Hamid Oğulları
13. yüzyılın başlarında Isparta, Eğridir, Yalvaç ve Uluborlu yöresini fetheden Selçuklular, Hamid Bey'in önderliğindeki Türkmen boylarını buraya yerleştirerek bir uçbeyliği kurmuşlardı.
Yaklaşık 100 yıl sonra Hamid Bey'in torunu Dündar Bey Selçukluların zayıflamasından yararlanarak 1301'de bağımsızlığını ilan etti.
Önce Uluborlu'yu, sonra Eğridir'i başkent yapan Dündar Bey Gölhisar, Korkuteli ve Antalya'yı alarak sınırlarını genişletti; Antalya yöresini de kardeşi Yunus'a bıraktı.
Başlangıçta İlhanlıların egemenliğini tanıyarak bu güçlü devletle iyi ilişkiler kurmuştu.
Ama sonradan İlhanlılar ile anlaşmazlığa düşen Dündar Bey'in 1324'te yenilerek öldürülmesi üzerine Hamidoğulları Beyliği ikiye ayrıldı ve bir kolu Eğridir'de, öbürü Antalya'da varlığını sürdürdü.
Hamid oğulları'nın Eğridir kolu Eşref oğullarının topraklarından bir bölümünü alarak sınırlarını genişletti. Osmanlılar ile Karaman oğullarının baskısı altında kalan beylik Seydişehir ve Akşehir gibi birtakım kentleri Osmanlılara satmak zorunda kaldı.
1391'de de bütün toprakları Osmanlılar ve Karaman oğulları arasında paylaşıldı. Hamid oğulları'nın Antalya kolu Teke yöresinde kurulduğu için Teke oğulları adıyla da bilinir.
Bu beylik de sürekli olarak Osmanlıların ve Karaman oğullarının baskısı altındaydı.
Bir süre Kıbrıs Krallığı'nca işgal edilen Antalya'yı 1392'de Yıldırım Bayezid Teke oğullarından alarak beyliğe son verdi.
Ankara Savaşı'ndan sonra yeniden kurulan bu küçük devlet egemenliğini ancak 1423'e kadar sürdürebildi ve o tarihten sonra topraklarının tümü Osmanlılara geçti.
Hamid oğullarının uzun süre ayakta kalabilmesinde en önemli etken, Antalya gibi işlek bir limana sahip olarak Anadolu'nun ticaret yaşamında üstünlük sağlayabilmeleridir.
Kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica