil ışık yaktı.

Manchester City ise transferden asla vazgeçmedi. Barcelona’ya 33 milyon ˆ önerirken oyuncuya da hatırı sayılır bir ücret önerildi. AC Milan ise bonservis bedeli olarak 22 milyon ˆ belirledi ve oyuncuya da haftalık 150.000 ˆ önerdi. Barça Başkanı Joan Laporta, Ronaldinho ve kardeşi ile görüşerek son kararı verdi. Artık Ronaldinho 2011’e kadar Milano’daydı.

Ronaldinho Brezilya’da her alanda ve takımda futbol oynayan birkaç futbolcudan birisidir: U-15, U-17, U-20, U-23 ve A milli takımı.
Ronaldinho, Ocak 2007’de İspanyol vatandaşı oldu.
Ronaldinho 25 Şubat 2005’te ilk kez baba oldu. Brezilyalı dansçı Janaina Nattielle Viana Mendes’ten bir oğlu olan Ronaldinho ona babasının adı Joao’yu verdi.