Arama

Japonya Hakkında - Tek Mesaj #9

Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
9 Mayıs 2006       Mesaj #9
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
ZEYNEP AKSOY (Arşivi)

"Tony Takitani'nin gerçek ismi buydu: Tony Takitani". Bu hafta gösterime giren, Japonya'nın en önemli çağdaş yazarlarından Haruki Murakami'nin aynı adlı öyküsünden uyarlanan film "Tony Takitani", aynı uyarlandığı öykü gibi, bu cümleyle başlıyor. Bir caz müzisyeni olan baba, Şozaburo Takitani, eşi onu doğurduktan hemen sonra sonra ölen oğluna yakın dostu bir Amerikan generalinin tavsiyesi üzerine Tony adını veriyor, Batılı bir isimle daha rahat bir hayat sürebilir belki diye. Ama tam tersi oluyor. ll. Dünya Savaşı sonrası yıllarda büyüyen Tony, ismi yüzünden aşağılanıp kötü muamele görüyor sık sık ve biraz da bu yüzden, kendi yalnızlığını yaratıp onun içinde elinden geldiğince mutlu olmayı daha küçücük bir çocukken öğrenmek zorunda kalıyor. Filmin, öykünün anlatıcısı rolündeki bir dış sesle neredeyse birebir uyarladığı öykü, yalnızlık ve kaybetmek üzerine minimalist bir meditasyon. Baş kahramanının ismiyle yazarının en çok etkileyen iki kültürü, Amerikan ve Japon kültürünü birleştirmesiyle, görünüşte Zen Budistleri kadar düz yaşayan insanların içsel fırtınalarını tuhaf takıntılar olarak dışavurmasıyla, büyük şehir ve modern dünya yalnızlığını olanca çıplaklığıyla betimlemesiyle bu kısa öykü, yazarın diğer bütün yapıtlarında dert edindiği temalardan örnekler içeren bir Murakami mikrokozmosu adeta.
1949 Kyoto doğumlu Haruki Murakami, Japonya'da kendi neslinin en önemli yazarları arasında sayılıyor. Tokyo'daki Waseda Üniversitesi'nden mezun oldu. 1971'de Yoko Takahashi'yle evlendi. Çift, 1974'ten 1981'e kadar Tokyo'da Peter Cat adlı bir caz kulübü işletti. Murakami 1986'yla 1989 arası Avrupa'da yaşadı, 1991'ye 1995 arasında ise ABD'de. Amerika'da yaşadığı yıllarda Princeton, Tufts ve Berkeley Üniversiteleri'nde dersler verdi. 1995'te Kobi depremi ve Japon metrosuna yapılan saldırıdan etkilenerek Japonya'ya geri döndü. İlk romanı "Rüzgârın Şarkısını Dinle" 1979'da yayınlandı. Günümüze yayınlanan 10 romanı ("Dans, Dans, Dans", "Hard-Boiled Wonderland/Katı Pişmiş Harikalar Ülkesi" bazıları), birçok öyküsü ve metropolde terör, caz müzisyenleri ve 2002 Olimpiyatları ile ilgili araştırma/inceleme çalışmaları var. Raymond Carver, Scott Fitzgerald, Truman Capote, John Irving ve JD Salinger gibi çağdaş Amerikan edebiyatının en önemli yazarlarını Japonca'ya çeviren ve bunu sadece hobi olarak yaptığını söyleyen yazarın eserlerinin en dikkat çekici özelliği, belki de çevirdiği yazarların etkisiyle, okuyanda Japon kültüründen çok Batı kültürü, hatta Amerikan popüler kültür ürünleri etkisi bırakması. Murakami'nin romanlarında kimonolu geyşalar, bonzai ağaçları, yeşil çay içen yaşlı bilge Japon dedeler bulamazsınız. Bütün eserlerinde Batı kültürüne, özellikle Amerikan pop kültürüne ve müziğine göndermeler vardır. Kahramanları çokluk Beatles ve caz dinleyen, gitar çalan gençlerdir. Japon yemeklerini ve isimleri değiştirseniz Murakami'nin öykülerini Amerika'nın herhangi bir kentinde de geçirebilirsiniz.
Murakami'nin Japonya dışı edebiyat ve kültüre ilgisi çocukluk yıllarına dayanıyor. Annesi ve babası Japon edebiyatı hocaları ve evde bütün muhabbet Japon edebiyatı üzerine döndüğünden Murakami çıkış yolunu Çehov, Dostoyevski ve Dickens'ta, sonraları da Kurt Vonnegut, Truman Capote, Beatles, Beach Boys ve Elvis'te bulan bir çocuk.