Maori Savaşları
İngilizler 19. yüzyılda Yeni Zelanda'ya ayak basar basmaz adayı egemenlikleri altına almak için Maoriler'le savaşmaya başladı. Maori geleneklerinde, ata toprağında yani kabilenin eskiden beri yaşadığı yerlerde yaşamak çok önemliydi. Maoriler toprağa, çocuklarına bırakmak zorunda oldukları kutsal bir emanet gözüyle bakarlardı. 1840'ta imzalanan Wai-tangi Antlaşması'yla adada İngiliz egemenliği ilan edildi ve Maoriler'e kabile topraklarının ellerinden alınmayacağı sözü verildi. Ama kısa süre sonra bu sözün anlamı kalmadı. Maori geleneğine göre toprağın mülkiyeti ortak olduğu halde bazı Maoriler topraklarını beyazlara sattı. Öbür Maoriler bu duruma karşı çıkınca anlaşmazlık büyüdü ve şiddetli çatışmalara dönüştü.
Maoriler'in 1845'te başlattığı bir dizi ayaklanma Güney Avustralya'dan gönderilen İngiliz birliklerince iki yıl sonra bastırıldı. Bununla birlikte 1860'ta bir toprak satışı üzerine yeniden çatışma çıktı. Maoriler tarihlerinde ilk kez kendilerine bir kral seçtiler ve Kuzey Adası'nın ortalarına yerleşip savaşı Maori Kral Ülkesi adıyla bilinen bu bölgede sürdürmeye karar verdiler. İngiltere adaya asker gönderdi. İngiliz askerleri kırmızı üniformalarıyla adanın yeşilliklerinde çok kolay bir hedef oluşturuyordu. Ne var ki, Maoriler düzenli birliklerle savaşmaya alışık değildi. Avrupalı askerlerin ve göçmenlerin sayısı da onların çok üstündeydi. Maoriler bütün bu olumsuz koşullar altında bile yiğitçe savaştı.
Maori savaşlarının sonuncusu 1864-72 yılları arasında yapıldı. Savaş bittiğinde her iki tarafın da gücü tükenmişti. Maori Kral Ülke-si'nin hâlâ Maoriler'in yönetimi altında olmasına karşın, İngilizler toprakların büyük bölümünü Maoriler'in elinden aldı. (Ayrıca bak. Yenİ Zelanda.)
Kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica