Arama

Amasya - Tek Mesaj #7

asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
15 Eylül 2008       Mesaj #7
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
amasyaan2

AMASYA. Karadeniz Bölgesi'nin orta bölü­münde yer alan Amasya ilinin toprakları sarp sıradağlarla kıyıdan ayrılır. Bir söylenceye göre, Yunan mitolojisinde adı geçen Ama­zonlar bu topraklarda yaşamış, il de adını bu savaşçı kadınlardan almıştır. 5.520 km2'lik yüzölçümüyle Türkiye'nin en küçük illerin­den biri olan Amasya, bu yöreye özgü kokulu elmasıyla da ünlüdür.

Doğal Yapı

Amasya il toprakları Akdağ, Karaömer Dağı, Tavşan Dağı, İnegöl Dağı ve Sakarat Dağı gibi fazla yüksek olmayan dağlarla engebele-nir. İlin en yüksek noktası kuzeyde, Kara­ömer Dağı'nın uzantısı olan Akdağ'ın 2.062 metreye ulaşan Taşlıtepe doruğudur. Yeşilır-mak bu dağları geniş boğazlar ve vadilerle yararak il topraklarını boydan boya aşar. Bu arada, başta Çekerek ve Tersakan Çayı olmak üzere birçok önemli kolla beslenir. Yeşilır-mak ve kollarının çevresinde, il toprak­larının yaklaşık yüzde 20'sini kaplayan Sulu ova, Taşova, Gümüşova gibi geniş ve verimli ovalar yer alır.
Amasya'nın iklimi genellikle ılımandır ve Karadeniz ile İç Anadolu bölgelerinin iklim­leri arasında bir geçit özelliği gösterir. Güney­de yayla ikliminin etkisiyle yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve yağışlı geçer. Kuzeyde iklim koşulları daha serttir. Her iki kesimde de yağışlar daha çok kış aylarında düşer. Amasya il topraklarının yüzde 16'sı ormanlık­tır. Dağların alçak yamaçlarında meşe, kesta­ne, dişbudak, ıhlamur, sarıçam, yükseklerde ise köknar ve ladin ağaçları yayılır.

Tarih

Amasya toprakları Anadolu'nun en eski yer­leşme yerlerinden biridir. Mahmutlar ve Sulu-ova'daki höyüklerde yapılan kazılarda eski­çağlardan kalma kap kaçak ve silah kalıntıları bulunmuştur. Yörenin doğal yapısı, özellikle Yeşilırmak ve kollarının suladığı alüvyonlu ovalar bölgede yerleşik yaşamın başlamasında önemli bir etkendir. Bugün de ilin en önemli yerleşmelerinden biri olan Merzifon kentinin bundan 2.000 yıl öncesine dayanan eski ve parlak bir geçmişi vardır. Ama yörenin kuş­kusuz en önemli merkezi Amasya kentidir ve tarih boyunca bütün öbür yerleşmelerden daha ayrıcalıklı bir konumu olmuştur. Bu nedenje ilin tarihinde her zaman Amasya kentinin tarihi ön plana çıkar.

amasya1yw6

Hitit Konfederasyonu'na bağlı 13 kent dev­letten biri olan Amasya kenti Hititler'den sonra sırasıyla Frigler'in, Kimmerler'in, Lid-yalılar'ın ve Persler'in egemenliğine girdi. İÖ 3. yüzyılda da bu bölgede kurulan Pontos Krallığı'nın başkenti oldu. İÖ 25'te Roma

İmparatorluğu'nun eline geçen bu topraklar Kapadokya ile birleştirildi ve merkezi gene Amasya kenti olan bir eyalet kuruldu. 395'te başlayan Bizans egemenliği Amasya'nın geliş­me dönemidir. Bizans'ın beş patrikliğinden birini barındıran kent, Hıristiyanlığın yayıl­masında etkili olan önemli bir din merkeziydi.

1071'deki Malazgirt zaferinden sonra Amasya'yı Selçuklu komutanlarından Daniş-mend Gazi ele geçirdi. Bölgeyi kısa sürede egemenliği altına alan Danişmend Gazi, Amasya'yı kendine başkent yaparak Daniş-mendliler Beyliği'ni kurdu. Daha sonra Ana­dolu Selçukluları'nın egemenliğine giren Amasya 1389'da Osmanlılar'ın eline geçti. Osmanlı padişahlarından birçoğu tahta çık­madan önce burada sancak beyliği (valilik) yaptığı için, Amasya "şehzadeler diyarı" ola­rak anılır. Yıldırım Bayezid, Çelebi Sultan Mehmed, Fatih Sultan Mehmed, II. Bayezid ve III. Murad'ın şehzadelikleri bu ilde geç­miştir.

