Arama


Master Blue - avatarı
Master Blue
Ziyaretçi
10 Eylül 2008       Mesaj #2
Master Blue - avatarı
Ziyaretçi
Akhunların Kökeni ve Adı
Ak Hun İmparatorluğu, Hiung-nu'ların bölünmesinden sonra batıya kayanlar tarafından kurulan bir devlettir. Akhunların Tarihi hakkındaki bilgiler oldukça kısıtlıdır.
Çağdaş devletleri olan Sasani, Çinli ve Bizanslı kaynaklardan böyle bir devlet olduğu bahsedilmektedir. Yapılan araştırmalar sonucu bu devletin kurucularının Hun birliğinin bozulmasından sonra Afganistan bölgesine gelen Uar ve Hun kabileleri, bu bölgedeki yönetim boşluğundan yararlanarak bugünkü Afganistan-Tacikistan çevresinde devlet kurmuşlardır. İlk dönemler Sasanilerle iyi geçinmişlerdir. Kuzey Hindistan ve Pakistan, Keşmir'e doğru yayılmışlardır. Sasaniler'in iç politikalarında yardımcı olmuşlardır. Farsça kaynaklarda "Eftalitler" olarak geçen bu devletin yönetici ailesinin "Eftal sülalesi" olduğu kanısı yaygındır ya da "Heftal adında bir kağanın sülalesi" olduğunu da söyleyenler de vardır. Fakat Akhunların Orta Asya steplerinden geldikleri kesindir. Çinliler ise bu devlete "Hua" diyordu. [kaynak belirtilmeli]
Sasanilere göre, Akhunlar, 5. yüzyılın başlarında Ceyhun Irmağı'nı geçerek komşuları Sasanilerin sınırlarına dayandılar. Savaşçı hükümdarları Hakan'ın yönetiminde Rey önlerine kadar ilerlediler, ama Sasani Hükümdarı V. Behram bu akınları durdurdu. İç Asya'da, Hun idaresinden sonra iktidara gelen Sienpilerin yerine kurulan büyük Asya Avar devletinde, Uar ve Hun adlarında iki kabile grubu, 350'lerde, bilinmeyen bir sebeple o devletten ayrılarak, bugünkü Güney Kazakistan bozkırına gelmiş; buranın eski Hun halkını Volga'ya doğru ittikten (Avrupa Hunları) az sonra güneye yönelerek, Afganistan'ın Toharistan bölgesine inmişti.
Hakimiyetini, batıda Hirkania'ya (Gurgan, Hazar denizinin güneyi) kadar genişleten bu devlet, 5. asır ortalarından itibaren "Heftal" adında yeni bir hükümdar ailesine sahip olmuş (bu ad ilk defa 457'de görülüyor) ve yıkıldığı 557 yılına kadar hem sülale, hem kavim olarak, öteki adlar ve "Ak Hun" adı ile birlikte bu adı da taşımıştır. Yapılan tespitlere göre, devlette rol oynayan kabilelerden bazıları şunlardı: Kadis-hun (Herat civarında. Pers kaynaklarında Hvon, Prokopios'da Eftalit diye zikredilen bu kabile, sonra İran'ın batısına göçmüştür; "Kadisiya" yer adının menşei), Zavul (Zabul; bundan Zabulistan), Çol (Gurgan = Curcaniye, havalisinde), Kernikhion (Karmir-hyon), Askil-Eskil. Bunlardan hiç olmazsa bir kısmının yerli olduğu aşikardır.
Yönetim

Belirli bir başkentleri yoktu. Gor, Huo ve Sakkala'yı başkent olarak kullandılar.
Siyasi İlişkiler

Ak Hun Devleti'nin en büyük iki kabilesi Uar ve Hun kabileleri idi. Yönetime daha çok bu kabileler hakim oluyordu. Ak Hun Devleti İran üzerine baskılarını arttırmış ve 358 yılında Sasaniler ile bir anlaşma yapmışlardı. Sasanilerin başına Bahram Gor gelince Ak Hunlar tekrar saldırıya geçmiş ve onları çok ağır bir şekilde yenmişlerdi.
Sasanilerle İlişkiler

430'da Ak Hunların başına Aksuvar geçince de, İran'ın iç işlerine karışıldı. Aksuvar himayesine aldığı Firuz'u İran tahtına çıkardı. Firuz, bunun karşılığında Tirmiz ve Vasgirt bölgelerini Ak Hunlar'a verdi. Ancak bir olay sonunda Firuz, Ak Hunlar'a savaş ilanı verdi. Aksuvar ile Firuz'un orduları karşı karşıya geldi. Yapılan savaşta Aksuvar, Turan taktiğini uygulayarak Firuz'u pusuya düşürdü. Firuz, Aksuvar'ın önünde diz çöktü ve özür diledi. Firuz böylece ordusunu kurtarmıştı. Ama çok geçmeden yeniden Ak Hunlar'a savaş ilan etti. Bu savaşta Sasaniler, Aksuvar'ın kazdırdığı çukurlara saplandılar. Bu savaşta Firuz da ölmüştür. Böylece iki devlet arasında yeni bir anlaşma oldu. Bundan sonra Hunlar Hindistan'a seferler düzenledi. Ama yeni kurulan Göktürk Devleti, Ak Hunları sıkıştırıyordu. Bir savaş sonunda Ak Hun Devleti parçalanmıştır.
Mazdek İsyanında Akhunlar

480 yıllarında Sasani'de patlak veren büyük Mazdek İsyanı'nın bastırılmasında Akhunlar yardım etmiştir. Bazı Sasani İmparatorları Akhunlar'a sığınmıştır. 30 bin kişilik Hun ordusuyla Mazdek isyanı bastırılmıştır.
İpek Yolunun Ele geçirilmesi

Çin kaynaklarına göre[kaynak belirtilmeli], İç Asya'da Hoten, Kuça, Aksu, Kaşgar ve etrafını hakimiyetlerine alan Ak Hun-Eftalitler, bu arada Kuzey Hindistan'ı da zaptetmişlerdi. Bu harekât, "Tegin" unvanını taşıyan ve Kâbil'de oturan Toramana adındaki başbuğ tarafından idare edilmişti. İpek yolu ekonomik kaynaklarıydı.
Hindistan'ın Zaptı

6. yüzyılın ilk yarısında ise Toramana'nın oğlu Mihiragula (Gollas, 515-545) imparatorluk güney kanadının en azametli hükümdarı görünmektedir. Ordusunda, daima 700 savaş filinin bulunduğu rivayet edilir. Fakat Budist rahipler (Song Yün ve ondan bir asır sonra buraya gelen Hiuen-tsang), bu "Huna kralı"ndan hoşlanmamışlardır. Çünkü Mihiragula, Budizmi ülkesi halkı için tehlikeli sayıyor ve Budistleri kontrol altında tutuyordu. Buna karşılık, İskenderiye'den Hindistan'a giden tüccar (sonra keşiş) Kosmas tarafından ve 530 tarihli Gwalior kitabesi ile Sanskrit yazılı "Keşmir Vekayinamesi"nde Mihiragula, Hindistan'ın en büyük hükümdarı olarak tasvir edilmektedir.
Göktürklerle İlişkiler

Göktürklerin güçlenmesi ve İstemi Yabgu'nun batıya yönelmesiyle Akhunlarla-Göktürkler karşı karşıya geldi. Güçlenen Sasaniler de eski müttefikleri Akhunlar'ın zayıflığından istifade etmek için Göktürklerle antlaşma yaptılar ve Akhun devleti yıkıldı. Akhunlarla-Göktürkler arasındaki siyasi ilişkilerin neden kötüleştiğine dair fazla bilgi olmamasına karşın bazı kaynaklarda zikredilene göre Akhunlar'ın yabgusunun kızı Göktürk Kağanı Kolo'nun oğlu evlendirilmek üzere çeyizi ile birlikte yola çıkarılmış. Ama yolda kervana bir rivayete göre Sasaniler tarafından bir rivayete göre de Çinliler tarafından saldırı düzenlenmiş ve gelin adayı öldürülüp çeyizi yağmalanmıştır. Bu olaydan her iki taraf birbirini sorumlu tutmuş ve düşmanlık başlamıştı.
Egemenlik Alanı

Kuzey Hindistan'ın yarısı, Afganistan, Türkistan'ın bir bölümü (3.500.000 km2).
Sosyal Yaşam

Akhunlar, genel olarak göçebe bir yaşam sürüyorlardı. Buna karşın Gor, Huo ve Sakkala'yı başkent olarak da kullandılar. Akhunlar, Asya'nın ipek ticaretini ellerinde tuttukları sürece güçlerini korudular. Göktürklerin İpek Yolu'nun denetimini ellerine geçirmesiyle bu üstünlüklerini yitirdiler.
Akhun devletinin günümüze yansıyan en önemli özelliği toplumsal yapısında uyguladıkları ve günümüz sosyalizmine benzeyen yapısıdır. Kadından gayri her şey ortak sözü onlardan günümüze kadar gelmiştir. Bazı teorisyenler tarihteki ilk sosyalist devlet olarak Akhunları (Eftalitleri) gösterir.