Arama


asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
10 Ekim 2008       Mesaj #2
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
İç Anadolu Bölgesi'nin en yüksek dağıdır. Kayseri ili sınırları içinde ve Kayseri kentinin güneyinde yer alan bu volka­nik kütleye Erciyes, Erciyeş ya da Erciyaş da denir. Erciyas Dağı'nın doğu-batı doğrultu­sunda uzanan bir sırt üstünde yükselen iki doruğu vardır. Büyük Erciyas'ın yüksekliği 3.917 metre, Küçük Erciyas'ın yüksekliği ise 3.703 metredir. Bu dorukları doğuda 2.700 metreye ulaşan Koç Dağı'ndan 2.150 metre yüksekliğindeki Tekir Beli ayırır.
Çok eski jeolojik çağlarda Erciyas Dağı'nın bulunduğu yer bir çöküntü alanıydı. Sonraki jeolojik çağlarda başlayan püskürmelerle bu­rada bir yanardağ oluştu. Günümüzü de içine alan son jeolojik dönem başlamadan önce püskürmesi sona eren yanardağ, aşınarak bugünkü görünümünü kazandı.

Erciyas'ın en yüksek kesiminde 650 metre uzunluğunda küçük bir buzul vardır. Eskiden bu buzulun daha alçak kesimlere kadar indiği­ni gösteren izlere rastlanmıştır. Ayrıca dağın eteklerinde daha yeni görünen lav akıntıları­nın bulunması ve bazı eski kaynaklarda dağın eteklerinde ateş çukurlarının bulunduğundan söz edilmesi Erciyas'ın son jeolojik dönemde doruk kesiminden" püskürmediğini göster­mektedir. Ama püskürmeler yamaçlarından sürmüş ve buralarda çok sayıda koni ortaya çıkmıştır. Bu konilerden bazılarında görülen kraterlerde suların birikmesi sonucunda Sarı­göl ve Cora Gölü adıyla anılan göller oluş­muştur. Göreme Vadisi'ndeki ilginç yüzey şekilleri ile peribacalarının oluşmasına "tüf" adı verilen ve yanardağın püskürttüğü, kül, kum ve lav parçacıklarından oluşan bir tür çökelti taşları yol açmıştır.
İlkçağda Kapadokya'nın başkenti olan ve bugünkü Kayseri kentinin batısında kurulan Mazaka'da bulunan eski paraların bir yüzün­de ateş saçan bir dağ betimlenir. Bu dağ, ilkçağda Argaios ya da Argaeus adlarıyla anılan Erciyas'tır.
Erciyas Dağı, doğu ve güneydoğuda Zeresek ve Tomarza ovaları, güneyde Develi Ovası, güneybatıda Sultan sazlığı, kuzeyde de Kayseri Ovası'yla çevrilidir. Erciyas Dağı'n­dan kaynaklanan sular Kızılırmak aracılığıyla Karadeniz'e, Seyhan'ın kolu olan Zamantı Irmağı aracılığıyla Akdeniz'e ve bir kapalı havza olan Sultan sazlığına ulaşır .

Ormanları yok edilen Erciyas Dağı'nın doğal bitki örtüsü bozkır (step) görünümün­dedir. Dağın bazı kesimlerinde hayvancılık açısından önem taşıyan çayırlar vardır. Gezici arıcılar bal elde etmek için yazın kovanlarını Erciyas'a çıkarır. Tekir Beli'nde yapılan mo­dern tesislerle son yıllarda Erciyas Dağı, İçAnadolu Bölgesi'nin ilgi çeken bir kış sporları merkezi durumuna gelmektedir. Talaş, Tomarza, Develi, İncesu ve Kayseri yerleşim yerlerinin bulunduğu Erciyas Dağı'nın etekle­ri meyve bahçeleriyle kaplıdır. Sulak ve ba­taklık yerlerde yaşayan kuşların barınak yeri olarak büyük önem taşıyan Sultan sazlığı da Erciyas eteklerinde, korumaya alınmış ilgi çekici bir alandır.

Erciyas Dağı'na ilk kez 30 Temmuz 1837'de W. J. Hamilton'ın tırmandığı bilinmektedir. 28 Ağustos 1924'te ise dağa ilk kez tırmanan Türkler'in oluşturduğu toplulukta Binbaşı Hüseyin Remzi ile Yüzbaşı Cemil Cahit ve bazı subaylar vardı.

Kaynak: Msxlabs & Temel Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....