amasya2ct2

Ekonomi

Amasya ilinde halkın başlıca geçim kaynağı tarımdır. Yeşilırmak ve kollarının suladığı ovalarda çeşitli ürünler, en çok da buğday ve arpa gibi tahıllar yetiştirilir. Şekerpancarı, tütün, ayçiçeği ve kenevir ilde üretilen başlıca sanayi bitkileridir. Türkiye'deki toplam do­mates üretiminin yüzde 6,7'sini, soğanın yüz­de 4,5'ini, bamyanın yüzde 3'ünü ve kabağın yüzde 2'sini Amasya ili sağlar. Özellikle meyve tarımı çok gelişmiştir. Elmasıyla ülke çapında ün kazanan Amasya'da ayrıca kiraz ve şeftali başta olmak üzere armut, ayva, kayısı, erik, vişne, üzüm gibi meyveler üre­tilir.

İldeki sanayi etkinliği tarım ürünlerinin işlenmesine dayanır. Şeker, hayvan yemi, ayçiçeğiyağı, meyve ve sebze sulan, süt fabri­kaları ve çok sayıda un fabrikası vardır. Çeltek'teki kömür ocaklarından çıkarılan linyit, Amasya ve çevre illerdeki şeker fabri­kalarının yakıt gereksinimini karşılar. Besi hayvancılığının gelişmekte olduğu ilde ayrıca hayvan ürünlerini değerlendirmek için bir et kombinası kurulmuştur.

amasya3ch6

İl Merkezi: Amasya

Yeşilırmak'ın iki yakasında kurulmuş olan kentin kuzeyinde ve güneyinde dik yamaçlı iki dağ yükselir. Kuzeydeki dağın, "Ferhat ile Şirin" adlı halk öyküsünde Ferhat'ın kente su getirmek için deldiği dağ olduğuna inanılır; bu yüzden adı Ferhat Dağı'dır. Kentin Ama­zonlar tarafından kurulduğu ve eski kaynak­larda geçen Amaseia adının da bu efsaneden kaynaklandığı öne sürülür.

Amasya Kalesi'nin bulunduğu tepenin ya­maçlarındaki kaya mezarları Pontos Krallı­ğından kalmadır. Bu devletin kralları 200 yıl boyunca başkentleri olan Amasya'da otur­muşlar ve öldüklerinde kayalara oyulan bu mezarlara gömülmüşlerdir. Kaleden 70 metre aşağıdaki Yeşilırmak'a ve kral mezarlarına Bizans döneminde de bir din ve kültür merkezi olarak parlayan Amasya baştan başa tarihsel anıtlarla doludur. Ama kentin bugün­kü anıtsal zenginliğinin asıl kaynağı 11. yüz­yılda başlayan Türk egemenliğidir. Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden kalma birçok önemli yapıt günümüze kadar ulaşmıştır. Bunlardan biri olan Bimarhane (akıl hastane­si), mimari özelliklerinin yanı sıra akıl hasta­lıklarının müzikle iyileştirildiği ilk hastane olarak da ünlüdür. Kesme taştan yapılmış Sultan Bayezid Camisi, mermer minberinin bütün yüzeyi yaprak ve kıvrık dal motifleriyle süslü olan Mehmed Paşa Camisi ve Selçuklu taş işçiliğinin en güzel motifleriyle süslü olan Torumtay Türbesi anılmaya değer birçok yapıttan yalnızca birkaçıdır.

Osmanlı İmparatorluğu'nun gerilemeye başlamasıyla önemini yitiren Amasya'nın
Kurtuluş Savaşı'nda da özel bir yeri vardır. Atatürk Samsun'a çıktıktan sonra Kurtuluş Savaşı'nın hazırlıklarını bu kentte yürütmüş, bütün ulusu bağımsızlık savaşına çağıran bil­dirgeyi (Amasya Tamimi) de buradan duyur­muştur (bak. Kurtuluş Savaşi).
Kentin içinden geçerek batıdan doğuya doğru akan Yeşilırmak'ın iki yakasını beş köprü birleştirir. Selçuklu ve Osmanlı dönem­lerinin en güzel yapılan kentin güney kesi-mindedir. Ahşap süslemeli, cumbalı ve geniş saçaklı geleneksel Türk evleri de büyük ölçü­de korunmuştur.

Çevresini kuşatan dağlar nedeniyle kentin merkezinde yeni yapıların kurulmasına elve­rişli alanlar olmadığından, dağlık kesimlerde kurulmuş olan bazı köy yerleşmeleri zamanla kentle birleşmiştir. Bu nedenle kent çekirdeği eski yapısını büyük ölçüde korurken, çevre­sinde yeni mahalleler oluşmaktadır. Amasya' da iki hastane ve Ondokuz Mayıs Üniversite-si'ne bağlı eğitim yüksekokulu vardır.

Kentin nüfusu 53.431'dir (1985).

Kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica

Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....